Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun, ülkenin itibarını korumak ve yükseltmek için çalıştıklarını söyledi

<p>Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, T&uuml;rkiye Polis Radyosu&#39;nda İpek A&ccedil;ar&#39;ın hazırlayıp sunduğu &quot;Can Cana&quot; programına konuk oldu.</p> <p>İletişim Başkanlığının &ccedil;alışmaları ve T&uuml;rkiye g&uuml;ndemine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Altun, Cumhurbaşkanlığı H&uuml;k&uuml;met Sisteminin&nbsp;Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan&#39;ın liderliğinde b&uuml;y&uuml;k ve g&uuml;&ccedil;l&uuml; T&uuml;rkiye hedefine giden yolda atılan tarihi bir adım olduğunu s&ouml;yledi.</p> <p>Altun, yeni sistemin pek &ccedil;ok kazanımından birinin de İletişim Başkanlığının ihdas edilmesi olduğuna değindi.</p> <p>Cumhurbaşkanı Erdoğan&#39;ın,&nbsp;T&uuml;rkiye&#39;nin her alanda olduğu gibi ulusal ve uluslararası iletişim alanında da g&uuml;&ccedil;l&uuml; bir performans sergilemesi gerektiğine inanan vizyoner bir bakış a&ccedil;ısına sahip olduğunu vurgulayan Altun, burada T&uuml;rkiye&#39;nin iletişiminin kurumsal bir yapıda s&uuml;rd&uuml;r&uuml;lmesi gerektiği fikrinin esas olduğunu dile getirdi.</p> <p>Altun, İletişim Başkanlığın misyonunun &quot;T&uuml;rkiye&#39;nin kamusal iletişim stratejisini belirlemek ve y&uuml;r&uuml;tmek&quot; olduğuna dikkati &ccedil;ekerek, iletişimi milli &ccedil;ıkarlar doğrultusunda stratejik bir bakış a&ccedil;ısıyla ele aldıklarını, &uuml;lkenin itibarını koruyacak ve y&uuml;kseltecek bir anlayışla ulusal ve uluslararası boyutta &ccedil;alışmalar ger&ccedil;ekleştirdiklerini ifade etti.</p> <p>Fahrettin Altun, &quot;Derdimiz, b&ouml;lgede ve d&uuml;nyada s&ouml;z sahibi olan &uuml;lkemizin y&uuml;kselişine yakışır nitelikte ve değerde &ccedil;alışmalar ger&ccedil;ekleştirmek, milletimizin sesini, devletimizin haklı m&uuml;cadelesini b&uuml;t&uuml;n d&uuml;nyaya duyurmak, &uuml;lkemize karşı haksız ve yalan ithamlarla y&uuml;r&uuml;t&uuml;len kara propaganda faaliyetlerine karşı m&uuml;cadele etmek.&quot; diye konuştu.</p> <h3>T&uuml;rkiye markasını g&uuml;&ccedil;lendirmek i&ccedil;in &ccedil;alışacağız&quot;</h3> <p>Gelecek d&ouml;nemde de Cumhurbaşkanı Erdoğan&#39;ın liderliğinde b&uuml;y&uuml;k ve g&uuml;&ccedil;l&uuml; T&uuml;rkiye idealine hizmet etmek i&ccedil;in &ccedil;alışacaklarını dile getiren Altun, ş&ouml;yle devam etti:</p> <p>&quot;İletişim Başkanlığı olarak kurumsallaşmadan fiziki ve teknik altyapıya, insan kaynağından yurt dışı ve yurt dışı teşkilatına kadar b&uuml;t&uuml;n alanlarda g&uuml;&ccedil;lendirici ve iyileştirici adımlar attık. 2021 yılında bu altyapı &uuml;zerinde stratejik iletişimin t&uuml;m imkan ve enstr&uuml;manlarını kullanarak &ouml;zellikle uluslararası alanda, d&uuml;nyanın d&ouml;rt bir yanında milletimizin sesi olacak &ccedil;alışmalar y&uuml;r&uuml;teceğiz. &Uuml;lkemizin tezlerinin, iddialarının ve uygulamalarının uluslararası kamuoyuna doğru ve s&uuml;rd&uuml;rebilir bir şekilde b&uuml;t&uuml;nl&uuml;kl&uuml; bir iletişim stratejisiyle anlatılmasını &ccedil;ok &ouml;nemsiyoruz. Hem kamu hem &ouml;zel sekt&ouml;rden &ccedil;ok boyutlu, &ccedil;ok paydaşlı projelerle T&uuml;rkiye markasını g&uuml;&ccedil;lendirmek i&ccedil;in &ccedil;alışacağız.