Libya’da savaşın seyri değişiyor

<p>4 Nisan&rsquo;da birinci yılını geride bırakan&nbsp;Libya&rsquo;daki savaş, yeni tip koronavir&uuml;s (Kovid-19) salgını ve ateşkes girişimlerine rağmen halen devam ediyor. Ocak ayından itibaren Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Rusya&rsquo;nın Libya&rsquo;nın doğusuna ger&ccedil;ekleştirdikleri yoğun kargo u&ccedil;uşları, o d&ouml;nem devam eden ateşkes ve siyasi &ccedil;&ouml;z&uuml;m g&ouml;r&uuml;şmelerine rağmen b&uuml;y&uuml;k bir savaşın kapıda olduğunun habercisiydi. Sonu&ccedil; itibarıyla yoğun askeri ikmallerin ardından darbeci general Halife Hafter&rsquo;e bağlı&nbsp;Libya Ulusal Ordusu (LUO)&nbsp;28 Şubat itibarıyla yeniden Trablus&rsquo;a saldırmaya başladı.&nbsp;Ulusal Mutabakat H&uuml;k&uuml;meti&rsquo;ne (UMH)&nbsp;bağlı &Ouml;fke Volkanı Operasyonu g&uuml;&ccedil;leri ise 25 Mart sabahında Trablus ablukasını kırmak i&ccedil;in b&uuml;t&uuml;n cephelerde &ldquo;Barış Fırtınası Operasyonu&rdquo;nu başlattı. B&ouml;ylece Giryan&rsquo;ın ardından UMH, ikinci defa savunma yerine saldırı pozisyonuna ge&ccedil;miş oldu.</p> <p>Libya&rsquo;da savaşın olduk&ccedil;a uzun zamandır aynı cephe hatlarına sıkıştığı tespitinden yola &ccedil;ıkıldığında, tırmanan savaşın seyrinde birtakım sorular da &ouml;n plana &ccedil;ıkıyor. Sahada neler yaşandığı ve mevcut durum itibarıyla b&uuml;y&uuml;k bir değişimin yaşanıp yaşanmayacağı ve yeni gelişmeler ışığında olası senaryoların neler olabileceği &ouml;n plana &ccedil;ıkan sorular olarak masada.</p> <p>Esasen Libya 2020 yılına bir dizi diplomatik girişim &ouml;nc&uuml;l&uuml;ğ&uuml;nde siyasi &ccedil;&ouml;z&uuml;m umuduyla girmişti. Kasım ayında UMH ile iki mutabakat muhtırası imzalayan T&uuml;rkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Eyl&uuml;l 2019&rsquo;dan itibaren Wagner &uuml;zerinden Libya savaşına doğrudan m&uuml;dahil olan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin 12 Ocak&rsquo;ta Moskova&rsquo;da siyasi &ccedil;&ouml;z&uuml;m i&ccedil;in tarafları bir araya getirmişti. UMH Başbakanı Fayiz es-Serrac ateşkes metnini imzalarken Hafter ise metni imzalamadan Moskova&rsquo;dan ayrıldı. Kısa bir s&uuml;re sonra ise Almanya Başbakanı Angela Merkel 19 Ocak&rsquo;ta Berlin&rsquo;de, siyasi &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml;n yol haritasını belirlemek amacıyla ana uluslararası akt&ouml;rlerin de katılımıyla Berlin Konferansı&rsquo;nı ger&ccedil;ekleştirmiş ve 55 maddelik bir metin &ccedil;er&ccedil;evesinde Cenevre&rsquo;de g&ouml;r&uuml;şmeler başlamıştı. Bu g&ouml;r&uuml;şmelerin ger&ccedil;ekleştirilmesi adına Birleşmiş Milletler (BM) &ouml;nc&uuml;l&uuml;ğ&uuml;nde &ldquo;askeri, ekonomik ve siyasi&rdquo; olmak &uuml;zere 3 ayrı g&ouml;r&uuml;şme masası kurulmuş, Libya&rsquo;da kalıcı ateşkes sağlanmasını hedefleyen 5+5 formatındaki ortak askeri komite toplantılarıyla g&ouml;r&uuml;şmeler başlamıştı. 