Türk demokrasi tarihinin kara lekesi 27 Mayıs darbesi

GÜNDEM (AA) - Anadolu Ajansı | 26.05.2021 - 12:57, Güncelleme: 27.10.2022 - 05:59
 

Türk demokrasi tarihinin kara lekesi 27 Mayıs darbesi

Türk demokrasi tarihinin kara lekelerinden biri olan ve milletin vicdanında derin yaralar açan 27 Mayıs 1960 darbesinin üzerinden 61 yıl geçti.
<p>AA muhabirinin derlediği bilgilere g&ouml;re, tarihe bir utan&ccedil; vesikası olarak ge&ccedil;en&nbsp;<span style="font-family:gothamnarrow-bold">27 Mayıs 1960 ihtilali</span>yle Anayasa ve TBMM feshedilirken &uuml;lkenin başbakanı ve iki bakanı ise idam edildi.</p> <p>Takvimler 1960 yılını g&ouml;sterdiğinde,&nbsp;<span style="font-family:gothamnarrow-bold">T&uuml;rkiye Cumhuriyeti&nbsp;</span>37 yaşındaydı. İktidarda, 10 yıl &ouml;nce &uuml;lkedeki tek parti devrine son veren DP bulunuyordu. Başbakan koltuğunda 14 Mayıs 1950 ve 2 Mayıs 1954 se&ccedil;imlerden zaferle &ccedil;ıkan Adnan Menderes oturuyordu, Cumhurbaşkanı ise Celal Bayar&#39;dı.</p> <p>7 partinin katıldığı 14 Mayıs 1950&#39;deki se&ccedil;imlerde, DP ilk b&uuml;y&uuml;k zaferini kazanmış, y&uuml;zde 53 oy ve 416 milletvekili ile meclise girmiş, CHP ise ancak 69 sandalye kazanabilmişti.</p> <p>DP&#39;nin ilk yıllarında yaptığı en &ouml;nemli icraatların başında, T&uuml;rk&ccedil;e okunan ezanın tekrar Arap&ccedil;a okunmasına dair kanunun Meclis&#39;e sunulup kabul edilmesi gelmişti.</p> <p>Katılımın y&uuml;zde 88,63 gibi olduk&ccedil;a y&uuml;ksek bir oranda ger&ccedil;ekleştiği 1954 se&ccedil;imlerinde, T&uuml;rkiye Cumhuriyeti&#39;nin en y&uuml;ksek oyunu alarak iktidarda kalmayı başaran DP, ilk yıllarından itibaren sivil ve askeri kanadın muhalefeti ile karşı karşıya kaldı. Selanik&#39;te Atat&uuml;rk&#39;&uuml;n doğduğu evin yanındaki T&uuml;rk konsolosluğunun bah&ccedil;esine atılan iki bombadan birinin patladığı, evin ve konsolosluk binasının camlarının kırıldığı haberi ile Ankara, İstanbul ve İzmir&#39;de halkın sokağa d&ouml;k&uuml;lmesi ile 6 Eyl&uuml;l 1955&#39;te başlayan &quot;6-7 Eyl&uuml;l Olayları&quot;nda, azınlıkların yaşadıkları semtlerde yangınlar &ccedil;ıkarılmış, kiliselere ve mezarlıklara saldırılarda bulunulmuştu. 6-7 Eyl&uuml;l olaylarına ilişkin Yassıada&#39;da dava a&ccedil;ılmasında en b&uuml;y&uuml;k rol, Fuad K&ouml;pr&uuml;l&uuml;&#39;n&uuml;n olmuştu. 27 Mayıs 1960 darbesinden sadece 8 g&uuml;n sonra bir gazeteye r&ouml;portaj veren K&ouml;pr&uuml;l&uuml;, 6-7 Eyl&uuml;l Olaylarıyla ilgili d&ouml;nemin Başbakan Yardımcısı Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu ve&nbsp;<span style="font-family:gothamnarrow-bold">Başbakan Adnan Menderes</span>&#39;i su&ccedil;layarak &quot;Bu m&uuml;essif hadisenin baş tertip&ccedil;isi ve m&uuml;sebbibi bizzat Menderes&#39;ti. Kıbrıs&#39;ı fethetmek i&ccedil;in bu şekilde bir yol takip etmeyi doğru bulmuştur.&quot; ifadelerini kullandı.