&quot;</p> <h3>&quot;CİMER&#39;e 2020 yılında 6 milyona yakın başvuru yapıldı&quot;</h3> <p>Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezinin de (CİMER) İletişim Başkanlığı b&uuml;nyesinde faaliyetlerini s&uuml;rd&uuml;rd&uuml;ğ&uuml;n&uuml; aktaran Altun, bunun gurur duydukları &ccedil;ok değerli bir proje olduğunu bildirdi.</p> <p>CİMER&#39;in katılımcı demokrasinin en g&uuml;zel &ouml;rneklerinden olduğunu ifade eden Altun, &quot;Vatandaşlarımızın da &ccedil;ok yakından takip edip katıldığı ve bir b&uuml;t&uuml;n olarak iltifat g&ouml;sterdiği bir proje. Devlet ve millet arasında iletişim k&ouml;pr&uuml;s&uuml; vazifesi g&ouml;r&uuml;yor ve şu anda d&uuml;nyanın en b&uuml;y&uuml;k &ouml;l&ccedil;ekli kamu iletişim platformu. Bu konuda &ccedil;ok iddialıyız. CİMER&#39;i devlet-vatandaş ilişkilerine olan katkısı nedeniyle d&uuml;nya iletişim tarihinde devrim olarak nitelendirilecek bir yapı olarak değerlendiriyorum.&quot; diye konuştu.</p> <p>CİMER&#39;de &ccedil;ok g&uuml;&ccedil;l&uuml; bir etkileşim olduğuna işaret eden Altun, 2020&#39;de CİMER&#39;e bir &ouml;nceki yıla kıyasla y&uuml;zde 90 d&uuml;zeyinde artışla 6 milyona yakın başvuru yapıldığı bilgisini verdi.</p> <p>Vatandaşlardan CİMER&#39;den memnuniyetlerini aktardıkları y&uuml;zlerce mesaj aldıkları bilgisini veren Altun, CİMER&#39;i uluslararası alanda halkla ilişkiler projelerinin yarıştığı platformlarda da s&uuml;rekli &ouml;n plana &ccedil;ıkardıklarını ve aldıkları &ouml;d&uuml;llerle ciddi takdir g&ouml;rd&uuml;klerini vurguladı.</p> <h3>&quot;Yalan, iftira, hakaret eleştiri değildir&quot;</h3> <p>Fahrettin Altun, &ouml;zellikle sosyal medyada eleştiri kisvesi altında yayılan hakaret, iftira ve yalanlarla m&uuml;cadeleye ilişkin bir soru &uuml;zerine şunları kaydetti:</p> <p>&quot;Eleştiri ger&ccedil;ekten &ccedil;ok kıymetlidir. Eleştiri esasında inşaya d&ouml;n&uuml;k bir şeydir, yıkıcı bir şey değildir. Ama geldiğimiz noktada artık hakaret ve iftira mesabesindeki birtakım sistematik yalanların eleştiri adı altında meşrulaştırılmaya &ccedil;alışıldığını g&ouml;r&uuml;yoruz. Sistematik hakaret, iftira, itibar suikastı asla ve asla eleştiri olarak değerlendirilemez. İletişim ve demokrasi a&ccedil;ısından bir fırsat olarak değerlendirebileceğimiz sosyal medya mecraları ne yazık ki sistematik yalan ve iftira kampanyalarının zeminine d&ouml;n&uuml;şebiliyor. Burada esas olan kamu otoritesinin kendi vatandaşının bu t&uuml;r dezenformasyon, sistematik yalan ve iftira kampanyalarından etkilenmemesi i&ccedil;in bir dizi tedbiri almasıdır. Bu noktada da yasal bir d&uuml;zenleme yapılmıştır. Hi&ccedil;bir vatandaşımızın hakkaniyetten uzak sistematik yıpratma kampanyalarına, yalana, iftiraya, hakarete muhatap olması bizim a&ccedil;ımızdan kabul edilemez.