Mehmet MEMDOĞLU
Köşe Yazarı
Mehmet MEMDOĞLU
 

“Siyasi Hatıratım”da Sultan Abdulhamit’in Kürtlere Bakışı!

<p>Osmanlı Devleti&rsquo;nin 34. Padişahı, İslam &Acirc;leminin 113. Halifesi olan Sultan Abd&uuml;lhamit,&nbsp; 22 Eyl&uuml;l 1842 tarihinde doğmuş, 10 Şubat 1918 tarihinde vefat etmiştir. &nbsp;33 yıl s&uuml;ren padişahlığı d&ouml;neminde Osmanlı&rsquo;nın en &ccedil;ok tartışılan padişahlarından biri olmuştur. Sultan Abd&uuml;lhamit, kimilerine g&ouml;re <strong>&ldquo;Kızıl Sultan&rdquo;,</strong> kimilerine g&ouml;re ise <strong>&ldquo;Ulu Hakan&rdquo;</strong>dır. Bir kesime g&ouml;re <strong>devletin</strong> <strong>&ldquo;şefkatli y&uuml;z&uuml;&rdquo;</strong>, diğer kesime g&ouml;re <strong>&ldquo;baskıcı&rdquo;</strong> ve <strong>&ldquo;istibdat&ccedil;ı&rdquo;</strong>&hellip; &nbsp;</p> <p>Sultan Abd&uuml;lhamit, Filistin topraklarının tamamını arazı-i şahane (padişahın şahsi arazisi) ilan ederek, Filistin&rsquo;de Yahudilere toprak satışını yasaklamış; kendisine bağlı bir orduyu da Filistin&rsquo;de g&ouml;revlendirmiştir. &nbsp;D&ouml;nemin şartları g&ouml;z &ouml;n&uuml;nde bulundurulduğunda, &nbsp;y&uuml;r&uuml;tt&uuml;ğ&uuml; politikalarla&nbsp; &ldquo;dengeli siyasetin&rdquo; mimarı olarak anılmaktadır.</p> <p>Derg&acirc;h Yayınları tarafından yayınlanan <strong>&ldquo;Sultan Abd&uuml;lhamit Siyas&icirc; Hatıratım&rdquo;</strong> kitabının &ouml;ns&uuml;z&uuml;nde: <em>&ldquo;</em><em>Sultan Abd&uuml;lhamid&#39;in bu hatıratını ilk defa T&uuml;rk ya&shy;yın hayatına kazandırmakla bahtiyarlık duyuyoruz. He&shy;n&uuml;z aydınlığa kavuşmamış olan yakın tarihimizin bazı ihtil&acirc;flı noktalarının &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml; i&ccedil;in bu eserin yardımcı olaca&shy;ğına inanıyoruz. B&ouml;ylelikle bu eser, &nbsp;yakın tarihle ilgilenen araştırmacılara rehberlik edecek ve daha objektif değer&shy;lendirmelere yol a&ccedil;acak bir kaynak eser olacaktır. Hatı&shy;ratı kendi b&uuml;t&uuml;nl&uuml;ğ&uuml; i&ccedil;inde eksiltme ve kısaltma yapma&shy;dan konularına g&ouml;re beş b&ouml;l&uuml;me ayırdık. Eserin iyice anla&shy;şılmasına yardımcı olmak amacı ile bu devrin fikr&icirc; ve si&shy;yas&icirc; olaylarına ait bazı bilgiler vermeyi de gerekli buluyoruz. Ayrıca </em><em>Abd&uuml;lhamit</em><em> hakkında iyi veya k&ouml;t&uuml; bir takım şartlanmalar i&ccedil;inde bocalayan kimselerin d&uuml;ş&uuml;ncelerinde yeni ufuklar a&ccedil;acağını &uuml;mit ediyoruz</em><em>&rdquo;</em> denilmekte.</p> <p><strong>&ldquo;Bav&ecirc; Kurdan&rdquo;</strong>&nbsp; (K&uuml;rtlerin Babası) olarak da anılan Sultan Abd&uuml;lhamit Han&rsquo;ın K&uuml;rtlere y&ouml;nelik iki &ouml;nemli politikası vardı<strong>.</strong> Biri &ldquo;Hamidiye Alayları&rdquo; diğeri ise &ldquo;Aşiret Mektepleri&rdquo; idi.</p> <p>Kitabın tamamını birka&ccedil; kez okumuş biri olarak, Sultan Abd&uuml;lhamit Han&rsquo;ın K&uuml;rtlere ilişkin fikirlerini &ouml;zetlemek yerine, tamamını kamuoyu ile paylaşmanın daha uygun olacağını d&uuml;ş&uuml;nd&uuml;k. İşte &ldquo;Siyas&icirc; Hatıratım&rdquo;da Sultan Abd&uuml;lhamit&rsquo;in g&ouml;z&uuml;yle K&uuml;rtler.