26 Şubat&rsquo;ta başlaması planlanan &ldquo;siyasi masa g&ouml;r&uuml;şmeleri&rdquo; ise b&uuml;y&uuml;k bir başarısızlıkla sonu&ccedil;lanmıştı. Aynı g&uuml;nlerde UMH, BAE&rsquo;nin Ocak ortasından bu yana Libya&rsquo;ya silah g&ouml;nderdiğini, Halife Hafter liderliğindeki LUO&rsquo;yu desteklemek i&ccedil;in yaklaşık 100 u&ccedil;uş ger&ccedil;ekleştirerek Libya&rsquo;ya tahmini 6 bin 200 ton ağırlığında cephane ve askeri m&uuml;himmat ulaştırdığını a&ccedil;ıkladı. Bahsi ge&ccedil;en u&ccedil;uşların BAE&rsquo;deki Suveyhan Hava &Uuml;ss&uuml;&rsquo;nden ve Eritre&rsquo;deki Assab hava &uuml;ss&uuml;nden kalktığı biliniyor.</p> <p>28 Şubat ise &ccedil;ok sayıda ihlalle devam eden ateşkesin sahada sona erdiği tarih oldu ve Hafter&rsquo;e bağlı LUO, Trablus&rsquo;a y&ouml;nelik saldırılarına hız vermeye başladı. Keza aynı tarihte BM Libya &Ouml;zel Temsilcisi Gassan Salame de Libya&rsquo;da ateşkes ihlallerinin yaşandığını belirtmiş ve ateşkesin tamamen bozulabileceği y&ouml;n&uuml;nde uyarıda bulunmuştu. LUO&rsquo;nun Trablus&rsquo;a yeniden saldırılarını yoğunlaştırması ve Cenevre g&ouml;r&uuml;şmelerinin kad&uuml;k kalmasının ardından, iki yıldan fazla bir s&uuml;redir g&ouml;revde bulunan Salame, Mart ayında sağlığının stresi daha fazla kaldırmadığını a&ccedil;ıklayarak istifa etti. Fakat Salame&rsquo;nin istifası da Trablus&rsquo;a y&ouml;nelik saldırıların durdurulması adına g&uuml;&ccedil;l&uuml; bir uluslararası inisiyatifin &ouml;n&uuml;n&uuml; a&ccedil;maya yetemedi. Benzer şekilde Kovid-19 salgını nedeniyle ABD, bir&ccedil;ok Avrupa &uuml;lkesi, T&uuml;rkiye ve BAE tarafından desteklenen bir insani ateşkes &ccedil;ağrısı yapılmış ancak bu ateşkes kabul edilmesine rağmen anında ihlal edilmiştir. LUO daha ge&ccedil;tiğimiz hafta i&ccedil;inde Kovid-19 hastalarını tedavi etmeyi ama&ccedil;layan bir hastaneyi iki kez bombaladı. Başkentte yaşanan su ve elektrik kesintisiyle devam eden f&uuml;ze saldırıları, Trablus halkının salgınla m&uuml;cadelesini imk&acirc;nsız hale getiriyor.</p> <p>&nbsp;</p> <h3>Sahada neler oluyor?</h3> <p>LUO&rsquo;nun 28 Şubat&rsquo;tan itibaren Trablus saldırılarına yeniden başladığını ifade etmiştik. Ayn Zara başta olmak &uuml;zere pek &ccedil;ok cephede bu saldırılar devam ederken, LUO&rsquo;nun saldırılarının ana hedeflerinden biri; Giryan, Zuvara, Zaviye ve diğer cephelerde UMH g&uuml;&ccedil;lerinin -&ouml;zellikle savunma zaaflarını anlayabilmek i&ccedil;in- f&uuml;ze ve top atışlarıyla test edilmesiydi. Bunun yanı sıra, Ocak ayından itibaren T&uuml;rkiye&rsquo;nin sağladığı askeri yardımlarla elde edilen askeri kapasiteyi hedef alan saldırılar ise Mitiga ve Trablus havalimanları ile limanlarına yoğunlaşmaktaydı. 22 Ocak&rsquo;ta Mitiga havalimanını hedef alan Grad roket saldırıları daha sonraki aylarda da devam etti. Benzer şekilde Trablus Limanı da gelen yardımların engellenmesi amacına y&ouml;nelik f&uuml;ze saldırılarına maruz kaldı.