&quot;</p> <h3>&quot;Buradaki m&uuml;cadelenin bir k&uuml;lt&uuml;re d&ouml;n&uuml;şmesi &ouml;nemli&quot;</h3> <p>Sistematik olarak yıkıcı algı operasyonları y&uuml;r&uuml;tenlerin, iftira kampanyaları ve itibar suikastlarını kirli siyasetin bir par&ccedil;ası olarak yaptıklarının altını &ccedil;izen Altun, &quot;Bu kirli siyaset &ccedil;oğunlukla da sipariş bir siyaset oluyor. Maalesef bunlar &ccedil;oğunlukla T&uuml;rkiye&#39;de bir kaos ortamı oluşturmaya d&ouml;n&uuml;k bir gayret i&ccedil;erisinde oluyorlar.&quot; dedi.</p> <p>Ter&ouml;r &ouml;rg&uuml;tleri başta olmak &uuml;zere T&uuml;rkiye d&uuml;şmanlarının sosyal, siyasal ve ekonomik hayatı hedef alan saldırıları, yalan haberleri ve kaos ama&ccedil;lı pek &ccedil;ok i&ccedil;eriği sosyal medya &uuml;zerinden servis ederek bu anlamda k&ouml;t&uuml;c&uuml;l bir algı operasyonu y&uuml;r&uuml;tt&uuml;ğ&uuml;n&uuml; belirten Altun, kamu otoritesinin bir sorumluluğunun da sosyal medyanın su&ccedil; mahalline d&ouml;n&uuml;şmesini engellemek olduğuna vurgu yaptı.</p> <p>Bu noktada kamuoyunda sosyal medya yasası olarak bilinen d&uuml;zenlemenin ge&ccedil;en yıl g&uuml;ndeme geldiğini ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan&#39;ın onayıyla y&uuml;r&uuml;rl&uuml;ğe girdiğini anımsatan Altun, &quot;Tabii tek başına yasa &ccedil;ıkarmak esas değil. Buradaki m&uuml;cadelenin bir k&uuml;lt&uuml;re d&ouml;n&uuml;şmesi &ouml;nemli. Bu anlamda İletişim Başkanlığı olarak 2020 yılı i&ccedil;erisinde &ouml;nemsediğimiz projelerimizden biri de Sosyal Medya Kullanım Kılavuzu kitabımızdı. Bu kitaba da vatandaşlarımız internet sitemiz &uuml;zerinden erişebilirler. Bu kitapta da nasıl temiz bir iletişim alanı inşa edebileceğimizin yol ve y&ouml;ntemlerini ortaya koyduk.&quot; değerlendirmesinde bulundu.</p> <h3>&quot;Doğu Akdeniz, mavi vatanımızın bir par&ccedil;ası&quot;</h3> <p>İletişim Başkanı Altun, T&uuml;rkiye&#39;nin Doğu Akdeniz politikası ile ilgili bir soru &uuml;zerine, T&uuml;rkiye&#39;nin Doğu Akdeniz&#39;de en &ouml;nemli oyuncu olduğunu anımsattı.</p> <p>Altun, T&uuml;rkiye&#39;nin bir b&ouml;lgesel g&uuml;&ccedil; olarak son d&ouml;nemde b&ouml;lgesinde attığı adımların k&uuml;resel siyasete ciddi anlamda etki ettiğini vurguladı.</p> <p>T&uuml;rkiye&#39;nin Doğu Akdeniz siyasetinin de k&uuml;resel siyasetin merkezine oturduğuna işaret eden Altun, &quot;Burada T&uuml;rkiye kendi hak ve menfaatlerini korumak adına Sayın Cumhurbaşkanı&#39;mızın liderliğinde son derece kritik adımlar attı. Biz de tabii Başkanlık olarak T&uuml;rkiye&#39;nin pozisyonunu d&uuml;nyaya anlatma y&ouml;n&uuml;nde gayret ortaya koyduk. Bu doğrultuda Doğu Akdeniz politikamızın ve tezlerimizin uluslararası topluma anlatılmasıyla ilgili &ccedil;alışmalar ger&ccedil;ekleştirdik. Ayrıca T&uuml;rkiye&#39;de ve d&uuml;nyanın d&ouml;rt bir yanında &uuml;lkemizin ter&ouml;rle m&uuml;cadelesini de anlatıyoruz, dış politika adımlarını da anlatıyoruz, uluslararası sisteme y&ouml;nelik tezlerini de anlatıyoruz.&quot; ifadelerini kullandı.