Seçimlerin gölgesinde tırmanan Keşmir gerilimi

<h6>İstanbul</h6> <div style="box-sizing: border-box; color: rgb(33, 37, 41); font-family: -apple-system, BlinkMacSystemFont, &quot;Segoe UI&quot;, Roboto, &quot;Helvetica Neue&quot;, Arial, sans-serif, &quot;Apple Color Emoji&quot;, &quot;Segoe UI Emoji&quot;, &quot;Segoe UI Symbol&quot;, &quot;Noto Color Emoji&quot;; font-size: 16px;"> <p>Keşmir&nbsp;sorunu&nbsp;Hindistan&nbsp;ile&nbsp;Pakistan&nbsp;arasında 72 yıldır &ccedil;&ouml;z&uuml;mlenememiş ve tarihte iki &uuml;lkeyi tam &uuml;&ccedil; kez sıcak savaşa s&uuml;r&uuml;klemiş bir ihtilaf. Son bir aydır &ldquo;acaba d&ouml;rd&uuml;nc&uuml; savaş kapıda mı?&rdquo; endişesiyle d&uuml;nya yeniden Keşmir b&ouml;lgesine odaklanmış, g&ouml;zler bilhassa Hindistan&rsquo;a &ccedil;evrilmiş durumda; zira gerginliği tırmandıran taraf Hindistan. S&ouml;z konusu &uuml;lkenin ter&ouml;rle m&uuml;cadele hakkı saklıdır. Fakat neden şimdi bu denli sert tepkilerle dikkat &ccedil;ekiyor? Zira Keşmir sorunu iki &uuml;lkenin zaten kronik bir meselesi ve bu b&ouml;lgede irili ufaklı &ccedil;atışmalar, gerginlikler, saldırılar ve ter&ouml;r olayları s&uuml;rekli yaşanıyor.</p> <img class="alintiIcon" src="https://cdnassets.aa.com.tr/assets/newVersion/images/analiz.png" style="border-style:none; box-sizing:border-box; height:30px; padding-left:60px; vertical-align:middle" /> <blockquote>Bug&uuml;n fiili olarak Keşmir&rsquo;in y&uuml;zde 45&rsquo;i Hindistan, y&uuml;zde 35&rsquo;i Pakistan ve y&uuml;zde 20&rsquo;si ise &Ccedil;in&rsquo;in kontrol&uuml;nde. Keşmir topraklarında s&ouml;z sahibi olan bu &uuml;&ccedil; &uuml;lke de savaş istemiyor.</blockquote> <p>14 Şubat&rsquo;ta 50&rsquo;ye yakın Hint askerinin &ouml;l&uuml;m&uuml;ne yol a&ccedil;an ter&ouml;r saldırısı elbette g&ouml;z ardı edilemez. Fakat Pakistan neden hemen hedef tahtası yapıldı ve ardı sıra sert hamleler birbirini kovaladı? Oysa İslamabad y&ouml;netimi Hint askerlerine y&ouml;nelen intihar saldırısını hemen kınamış ve Hindistan&rsquo;ın su&ccedil;lamalarını reddetmişti. Hindistan ise &ldquo;Pakistan ter&ouml;re destek veriyor ve bizim istikrarlı ilerleyişimize halel getirmeye &ccedil;alışıyor&rdquo; ithamlarıyla Pakistan&rsquo;a var g&uuml;c&uuml;yle y&uuml;klenmeye başladı. Pakistan Başbakanı İmran Han&rsquo;ın diyalog &ccedil;ağrısı da kulak ardı edildi.