ʹMeçhul Asker Mezarıʹnın göz yaşartan hikayesi
<p>ÇANAKKALE (AA) - Gelibolu Yarımadasıʹnda, Arıburnu muharebelerinden sonra bir Anzak askerince Avustralyaʹya götürülen ve 2003ʹte Türkiyeʹye getirilerek defnedilen Türk askerine ait kafatasının bulunduğu ˮMeçhul Asker Mezarıˮ, ziyaretçilere duygusal anlar yaşatıyor.</p><p>ˮŞuheda topraklarıˮ, Çanakkale Kara Savaşlarıʹnın 104. yılı dolayısıyla 24 ve 25 Nisanʹda gerçekleştirilecek törenler öncesi, yurdun dört bir yanından gelen binlerce ziyaretçiyi ağırlıyor. </p><p>Tarihin en kanlı muharebelerinden birinin yaşandığı Gelibolu Yarımadasıʹndaki Şahindere Şehitliği, 57. Piyade Alayı Şehitliği, Conkbayırı, Şehitler Abidesi, Atatürkʹün savaş öncesi harekat planlarını yaptığı Bigalı köyündeki evi, Yahya Çavuş ve Seyit Onbaşı anıtları, adeta akına uğruyor.</p><p>Şehitler Abidesiʹnin olduğu bölgedeki sembolik şehitliğin başlangıç bölümünde yer alan ˮMeçhul Asker Mezarıˮnı ziyaret edenler, kabirde Arıburnu muharebelerinden sonra 1915ʹte Anzak askeri tarafından Avustralyaʹya götürülen ve 2003ʹte Türkiyeʹye iade edilen bir Türk askerine ait kafatası bulunduğunu öğrenince duygulanıyor.</p><p>Mezarın başında bulunan, yaşananların anlatıldığı kitabeyi okuyan, rehberlerden dinleyen ziyaretçiler, zaman zaman gözyaşlarına hakim olamıyor. </p>ˮKafatasını mumya yapıp yıllarca saklamışˮ<p>Bölgede görev yapan Kültür ve Turizm Bakanlığı Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı kılavuzlarından Yavuz Çınar, 24 Nisan 1915ʹte Anzak askerlerinin Anafartalar bölgesine çıkarma yaptığını söyledi.</p><p>Oradaki çarpışmalarda bir Anzak askerinin kendi bulunduğu bölgede şehit olan bir Mehmetçikʹin başını keserek Avustralyaʹya götürdüğünü anlatan Çınar, şunları kaydetti:</p><p>ˮKafatasını mumya yapıp yıllarca saklamış. Oradaki arkadaşlarına da ʹBen bir Türkʹü öldürdümʹ diye göstermiş. Yıllar sonra yaşlandığında bu durumdan nedamet duymuş. Bu Anzak askerinin çocukları 2003 yılında kafatasını alıp Türkiyeʹnin Melbourne Başkonsolosluğuna götürüp yetkililere teslim etmiş. Kafatası, aynı yılın 18 Martʹında Türkiyeʹye getirilerek resmi törenle bu mezara defnedildi.ˮ</p><p>Çınar, bölgeye gelen ziyaretçilerin askerin hikayesini dinledikten sonra dualar okuduğunu ve duygulandığını dile getirerek, ˮZiyaretçiler bir insanın böyle bir vahşeti nasıl yapabileceğini düşünüyor. Çünkü bizim anlayışımızda, iman çizgimizde düşman da olsa insanlara merhamet göstermek gerektiği var.ˮ dedi.</p>ˮİsimlerini bilmesek de hepsi yüreğimizdeˮ<p>KKTCʹden ziyarete gelen Özkul Haraç da tarihi yarımadada vatan sevgisi ve fedakarlık kavramlarını daha iyi anladıklarını söyledi.</p><p>Haraç, meçhul askerin hikayesini rehberlerden dinlediklerini belirterek, ˮÇok etkileyici hikayesi var. Askerimizin yattığı yer belli, kimin uğruna, hangi bayrak uğruna savaştığı belli. Bundan dolayı adına ʹmeçhulʹ diye kavram koyduğumuz askerlerimiz hiçbir zaman meçhul olmayacak. Onların isimlerini bilmesek de hepsi bizim yüreğimizde, hepsi bizim askerimiz, bizim ecdadımız.ˮ ifadelerini kullandı.</p>ˮÜlkemizin kıymetini bilelimˮ<p>İstanbulʹdan gelen Ercan Eskibağ da ˮmeçhul askerˮin hikayesini burada öğrendiğini dile getirdi.</p><p>Anlatılanlar karşısında ˮtüylerinin diken diken olduğunuˮ ifade eden Eskibağ, ˮBu vatan nasıl kurtulmuş, nasıl böyle yaşıyoruz, insanlar gelsin buraları ziyaret etsin ki kimse birbirini yemesin. Ülkemizin kıymetini bilelim, şehitlerimize saygı duyalım. Şehitlerimize bakıp ibret alalım.ˮ diye konuştu.</p><p>Sakaryaʹdan gelen Yusuf Ziya Bilaloğlu da şehitlik ziyaretlerinde çok duygulandığını belirterek, ˮAskerimizin kafatasının yıllar sonra ülkede, bedeninin olduğu toprakla bütünleşmesi çok etkileyici.ˮ dedi.</p><p>Muhabir: Sinan Balcıkoca</p><p><br></p>