</p> <p>Atat&uuml;rk&#39;&uuml;n evinin bombalanması hadisesinin de bir tertip olduğunu ileri s&uuml;ren K&ouml;pr&uuml;l&uuml;, &quot;Bizzat tertip&ccedil;isi Menderes&#39;tir. Kendisine bu aklı yine Kıbrıs fatihlerinden Zorlu vermiştir.&quot; iddiasında bulundu. Bu iddialar &uuml;zerine, darbeden sonra Yassıada&#39;da alelacele bir 6-7 Eyl&uuml;l Olayları davası a&ccedil;ılmış ve Adnan Menderes ile Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu altışar yıl hapis cezasına &ccedil;arptırılmıştı.</p> <p>DP&#39;nin kurucularından ve Dışişleri Bakanı olan Fuad K&ouml;pr&uuml;l&uuml; ile hayli uzun s&uuml;ren bir &ccedil;ekişme i&ccedil;ine giren Zorlu, 1957 se&ccedil;imlerinden sonra 25 Kasım 1957&#39;de Dışişleri Bakanlığı koltuğuna oturdu. Fuad K&ouml;pr&uuml;l&uuml;&#39;n&uuml;n kişisel husumeti nedeniyle b&ouml;yle bir r&ouml;portaj verdiği ve Zorlu&#39;nun mahkum edilmesini istediği iddia edilmişti.</p> <h3>1957 se&ccedil;imleri ve 9 Subay Olayı</h3> <p>DP, 1957 se&ccedil;imlerinde oy kaybetmiş olmasına rağmen 424 sandalye kazanmayı başardı. Se&ccedil;imlerden kısa s&uuml;re sonra yaşanan &quot;9 Subay Olayı&quot;, ordu i&ccedil;inde bir grup subayın h&uuml;k&uuml;mete komplo hazırlamak su&ccedil;undan tutuklanıp yargılanmaları şeklinde ger&ccedil;ekleşti. DP&#39;nin iktidara gelmesinin ardından bir grup subayın ordu i&ccedil;inde kurduğu &ouml;rg&uuml;t, 1950&#39;li yılların ikinci yarısında genişlemeye başladı.</p> <p>H&uuml;k&uuml;mete yapılan ihbar neticesinde ortaya &ccedil;ıkan grup, DP iktidarına karşı darbe d&uuml;zenlemek amacıyla kurulmuştu. 9 Subay Olayı, yaklaşık 3 yıl İstanbul&#39;da etkinlik g&ouml;steren, ordu i&ccedil;indeki gizli &ouml;rg&uuml;t&uuml;n kısa d&ouml;nemde zayıflamasıyla son buldu.</p> <h3>&Uuml;niversite &ouml;ğrencilerinin g&ouml;sterileri</h3> <p>T&uuml;rkiye&#39;de 1946 yılında &ccedil;ok partili hayata ge&ccedil;ilmesinin ardından, 1950 yılında iktidara gelen DP, 10 yıl iktidarda kaldı. DP iktidarının son d&ouml;nemlerinde &uuml;lkede yaşanan gerilim, zaman zaman şiddetle kendini g&ouml;sterdi. Muhalefet partisi CHP&#39;nin Genel Başkanı İsmet İn&ouml;n&uuml;&#39;n&uuml;n bazı yurt gezilerinin engellendiği ve saldırıya uğradığı iddiaları ortaya atıldı. &Uuml;niversite &ouml;ğrencileri, h&uuml;k&uuml;met aleyhine g&ouml;sterilere başladı. İstanbul Beyazıt Meydanı&#39;nda &uuml;niversite &ouml;ğrencilerinin eylemi sırasında Orman Fak&uuml;ltesi &ouml;ğrencisi Turan Emeksiz, seken bir kurşunun başına isabet etmesi sonucu hayatını kaybetti. Emeksiz&#39;in &quot;polis kurşunuyla hayatını kaybettiği&quot; y&ouml;n&uuml;ndeki haberler dolayısıyla olaylar daha da şiddetlendi. &Uuml;lkede yaşananlar nedeniyle İstanbul ve Ankara&#39;da sıkıy&ouml;netim ilan edildi.