Güneş enerjisi kapasitesinde yıllık bazda artışın 2021'de yüzde 100'ü aşması bekleniyor

<p>T&uuml;rkiye&#39;de bu yıl g&uuml;neş enerjisinde 1500 megavat ilave kurulu g&uuml;c&uuml;n devreye gireceği ve b&ouml;ylece g&uuml;neş enerjisi alanındaki kapasitenin 2020&#39;ye g&ouml;re y&uuml;zde 100&#39;&uuml;n &uuml;zerinde artacağı &ouml;ng&ouml;r&uuml;l&uuml;yor.</p> <p>Yeni tip koronavir&uuml;s (Kovid-19) salgını nedeniyle k&uuml;resel tedarik zincirindeki aksamalara bağlı olarak bir&ccedil;ok projede gecikme yaşandı. Bu nedenle, 2020&#39;de devreye alınan g&uuml;neş enerjisi kurulu g&uuml;c&uuml;n&uuml;n artışında bir &ouml;nceki yıla g&ouml;re yavaşlama oldu ve 672 megavat ilave kapasite elektrik &uuml;retimine başladı.</p> <p>Bu artışla T&uuml;rkiye&#39;nin g&uuml;neş enerjisi kapasitesi ge&ccedil;en yıl sonu itibarıyla 6 bin 667 megavata ulaştı.</p> <p>G&uuml;neş Enerjisi Sanayicileri ve End&uuml;strisi Derneği Başkanı Halil Demirdağ, AA muhabirine yaptığı a&ccedil;ıklamada, g&uuml;neş enerjisinin toplam elektrik &uuml;retimindeki payının ge&ccedil;en yıl y&uuml;zde 4 olduğunu belirterek, &quot;Bu yıl &uuml;lkemizin g&uuml;neş enerjisi kurulu g&uuml;c&uuml;n&uuml;n 1500 megavat d&uuml;zeyinde artacağını ve g&uuml;neşin toplam elektrik &uuml;retimindeki payının y&uuml;zde 5&#39;in &uuml;zerine &ccedil;ıkacağını &ouml;ng&ouml;r&uuml;yoruz.&quot; dedi.</p> <h3>Kuraklık d&ouml;neminde g&uuml;neş, hidroelektrik santrallerini dengeleyebilir</h3> <p>G&uuml;neş enerjisinde mini Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) yarışmalarının yerli &uuml;retim katkı tahsisi y&ouml;ntemiyle yapılacak olmasının g&uuml;neş enerjisi sanayicisi a&ccedil;ısından &ouml;nemli bir fırsat oluşturacağını dile getiren Demirdağ, diğer yandan ge&ccedil;en yıl &ccedil;ıkan hibrit y&ouml;netmeliğinin de g&uuml;neş enerjisi yatırımları i&ccedil;in ciddi bir proje stoku ortaya &ccedil;ıkarabileceğini ifade etti.</p> <p>Demirdağ, hidroelektrik santralleriyle hibrit şekilde kurulacak g&uuml;neş santrallerinin dengeleyici bir işlev g&ouml;receğini belirterek ş&ouml;yle devam etti:</p> <p>&quot;Coğrafi avantajı nedeniyle &uuml;lkemiz hidroelektrik alanında &ouml;nemli potansiyele sahipken, yarı kurak iklim kuşağında bulunması nedeniyle kurak yıllarda hidroelektrik kaynaklı elektrik &uuml;retimi d&uuml;ş&uuml;yor. Oluşan eksiklik ise ağırlıklı olarak doğal gaz ve ithal k&ouml;m&uuml;rle karşılanıyor. B&ouml;yle d&ouml;nemlerde g&uuml;neş enerjisi hidroelektrik santralleri a&ccedil;ısından m&uuml;kemmel bir dengeleyici işlev g&ouml;recektir. Bu santrallerin halihazırda elektrik iletim altyapılarının da bulunması, hidroelektrik santral sahalarında hızla g&uuml;neş enerjisi santralleri kurulmasını sağlayabilir. Bu projelerin devreye girmesiyle de kurak yıllarda T&uuml;rkiye&#39;nin fosil yakıt ithalat ihtiyacı &ouml;nemli oranda gerileyecektir.&quot;</p> <h3>Sanayici karbon ayak izini g&uuml;neş enerjisiyle azaltacak</h3> <p>Demirdağ, yeşil enerjinin T&uuml;rkiye&#39;deki ihracat&ccedil;ıların da elini g&uuml;&ccedil;lendireceğine dikkati &ccedil;ekti.</p> <p>Aralık 2020&#39;de y&uuml;r&uuml;rl&uuml;ğe giren Avrupa Birliği&#39;nin (AB) Yeşil Mutabakatı ve Amerika Birleşik Devletleri&#39;nde Joe Biden y&ouml;netiminin &uuml;lkesini tekrar Paris İklim Anlaşması tarafı yapacak olmasının t&uuml;m yeşil enerji sekt&ouml;rlerini olumlu etkileyeceğini vurgulayan Demirdağ, şunları kaydetti:</p> <p>&quot;AB, 2030 i&ccedil;in enerji t&uuml;ketiminin en az y&uuml;zde 32&#39;sini yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılama ve sera gazı emisyonlarını 1990&#39;a g&ouml;re y&uuml;zde 55 d&uuml;ş&uuml;rme hedefi belirledi. Birlik &uuml;yelerine yapılan ihracatta sınırda karbon vergisi uygulamasına ge&ccedil;ilecek olmasının AB ile ticari ilişki i&ccedil;inde olan t&uuml;m &uuml;lkelere &ouml;nemli yansımaları olacak. Bu durum ayrıca T&uuml;rkiye gibi Avrupa ile yoğun ekonomik ilişkiler i&ccedil;indeki &uuml;lkelerde yenilenebilir enerji yatırımlarının ve bu yatırımlara y&ouml;nelik uluslararası finansman olanaklarının artmasını sağlayacaktır.&quot;</p> <p>Bu durumun T&uuml;rkiye&#39;de g&uuml;neş enerjisinin yaygınlaşması i&ccedil;in &ouml;nemli bir fırsat penceresi oluşturacağını dile getiren Demirdağ, T&uuml;rkiye&#39;de ihracat yapan hi&ccedil;bir sanayicinin Avrupa &uuml;lkeleriyle ticaretini sonlandırmayı veya maliyetlerinin y&uuml;kselme riskini g&ouml;ze alamayacağını ifade etti.</p> <p>Demirdağ, ihracat&ccedil;ıların &uuml;r&uuml;nlerinin karbon ayak izini d&uuml;ş&uuml;rme mecburiyetiyle karşı karşıya kalacağını s&ouml;yledi.</p> <p>Bu noktada g&uuml;neş enerjisinin &ouml;zellikle T&uuml;rkiye gibi y&uuml;ksek ışınım değerlerine sahip bir &uuml;lkedeki sanayiciler i&ccedil;in en ekonomik ve doğru yatırım alanı olarak ortaya &ccedil;ıkacağını belirten Demirdağ, &quot;Bu &ouml;ng&ouml;r&uuml;yle de T&uuml;rkiye&#39;de bir&ccedil;ok sanayi kuruluşunun g&uuml;neş enerjisi yatırımlarına başladığı veya yatırım planları i&ccedil;ine almakta olduğunu g&ouml;r&uuml;yoruz.&quot; dedi.</p>