</p> <p>İslamabad y&ouml;netiminin &ldquo;taviz vermez yapıcı tutumu&rdquo; takdire şayan. Yeni Delhi y&ouml;netiminin ise zamanlama a&ccedil;ısından muhteşem olan b&ouml;yle bir fırsatı &ccedil;ok iyi değerlendirdiği de ink&acirc;r edilemez. Pulwama saldırısı Narendra Modi i&ccedil;in hassas bir zamanda ger&ccedil;ekleşti. Se&ccedil;im arifesindeki Hindistan &ldquo;ulusal g&uuml;venliğimizi her t&uuml;rl&uuml; şekilde koruruz&rdquo;, &ldquo;ter&ouml;re karşı m&uuml;cadelemizden taviz vermeyiz&rdquo;, &ldquo;gerekirse en sert şekilde karşılık veririz, &ccedil;&uuml;nk&uuml; biz g&uuml;&ccedil;l&uuml; bir &uuml;lkeyiz&rdquo; t&uuml;r&uuml;nden algı oluşturmak ve Pulwama&rsquo;ya misilleme olarak Balakot&rsquo;u ger&ccedil;ekleştirmek zorundaydı. Aksi takdirde b&uuml;y&uuml;k bir prestij kaybı s&ouml;z konusu olacaktı ve bu ihtimal elbette g&ouml;ze alınamazdı. Dolayısıyla ulusal g&uuml;venlik tehdidine karşı g&uuml;&ccedil;l&uuml; bir tepki g&ouml;sterme d&uuml;rt&uuml;s&uuml;, 11 Nisan-19 Mayıs tarihleri arasında ger&ccedil;ekleşmesi planlanan genel se&ccedil;imler paralelinde okunmalıdır.</p> <p>Hindistan&rsquo;ın Keşmir &uuml;zerinden Pakistan&rsquo;a y&ouml;nelen sert tutumunu anlamlandırabilmek i&ccedil;in, s&ouml;z konusu &uuml;lkenin bug&uuml;nk&uuml; i&ccedil; ve dış dinamiklerini, aynı zamanda b&ouml;lgesel ve k&uuml;resel denklemi iyi okumak gerekiyor. Hindistan genel se&ccedil;imlerine bir aydan az bir s&uuml;re kaldı. 2014 genel se&ccedil;imlerinde ezici bir başarı sağlamış olan Başbakan Narendra Modi bayrağı kimseye devretmek niyetinde değil. Ancak ge&ccedil;tiğimiz Aralık ayında kaybettiği &uuml;&ccedil; eyalet Modi&rsquo;nin &ldquo;yenilmezlik&rdquo; imajını sarstı. Aynı zamanda bug&uuml;n kendisine y&ouml;nelik yolsuzluk iddiaları da baş g&ouml;steriyor. Modi&rsquo;nin ekonomik kalkınma a&ccedil;ılımları k&uuml;resel d&uuml;zlemde &uuml;lkesinin y&uuml;kselmesine katkı sağlıyor ve b&uuml;y&uuml;k &ouml;l&ccedil;&uuml;de kendisinden memnun bir kesim meydana getiriyor. Fakat &uuml;lkesindeki işsizlik sorunu ve hitap etmediği kesimler dolayısıyla &ouml;nemli &ouml;l&ccedil;&uuml;de tepkilere de maruz kalıyor.</p> <p>Bunların haricinde, &uuml;lkede epey reva&ccedil;ta olan &ldquo;Hindutva&rdquo; ideolojisi mercek altına alınmalı. Hindistan&rsquo;da zamanla g&uuml;&ccedil;lenmeye başlayan Hindu milliyet&ccedil;iliği Modi ile birlikte en &uuml;st seviyesine &ccedil;ıkmış durumda. &ldquo;Sangh Parivar&rdquo; olarak bilinen Ulusal G&ouml;n&uuml;ll&uuml; Hareketi (RSS) ailesi bug&uuml;n &uuml;lkenin en g&uuml;&ccedil;l&uuml; organizasyonu. D&uuml;nyada faşizmin y&uuml;kselişte olduğu bir d&ouml;nemde Hindistan&rsquo;da kurulmuş olan RSS, fanatik Hindu milliyet&ccedil;iliğinin temeli mahiyetinde. Narendra Modi&rsquo;nin lideri olduğu Hindistan Halk Partisi (BJP) ise Hindutva&rsquo;ya temel teşkil eden s&ouml;z konusu organizasyonların siyasi kolu. Modi de hayatı boyunca RSS&rsquo;ye bağlılığıyla bilinen bir lider. Yani bug&uuml;n Hindistan&rsquo;daki Hindutva y&uuml;kselişi &ccedil;ok k&ouml;kl&uuml; bir yapıya sahip. Ayrıca &uuml;lkede ve Hint diasporasında, Hindutva inanışını taşıyanlar arasındaki elit ve zengin iş insanlarından oluşan kesimin hatırı sayılır bir ağırlığı s&ouml;z konusu. Doğal olarak Modi, anılan kesimce desteklendiğinden, kendisinin de bahsi edilen kesimin taleplerine cevap verebilmesi gerek.