</p> <p>Ankara&#39;da 5 Mayıs 1960&#39;da bir &ouml;ğrenci grubu, &#39;&#39;555K&#39;&#39; yani &quot;5&#39;inci ayın 5&#39;inde saat 5&#39;te Kızılay&#39;da&quot; koduyla g&ouml;steri d&uuml;zenledi. Adnan Menderes, kendisine karşı eylem yapılan yere giderek eylemcilerin arasına girdi. O sırada bir gen&ccedil; Menderes&#39;in boğazını sıktı. &quot;Ne istiyorsun&quot; diye sorduğu gen&ccedil;ten &quot;H&uuml;rriyet istiyorum&quot; cevabını alan Menderes, &quot;Bir başbakanın boğazını sıkıyorsun bundan ala h&uuml;rriyet mi var?&quot; ifadelerini kullandı.</p> <p>21 Mayıs&#39;ta da Harp Okulu &ouml;ğrencileri sokağa &ccedil;ıktı ve Zafer Anıtı&#39;na kadar &#39;&#39;sessiz&quot; y&uuml;r&uuml;y&uuml;ş yaptı.</p> <h3>Ankara Radyosundan okunan bildiriyle &#39;&#39;ihtilal&#39;&#39; duyuruldu</h3> <p>Olaylardan rahatsızlık duyulduğu iddiasıyla T&uuml;rk Silahlı Kuvvetleri i&ccedil;erisindeki bazı general ve subayların oluşturduğu 38 kişilik Milli Birlik Komitesi, &quot;DP&#39;nin &uuml;lkeyi gitgide bir baskı rejimine ve kardeş kavgasına g&ouml;t&uuml;rd&uuml;ğ&uuml;&quot; gerek&ccedil;elerini ileri s&uuml;rerek 27 Mayıs sabaha karşı y&ouml;netime el koydu. Kurmay Albay Alparslan T&uuml;rkeş tarafından Ankara Radyosundan okunan bildiriyle &#39;&#39;ihtilal&#39;&#39; duyuruldu. Bildiride ş&ouml;yle denildi:</p> <p>&quot;Bug&uuml;n demokrasimizin i&ccedil;ine d&uuml;şt&uuml;ğ&uuml; buhran ve son m&uuml;essif hadiseler dolayısıyla kardeş kavgasına meydan vermemek maksadıyla T&uuml;rk Silahlı Kuvvetleri, memleketin idaresini ele almıştır. Bu harekata, Silahlı Kuvvetlerimiz partileri, i&ccedil;ine d&uuml;şt&uuml;kleri uzlaşmaz durumdan kurtarmak ve partiler &uuml;st&uuml; tarafsız bir idarenin nezaret ve hakemliği altında en kısa zamanda adil ve serbest se&ccedil;imler yaptırarak idareyi, hangi tarafa mensup olursa olsun, se&ccedil;imi kazananlara devir ve teslim etmek &uuml;zere girişmiş bulunmaktadır.&quot;</p> <h3>Anayasa ve TBMM feshedildi</h3> <p>&quot;&Uuml;lkenin gitgide baskı rejimine g&ouml;t&uuml;r&uuml;ld&uuml;ğ&uuml;&quot; iddiasıyla Milli Birlik Komitesi tarafından ger&ccedil;ekleştirilen darbe sonrasında, b&uuml;t&uuml;n antidemokratik y&ouml;ntemler devreye sokuldu.</p> <p>Milli Birlik Komitesi, Anayasa ve TBMM&#39;yi feshetti, siyasi faaliyetleri askıya aldı, Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Başbakan Adnan Menderes, h&uuml;k&uuml;met &uuml;yeleri, DP&#39;li milletvekilleri, Genelkurmay Başkanı Orgeneral R&uuml;şt&uuml; Erdelhun ile asker ve bazı &uuml;st d&uuml;zey kamu g&ouml;revlileri g&ouml;zaltına alındı. Adnan Menderes, aynı g&uuml;n yurt gezisi kapsamında bulunduğu K&uuml;tahya&#39;da Albay Muhsin Batur tarafından g&ouml;zaltına alınarak Ankara&#39;ya g&ouml;t&uuml;r&uuml;ld&uuml; ve daha sonra diğer tutuklu DP &uuml;yeleriyle Yassıada&#39;da hapsedildi.</p> <p>Yassıada&#39;daki yargılamalar, 14 Ekim 1960&#39;ta başlayıp 15 Eyl&uuml;l 1961&#39;de karara bağlandı. Toplam 19 dosyada toplanan davalar, &quot;anayasayı ihlal&quot; davasıyla birleştirildi. 