</p> <p>Buna mukabil UMH de i&ccedil;inde bulunduğu ablukayı kırmak i&ccedil;in cepheleri kuvvetlendirmeye &ccedil;alışmakta ve &ouml;zellikle g&uuml;ney-doğu Trablus &uuml;zerindeki tehdidi ortadan kaldırmak i&ccedil;in Nefusa Dağlarındaki Cadu&rsquo;ya ikmalde bulunmaktaydı. Cephelerin g&uuml;&ccedil;lendirilmesi i&ccedil;in askeri koordinasyon ile ikmallerin yoğunlaşmasına ek olarak yeni elde edilen askeri yardımlarla hava savunma ve hava saldırı alanları başta olmak &uuml;zere UMH&rsquo;nin askeri kapasitesinin de artırılması s&ouml;z konusu oldu. 2014&rsquo;ten itibaren &uuml;lkede ilerleme kaydeden LUO, BAE&rsquo;nin sağladığı drone filosu, Kadim Hava &uuml;ss&uuml;nden savaş u&ccedil;aklarıyla verdiği hava desteği, Rusya&rsquo;nın sağladığı hava savunma sistemleri sayesinde hava &uuml;st&uuml;nl&uuml;ğ&uuml;n&uuml; elinde tutuyordu. Nisan 2019&rsquo;dan bu yana karada ise m&uuml;ttefikleri BAE ve Rusya tarafından sağlanan silahlarla Sudanlı, &Ccedil;adlı ve Rus paralı askerleri sayesinde olduk&ccedil;a avantajlı konumdaydı. BAE, 2016&rsquo;dan beri Hafter g&uuml;&ccedil;lerine destek sağlayan ve Bingazi&rsquo;nin yaklaşık 170 kilometre doğusunda yer alan Kadim Hava &uuml;ss&uuml;n&uuml; inşa etmişti. Hava &uuml;ss&uuml;nde, Rus ve Fransız yapımı savaş u&ccedil;aklarının yanı sıra Hawk hava savunma sistemlerinin kurulduğu daha &ouml;nce teyit edilmişti. BAE, LUO&rsquo;ya ayrıca &Ccedil;in yapımı Wing Loong II SİHA filosu da tedarik etmiş bulunuyor. &Ccedil;in yapımı Wing Loonglar Trablus&rsquo;a y&ouml;nelik b&uuml;y&uuml;k sivil kayıplarına neden olan gece baskınlarında kullanılmaktaydı. BAE tarafından sağlanan bu hava desteği ile LUO, UMH kuvvetleri &uuml;zerindeki hava &uuml;st&uuml;nl&uuml;ğ&uuml;n&uuml; korumaktaydı ancak Kasım 2019&rsquo;da T&uuml;rkiye-Libya arasında imzalanan g&uuml;venlik mutabakat muhtırası sonrası T&uuml;rkiye&rsquo;nin UMH&rsquo;ye sağladığı askeri yardım, UMH&rsquo;nin askeri kapasitesini artırmış, &ouml;zellikle hava &uuml;st&uuml;nl&uuml;ğ&uuml;n&uuml; ele ge&ccedil;irmesini sağladı. &Ouml;zellikle Ocak 2020 sonrasında Trablus&rsquo;a verilen radar, hava savunma sistemleri, frekans/sinyal karıştırıcı cihazlar ve gece g&ouml;r&uuml;ş cihazları LUO&rsquo;nun ve BAE&rsquo;nin hava kuvvetlerini k&ouml;reltti ve &ouml;zellikle BAE&rsquo;nin savaş u&ccedil;aklarıyla hava operasyonları ger&ccedil;ekleştirmesi zorlaştı. Bu nedenle de Ocak sonrasından itibaren saldırılar, Grad roketleri ve diğer karadan atış unsurları ile bombardıman şeklinde ger&ccedil;ekleşmekte. Ne var ki sahada ger&ccedil;ekleşen bu değişim, LUO&rsquo;nun Trablus merkeze y&ouml;nelik karadan ger&ccedil;ekleşen f&uuml;ze bombardımanını engelleyememesini beraberinde getirdir. Bu saldırılar aynı zamanda sivil kayıpların artmasına neden olmakta. Bu duruma ek olarak LUO&rsquo;nun Ayn Zara&rsquo;da ufak da olsa elde ettiği ilerleme, UMH &uuml;zerindeki baskıları artırdı.