Türk demokrasi tarihinin kara lekesi 27 Mayıs darbesi

<p>AA muhabirinin derlediği bilgilere g&ouml;re, tarihe bir utan&ccedil; vesikası olarak ge&ccedil;en&nbsp;<span style="font-family:gothamnarrow-bold">27 Mayıs 1960 ihtilali</span>yle Anayasa ve TBMM feshedilirken &uuml;lkenin başbakanı ve iki bakanı ise idam edildi.</p> <p>Takvimler 1960 yılını g&ouml;sterdiğinde,&nbsp;<span style="font-family:gothamnarrow-bold">T&uuml;rkiye Cumhuriyeti&nbsp;</span>37 yaşındaydı. İktidarda, 10 yıl &ouml;nce &uuml;lkedeki tek parti devrine son veren DP bulunuyordu. Başbakan koltuğunda 14 Mayıs 1950 ve 2 Mayıs 1954 se&ccedil;imlerden zaferle &ccedil;ıkan Adnan Menderes oturuyordu, Cumhurbaşkanı ise Celal Bayar&#39;dı.</p> <p>7 partinin katıldığı 14 Mayıs 1950&#39;deki se&ccedil;imlerde, DP ilk b&uuml;y&uuml;k zaferini kazanmış, y&uuml;zde 53 oy ve 416 milletvekili ile meclise girmiş, CHP ise ancak 69 sandalye kazanabilmişti.</p> <p>DP&#39;nin ilk yıllarında yaptığı en &ouml;nemli icraatların başında, T&uuml;rk&ccedil;e okunan ezanın tekrar Arap&ccedil;a okunmasına dair kanunun Meclis&#39;e sunulup kabul edilmesi gelmişti.</p> <p>Katılımın y&uuml;zde 88,63 gibi olduk&ccedil;a y&uuml;ksek bir oranda ger&ccedil;ekleştiği 1954 se&ccedil;imlerinde, T&uuml;rkiye Cumhuriyeti&#39;nin en y&uuml;ksek oyunu alarak iktidarda kalmayı başaran DP, ilk yıllarından itibaren sivil ve askeri kanadın muhalefeti ile karşı karşıya kaldı. Selanik&#39;te Atat&uuml;rk&#39;&uuml;n doğduğu evin yanındaki T&uuml;rk konsolosluğunun bah&ccedil;esine atılan iki bombadan birinin patladığı, evin ve konsolosluk binasının camlarının kırıldığı haberi ile Ankara, İstanbul ve İzmir&#39;de halkın sokağa d&ouml;k&uuml;lmesi ile 6 Eyl&uuml;l 1955&#39;te başlayan &quot;6-7 Eyl&uuml;l Olayları&quot;nda, azınlıkların yaşadıkları semtlerde yangınlar &ccedil;ıkarılmış, kiliselere ve mezarlıklara saldırılarda bulunulmuştu. 6-7 Eyl&uuml;l olaylarına ilişkin Yassıada&#39;da dava a&ccedil;ılmasında en b&uuml;y&uuml;k rol, Fuad K&ouml;pr&uuml;l&uuml;&#39;n&uuml;n olmuştu. 27 Mayıs 1960 darbesinden sadece 8 g&uuml;n sonra bir gazeteye r&ouml;portaj veren K&ouml;pr&uuml;l&uuml;, 6-7 Eyl&uuml;l Olaylarıyla ilgili d&ouml;nemin Başbakan Yardımcısı Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu ve&nbsp;<span style="font-family:gothamnarrow-bold">Başbakan Adnan Menderes</span>&#39;i su&ccedil;layarak &quot;Bu m&uuml;essif hadisenin baş tertip&ccedil;isi ve m&uuml;sebbibi bizzat Menderes&#39;ti. Kıbrıs&#39;ı fethetmek i&ccedil;in bu şekilde bir yol takip etmeyi doğru bulmuştur.&quot; ifadelerini kullandı.</p> <p>Atat&uuml;rk&#39;&uuml;n evinin bombalanması hadisesinin de bir tertip olduğunu ileri s&uuml;ren K&ouml;pr&uuml;l&uuml;, &quot;Bizzat tertip&ccedil;isi Menderes&#39;tir. Kendisine bu aklı yine Kıbrıs fatihlerinden Zorlu vermiştir.