592 sanıktan 288&#39;i i&ccedil;in idam istendi. Kararı a&ccedil;ıklayan Y&uuml;ksek Adalet Divanı, 15 sanığı idam cezasına &ccedil;arptırdı. Eski Cumhurbaşkanı Celal Bayar, eski Başbakan Adnan Menderes, eski Dışişleri Bakanı Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu, eski Maliye Bakanı Hasan Polatkan&#39;ın idam kararları oy birliğiyle alındı. Celal Bayar hakkındaki karar, yaş haddi nedeniyle m&uuml;ebbet hapis cezasına &ccedil;evrildi.</p> <p>Eski TBMM Başkanı Refik Koraltan, eski TBMM Başkanvekilleri Agah Erozsan, İbrahim Kirazoğlu, eski Tahkikat Komisyonu Başkanı Ahmet Hamdi Sancar, eski Tahkikat Komisyonu &uuml;yeleri Nusret Kiriş&ccedil;ioğlu, Bahadır D&uuml;lger, eski bakan Emin Kalafat, eski milletvekilleri Baha Akşit, Osman Kavrakoğlu, Zeki Erataman ile eski Genelkurmay Başkanı R&uuml;şt&uuml; Erdelhun hakkındaki idam kararları ise oy &ccedil;okluğuyla alındı.</p> <p>Aralarında eski bakan, eski milletvekilleri, Tahkikat Komisyonu &uuml;yeleri, İstanbul Valisi ile İstanbul Belediye Başkanı&#39;nın da bulunduğu 31 sanık hakkında ise m&uuml;ebbet hapis cezası verildi. Sanıklardan 92 kişiye 20 yıl ile 6 yıl arasında ağır hapis, 94 kişiye 5 yıl ağır hapis cezası verildi. Diğer sanıkların bazıları da kısa s&uuml;reli hapis cezaları aldı, bazıları da beraat etti.</p> <p>Bir&ccedil;ok yabancı &uuml;lke lideri, idamların durdurulması i&ccedil;in Cemal G&uuml;rsel başkanlığındaki Milli Birlik Komitesine defalarca &ccedil;ağrıda bulundu. Bunun &uuml;zerine Komite, Celal Bayar, Adnan Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu dışındakilerin idam cezasını affetti. Celal Bayar&#39;ın cezası, yaş haddi nedeniyle &ouml;m&uuml;r boyu hapse &ccedil;evrildi.</p> <p>Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu ve Hasan Polatkan 16 Eyl&uuml;l 1961&#39;de sabaha karşı, o g&uuml;n başarısız bir intihar girişiminde bulunan Adnan Menderes ise İmralı Adası&#39;nda 17 Eyl&uuml;l 1961&#39;de sağlık muayenesini yapan doktor heyetinden sağlam raporu alındıktan sonra saat 13.21&#39;de idam edildi.</p> <h3>Yassıada, &quot;Demokrasi ve &Ouml;zg&uuml;rl&uuml;kler Adası&quot; yapıldı</h3> <p>TBMM tarafından 11 Nisan 1990&#39;da kabul edilen bir kanunla Adnan Menderes ve onunla idam edilen arkadaşlarının itibarları iade edildi. Aynı kanun uyarınca Adnan Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu&#39;nun naaşları, 17 Eyl&uuml;l 1990&#39;da İmralı&#39;dan alınarak devlet t&ouml;reniyle İstanbul Vatan Caddesi&#39;nde yaptırılan anıt mezara taşındı.</p> <p>27 Mayıs 1960 darbesinin ardından 592 kişinin yargılandığı ve bu yargılamaların sonunda Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan&#39;ın idamına karar verildiği Marmara&#39;daki Yassıada ise darbenin 60. yıl d&ouml;n&uuml;m&uuml;nde Demokrasi ve &Ouml;zg&uuml;rl&uuml;kler Adası adıyla a&ccedil;ıldı.</p>
Türk demokrasi tarihinin kara lekelerinden biri olan ve milletin vicdanında derin yaralar açan 27 Mayıs 1960 darbesinin üzerinden 61 yıl geçti.