</p> <p>Altun, T&uuml;rkiye&#39;ye y&ouml;nelik dezenformasyon politikalarını da boşa &ccedil;ıkarmaya gayret ettiklerine işaret etti.</p> <p>&quot;Doğu Akdeniz, bizim mavi vatanımızın bir par&ccedil;ası.&quot; diyen Altun, T&uuml;rkiye&#39;nin burada &ccedil;ok g&uuml;&ccedil;l&uuml; bir iddia sahibi olduğunu kaydetti.</p> <p>Fahrettin Altun, s&ouml;zlerini ş&ouml;yle s&uuml;rd&uuml;rd&uuml;:</p> <p>&quot;Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Doğu Akdeniz meselesinde T&uuml;rkiye en başından beri hakkaniyetten, diplomasiden ve diyalogdan yana. Bazı &uuml;lkelerin gerilimi tırmandıran a&ccedil;ıklamaları ve adımları oldu. Burada T&uuml;rkiye geri adım atmadan ama hakkaniyetten, diplomasiden ve diyalogdan da vazge&ccedil;meden s&uuml;reci y&ouml;netmeye devam ediyor. Bizim hi&ccedil;bir zaman i&ccedil;in hak ve &ccedil;ıkarlarımızdan geri adım atmamız s&ouml;z konusu değil. Ama &ouml;b&uuml;r taraftan sağduyulu duruşumuz da ortada. Biz Cumhurbaşkanı&#39;mızın kararlılığıyla Doğu Akdeniz&#39;de diyalog ve diplomasiye alan a&ccedil;tık. Her ne olursa olsun, biz b&ouml;lgenin bir barış ve istikrar havzasına d&ouml;n&uuml;şt&uuml;r&uuml;lmesi hususunda da kararlıyız. Doğu Akdeniz bu anlamda T&uuml;rkiye&#39;nin tarihsel bir s&uuml;re&ccedil; i&ccedil;erisinde iddia sahibi olduğu bir yerdir. Bug&uuml;n de bu iddiasını T&uuml;rkiye s&uuml;rd&uuml;rmektedir.&quot;</p> <h3>&quot;&Uuml;lkemiz ve devletimiz tarihsel bir misyon &uuml;stleniyor&quot;</h3> <p>Bir başka soru &uuml;zerine, Cumhurbaşkanı Erdoğan&#39;ın tensipleriyle son derece kritik bir konumda kamu adına &uuml;lkenin hak ve menfaatlerini ulusal ve uluslararası alanda savunmaya d&ouml;n&uuml;k &ccedil;aba sarf eden bir kurumun başında olduğunu belirten Altun, kendisi i&ccedil;in esas meselenin &uuml;lke i&ccedil;in &ccedil;alışmak olduğunu s&ouml;yledi.</p> <p>Allah &ouml;m&uuml;r verdik&ccedil;e konum, unvan, makam fark etmeksizin &uuml;lke i&ccedil;in &ccedil;alışmaktan vazge&ccedil;meyeceğini dile getiren Altun, esas itibarıyla &uuml;lkenin ve i&ccedil;inde yaşadığı toplumun meselelerini dert edinip bulunduğu alanlarda fikir, bilgi &uuml;retme, eylem ortaya koyma gayreti i&ccedil;inde olduğunu dile getirdi.</p> <p>Akademik hayatında da medya ve iletişim alanındaki &ccedil;alışmalarında yerli ve milli bir &ccedil;izgide &uuml;lkenin menfaatleri, kamunun &ccedil;ıkarları doğrultusunda gayret sarf ettiğini aktaran Altun, konuşmasına şu s&ouml;zlerle devam etti:</p> <p>&quot;Bu vesileyle şunu vurgulamak istiyorum, T&uuml;rkiye gibi bir &uuml;lkede yaşıyoruz. &Uuml;lkemizin ve devletimizin tarihsel bir misyon &uuml;stlendiğini d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yorum. Bu jeostratejik konumda yer alan, b&ouml;yle tarihsel bir birikimi tevar&uuml;s etmiş, bu kadar dinamik bir n&uuml;fusu olan bir &uuml;lkenin ger&ccedil;ekten &ccedil;ok sahici iddiaları var. Yıllarca &ccedil;eşitli batıcı siyaset&ccedil;ilerle bu iddialar baskılanmaya &ccedil;alışıldı ve ne olursa toplumumuz buna hep itiraz etti. Darbeler yapıldı, bu itirazların &ouml;n&uuml; kesilmeye &ccedil;alışıldı, demokratik siyasetin &ouml;n&uuml; kesilmeye &ccedil;alışıldı. Fakat &ouml;zellikle 2000 sonrasında Sayın Cumhurbaşkanı&#39;mızın y&uuml;r&uuml;tt&uuml;ğ&uuml; siyasetle, verdiği m&uuml;cadeleyle, liderlikle, toplumun bu iddiaları, toplumun o g&uuml;r sesi siyasette ve diğer pek &ccedil;ok alanda kendisine yer buldu. Bir şekilde &uuml;lkemizin b&ouml;lgesel bir g&uuml;&ccedil; ve k&uuml;resel bir akt&ouml;r olması iddiası artık somut bir talep ve hedef haline geldi. Bu ge&ccedil;mişte akla bile gelmeyen bir şeydi.&quot;</p> <p>T&uuml;rkiye&#39;nin ger&ccedil;ek&ccedil;i siyasal, toplumsal, k&uuml;resel iddiaları ve meseleleri bulunduğunu anlatan Altun, ş&ouml;yle konuştu:</p> <p>&quot;Siz b&ouml;yle bir &uuml;lkede bu iddiaları, bu meseleleri, mesele etmek yerine sipariş konularla yahut moda meselelerle uğraşamazsınız. Ben akademide buna karşı &ccedil;ıkmaya &ccedil;alıştım. Sadece ben değil, bu anlamda bir&ccedil;ok kişi de tabi buna karşı &ccedil;ıktı. Onun yerine sahici meseleleri konuşmak, sahici meselelere odaklanmak esastır demiş olduk ve bu gayreti ortaya koyduk. Yani şimdi bir taraftan sizin devletiniz PKK gibi, FET&Ouml; gibi, DEAŞ gibi ter&ouml;r &ouml;rg&uuml;tleriyle m&uuml;cadele ederken, i&ccedil;eride ve dışarıda yalan ve &ccedil;arpıtmalarla &uuml;lkenize karşı bir s&uuml;r&uuml; dezenformasyon ve kirli algı operasyonları yapılırken siz akademinin ya da medyanın fildişi kulelerinde s&ouml;z&uuml;m ona tarafsızlık kisvesi altında suya-sabuna dokunmayan konular &uuml;zerine ahkam kesemezsiniz. Bu sizi yetiştirmiş olan bu milletin, bu toplumun asla ve asla kabul etmeyeceği bir şeydir. Tarafsızlık kisvesiyle ahkam kesenlerin, esasında batıcı siyasetin akt&ouml;rleri olarak orada belli başlı temel meselelerin &uuml;st&uuml;n&uuml; &ouml;rtmeye ve iddia sahibi olan toplum kesimlerini baskılamaya d&ouml;n&uuml;k bir gayret i&ccedil;erisinde olduğunu g&ouml;r&uuml;yorsunuz. Ben hangi konumda olursak olalım, bulunduğumuz alanlarda gayretle ilerlerken &uuml;lkemizin verdiği m&uuml;cadeleye, toplumumuzun birlik ve beraberliğine omuz vermeyi, katkı sunmayı g&ouml;zetmemiz gerektiğini d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yorum. Bu &ccedil;er&ccedil;evede de karınca kararınca, elimden geldiğince ben gayret sarf etmeye &ccedil;alışıyorum.&quot;</p> <h3>&quot;Uluslararası organizasyonların &uuml;lkemiz tanıtımına katkısını &ouml;nemsiyorum&quot;</h3> <p>Altun, Cumhurbaşkanlığı himayesinde İstanbul&#39;da ger&ccedil;ekleştirilen Formula1 organizasyonunun tanıtım &ccedil;alışmalarına ilişkin soruya karşılık, k&uuml;resel salgın koşullarına rağmen bu organizasyonunun başarıyla ger&ccedil;ekleşmiş olmasının &uuml;lke i&ccedil;in gurur verici olduğunu s&ouml;yledi.</p> <p>Cumhurbaşkanı Erdoğan&#39;ın bu konuyu takip ettiğini ve &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k bir &ouml;nem verdiğini belirten Altun, &quot;&Uuml;lkemizin organizasyon kabiliyeti t&uuml;m d&uuml;nyada zaten biliniyor. Bir uluslararası yarışa yine &ouml;rnek bir ev sahipliği yaptık.