Afette hayat kurtaran çevirmenler

<p>Başta&nbsp;deprem&nbsp;olmak &uuml;zere b&uuml;y&uuml;k afetlerin ardından &uuml;lkeye gelen yardım ve kurtarma ekiplerinin iletişimini sağlayan&nbsp;&ccedil;evirmenler, aldıkları eğitimle zor koşullarda nasıl &ccedil;alışmaları gerektiğini &ouml;ğrenip, daha &ccedil;ok insanın hayatını kurtarmayı hedefliyor.</p> <p>17 Ağustos 1999 depreminin ardından &uuml;lkeye gelen yabancı kurtarma ve yardım ekiplerinin yerel yetkililer, g&ouml;n&uuml;ll&uuml;ler ve depremzedelerle iletişimini sağlamak, o g&uuml;nler i&ccedil;in belki de en hayati g&ouml;revlerden biriydi.</p> <p>Bu g&ouml;rev o g&uuml;nlerde yabancı dil eğitimi almış ya da &ccedil;ok iyi derecede dil bilen kişilerce yapıldı. G&ouml;&ccedil;&uuml;k altında kalan kişileri kurtarmak i&ccedil;in farkı &uuml;lkelerden gelen yabancı ekiplerin adına molozların altına &quot;Sesimi duyan var mı?&quot; diye seslenenler de b&ouml;lgede sessizliği sağlamak i&ccedil;in yapılan yabancı dildeki uyarıları T&uuml;rk&ccedil;eye &ccedil;evirenler de yine onlardı.</p> <p>Hayat kurtarmak i&ccedil;in belki de kendi canlarını hi&ccedil;e sayarak zamana karşı verilen yarışa katılan &ccedil;evirmenler, depremin yaralarının sarılmaya başladığı g&uuml;nlerde Afette Rehber &Ccedil;evirmenlik adıyla bir organizasyon kurdu.</p> <p>İstanbul, Ankara ve İzmir&#39;den bir araya gelen, İngilizce, Almanca veya Fransızca dillerinden birisini &ccedil;ok iyi derecede bilen &ccedil;evirmenlerden oluşan organizasyon, İstanbul Valiliği ile de bir protokol imzalayarak afet y&ouml;netim sistemine dahil oldu.</p> <p>Afetlerin ardından g&ouml;rev alabilmeleri i&ccedil;in 60 saat sivil savunma, 30 saat kadar da afette &ouml;zg&uuml;n dil eğitimi alan &ccedil;evirmenler, yabancı ekipleri havalimanında karşılıyor, onlara yardımcı oluyor ve kriz merkezlerinde ekiplere destek veriyor.</p> <h3>&quot;D&uuml;nyada b&ouml;yle bir eğitimi veren tek &uuml;lkeyiz&quot;</h3> <p>Organizasyonun hayata ge&ccedil;irilme hikayesini AA muhabirine anlatan &Ccedil;eviri Derneği Başkanı Osman Kaya, 1999 depreminin ardından meslek grubu olarak sosyal sorumluluk aldıklarını s&ouml;yledi.</p> <p>Depremin ardından &uuml;lkeye &ccedil;ok sayıda yabancı kurtarma ve yardım ekibinin geldiğini, bu ekiplere kendilerinin &ccedil;evirmenlik yaptıklarını belirten Kaya, bu g&ouml;revi yapan kişilerin g&ouml;&ccedil;&uuml;k altından bir kişi &ccedil;ıkarılırken ne yapması gerektiğini bilmediğini fark ettiklerine değindi.</p> <p>Depremden sonraki ilk 24, 48 ve 72 saatin &ccedil;ok &ouml;nemli olduğunu vurgulayan Kaya, bu s&uuml;re&ccedil;te kurtarma ekiplerinin işlerini hızlandırmanın da &ouml;nemli olduğunun altını &ccedil;izdi. Uzman kurtarıcıların kullandıkları dilin &ccedil;oğunlukla kısaltmaları i&ccedil;erdiğine işaret eden Kaya, &quot;Ayrıca sivil savunma eğitimi almadan kimseyi o g&ouml;&ccedil;&uuml;ğ&uuml;n altına sokamıyorsunuz. Bunun yanı sıra temel ilk yardım bilgisini de almış olmaları gerekiyor. Bu nedenle kurduğumuz Afette Rehber &Ccedil;evirmenlik organizasyonunda katılımcılara yaklaşık 60 saat sivil savunma eğitimi, 30 saat kadar da afette &ouml;zg&uuml;n dil eğitimi veriyoruz.