</p> <p>İşte burada, bug&uuml;n halkın halen b&uuml;y&uuml;k &ccedil;oğunluğunu M&uuml;sl&uuml;manların oluşturduğu Keşmir b&ouml;lgesi &uuml;zerinden, yine M&uuml;sl&uuml;man bir &uuml;lke olan Pakistan&rsquo;ın hedef tahtası yapılması daha anlamlı oluyor. Tarihte din temelinde b&ouml;l&uuml;nm&uuml;ş olan Hindistan coğrafyasında, Hinduizm&rsquo;den sonra ikinci b&uuml;y&uuml;k kesimi M&uuml;sl&uuml;manlar oluşturuyor. Bu nedenle Hindutva&rsquo;nın en b&uuml;y&uuml;k &ldquo;&ouml;teki&rdquo;sini M&uuml;sl&uuml;manlar teşkil ediyor. Dolayısıyla, din temelindeki ayrışmanın en &ouml;nemli yankısı olan Pakistan &uuml;zerinden siyaset yapmak, Hindistan tarafından bir gelenek haline getirilmiş. Bug&uuml;n Keşmir &uuml;zerinden Pakistan&rsquo;a savrulan tehditlerin ve sert hamlelerin anlamı, Yeni Delhi y&ouml;netiminin &ccedil;ok net bir şekilde, dış d&uuml;nyaya &ldquo;ben g&uuml;&ccedil;l&uuml;y&uuml;m&rdquo;, i&ccedil; kamuoyuna ise &ldquo;Hindistan Hindularındır&rdquo; demesidir.</p> <p>Bug&uuml;n Amerika Birleşik Devletleri (ABD) tarafından her konuda desteklenen bir Hindistan s&ouml;z konusu. Delhi h&uuml;k&uuml;meti ABD&rsquo;den sağladığı desteği ise &ccedil;oğunlukla &Ccedil;in&rsquo;e bor&ccedil;lu. K&uuml;resel denklemdeki mevcut Washington-Pekin rekabeti, &Ccedil;in karşısında &ldquo;doğal dengeleyici&rdquo; g&ouml;z&uuml;yle bakılan Hindistan i&ccedil;in ABD desteği demek. Bug&uuml;n &Ccedil;in&rsquo;in &ldquo;Kuşak-Yol&rdquo; inisiyatifi &ccedil;er&ccedil;evesinde Pakistan&rsquo;a verdiği desteğe karşılık, ABD y&ouml;netiminin Hindistan&rsquo;a &ldquo;sahip &ccedil;ıkıyor&rdquo; oluşu, ABD&rsquo;nin dengeyi kendi lehinde korumak istemesinden kaynaklanıyor.</p> <p>Burada, Afganistan&rsquo;da s&uuml;regelen barış s&uuml;reci de g&ouml;z &ouml;n&uuml;nde tutulmalı. Taliban fakt&ouml;r&uuml; Beyaz Saray&rsquo;ın Hindistan&rsquo;ın yanında yer almasına bir etkendir. Zira Pakistan i&ccedil;in Taliban karşıt olunması gereken bir varlık değilken, gerek ABD gerekse Yeni Delhi y&ouml;netiminin Taliban karşıtı duruşu, onları Afganistan siyasetinde de yan yana getiriyor. Son bir ay i&ccedil;inde Delhi&rsquo;nin Keşmir &uuml;zerinden ger&ccedil;ekleştirdiği Pakistan hamlelerine ABD&rsquo;nin verdiği destek, hem İslamabad&rsquo;ı Afganistan siyasetinde ve &Ccedil;in denkleminde zayıf kılmak hem de Pakistan&rsquo;ı ve Keşmir topraklarını kapsayan Pekin girişimlerine ket vurmak ereğiyle anlam kazanıyor.