<p>AA muhabirinin derlediği bilgilere g&ouml;re, tarihe bir utan&ccedil; vesikası olarak ge&ccedil;en&nbsp;<span style="font-family:gothamnarrow-bold">27 Mayıs 1960 ihtilali</span>yle Anayasa ve TBMM feshedilirken &uuml;lkenin başbakanı ve iki bakanı ise idam edildi.</p> <p>Takvimler 1960 yılını g&ouml;sterdiğinde,&nbsp;<span style="font-family:gothamnarrow-bold">T&uuml;rkiye Cumhuriyeti&nbsp;</span>37 yaşındaydı. İktidarda, 10 yıl &ouml;nce &uuml;lkedeki tek parti devrine son veren DP bulunuyordu. Başbakan koltuğunda 14 Mayıs 1950 ve 2 Mayıs 1954 se&ccedil;imlerden zaferle &ccedil;ıkan Adnan Menderes oturuyordu, Cumhurbaşkanı ise Celal Bayar&#39;dı.</p> <p>7 partinin katıldığı 14 Mayıs 1950&#39;deki se&ccedil;imlerde, DP ilk b&uuml;y&uuml;k zaferini kazanmış, y&uuml;zde 53 oy ve 416 milletvekili ile meclise girmiş, CHP ise ancak 69 sandalye kazanabilmişti.</p> <p>DP&#39;nin ilk yıllarında yaptığı en &ouml;nemli icraatların başında, T&uuml;rk&ccedil;e okunan ezanın tekrar Arap&ccedil;a okunmasına dair kanunun Meclis&#39;e sunulup kabul edilmesi gelmişti.</p> <p>Katılımın y&uuml;zde 88,63 gibi olduk&ccedil;a y&uuml;ksek bir oranda ger&ccedil;ekleştiği 1954 se&ccedil;imlerinde, T&uuml;rkiye Cumhuriyeti&#39;nin en y&uuml;ksek oyunu alarak iktidarda kalmayı başaran DP, ilk yıllarından itibaren sivil ve askeri kanadın muhalefeti ile karşı karşıya kaldı. Selanik&#39;te Atat&uuml;rk&#39;&uuml;n doğduğu evin yanındaki T&uuml;rk konsolosluğunun bah&ccedil;esine atılan iki bombadan birinin patladığı, evin ve konsolosluk binasının camlarının kırıldığı haberi ile Ankara, İstanbul ve İzmir&#39;de halkın sokağa d&ouml;k&uuml;lmesi ile 6 Eyl&uuml;l 1955&#39;te başlayan &quot;6-7 Eyl&uuml;l Olayları&quot;nda, azınlıkların yaşadıkları semtlerde yangınlar &ccedil;ıkarılmış, kiliselere ve mezarlıklara saldırılarda bulunulmuştu. 6-7 Eyl&uuml;l olaylarına ilişkin Yassıada&#39;da dava a&ccedil;ılmasında en b&uuml;y&uuml;k rol, Fuad K&ouml;pr&uuml;l&uuml;&#39;n&uuml;n olmuştu. 27 Mayıs 1960 darbesinden sadece 8 g&uuml;n sonra bir gazeteye r&ouml;portaj veren K&ouml;pr&uuml;l&uuml;, 6-7 Eyl&uuml;l Olaylarıyla ilgili d&ouml;nemin Başbakan Yardımcısı Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu ve&nbsp;<span style="font-family:gothamnarrow-bold">Başbakan Adnan Menderes</span>&#39;i su&ccedil;layarak &quot;Bu m&uuml;essif hadisenin baş tertip&ccedil;isi ve m&uuml;sebbibi bizzat Menderes&#39;ti. Kıbrıs&#39;ı fethetmek i&ccedil;in bu şekilde bir yol takip etmeyi doğru bulmuştur.&quot; ifadelerini kullandı.</p> <p>Atat&uuml;rk&#39;&uuml;n evinin bombalanması hadisesinin de bir tertip olduğunu ileri s&uuml;ren K&ouml;pr&uuml;l&uuml;, &quot;Bizzat tertip&ccedil;isi Menderes&#39;tir. Kendisine bu aklı yine Kıbrıs fatihlerinden Zorlu vermiştir.