&quot; iddiasında bulundu. Bu iddialar &uuml;zerine, darbeden sonra Yassıada&#39;da alelacele bir 6-7 Eyl&uuml;l Olayları davası a&ccedil;ılmış ve Adnan Menderes ile Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu altışar yıl hapis cezasına &ccedil;arptırılmıştı.</p> <p>DP&#39;nin kurucularından ve Dışişleri Bakanı olan Fuad K&ouml;pr&uuml;l&uuml; ile hayli uzun s&uuml;ren bir &ccedil;ekişme i&ccedil;ine giren Zorlu, 1957 se&ccedil;imlerinden sonra 25 Kasım 1957&#39;de Dışişleri Bakanlığı koltuğuna oturdu. Fuad K&ouml;pr&uuml;l&uuml;&#39;n&uuml;n kişisel husumeti nedeniyle b&ouml;yle bir r&ouml;portaj verdiği ve Zorlu&#39;nun mahkum edilmesini istediği iddia edilmişti.</p> <h3>1957 se&ccedil;imleri ve 9 Subay Olayı</h3> <p>DP, 1957 se&ccedil;imlerinde oy kaybetmiş olmasına rağmen 424 sandalye kazanmayı başardı. Se&ccedil;imlerden kısa s&uuml;re sonra yaşanan &quot;9 Subay Olayı&quot;, ordu i&ccedil;inde bir grup subayın h&uuml;k&uuml;mete komplo hazırlamak su&ccedil;undan tutuklanıp yargılanmaları şeklinde ger&ccedil;ekleşti. DP&#39;nin iktidara gelmesinin ardından bir grup subayın ordu i&ccedil;inde kurduğu &ouml;rg&uuml;t, 1950&#39;li yılların ikinci yarısında genişlemeye başladı.</p> <p>H&uuml;k&uuml;mete yapılan ihbar neticesinde ortaya &ccedil;ıkan grup, DP iktidarına karşı darbe d&uuml;zenlemek amacıyla kurulmuştu. 9 Subay Olayı, yaklaşık 3 yıl İstanbul&#39;da etkinlik g&ouml;steren, ordu i&ccedil;indeki gizli &ouml;rg&uuml;t&uuml;n kısa d&ouml;nemde zayıflamasıyla son buldu.</p> <h3>&Uuml;niversite &ouml;ğrencilerinin g&ouml;sterileri</h3> <p>T&uuml;rkiye&#39;de 1946 yılında &ccedil;ok partili hayata ge&ccedil;ilmesinin ardından, 1950 yılında iktidara gelen DP, 10 yıl iktidarda kaldı. DP iktidarının son d&ouml;nemlerinde &uuml;lkede yaşanan gerilim, zaman zaman şiddetle kendini g&ouml;sterdi. Muhalefet partisi CHP&#39;nin Genel Başkanı İsmet İn&ouml;n&uuml;&#39;n&uuml;n bazı yurt gezilerinin engellendiği ve saldırıya uğradığı iddiaları ortaya atıldı. &Uuml;niversite &ouml;ğrencileri, h&uuml;k&uuml;met aleyhine g&ouml;sterilere başladı. İstanbul Beyazıt Meydanı&#39;nda &uuml;niversite &ouml;ğrencilerinin eylemi sırasında Orman Fak&uuml;ltesi &ouml;ğrencisi Turan Emeksiz, seken bir kurşunun başına isabet etmesi sonucu hayatını kaybetti. Emeksiz&#39;in &quot;polis kurşunuyla hayatını kaybettiği&quot; y&ouml;n&uuml;ndeki haberler dolayısıyla olaylar daha da şiddetlendi. &Uuml;lkede yaşananlar nedeniyle İstanbul ve Ankara&#39;da sıkıy&ouml;netim ilan edildi.</p> <p>Ankara&#39;da 5 Mayıs 1960&#39;da bir &ouml;ğrenci grubu, &#39;&#39;555K&#39;&#39; yani &quot;5&#39;inci ayın 5&#39;inde saat 5&#39;te Kızılay&#39;da&quot; koduyla g&ouml;steri d&uuml;zenledi. Adnan Menderes, kendisine karşı eylem yapılan yere giderek eylemcilerin arasına girdi. O sırada bir gen&ccedil; Menderes&#39;in boğazını sıktı. &quot;Ne istiyorsun&quot; diye sorduğu gen&ccedil;ten &quot;H&uuml;rriyet istiyorum&quot; cevabını alan Menderes, &quot;Bir başbakanın boğazını sıkıyorsun bundan ala h&uuml;rriyet mi var?