</p> <p>UMH&rsquo;ye bağlı g&uuml;&ccedil;ler Trablus ablukasını kırmak amacıyla, 25 Ocak g&uuml;n&uuml; başlatılan &ldquo;Barış Fırtınası Operasyonu&rdquo;nu &ccedil;er&ccedil;evesinde karşı saldırıya ge&ccedil;ti ve LUO kontrol&uuml;ndeki Vatiyye hava &uuml;ss&uuml;ne operasyon d&uuml;zenledi. UMH&rsquo;nin son d&ouml;nemde yoğun şekilde askeri ikmal yaptığı Nefusa Dağlarındaki Cadu&rsquo;nun 60 km g&uuml;neyinde bulunan Vatiyye hava &uuml;ss&uuml; Ağustos 2014&rsquo;ten itibaren LUO kontrol&uuml;nde. Nisan 2019&rsquo;da kısa s&uuml;reliğine de olsa UMH birliklerinin kontrol&uuml;ne ge&ccedil;miş ancak tekrar kaybedilmişti. Başkent Trablus&rsquo;un g&uuml;neybatısında yer alan ve ikinci en stratejik &uuml;s konumundaki Vatiyye hava &uuml;ss&uuml;n&uuml;n, Terhune ve Trablus&rsquo;un batı kanadındaki LUO cephelerinin ikmal merkezi olması nedeniyle UMH tarafından &ouml;ncelikli bir hedef olarak se&ccedil;ildiği g&ouml;r&uuml;l&uuml;yor. Buna karşılık LUO, UMH&rsquo;nin Cadu&rsquo;ya ikmalini engellemek adına Nefusa dağlarının batı ucunda yer alan Nalut b&ouml;lgesindeki askeri hedeflere hava operasyonları d&uuml;zenlemişti. D&uuml;z bir alanda inşa edilmiş olan Vatiyye hava &uuml;ss&uuml; ele ge&ccedil;irilmesinden ziyade savunması zor bir hedef. 2014 sonrasında BAE başta olmak &uuml;zere dış ittifakları sayesinde sahip olduğu hava &uuml;st&uuml;nl&uuml;ğ&uuml;yle LUO Vatiyye&rsquo;yi elinde tutmayı başarabildi; fakat UMH, devraldığı hava &uuml;st&uuml;nl&uuml;ğ&uuml; ile Vatiyye&rsquo;nin kontrol&uuml;ne ele ge&ccedil;irerek g&uuml;ney ve batı cepheleri arasındaki bağlantıyı kesmeyi ve b&ouml;ylece bu iki cephede ilerleme kaydetmeyi hedefliyor. UMH 25 Ocak&rsquo;ta kısa bir s&uuml;re i&ccedil;inde Vatiyye hava &uuml;ss&uuml; ele ge&ccedil;irmiş, ama hava desteğine rağmen karadan ilerlettiği birliklerinin sayısının yeterli gelmemesi nedeniyle aynı g&uuml;n &uuml;ss&uuml;n kontrol&uuml;n&uuml; kaybetmişti. Saldırıya katılması beklenen farklı cephelerden gelecek g&uuml;&ccedil;lerin son anda vazge&ccedil;mesi bu geri &ccedil;ekilmenin ana sebebi olarak g&ouml;r&uuml;n&uuml;yor.</p> <p>Vatiyye&rsquo;nin kontrol&uuml;n&uuml; yeniden ele ge&ccedil;iren LUO, karşı bir saldırıyla Trablus&rsquo;un batı kapısında hızlı bir ilerleme kaydederek Rikdalin, el-İsa, Ajaylat, Zlatan, Sabrata ve Surman&rsquo;ı da ele ge&ccedil;irdi. En batıda Tunus sınır kapısına kadar ilerleyen LUO, sınır kapısının olduğu Ras Ajdir&rsquo;deki UMH g&uuml;&ccedil;lerini ablukaya aldı ancak Tunus ile olası bir gerginliğe mahal vermemek adına şimdilik &ccedil;atışmasızlık i&ccedil;inde ablukayı devam ettirmekte. &Uuml;lkenin batı kıyı şeridindeki &ouml;nemli bir Amazig kenti olan Zuvare de, Ras Ajdir gibi abluka altında. Batı kanatta ilerleyen LUO&rsquo;nun, kısıtlı bir askeri varlıkla