&quot; iddiasında bulundu. Bu iddialar &uuml;zerine, darbeden sonra Yassıada&#39;da alelacele bir 6-7 Eyl&uuml;l Olayları davası a&ccedil;ılmış ve Adnan Menderes ile Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu altışar yıl hapis cezasına &ccedil;arptırılmıştı.</p> <p>DP&#39;nin kurucularından ve Dışişleri Bakanı olan Fuad K&ouml;pr&uuml;l&uuml; ile hayli uzun s&uuml;ren bir &ccedil;ekişme i&ccedil;ine giren Zorlu, 1957 se&ccedil;imlerinden sonra 25 Kasım 1957&#39;de Dışişleri Bakanlığı koltuğuna oturdu. Fuad K&ouml;pr&uuml;l&uuml;&#39;n&uuml;n kişisel husumeti nedeniyle b&ouml;yle bir r&ouml;portaj verdiği ve Zorlu&#39;nun mahkum edilmesini istediği iddia edilmişti.</p> <h3>1957 se&ccedil;imleri ve 9 Subay Olayı</h3> <p>DP, 1957 se&ccedil;imlerinde oy kaybetmiş olmasına rağmen 424 sandalye kazanmayı başardı. Se&ccedil;imlerden kısa s&uuml;re sonra yaşanan &quot;9 Subay Olayı&quot;, ordu i&ccedil;inde bir grup subayın h&uuml;k&uuml;mete komplo hazırlamak su&ccedil;undan tutuklanıp yargılanmaları şeklinde ger&ccedil;ekleşti. DP&#39;nin iktidara gelmesinin ardından bir grup subayın ordu i&ccedil;inde kurduğu &ouml;rg&uuml;t, 1950&#39;li yılların ikinci yarısında genişlemeye başladı.</p> <p>H&uuml;k&uuml;mete yapılan ihbar neticesinde ortaya &ccedil;ıkan grup, DP iktidarına karşı darbe d&uuml;zenlemek amacıyla kurulmuştu. 9 Subay Olayı, yaklaşık 3 yıl İstanbul&#39;da etkinlik g&ouml;steren, ordu i&ccedil;indeki gizli &ouml;rg&uuml;t&uuml;n kısa d&ouml;nemde zayıflamasıyla son buldu.</p> <h3>&Uuml;niversite &ouml;ğrencilerinin g&ouml;sterileri</h3> <p>T&uuml;rkiye&#39;de 1946 yılında &ccedil;ok partili hayata ge&ccedil;ilmesinin ardından, 1950 yılında iktidara gelen DP, 10 yıl iktidarda kaldı. DP iktidarının son d&ouml;nemlerinde &uuml;lkede yaşanan gerilim, zaman zaman şiddetle kendini g&ouml;sterdi. Muhalefet partisi CHP&#39;nin Genel Başkanı İsmet İn&ouml;n&uuml;&#39;n&uuml;n bazı yurt gezilerinin engellendiği ve saldırıya uğradığı iddiaları ortaya atıldı. &Uuml;niversite &ouml;ğrencileri, h&uuml;k&uuml;met aleyhine g&ouml;sterilere başladı. İstanbul Beyazıt Meydanı&#39;nda &uuml;niversite &ouml;ğrencilerinin eylemi sırasında Orman Fak&uuml;ltesi &ouml;ğrencisi Turan Emeksiz, seken bir kurşunun başına isabet etmesi sonucu hayatını kaybetti. Emeksiz&#39;in &quot;polis kurşunuyla hayatını kaybettiği&quot; y&ouml;n&uuml;ndeki haberler dolayısıyla olaylar daha da şiddetlendi. &Uuml;lkede yaşananlar nedeniyle İstanbul ve Ankara&#39;da sıkıy&ouml;netim ilan edildi.</p> <p>Ankara&#39;da 5 Mayıs 1960&#39;da bir &ouml;ğrenci grubu, &#39;&#39;555K&#39;&#39; yani &quot;5&#39;inci ayın 5&#39;inde saat 5&#39;te Kızılay&#39;da&quot; koduyla g&ouml;steri d&uuml;zenledi. Adnan Menderes, kendisine karşı eylem yapılan yere giderek eylemcilerin arasına girdi. O sırada bir gen&ccedil; Menderes&#39;in boğazını sıktı. &quot;Ne istiyorsun&quot; diye sorduğu gen&ccedil;ten &quot;H&uuml;rriyet istiyorum&quot; cevabını alan Menderes, &quot;Bir başbakanın boğazını sıkıyorsun bundan ala h&uuml;rriyet mi var?