</p> <p><em>&ldquo;T&uuml;rk unsurunu kuvvetlendirmeğe dikkat etmeliyiz. Bosna - Her&shy;sek ve Bulgaristan&#39;daki M&uuml;sl&uuml;man halkın &ccedil;oğalıp arta&shy;nını muntazaman buraya getirip yerleştirmeliyiz.</em> <em>Muhaceret, yalnız mill&icirc; kudreti artırmakla kalmayacak, aynı zamanda İmparatorluğumuzun iktisad&icirc; kudretini de fazlalaştıracaktır. <strong>Rumelinde ve bilhassa Anadolu&rsquo;da T&uuml;rk unsurunu kuvvetlendirmek ve her şeyden evvelde i&ccedil;imizdeki K&uuml;rtleri yoğurup kendimize mal etmek şarttır. T&uuml;rk tahtına &ccedil;ıkmış olan seleflerimin en b&uuml;y&uuml;k kusuru, &nbsp;Slav unsurunu Osmanlılaştırmamış olmalarıdır.&rdquo;</strong></em> (Siyasi Hatıratım, sahife: 72)</p> <p><em>&ldquo;Anlaşılan, kurtlarla birlikte ulumak gerek! İyi de olsa k&ouml;t&uuml; de olsa, Meclis-i Meb&#39;usan&#39;ı a&ccedil;mak ve Kanun-u Esas&icirc;&#39;yi il&acirc;n etmek suretiyle, ifa edeceğim vazifenin ehemmiyetine inandığımı g&ouml;stermeliyim. K&uuml;rt alaylarını teşkil ettiğim i&ccedil;in, Avrupa gazeteleri acı tenkidlerde bulunuyorlar ve bu teşkil&acirc;t meydana geldiğinden beri K&uuml;rtlerin, Şark vil&acirc;yetlerindeki Ermenilere daha vahşice davrandıklarını iddia ediyorlar ve bizim tarafımızdan teşkil&acirc;tlandırılan bu K&uuml;rtlerin, istikl&acirc;llerini il&acirc;n etmek i&ccedil;in bize karşı isyan edeceklerinden endişe ettiklerini s&ouml;yl&uuml;yorlar.</em></p> <p><em>Anlaşılan, gazeteler mevzu arıyorlar, bu sebeple de yalan yanlış duydukları her şeyi yazıyorlar. Muhabirler, K&uuml;rdistan&rsquo;daki vaziyeti, Beyoğlu&rsquo;nda oturdukları rahat k&ouml;şelerini terk etmeksizin, ancak Ermenilerin g&ouml;r&uuml;ş zaviyesine g&ouml;re m&uuml;tal&acirc;a ediyorlar. Her ne kadar paşalarımızdan bazılarının da &lsquo;K&uuml;rt Kazakları&rsquo; ile teşkil ettiğimiz alaylara itiraz ettikleri bir hakikat ise de, fikir, Erzurum&rsquo;daki eski IV&rsquo;&uuml;nc&uuml; Ordu kumandanı Zeki Paşa&rsquo;ya ait olduğundan, bu meslektaşlarım kıskanmış olmalarına da del&acirc;let edebilir.</em></p> <p><em>Rusya ile harp vukuunda, disiplinli bir şekilde yetiştirilen bu K&uuml;rt alayları, bize &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k hizmetlerde bulunabilirler. Ayrıca orduda &ouml;ğrenecekleri &quot;itaat&quot; fikri, kendileri i&ccedil;in de faydalı olacaktır. Zabit unvanı verdiğimiz K&uuml;rt ağaları ise yeni mevkileriyle &ouml;v&uuml;necekler ve bir miktar zabt &ucirc; rabt altına girmeğe gayret edeceklerdir. &Ccedil;ıraklık devirlerini bu şekilde tamamlıyacak olan &ldquo;Hamidiye Alayları&rdquo; sonunda kıymetli bir ordu haline geleceklerdir.</em></p> <p><em>K&uuml;rt ağalarının bazılarının &ccedil;ocuklarını, İstanbul&rsquo;a getirip memuriyete yerleştirdiğim i&ccedil;in de tenkid edildiğimi biliyorum. Senelerdir Hıristiyan Ermeniler nazır mevkilerini işgal etmişlerdir. Bundan sonra da kendi dinimizden olan K&uuml;rtleri kendimize yaklaştırmakta ne gibi bir zarar olabilir? Aynı şekilde Bedirhanoğullarını himaye ettiğim ve merkezde muhafaza ettiğim i&ccedil;in, bunların memleketin huzurunu bozacakları s&ouml;ylenerek de tenkid ediliyorum. Tabi&icirc; herkes istediği gibi d&uuml;ş&uuml;nmekte serbesttir!