</p> <p>Hindistan i&ccedil;in k&uuml;resel denklemde ekonomi ne ise b&ouml;lgesel denklemde de g&uuml;venlik odur. Yani ekonomik ama&ccedil;larını v&uuml;cuda getirebilmenin yolu b&ouml;lgesel g&uuml;venliğinden ge&ccedil;iyor ve Yeni Delhi bunun fazlasıyla bilincinde. Dolayısıyla şu aşamada Pakistan&rsquo;la bir sıcak savaşı g&ouml;ze almaz. Bu konuda &Ccedil;in de Hindistan&rsquo;la ortak bir paydada yer alıyor. Zaten bu nedenle şu an Keşmir konusunda iki &uuml;lkeyi dengede tutmaya &ccedil;alışan bir Pekin y&ouml;netimi s&ouml;z konusu. Bu minvalde, &Ccedil;in&rsquo;in &ldquo;savaşın patlak vermesi durumunda Pakistan&rsquo;a destek &ccedil;ıkmayacağız, iki &uuml;lke i&ccedil;in de taraf tutmayacağız, Yeni Delhi&rsquo;nin d&uuml;şmanı değiliz, arabulucu rol&uuml;n&uuml; oynayacağız&rdquo; şeklindeki a&ccedil;ıklamaları da &ouml;nemli. Ayrıca Hindistan&rsquo;ın gerilimi olabildiğince tırmandırmasına rağmen sıcak savaşın yaşanmayacağına dair iki &ouml;nemli neden daha s&ouml;z konusu: İki &uuml;lkenin sahip olduğu &ldquo;demokratik normlar&rdquo; ve &ldquo;n&uuml;kleer g&uuml;&ccedil;. Yukarıda da ifade edildiği &uuml;zere, se&ccedil;im arifesinde olan Hindistan şu an i&ccedil;in i&ccedil; meselelerine odaklanmış durumda. Zaten son bir aydır tırmanmakta olan Keşmir gerilimi de se&ccedil;imlerden sonra kendiliğinden Şubat &ouml;ncesi stat&uuml;koya d&ouml;necektir.</p> <p>Bug&uuml;n fiili olarak Keşmir&rsquo;in y&uuml;zde 45&rsquo;i Hindistan, y&uuml;zde 35&rsquo;i Pakistan ve y&uuml;zde 20&rsquo;si ise &Ccedil;in&rsquo;in kontrol&uuml;nde. Keşmir topraklarında s&ouml;z sahibi olan bu &uuml;&ccedil; &uuml;lke de savaş istemiyor. İslamabad y&ouml;netimi ılımlı ve yapıcı tavrıyla bunu a&ccedil;ık&ccedil;a ifade ediyor. Keza &Ccedil;in de kendisine bir arabulucu rol&uuml; bi&ccedil;ti. Gerilimi m&uuml;mk&uuml;n mertebe tırmandıran Hindistan&rsquo;ın da amacı savaş &ccedil;ıkarmak değil. Delhi y&ouml;netimi se&ccedil;im hesapları yapıyor. Pakistan&rsquo;ın rehin aldığı Hint pilotunu iyi niyet g&ouml;stergesi olarak Hindistan&rsquo;a teslim etmesinin ardından pilotun &uuml;lkesinde bir kahraman olarak sunulması ve pilotun bıyık şeklini taklit etmenin Hint halkında yaygınlaşması da bu tezi olduk&ccedil;a destekler nitelikte.