&quot; ifadelerini kullandı.</p> <p>21 Mayıs&#39;ta da Harp Okulu &ouml;ğrencileri sokağa &ccedil;ıktı ve Zafer Anıtı&#39;na kadar &#39;&#39;sessiz&quot; y&uuml;r&uuml;y&uuml;ş yaptı.</p> <h3>Ankara Radyosundan okunan bildiriyle &#39;&#39;ihtilal&#39;&#39; duyuruldu</h3> <p>Olaylardan rahatsızlık duyulduğu iddiasıyla T&uuml;rk Silahlı Kuvvetleri i&ccedil;erisindeki bazı general ve subayların oluşturduğu 38 kişilik Milli Birlik Komitesi, &quot;DP&#39;nin &uuml;lkeyi gitgide bir baskı rejimine ve kardeş kavgasına g&ouml;t&uuml;rd&uuml;ğ&uuml;&quot; gerek&ccedil;elerini ileri s&uuml;rerek 27 Mayıs sabaha karşı y&ouml;netime el koydu. Kurmay Albay Alparslan T&uuml;rkeş tarafından Ankara Radyosundan okunan bildiriyle &#39;&#39;ihtilal&#39;&#39; duyuruldu. Bildiride ş&ouml;yle denildi:</p> <p>&quot;Bug&uuml;n demokrasimizin i&ccedil;ine d&uuml;şt&uuml;ğ&uuml; buhran ve son m&uuml;essif hadiseler dolayısıyla kardeş kavgasına meydan vermemek maksadıyla T&uuml;rk Silahlı Kuvvetleri, memleketin idaresini ele almıştır. Bu harekata, Silahlı Kuvvetlerimiz partileri, i&ccedil;ine d&uuml;şt&uuml;kleri uzlaşmaz durumdan kurtarmak ve partiler &uuml;st&uuml; tarafsız bir idarenin nezaret ve hakemliği altında en kısa zamanda adil ve serbest se&ccedil;imler yaptırarak idareyi, hangi tarafa mensup olursa olsun, se&ccedil;imi kazananlara devir ve teslim etmek &uuml;zere girişmiş bulunmaktadır.&quot;</p> <h3>Anayasa ve TBMM feshedildi</h3> <p>&quot;&Uuml;lkenin gitgide baskı rejimine g&ouml;t&uuml;r&uuml;ld&uuml;ğ&uuml;&quot; iddiasıyla Milli Birlik Komitesi tarafından ger&ccedil;ekleştirilen darbe sonrasında, b&uuml;t&uuml;n antidemokratik y&ouml;ntemler devreye sokuldu.</p> <p>Milli Birlik Komitesi, Anayasa ve TBMM&#39;yi feshetti, siyasi faaliyetleri askıya aldı, Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Başbakan Adnan Menderes, h&uuml;k&uuml;met &uuml;yeleri, DP&#39;li milletvekilleri, Genelkurmay Başkanı Orgeneral R&uuml;şt&uuml; Erdelhun ile asker ve bazı &uuml;st d&uuml;zey kamu g&ouml;revlileri g&ouml;zaltına alındı. Adnan Menderes, aynı g&uuml;n yurt gezisi kapsamında bulunduğu K&uuml;tahya&#39;da Albay Muhsin Batur tarafından g&ouml;zaltına alınarak Ankara&#39;ya g&ouml;t&uuml;r&uuml;ld&uuml; ve daha sonra diğer tutuklu DP &uuml;yeleriyle Yassıada&#39;da hapsedildi.</p> <p>Yassıada&#39;daki yargılamalar, 14 Ekim 1960&#39;ta başlayıp 15 Eyl&uuml;l 1961&#39;de karara bağlandı. Toplam 19 dosyada toplanan davalar, &quot;anayasayı ihlal&quot; davasıyla birleştirildi. 