b&ouml;lgede bulunmakla beraber, bu cepheye askeri yığınak yapmaya başlamasının ardından 13 Nisan&rsquo;da UMH g&uuml;&ccedil;leri, Sabrata ve Surman&rsquo;ı ele ge&ccedil;irmek i&ccedil;in saldırı başlattı. Hava saldırılaryla başlayan operasyon sonrasında iki g&uuml;n i&ccedil;erisinde kaybedilen Rikdalin, el-İsa, Ajaylat, Zlatan, Sabrata ve Surman yeniden ele ge&ccedil;irildi ve sınır kapısının olduğu Ras Ajdir ile yeniden kara bağlantısı sağlanmış oldu. Vatiyye hava &uuml;ss&uuml;ne y&ouml;nelik hava saldırıları ise devam ediyor.</p> <p>G&uuml;neybatı cephesinde &ccedil;atışmalar yoğun bir şekilde devam ediyor. Ayn Zara ekseninde bulunan Ebu Selim mahallesi, savaşın başladığı Nisan 2019&rsquo;dan itibaren LUO&rsquo;nun yoğun saldırılarına hedef olan b&ouml;lgelerden biri. Bu hat &uuml;zerinde bulunan g&uuml;&ccedil;lerin taraf değiştirmesini başaramayan LUO, bir yıldan fazladır hava ve f&uuml;ze saldırılarıyla Trablus merkeze doğru ilerleme kaydetmeye &ccedil;alışmasına rağmen mesafe alamazken, UMH&rsquo;nin hava operasyonları ile LUO&rsquo;ya b&uuml;y&uuml;k kayıplar verdirdiği g&ouml;r&uuml;l&uuml;yor. Ancak bu cephedeki tehdidin ortadan kaldırılması i&ccedil;in UMH&rsquo;nin Terhune&rsquo;nin kontrol&uuml;n&uuml; yeniden ele ge&ccedil;irmesi gerekiyor.</p> <p>Bir diğer hareketli cephe ise Misrata&rsquo;nın g&uuml;venliğini doğrudan etkileyen doğu kanat. UMH, daha &ouml;nce aşiretlerin ve askeri milislerin taraf değiştirmesi sonucu LUO kontrol&uuml;ne ge&ccedil;en Sirte kentini yeniden ele ge&ccedil;irmeyi hedeflerken, LUO ise Zemzem Vadisi ve Abu Grein b&ouml;lgesi &uuml;zerinden Misrata&rsquo;ya girmeye &ccedil;alışmakta. &Ouml;te yandan bu cephedeki gelişmeler UMH&rsquo;nin hava &uuml;st&uuml;nl&uuml;ğ&uuml; de ortaya koyması a&ccedil;ısından da &ouml;n plana &ccedil;ıkıyor. 27 Mart g&uuml;n&uuml; karadan ilerlemeye &ccedil;alışan g&uuml;&ccedil;lerin UMH tarafından p&uuml;sk&uuml;rt&uuml;lmesinin ardından, 28 Mart&rsquo;ta Sirte&rsquo;nin batısında stratejik hedeflere y&ouml;nelik d&uuml;zenledikleri hava saldırısında Sirte Operasyon Odası vuruldu ve bu saldırıda LUO &uuml;st kademesinden &ouml;nemli isimler &ouml;ld&uuml;r&uuml;ld&uuml;. Sirte Operasyon Odası Komutanı T&uuml;mgeneral Salim Diryak, asistanı Kaddafi el-Sadai, Rabea el-Fercani, Salim el-Tavergi ve Hamid el-Şaeri&rsquo;nin &ouml;ld&uuml;r&uuml;ld&uuml;ğ&uuml; bu saldırının LUO&rsquo;ya b&uuml;y&uuml;k bir darbe vurduğu a&ccedil;ık. Ayrıca 12 Nisan&rsquo;da UMH Ordu s&ouml;zc&uuml;s&uuml; Albay Tayyar Muhammed Kanunu, Ebu Kıreyn b&ouml;lgesinde ger&ccedil;ekleştirilen operasyonlarda LUO&rsquo;ya ait iki &Ccedil;in yapımı Wing Loong II SİHA ile bir MI-35 helikopterin d&uuml;ş&uuml;r&uuml;ld&uuml;ğ&uuml;n&uuml; a&ccedil;ıkladı.