İlber Ortaylı'dan Ayasofya açıklaması: Alakası yok

<p>Tarih&ccedil;i yazar Prof. Dr. İlber&nbsp;Ortaylı,&nbsp;restorasyon, arkeoloji ve m&uuml;zecilik teknolojilerini aynı &ccedil;atı altında buluşturan ve bu yıl d&ouml;rd&uuml;nc&uuml;s&uuml; d&uuml;zenlenen &quot;Heritage İstanbul&quot;a konuk oldu.&nbsp;</p> <div class="readmore" style="-webkit-tap-highlight-color: transparent; box-sizing: inherit; float: left; height: 0px; overflow: hidden; font-size: 0px; line-height: 0; position: relative; font-family: &quot;Adelle Sans Bold&quot;, sans-serif; background-color: rgb(250, 248, 248);">&nbsp;</div> <p>Ortaylı, Hilton İstanbul Convention &amp; Exhibition Center&#39;da&nbsp;ger&ccedil;ekleşen fuar&nbsp;kapsamında,&nbsp;<strong>&quot;Anadolu ve K&uuml;lt&uuml;rel Miras&quot;&nbsp;</strong>başlıklı bir konuşma yaptı.&nbsp;</p> <p>T&uuml;rkiye&#39;nin yer altı ve yer &uuml;st&uuml; bir&ccedil;ok zenginliğe sahip olduğunu belirten&nbsp;Ortaylı,&nbsp;<strong>&quot;(Bunlar nasıl bir zenginliktir?) dediğimiz zaman, zengin bir adamın ahmak &ccedil;ocuğundan farkımız yok. Oturup sayamıyoruz bile. &#39;Yer &uuml;st&uuml; zenginliği&#39; dediğimiz zaman, g&uuml;zel bir envanterin bilin&ccedil;li bir tanıtımının yapılması m&uuml;mk&uuml;n m&uuml;d&uuml;r? Yer altı zenginliği dediğimiz zaman, yine aynı şey. &#39;Faunası ve florası mutlaka iyidir.&#39; diyoruz. &#39;Evet iyidir&#39; ama sizin&nbsp;<a class="link_keywords" href="http://G" style="-webkit-tap-highlight-color: transparent; box-sizing: inherit; text-decoration-line: none; background-color: transparent; color: rgb(152, 23, 28); transition: all 0.13s ease 0s;" target="_blank" title="Haber"><span style="color:#000000">haber</span></a>iniz yok.</strong>&quot; diye konuştu.&nbsp;</p> <div class="readmore" style="-webkit-tap-highlight-color: transparent; box-sizing: inherit; float: left; height: 0px; overflow: hidden; font-size: 0px; line-height: 0; position: relative; font-family: &quot;Adelle Sans Bold&quot;, sans-serif; background-color: rgb(250, 248, 248);">&nbsp;</div> <p>Ortaylı, T&uuml;rkiye&#39;nin iklimi dolayısıyla bitki &ouml;rt&uuml;s&uuml; bakımından zengin bir &uuml;lke olduğuna dikkati &ccedil;ekerek, ş&ouml;yle devam etti:&nbsp;</p> <p>&quot;Fakat bilin&ccedil;siz bir şekilde tahrip ediliyor. Mesela salep &ccedil;i&ccedil;eği &ccedil;ok &ouml;nemlidir<strong>. &#39;Salep yapacağım.&#39;&nbsp;</strong>diye toplanıyor ama bunun sonu yok. Dikkatli bir şekilde korunması, bakılması ve kontrol edilmesi gerekiyor. Ayrıca ecza firmaları da son derece gaddar. (İla&ccedil; yapacağım diye) buradan gelip &ouml;rnek topluyorlar. 2. D&uuml;nya Savaşı&#39;ndan beri bu moda oldu.&quot;&nbsp;</p> <p><span style="color:rgb(178, 34, 34)"><strong>&quot;T&Uuml;RKİYE FEVKALADE &Ouml;NEMLİ BİR COĞRAFYA&quot;&nbsp;</strong></span></p> <p>T&uuml;rkiye&#39;nin bir&ccedil;ok b&ouml;lgesinde yanlış bi&ccedil;imde taş ocaklarının kazıldığını s&ouml;yleyen&nbsp;Ortaylı, &quot;Bazı partilerin veya bazı vilayetlerin adamları taş ocak&ccedil;ı ve insafsızca kazıyorlar. Altında granit ocakları, &uuml;zerinde &ccedil;am ormanları gidiyor. Bunlar &ccedil;ok yaygın.&quot; ifadelerini kullandı.&nbsp;</p> <p>İlber&nbsp;Ortaylı, arkeoloji, mimarlık ve tarih gibi konularda ahlaki bir &ccedil;izginin olması gerektiğine vurgu yaparak,&nbsp;&quot;<strong>Ahlak metafizik bir şey değil,&nbsp;bir&nbsp;&ccedil;izgidir. Etrafındaki insanlara bakar. Yani sizin mesleğinizde birtakım adamlar dalavere yapıyorsa, her şeyden evvel kabahatli sizsinizdir. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; bu bir mekanizma işidir. Artık devletin elinin yetişmediği yerlerde &ouml;zel g&ouml;zetimciler var.&quot;</strong>&nbsp;dedi.</p> <p><span style="color:rgb(178, 34, 34)"><strong>&quot;</strong></span><strong><a class="link_keywords" href="http://G" style="-webkit-tap-highlight-color: transparent; box-sizing: inherit; text-decoration-line: none; background-color: transparent; color: rgb(152, 23, 28); transition: all 0.13s ease 0s;" target="_blank" title="AYASOFYA"><span style="color:#B22222">AYASOFYA</span></a></strong><span style="color:rgb(178, 34, 34)"><strong>&#39;NIN MİMARİ OLARAK HRİSTİYAN D&Uuml;NYASI İLE ALAKASI YOK&quot;&nbsp;</strong></span></p> <p>Konuşmasında Ayasofya&#39;ya da değinen&nbsp;Ortaylı,&nbsp;&quot;Ayasofya ne onundur, ne bunundur.&nbsp;Mimari olarak Hristiyan d&uuml;nyası ile alakası yoktur, bir kilise olması &ouml;tesinde. Tamamıyla Pagan kozmopolit B&uuml;y&uuml;k Roma&#39;nın bir eseridir. Yapan mimarların kullandığı eserlerin hepsi İskenderiye Kitaplığı&#39;ndandır ve bir daha da o kubbe yapılamamıştır 15. asra kadar. İşte bizim b&ouml;yle bir d&uuml;nyayı hi&ccedil;bir şekilde k&uuml;&ccedil;&uuml;mseme durumumuz yok. Burada (T&uuml;rkiye&#39;de) sayısız hazineler vardır ve T&uuml;rkiye 19. asrın neoklasik yapıları a&ccedil;ısından da &ouml;nemli bir memlekettir.&quot; değerlendirmesinde bulundu.&nbsp;</p> <p>Ortaylı, T&uuml;rkiye&#39;de inceleme alanlarının sonsuz olduğunu, fakat bir&ccedil;ok y&ouml;nden sıkıntı yaşadığını dile getirerek, ş&ouml;yle devam etti:&nbsp;</p> <p>&quot;Birincisi ka&ccedil;ak&ccedil;ılık devam ediyor. Siz takip ettik&ccedil;e zayıflayacak ama ka&ccedil;ak&ccedil;ılık hi&ccedil;bir zaman dinmeyecek. Amerikalılar anlasalar da almasalar da eski eser topluyorlar. Bu bir ger&ccedil;ek. İkincisi bu memlekette kumarbazlık hi&ccedil;bir toplumdan daha az değil. Her yerde olduğu kadar kumarbazız. Fakat bizimkiler namuslarıyla poker oynayıp, zar mar atmıyorlar, definecilik yapıyorlar. Aynen kumar gibi &ccedil;ok fazla aile faciaları yaşanıyor. Bunlar bizim d&uuml;şmanlarımız. &Uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml;s&uuml; de m&uuml;teahhit takımı. Onlar i&ccedil;in hi&ccedil;bir şey &ouml;nemli değil. &Ccedil;ıkan eserin &uuml;zerine anında beton d&ouml;k&uuml;yorlar. B&uuml;t&uuml;n bunlarla uğraşmak zorundayız.&quot;&nbsp;</p> <p><span style="color:rgb(178, 34, 34)"><strong>&quot;SANAT TARİHİ İLE ARKEOLOJİ B&Ouml;L&Uuml;MLERİNİN D&Uuml;ZENLENMESİ LAZIM&quot;&nbsp;</strong></span></p> <p>Bug&uuml;n bir&ccedil;ok m&uuml;zede uzman isimlerin yer almadığını s&ouml;yleyen&nbsp;Ortaylı,&nbsp;&quot;Herkes eski eser sevmez ama eski eserleri &ccedil;ok seven ve koruyan, bilen bir z&uuml;mre yetiştirmek lazım. Bu ancak adını sosyal bilimler koydukları fen lisesi tipinde edebi okullar kurmakla olur.&quot; dedi.&nbsp;</p> <p>Bu okullardan &ccedil;ıkanların hepsinin m&uuml;zeci olmak zorunda olmadığını aktaran&nbsp;Ortaylı, fazla bir şey istemediklerini dile getirdi.&nbsp;</p> <p>Ortaylı, her şehirde doğrudan doğruya kuvvetli bir arkeoloji otoritesi bulunması gerektiğini anlatarak,<strong>&nbsp;&quot;Avrupa&#39;da arkeoloji otoritesi var da bizim olmayacak mı ? Olacak. Bunların alımı i&ccedil;in de mimarlar odasının, arkeologlar heyetinin temsilci olduğu fen liseleri gibi imtihanlar olması gerekir. Yoksa &uuml;niversitelerdeki bir iki arkeoloji b&ouml;l&uuml;m&uuml;yle bu işler olmaz. Sanat tarihi ile arkeoloji b&ouml;l&uuml;mlerinin de d&uuml;zenlenmesi lazım.&quot;</strong>şeklinde konuştu.&nbsp;</p>