592 sanıktan 288&#39;i i&ccedil;in idam istendi. Kararı a&ccedil;ıklayan Y&uuml;ksek Adalet Divanı, 15 sanığı idam cezasına &ccedil;arptırdı. Eski Cumhurbaşkanı Celal Bayar, eski Başbakan Adnan Menderes, eski Dışişleri Bakanı Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu, eski Maliye Bakanı Hasan Polatkan&#39;ın idam kararları oy birliğiyle alındı. Celal Bayar hakkındaki karar, yaş haddi nedeniyle m&uuml;ebbet hapis cezasına &ccedil;evrildi.</p> <p>Eski TBMM Başkanı Refik Koraltan, eski TBMM Başkanvekilleri Agah Erozsan, İbrahim Kirazoğlu, eski Tahkikat Komisyonu Başkanı Ahmet Hamdi Sancar, eski Tahkikat Komisyonu &uuml;yeleri Nusret Kiriş&ccedil;ioğlu, Bahadır D&uuml;lger, eski bakan Emin Kalafat, eski milletvekilleri Baha Akşit, Osman Kavrakoğlu, Zeki Erataman ile eski Genelkurmay Başkanı R&uuml;şt&uuml; Erdelhun hakkındaki idam kararları ise oy &ccedil;okluğuyla alındı.</p> <p>Aralarında eski bakan, eski milletvekilleri, Tahkikat Komisyonu &uuml;yeleri, İstanbul Valisi ile İstanbul Belediye Başkanı&#39;nın da bulunduğu 31 sanık hakkında ise m&uuml;ebbet hapis cezası verildi. Sanıklardan 92 kişiye 20 yıl ile 6 yıl arasında ağır hapis, 94 kişiye 5 yıl ağır hapis cezası verildi. Diğer sanıkların bazıları da kısa s&uuml;reli hapis cezaları aldı, bazıları da beraat etti.</p> <p>Bir&ccedil;ok yabancı &uuml;lke lideri, idamların durdurulması i&ccedil;in Cemal G&uuml;rsel başkanlığındaki Milli Birlik Komitesine defalarca &ccedil;ağrıda bulundu. Bunun &uuml;zerine Komite, Celal Bayar, Adnan Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu dışındakilerin idam cezasını affetti. Celal Bayar&#39;ın cezası, yaş haddi nedeniyle &ouml;m&uuml;r boyu hapse &ccedil;evrildi.</p> <p>Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu ve Hasan Polatkan 16 Eyl&uuml;l 1961&#39;de sabaha karşı, o g&uuml;n başarısız bir intihar girişiminde bulunan Adnan Menderes ise İmralı Adası&#39;nda 17 Eyl&uuml;l 1961&#39;de sağlık muayenesini yapan doktor heyetinden sağlam raporu alındıktan sonra saat 13.21&#39;de idam edildi.</p> <h3>Yassıada, &quot;Demokrasi ve &Ouml;zg&uuml;rl&uuml;kler Adası&quot; yapıldı</h3> <p>TBMM tarafından 11 Nisan 1990&#39;da kabul edilen bir kanunla Adnan Menderes ve onunla idam edilen arkadaşlarının itibarları iade edildi. Aynı kanun uyarınca Adnan Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu&#39;nun naaşları, 17 Eyl&uuml;l 1990&#39;da İmralı&#39;dan alınarak devlet t&ouml;reniyle İstanbul Vatan Caddesi&#39;nde yaptırılan anıt mezara taşındı.</p> <p>27 Mayıs 1960 darbesinin ardından 592 kişinin yargılandığı ve bu yargılamaların sonunda Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin R&uuml;şt&uuml; Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan&#39;ın idamına karar verildiği Marmara&#39;daki Yassıada ise darbenin 60. yıl d&ouml;n&uuml;m&uuml;nde Demokrasi ve &Ouml;zg&uuml;rl&uuml;kler Adası adıyla a&ccedil;ıldı.</p>
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.