</p> <p>Keşmir sorununun taraflarının tarihte &uuml;&ccedil; kez bu b&ouml;lge i&ccedil;in savaşa girdiğini, bug&uuml;n halen Hindistan ve Pakistan arasında Keşmir&rsquo;in &ccedil;&ouml;z&uuml;me kavuşturulamamış bir sorun olduğunu en başta ifade etmiştik. Yani savaş bir &ccedil;&ouml;z&uuml;m getirecek olsaydı, Keşmir meselesi &ccedil;oktan &ccedil;&ouml;z&uuml;me ulaşırdı. Sorunun tek &ccedil;aresi &ldquo;uzlaşmak&rdquo;. Sorunu &ccedil;&ouml;zecek olan da meselenin tarafları. Hindistan da Pakistan da sağduyulu davranmak zorunda. Bug&uuml;n ne Hindistan de facto Keşmir topraklarından vazge&ccedil;er ne de Pakistan. Delhi&rsquo;nin (Birleşmiş Milletler kararı olan) halkoyuna başvurma y&ouml;ntemine hi&ccedil;bir zaman sıcak bakmayışının temelinde de kontrol&uuml; altındaki toprakları kaybetme ihtimali yer alıyor. İki &uuml;lkenin, tıpkı Pakistan Başbakanı İmran Han&rsquo;ın talep ettiği gibi, diyalogla &ccedil;&ouml;z&uuml;m arayışı i&ccedil;in masaya oturması gerekiyor. Her şeyden &ouml;nce, iki &uuml;lke de su&ccedil;layıcı tutumdan ka&ccedil;ınmak zorunda. Bilhassa Hindistan Pakistan politikasını t&uuml;m&uuml;yle g&ouml;zden ge&ccedil;irmeli.</p> <p>Yeni Delhi yıllar boyunca ısrarla izlemekte olduğu Pakistan&rsquo;a y&ouml;nelik &ldquo;g&uuml;nah ke&ccedil;isi&rdquo; siyasetinden vazge&ccedil;mek zorunda. Delhi&rsquo;nin İslamabad tavrını değiştirmesi, zamanla kendisinin ama&ccedil; ve hedeflerine de hizmet edecektir. Zira yanı başında s&uuml;rekli anlaşmazlık yaşadığı bir komşusunun olması, diğer bir deyişle b&ouml;lgesinde d&uuml;şman bir komşuya sahip olması, onun &ldquo;b&ouml;lgesel lider&rdquo; algısını pratikte zedeleyecektir. Dolayısıyla Pakistan&rsquo;la iyileşen ilişkiler, Hindistan&rsquo;ın b&ouml;lgedeki manevra kabiliyetini artıracaktır. Diğer y&ouml;nden, &ccedil;eşitliliğin simgesi olan &uuml;lkede İslamabad&rsquo;la ilişkilerin iyi olması, Hindistan M&uuml;sl&uuml;manları nezdinde de olumlu yankı bulacaktır. B&uuml;nyesinde hatırı sayılır bir M&uuml;sl&uuml;man n&uuml;fus barındıran Hindistan&rsquo;ın, &ldquo;farklılık ve b&uuml;t&uuml;nl&uuml;k dikotomisi&rdquo; bağlamında i&ccedil; dinamiklerini g&ouml;zeterek bir yaklaşım geliştirmesi her zaman kendi yararına olacaktır.</p> <p>Bilhassa 1990&rsquo;lı yıllardan itibaren Hint siyasetinde hızla y&uuml;kselişe ge&ccedil;en Hindutva anlayışı, &ldquo;d&uuml;nyanın en b&uuml;y&uuml;k demokrasisi&rdquo; olarak nitelenen &uuml;lkedeki demokratik ve laik anlayışı t&ouml;rp&uuml;leyecek cinsten bir anlayış. &ldquo;&Ccedil;eşitlilik i&ccedil;inde birlik&rdquo; mottosuna sahip Hindistan&rsquo;da Hindu milliyet&ccedil;iliğinin bu denli k&ouml;r&uuml;kleniyor oluşu, tehlike &ccedil;anlarının &ccedil;oktan &ccedil;almasını gerektirir.</p> <p>[Karadeniz Teknik &Uuml;niversitesi Uluslararası İlişkiler B&ouml;l&uuml;m&uuml;&#39;nde doktora &ccedil;alışmalarını s&uuml;rd&uuml;ren Duygu &Ccedil;ağla Bayram aynı zamanda G&uuml;ney Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi&#39;nde (GASAM) Hindistan uzmanı olarak &ccedil;alışmaktadır]</p> </div>