</em></p> <p><em>Fakat ben kabul ettiğim K&uuml;rt politikasında doğru yolda olduğum kanaatındayım. Vaziyeti mahallinde tetkik eden Zeki Paşa, K&uuml;rt kazaklarından alaylar teşkil etmek fikrini ileri s&uuml;rmek suretiyle en muvafık yolu g&ouml;stermiştir. Her ele aldığımız mesele tenkid edildiğinden, sonunda tenkid edilmeğe alışmış bulunuyoruz.&rdquo;</em> (Siyas&icirc; Hatıratım, sahife: 73,74, 75)</p> <p><em>&ldquo;Şark eyaletlerimizdeki Ermenilerin, şik&acirc;yetlerinde pek &ccedil;ok defa haklı olduklarını ink&acirc;ra imk&acirc;n yok ise de, m&uuml;ba&shy;l&acirc;ğa ettiklerini s&ouml;ylemek de yerinde olur. Ermeniler, hi&ccedil; de hissetmedikleri bir acı i&ccedil;in ağlar gibidirler. B&uuml;y&uuml;k dev&shy;letlerin arkasına gizlenip, en ufak bir sebeple yaygara ko&shy;paran, kadın gibi nazlı ve korkak bir millettir. K&uuml;rtler ise tam aksine kuvvetli ve kavgacıdırlar. <strong>&Ccedil;obanlıkla ge&ccedil;inen bu vahşi</strong></em><strong><em> ve sert adamlar, tarihi bilinme</em></strong><strong><em>yecek kadar eski zamanlardan beri bu eyaletlerde yaşamış olduklarından Ermenilere yabancı g&ouml;z&uuml;yle bakarlar. Buralarda K&uuml;rtler daima efendi, Ermeni</em></strong><strong><em>ler uşak addedilmiştir.</em></strong></p> <p><strong><em>Bu sebeplerle bizim bu eyaletlerdeki vaziyetimiz &ccedil;ok naziktir. B&uuml;y&uuml;k devletlerin bize teklif ettikleri, Isl&acirc;hat hareketlerini tatbik etmekteki g&uuml;&ccedil;l&uuml;ğ&uuml;, temsilcilerinin bil&shy;meleri icap eder.</em></strong><em> Fakat onlar vaziyeti Avrupalı g&ouml;z&uuml;yle m&uuml;tal&acirc;a etmektedirler. Medeniyet seviyesinin &ccedil;ok aşağı derecelerinde bulunan bir cemaatin iht</em><em>i</em><em>ya&ccedil;ları</em><em>nı Avrupa&shy;lıların anlayamayacağı</em><em> aşik&acirc;rdır. Memleketin ne kadar fu&shy;kara olduğunu, mahs&ucirc;lde husule gelen en ufak ziyanın a&ccedil;&shy;lığa sebep olabileceğini bilemezler. Bu halk, gıdasını temin edebildiği zaman biz mesut oluruz. Mektep, mahkeme gibi l&uuml;zumlu m&uuml;esseseler, burada ikinci derecede ehemmiyeti haizdirler.</em></p> <p><em>G&ouml;r&uuml;l&uuml;yor ki bu iktisad&icirc; şartlar altında &ccedil;abuk terak&shy;ki imk&acirc;nı yoktur. Bir asırdır devam eden bozukluğu d&uuml;z</em><em>eltmek g&uuml;&ccedil;t&uuml;r.</em></p> <p><em>Acaba hududun &ouml;b&uuml;r tarafında yani Rus kısmında</em> <em>vaziyet daha mı iyidir? Bizde olduğu gibi oradaki Ermeniler arasında da kaynaşma mevcut mudur?&rdquo;</em> (Siyas&icirc; Hatıratım, sahife: 83, 84)</p> <p>Abd&uuml;lhamit Han&rsquo;ın K&uuml;rt politikası elbette bu kitaptaki ifadelerden ibaret değildir. Bug&uuml;n de T&uuml;rkiye&rsquo;nin birincil sorunlarından olan &ldquo;K&uuml;rt Sorunu&rdquo;nun Osmanlı&rsquo;nın son d&ouml;nemlerinden itibaren g&uuml;ndem oluşturduğu, d&ouml;nemin şartları i&ccedil;erisinde sorunun &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml;ne y&ouml;nelik &ccedil;alışmaların yapıldığı g&ouml;r&uuml;lmektedir.</p> <p>&nbsp;</p>
Ekleme Tarihi: 06 Temmuz 2015 - Pazartesi

“Siyasi Hatıratım”da Sultan Abdulhamit’in Kürtlere Bakışı!