&quot; ifadelerini kullandı.</p> <p>21 Mayıs&#39;ta da Harp Okulu &ouml;ğrencileri sokağa &ccedil;ıktı ve Zafer Anıtı&#39;na kadar &#39;&#39;sessiz&quot; y&uuml;r&uuml;y&uuml;ş yaptı.</p> <h3>Ankara Radyosundan okunan bildiriyle &#39;&#39;ihtilal&#39;&#39; duyuruldu</h3> <p>Olaylardan rahatsızlık duyulduğu iddiasıyla T&uuml;rk Silahlı Kuvvetleri i&ccedil;erisindeki bazı general ve subayların oluşturduğu 38 kişilik Milli Birlik Komitesi, &quot;DP&#39;nin &uuml;lkeyi gitgide bir baskı rejimine ve kardeş kavgasına g&ouml;t&uuml;rd&uuml;ğ&uuml;&quot; gerek&ccedil;elerini ileri s&uuml;rerek 27 Mayıs sabaha karşı y&ouml;netime el koydu. Kurmay Albay Alparslan T&uuml;rkeş tarafından Ankara Radyosundan okunan bildiriyle &#39;&#39;ihtilal&#39;&#39; duyuruldu. Bildiride ş&ouml;yle denildi:</p> <p>&quot;Bug&uuml;n demokrasimizin i&ccedil;ine d&uuml;şt&uuml;ğ&uuml; buhran ve son m&uuml;essif hadiseler dolayısıyla kardeş kavgasına meydan vermemek maksadıyla T&uuml;rk Silahlı Kuvvetleri, memleketin idaresini ele almıştır. Bu harekata, Silahlı Kuvvetlerimiz partileri, i&ccedil;ine d&uuml;şt&uuml;kleri uzlaşmaz durumdan kurtarmak ve partiler &uuml;st&uuml; tarafsız bir idarenin nezaret ve hakemliği altında en kısa zamanda adil ve serbest se&ccedil;imler yaptırarak idareyi, hangi tarafa mensup olursa olsun, se&ccedil;imi kazananlara devir ve teslim etmek &uuml;zere girişmiş bulunmaktadır.&quot;</p> <h3>Anayasa ve TBMM feshedildi</h3> <p>&quot;&Uuml;lkenin gitgide baskı rejimine g&ouml;t&uuml;r&uuml;ld&uuml;ğ&uuml;&quot; iddiasıyla Milli Birlik Komitesi tarafından ger&ccedil;ekleştirilen darbe sonrasında, b&uuml;t&uuml;n antidemokratik y&ouml;ntemler devreye sokuldu.</p> <p>Milli Birlik Komitesi, Anayasa ve TBMM&#39;yi feshetti, siyasi faaliyetleri askıya aldı, Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Başbakan Adnan Menderes, h&uuml;k&uuml;met &uuml;yeleri, DP&#39;li milletvekilleri, Genelkurmay Başkanı Orgeneral R&uuml;şt&uuml; Erdelhun ile asker ve bazı &uuml;st d&uuml;zey kamu g&ouml;revlileri g&ouml;zaltına alındı. Adnan Menderes, aynı g&uuml;n yurt gezisi kapsamında bulunduğu K&uuml;tahya&#39;da Albay Muhsin Batur tarafından g&ouml;zaltına alınarak Ankara&#39;ya g&ouml;t&uuml;r&uuml;ld&uuml; ve daha sonra diğer tutuklu DP &uuml;yeleriyle Yassıada&#39;da hapsedildi.</p> <p>Yassıada&#39;daki yargılamalar, 14 Ekim 1960&#39;ta başlayıp 15 Eyl&uuml;l 1961&#39;de karara bağlandı. Toplam 19 dosyada toplanan davalar, &quot;anayasayı ihlal&quot; davasıyla birleştirildi. 