&quot; dedi.</p> <p>Yurt dışından gelen yardım ekiplerine sadece eğitim verdikleri rehber &ccedil;evirmenlerin yardımcı olabileceğine işaret eden Kaya, AFAD&#39;ın da resmi paydaşı olduklarını kaydetti.</p> <p>Eğitimin &uuml;cretsiz ve g&ouml;n&uuml;ll&uuml;l&uuml;k esasına dayalı olduğuna değinen Osman Kaya, &quot;D&uuml;nyada b&ouml;yle bir eğitimi veren tek &uuml;lkeyiz. D&uuml;nya &Ccedil;evirmenler Federasyonu bizden eğitim mod&uuml;llerimizi istedi. Bu mod&uuml;lleri yazılı hale getirip projeyi ihra&ccedil; edeceğiz.&quot; ifadelerini kullandı.</p> <h3>Enkazın &uuml;zerinde nasıl hareket edileceğini &ouml;ğreniyorlar</h3> <p>Marmara &Uuml;niversitesi M&uuml;tercim Terc&uuml;manlık B&ouml;l&uuml;m&uuml; Dr. &Ouml;ğretim &Uuml;yesi Rana Kahraman Duru, 1999 depreminin ardından kendisinin de sahada &ccedil;alışanlardan olduğunu, o yıllarda bebek maması ve bezi dağıtımından sorumlu ekiple &ccedil;alıştığını anlattı.</p> <p>Depremin ardından, &quot;Taşın altına elimizi sokmalıyız.&quot; diyerek yola &ccedil;ıktıklarını belirten Duru, &ouml;ncelikle eğitimin terminolojisini oluşturduklarını vurguladı. Yurt dışından gelen ekiplerle &ccedil;alışan &ccedil;evirmenlerden bilgi aldıklarını belirten Duru, ardından sivil savunma konusundaki uzmanlarla bir araya geldiklerini dile getirdi.</p> <p>Deprem psikolojisinden afet sonrası m&uuml;dahaleye kadar konu başlıkları belirlediklerini anlatan Duru, ş&ouml;yle devam etti:</p> <p>&quot;&Ccedil;evirmenliği biliyoruz ama kendimize zarar vermeden ve ayak bağı olmadan ekiplerin işlerini nasıl kolaylaştırabiliriz bunun eğitimini veriyoruz. Biz kurtarmacı eğitimi vermiyoruz. Enkazın &uuml;zerinde nasıl hareket edileceğini &ouml;ğreniyorlar. &Ccedil;evirmenlerin &#39;Sesimi duyan var mı?&#39; c&uuml;mlesini bile aktarması gerekiyor. Aşağıda yabancı birisi olduğundan ş&uuml;pheleniliyorsa onunla konuşmak i&ccedil;in de yine ekibimizden birisine ihtiya&ccedil; duyuluyor. Mesela son Van Depremi&#39;nde g&ouml;&ccedil;&uuml;k altında kalan ve Zazaca konuşan vatandaşa da yine bir &ccedil;evirmen arkadaşımız yardımcı oldu. Enkazın altına farklı dillerde seslenebiliyor olmak ama bunu yaparken enkazın altına girmemek, kurtarılması gereken kişi olmamak gerekiyor.&quot;</p> <p>Yabancı dil bilip &quot;Sahada g&ouml;rev alabilirim.&quot; diyen herkese kapılarının a&ccedil;ık olduğunu vurgulayan Duru, &quot;Organizasyon kapsamında 20 yılda 600&#39;den fazla kişi bu eğitimi aldı. Halen sıcak temas halinde olduğumuz, aktif şekilde hemen sisteme dahil olacak kişi sayısı 150.&quot; diye konuştu.</p>