&quot; dedi.</p> <p>İstanbul&#39;da ger&ccedil;ekleştirilen Formula 1 T&uuml;rkiye Grandprix&#39;inin sezona damgasını vurduğunu ve bu anlamda yarış severler tarafından 2020&#39;nin en iyi yarışı se&ccedil;ildiğini aktaran Altun, &quot;Biz de Başkanlık olarak bu &ouml;nemli organizasyonu &uuml;lkemizin tanıtımı i&ccedil;in bir fırsata &ccedil;evirdik. Yarışlar kapsamında Başkanlığımız tarafından T&uuml;rkiye&#39;nin tanıtımı amacıyla İstanbul&#39;un muhtelif b&ouml;lgelerinde &ccedil;ekimi ger&ccedil;ekleştirilen farklı filmler oldu, bunlar d&uuml;nyayla buluştu. İstanbul&#39;u tanıtan filmlerimiz de k&uuml;resel &ccedil;apta milyonlarca izleyiciye ulaştı. Biz uluslararası organizasyonların &uuml;lkemizin tanıtımına katkısını &ccedil;ok &ouml;nemsiyoruz. Benzer projeleri de inşallah hayata ge&ccedil;irmeye devam edeceğiz.&quot; ifadelerini kullandı.</p> <h3>&quot;Milletimizin &ccedil;ok net bir tarihsel bilinci var&quot;</h3> <p>İletişim Başkanlığının milli, tarihi, k&uuml;lt&uuml;rel değer ve şahsiyetlere ilişkin hayata ge&ccedil;irdiği dijital projelere ilişkin soru &uuml;zerine de Altun, &quot;T&uuml;rkiye&#39;de milletimizin ger&ccedil;ekten &ccedil;ok net bir tarihsel bilinci var. Baskılanmasına rağmen yıllarca &uuml;zeri &ouml;rt&uuml;lmesine, &ouml;rt&uuml;lmeye &ccedil;alışılmasına rağmen bu bilin&ccedil; &ccedil;ok diri.&quot; dedi.</p> <p>Tarihsel anlamda karşılığı olan işler yapıldığında buna gen&ccedil;ler başta olmak &uuml;zere toplumun ciddi bir tevecc&uuml;h g&ouml;sterdiğini dile getiren Altun, şu değerlendirmeyi yaptı:</p> <p>&quot;Biz bu &ccedil;alışmalarla esasında b&uuml;t&uuml;n d&uuml;nyaya şunu g&ouml;stermeye &ccedil;alışıyoruz, T&uuml;rkiye Cumhuriyeti nevzuhur bir devlet değildir. Şanlı zaferlerle dolu bir tarihe sahibiz ve bu zaferlere imkan sağlayan o dinamik, bug&uuml;n de canlıdır. Biz de milletimize ruh veren değerleri iletişim, sanat, teknolojinin imkanlarını kullanarak yenilik&ccedil;i projelerle yeni nesillere aktarmaya &ccedil;alışıyoruz. Bunu yaparken diyoruz ki, biz bu coğrafyada k&ouml;kl&uuml; bir ge&ccedil;mişin temsilcisiyiz, b&uuml;y&uuml;k bir iddia sahibiyiz. Biz bu coğrafyada kalıcı, etkin, g&uuml;&ccedil;l&uuml; bir varlığı temsil ediyoruz ve bu temsil gayretimizde b&uuml;t&uuml;n g&uuml;c&uuml;yle devam edecek.&quot;</p> <h3>&quot;Cumhurbaşkanımızın azminden, enerjisinden &ccedil;ok şey &ouml;ğreniyoruz&quot;</h3> <p>Yoğun &ccedil;alışma temposunda ve salgın d&ouml;neminde aile hayatına y&ouml;nelik soru &uuml;zerine ise Altun, şu bilgileri verdi:</p> <p>&quot;Tabii ben Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte &ccedil;alışıyorum. Kendisinin &ccedil;ok yoğun bir temposu s&ouml;z konusu. Sayın Cumhurbaşkanımız k&uuml;resel salgın koşullarında da b&uuml;t&uuml;n &ouml;nlemleri alarak &uuml;lkesi i&ccedil;in yoğun bir şekilde &ccedil;alışmaya gayret etti, bu anlamda hi&ccedil; ama hi&ccedil; hız kesmedi. Biz onun azminden, enerjisinden &ccedil;ok şey &ouml;ğreniyoruz. Dolayısıyla &ccedil;ok yoğun bir &ccedil;alışma tempomuz var. Eşim Fatmanur Hanım da hem akademik &ccedil;alışmaları hem sivil toplum &ccedil;alışmaları bağlamında yoğun bir gayret sarf ediyor. &Ccedil;ocuklar a&ccedil;ısından şunu net olarak s&ouml;yleyebilirim, diğer &ccedil;ocuklarımız gibi onlar da okullarını &ccedil;ok &ouml;zlediler. Bir an &ouml;nce okullarına d&ouml;nmek, arkadaşlarına kavuşmak istiyorlar. Bu noktada tabi sağlığın &ouml;neminin farkındalar. &Uuml;lkemiz ve b&uuml;t&uuml;n insanlık i&ccedil;in bu s&uuml;recin bir an &ouml;nce bitmesini temenni ediyoruz.&quot;</p> <h3>&quot;CSO&#39;nun yeni binası gurur duyduğumuz bir proje&quot;</h3> <p>Sanata ve sanat&ccedil;ıya &ccedil;ok &ouml;nem veren Cumhurbaşkanı Erdoğan&rsquo;ın, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasının yeni binasıyla ilgili s&uuml;reci g&uuml;nbeg&uuml;n yakından takip ettiğini aktaran Altun, s&ouml;zlerine ş&ouml;yle devam etti:</p> <p>&quot;Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasının kendisine yakışacak bir mekanda sanat hayatına devam etmesi i&ccedil;in &ccedil;ok yoğun bir gayret sarf etti ve bu gayretin neticesinde bu muhteşem eser ortaya &ccedil;ıktı. Ben de orkestramızın yeni evindeki ilk konser programında o muhteşem salonda bulunmaktan ve o muazzam konseri dinlemekten b&uuml;y&uuml;k bir memnuniyet ve gurur duydum. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestramızın bundan sonra da yeni binasında d&uuml;nyanın dikkatlerini &ccedil;ekecek konserlere ev sahipliği yapacağına canı g&ouml;n&uuml;lden inanıyorum. Bu, gurur duyduğumuz bir proje oldu. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde b&ouml;yle bir muhteşem eser ortaya &ccedil;ıkmış oldu.&quot;</p> <h3>&quot;Hayvanlara da yaratılmış bir can g&ouml;z&uuml;yle bakıyoruz&quot;</h3> <p>Hayvanlara karşı duyarlılığa ilişkin bir soru &uuml;zerine Altun, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan&#39;ın bu konuyu &ccedil;ok yakından takip ettiğini s&ouml;yledi.</p> <p>Bu anlamda hayvanlara eziyet ve k&ouml;t&uuml; muameleyi &ouml;nlemek i&ccedil;in hazırlanan d&uuml;zenlemenin de en kısa zamanda Meclis g&uuml;ndemine geleceğini d&uuml;ş&uuml;nd&uuml;ğ&uuml;n&uuml; ifade eden Altun, hayvanların da yaratılmış bir can olduğu unutulmadan, yaratılanın Yaratandan &ouml;t&uuml;r&uuml; sevilmesi gerektiğini bildirdi.</p> <p>Fahrettin Altun, &quot;Onlarla doğayı beraber paylaşıyoruz, beraber nefes alıp veriyoruz. Peygamber Efendimiz de &#39;Yalnız insanlara değil b&uuml;t&uuml;n mahlukata merhametli olmak gerekir&#39; diye buyurur. Biz hayvanlara değer veren, &ccedil;ok ince uygulamaların hayata ge&ccedil;irildiği bir medeniyetin mensuplarıyız. Bu g&uuml;zel &ouml;rnekleri s&uuml;rd&uuml;rmeliyiz, daha ileriye taşımalıyız. Bu noktada ne olursa olsun hayvanlara eziyete, k&ouml;t&uuml; muameleye, cezai yaptırımlar gelmeli. Ama &ouml;te yandan da ailede başlayacak bir s&uuml;re&ccedil;le yani hayvanların sevdirilmesi, merhamet g&ouml;sterilmesi noktasında da bir bilin&ccedil;lenmenin olması gerekiyor.&quot; ifadelerini kullandı.</p>