592 sanıktan 288&#39;i i&ccedil;in idam istendi. Kararı a&ccedil;ıklayan Y&uuml;ksek Adalet Divanı, 15 sanığı idam cezasına &ccedil;arptırdı. Eski Cumhurbaşkanı Celal Bayar, eski Başbakan Adnan Menderes, eski Dışişleri Bakanı Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu, eski Maliye Bakanı Hasan Polatkan&#39;ın idam kararları oy birliğiyle alındı. Celal Bayar hakkındaki karar, yaş haddi nedeniyle m&uuml;ebbet hapis cezasına &ccedil;evrildi.</p> <p>Eski TBMM Başkanı Refik Koraltan, eski TBMM Başkanvekilleri Agah Erozsan, İbrahim Kirazoğlu, eski Tahkikat Komisyonu Başkanı Ahmet Hamdi Sancar, eski Tahkikat Komisyonu &uuml;yeleri Nusret Kiriş&ccedil;ioğlu, Bahadır D&uuml;lger, eski bakan Emin Kalafat, eski milletvekilleri Baha Akşit, Osman Kavrakoğlu, Zeki Erataman ile eski Genelkurmay Başkanı R&uuml;şt&uuml; Erdelhun hakkındaki idam kararları ise oy &ccedil;okluğuyla alındı.</p> <p>Aralarında eski bakan, eski milletvekilleri, Tahkikat Komisyonu &uuml;yeleri, İstanbul Valisi ile İstanbul Belediye Başkanı&#39;nın da bulunduğu 31 sanık hakkında ise m&uuml;ebbet hapis cezası verildi. Sanıklardan 92 kişiye 20 yıl ile 6 yıl arasında ağır hapis, 94 kişiye 5 yıl ağır hapis cezası verildi. Diğer sanıkların bazıları da kısa s&uuml;reli hapis cezaları aldı, bazıları da beraat etti.</p> <p>Bir&ccedil;ok yabancı &uuml;lke lideri, idamların durdurulması i&ccedil;in Cemal G&uuml;rsel başkanlığındaki Milli Birlik Komitesine defalarca &ccedil;ağrıda bulundu. Bunun &uuml;zerine Komite, Celal Bayar, Adnan Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu dışındakilerin idam cezasını affetti. Celal Bayar&#39;ın cezası, yaş haddi nedeniyle &ouml;m&uuml;r boyu hapse &ccedil;evrildi.</p> <p>Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu ve Hasan Polatkan 16 Eyl&uuml;l 1961&#39;de sabaha karşı, o g&uuml;n başarısız bir intihar girişiminde bulunan Adnan Menderes ise İmralı Adası&#39;nda 17 Eyl&uuml;l 1961&#39;de sağlık muayenesini yapan doktor heyetinden sağlam raporu alındıktan sonra saat 13.21&#39;de idam edildi.</p> <h3>Yassıada, &quot;Demokrasi ve &Ouml;zg&uuml;rl&uuml;kler Adası&quot; yapıldı</h3> <p>TBMM tarafından 11 Nisan 1990&#39;da kabul edilen bir kanunla Adnan Menderes ve onunla idam edilen arkadaşlarının itibarları iade edildi. Aynı kanun uyarınca Adnan Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu&#39;nun naaşları, 17 Eyl&uuml;l 1990&#39;da İmralı&#39;dan alınarak devlet t&ouml;reniyle İstanbul Vatan Caddesi&#39;nde yaptırılan anıt mezara taşındı.</p> <p>27 Mayıs 1960 darbesinin ardından 592 kişinin yargılandığı ve bu yargılamaların sonunda Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan&#39;ın idamına karar verildiği Marmara&#39;daki Yassıada ise darbenin 60. yıl d&ouml;n&uuml;m&uuml;nde Demokrasi ve &Ouml;zg&uuml;rl&uuml;kler Adası adıyla a&ccedil;ıldı.</p>