<p>Osmanlı Devleti&rsquo;nin 34. Padişahı, İslam &Acirc;leminin 113. Halifesi olan Sultan Abd&uuml;lhamit,&nbsp; 22 Eyl&uuml;l 1842 tarihinde doğmuş, 10 Şubat 1918 tarihinde vefat etmiştir. &nbsp;33 yıl s&uuml;ren padişahlığı d&ouml;neminde Osmanlı&rsquo;nın en &ccedil;ok tartışılan padişahlarından biri olmuştur. Sultan Abd&uuml;lhamit, kimilerine g&ouml;re <strong>&ldquo;Kızıl Sultan&rdquo;,</strong> kimilerine g&ouml;re ise <strong>&ldquo;Ulu Hakan&rdquo;</strong>dır. Bir kesime g&ouml;re <strong>devletin</strong> <strong>&ldquo;şefkatli y&uuml;z&uuml;&rdquo;</strong>, diğer kesime g&ouml;re <strong>&ldquo;baskıcı&rdquo;</strong> ve <strong>&ldquo;istibdat&ccedil;ı&rdquo;</strong>&hellip; &nbsp;</p> <p>Sultan Abd&uuml;lhamit, Filistin topraklarının tamamını arazı-i şahane (padişahın şahsi arazisi) ilan ederek, Filistin&rsquo;de Yahudilere toprak satışını yasaklamış; kendisine bağlı bir orduyu da Filistin&rsquo;de g&ouml;revlendirmiştir. &nbsp;D&ouml;nemin şartları g&ouml;z &ouml;n&uuml;nde bulundurulduğunda, &nbsp;y&uuml;r&uuml;tt&uuml;ğ&uuml; politikalarla&nbsp; &ldquo;dengeli siyasetin&rdquo; mimarı olarak anılmaktadır.</p> <p>Derg&acirc;h Yayınları tarafından yayınlanan <strong>&ldquo;Sultan Abd&uuml;lhamit Siyas&icirc; Hatıratım&rdquo;</strong> kitabının &ouml;ns&uuml;z&uuml;nde: <em>&ldquo;</em><em>Sultan Abd&uuml;lhamid&#39;in bu hatıratını ilk defa T&uuml;rk ya&shy;yın hayatına kazandırmakla bahtiyarlık duyuyoruz. He&shy;n&uuml;z aydınlığa kavuşmamış olan yakın tarihimizin bazı ihtil&acirc;flı noktalarının &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml; i&ccedil;in bu eserin yardımcı olaca&shy;ğına inanıyoruz. B&ouml;ylelikle bu eser, &nbsp;yakın tarihle ilgilenen araştırmacılara rehberlik edecek ve daha objektif değer&shy;lendirmelere yol a&ccedil;acak bir kaynak eser olacaktır. Hatı&shy;ratı kendi b&uuml;t&uuml;nl&uuml;ğ&uuml; i&ccedil;inde eksiltme ve kısaltma yapma&shy;dan konularına g&ouml;re beş b&ouml;l&uuml;me ayırdık. Eserin iyice anla&shy;şılmasına yardımcı olmak amacı ile bu devrin fikr&icirc; ve si&shy;yas&icirc; olaylarına ait bazı bilgiler vermeyi de gerekli buluyoruz. Ayrıca </em><em>Abd&uuml;lhamit</em><em> hakkında iyi veya k&ouml;t&uuml; bir takım şartlanmalar i&ccedil;inde bocalayan kimselerin d&uuml;ş&uuml;ncelerinde yeni ufuklar a&ccedil;acağını &uuml;mit ediyoruz</em><em>&rdquo;</em> denilmekte.</p> <p><strong>&ldquo;Bav&ecirc; Kurdan&rdquo;</strong>&nbsp; (K&uuml;rtlerin Babası) olarak da anılan Sultan Abd&uuml;lhamit Han&rsquo;ın K&uuml;rtlere y&ouml;nelik iki &ouml;nemli politikası vardı<strong>.</strong> Biri &ldquo;Hamidiye Alayları&rdquo; diğeri ise &ldquo;Aşiret Mektepleri&rdquo; idi.