</p> <p>&nbsp;</p> <h3>Hava &uuml;st&uuml;nl&uuml;ğ&uuml; m&uuml;cadelesi</h3> <p>Hava &uuml;st&uuml;nl&uuml;ğ&uuml;n&uuml;n kimin elinde olduğu da savaşın nasıl ilerleyeceğini belirleyen en &ouml;nemli unsur olmaya devam ediyor. T&uuml;rkiye-Libya arasında imzalanan g&uuml;venlik mutabakat muhtırası sonrasında UMH&rsquo;nin askeri kapasitesini artırması, &ouml;zellikle hava saldırı ve savunma sistemlerine sahip olması, bir yılı aşkın s&uuml;redir başkent Trablus&rsquo;u ele ge&ccedil;irmeyi başaramayan Hafter&rsquo;e bağlı LUO&rsquo;nun hedefini daha da imk&acirc;nsız hale getirmiş bulunuyor. UMH&rsquo;nin T&uuml;mgeneral Usame Cuveyli komutasında başlattığı Barış Fırtınası Operasyonu batı, g&uuml;ney ve doğu olmak &uuml;zere t&uuml;m cephelerde ilerleme kaydetmeyi, b&ouml;ylelikle Trablus ablukasını kırmayı hedefliyor. UMH, LUO kontrol&uuml;ndeki hava &uuml;slerine operasyon yapmaya ve buradaki askeri g&uuml;&ccedil;leri yıpratmaya &ccedil;alışıyor. Bu hedefler &ccedil;er&ccedil;evesinde UMH&rsquo;nin; Vatiyye hava &uuml;ss&uuml;n&uuml; ele ge&ccedil;irerek Terhune ve batı cepheleri arasındaki ikmal hattını koparmayı,Terhune&rsquo;ye doğru ilerleyerek g&uuml;ney cephesindeki LUO tehdidini ortadan kaldırmayı, batı cephesinde Sirte &uuml;zerinden ilerleme kaydederek Misrata kentinin g&uuml;venliğini sağlamayı kısa vadeli askeri hedefler olarak belirlediği g&ouml;zlemleniyor.</p> <p>Buna mukabil Kadim Hava &uuml;ss&uuml;ndeki Miragelar başta olmak &uuml;zere BAE&rsquo;ye ait savaş u&ccedil;aklarının hava operasyonlarına katılıp katılmayacağı bu a&ccedil;ıdan &ouml;nemli. Ayrıca UMH&rsquo;nin elde ettiği hava &uuml;st&uuml;nl&uuml;ğ&uuml;n&uuml; kırmak adına LUO&rsquo;nun hava savunma f&uuml;zesi Fransa yapımı Mistral MANPADS&rsquo;ler aldığı s&ouml;ylentileri de var. Bu s&ouml;ylentilerin doğru olup olmadığı hen&uuml;z bilinmezken, LUO&rsquo;nun UMH&rsquo;nin hava &uuml;st&uuml;nl&uuml;ğ&uuml;n&uuml; kırmak amacıyla bazı adımlar atması muhtemel. Hava &uuml;st&uuml;nl&uuml;ğ&uuml; m&uuml;cadelesi Libya&rsquo;da devam eden uluslararası m&uuml;cadelenin &ccedil;ok boyutlu yapısının kristalize olmasına da katkıda bulunuyor. Her ne kadar BAE, Mısır ve Rusya&rsquo;nın Halife Hafter ve LUO&rsquo;ya sağladığı destek daha &ccedil;ok &ouml;n plana &ccedil;ıksa da batı kanadında ger&ccedil;ekleşen UMH ilerlemesi sonrası ele ge&ccedil;irilen askeri m&uuml;himmatlar, Libya savaşındaki İsrail bağlantısını da &ldquo;hava &uuml;st&uuml;nl&uuml;ğ&uuml;&rdquo; m&uuml;cadelesinde g&uuml;ndeme getirdi. BAE&rsquo;nin bir İsrail firması tarafından &uuml;retilen ve Mısır &uuml;zerinden aktarılan gelişmiş hava savunma sistemlerini LUO&rsquo;ya ulaştırdığı iddiaları Libya&rsquo;da savaşın tansiyonunun d&uuml;şmeyeceğini ortaya koyuyor.</p> <p>[Tunus, Libya ve Mısır konularında serbest araştırmacı olarak &ccedil;alışan Nebahat Tanrıverdi Yaşar Orta Doğu Teknik &Uuml;niversitesi (ODT&Uuml;) Uluslararası İlişkiler B&ouml;l&uuml;m&uuml;&rsquo;nde doktora &ccedil;alışmalarını s&uuml;rd&uuml;rmektedir]</p>