</p> <p>Kitabın tamamını birka&ccedil; kez okumuş biri olarak, Sultan Abd&uuml;lhamit Han&rsquo;ın K&uuml;rtlere ilişkin fikirlerini &ouml;zetlemek yerine, tamamını kamuoyu ile paylaşmanın daha uygun olacağını d&uuml;ş&uuml;nd&uuml;k. İşte &ldquo;Siyas&icirc; Hatıratım&rdquo;da Sultan Abd&uuml;lhamit&rsquo;in g&ouml;z&uuml;yle K&uuml;rtler.</p> <p><em>&ldquo;T&uuml;rk unsurunu kuvvetlendirmeğe dikkat etmeliyiz. Bosna - Her&shy;sek ve Bulgaristan&#39;daki M&uuml;sl&uuml;man halkın &ccedil;oğalıp arta&shy;nını muntazaman buraya getirip yerleştirmeliyiz.</em> <em>Muhaceret, yalnız mill&icirc; kudreti artırmakla kalmayacak, aynı zamanda İmparatorluğumuzun iktisad&icirc; kudretini de fazlalaştıracaktır. <strong>Rumelinde ve bilhassa Anadolu&rsquo;da T&uuml;rk unsurunu kuvvetlendirmek ve her şeyden evvelde i&ccedil;imizdeki K&uuml;rtleri yoğurup kendimize mal etmek şarttır. T&uuml;rk tahtına &ccedil;ıkmış olan seleflerimin en b&uuml;y&uuml;k kusuru, &nbsp;Slav unsurunu Osmanlılaştırmamış olmalarıdır.&rdquo;</strong></em> (Siyasi Hatıratım, sahife: 72)</p> <p><em>&ldquo;Anlaşılan, kurtlarla birlikte ulumak gerek! İyi de olsa k&ouml;t&uuml; de olsa, Meclis-i Meb&#39;usan&#39;ı a&ccedil;mak ve Kanun-u Esas&icirc;&#39;yi il&acirc;n etmek suretiyle, ifa edeceğim vazifenin ehemmiyetine inandığımı g&ouml;stermeliyim. K&uuml;rt alaylarını teşkil ettiğim i&ccedil;in, Avrupa gazeteleri acı tenkidlerde bulunuyorlar ve bu teşkil&acirc;t meydana geldiğinden beri K&uuml;rtlerin, Şark vil&acirc;yetlerindeki Ermenilere daha vahşice davrandıklarını iddia ediyorlar ve bizim tarafımızdan teşkil&acirc;tlandırılan bu K&uuml;rtlerin, istikl&acirc;llerini il&acirc;n etmek i&ccedil;in bize karşı isyan edeceklerinden endişe ettiklerini s&ouml;yl&uuml;yorlar.</em></p> <p><em>Anlaşılan, gazeteler mevzu arıyorlar, bu sebeple de yalan yanlış duydukları her şeyi yazıyorlar. Muhabirler, K&uuml;rdistan&rsquo;daki vaziyeti, Beyoğlu&rsquo;nda oturdukları rahat k&ouml;şelerini terk etmeksizin, ancak Ermenilerin g&ouml;r&uuml;ş zaviyesine g&ouml;re m&uuml;tal&acirc;a ediyorlar. Her ne kadar paşalarımızdan bazılarının da &lsquo;K&uuml;rt Kazakları&rsquo; ile teşkil ettiğimiz alaylara itiraz ettikleri bir hakikat ise de, fikir, Erzurum&rsquo;daki eski IV&rsquo;&uuml;nc&uuml; Ordu kumandanı Zeki Paşa&rsquo;ya ait olduğundan, bu meslektaşlarım kıskanmış olmalarına da del&acirc;let edebilir.</em></p> <p><em>Rusya ile harp vukuunda, disiplinli bir şekilde yetiştirilen bu K&uuml;rt alayları, bize &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k hizmetlerde bulunabilirler. Ayrıca orduda &ouml;ğrenecekleri &quot;itaat&quot; fikri, kendileri i&ccedil;in de faydalı olacaktır. Zabit unvanı verdiğimiz K&uuml;rt ağaları ise yeni mevkileriyle &ouml;v&uuml;necekler ve bir miktar zabt &ucirc; rabt altına girmeğe gayret edeceklerdir. &Ccedil;ıraklık devirlerini bu şekilde tamamlıyacak olan &ldquo;Hamidiye Alayları&rdquo; sonunda kıymetli bir ordu haline geleceklerdir.</em></p> <p><em>K&uuml;rt ağalarının bazılarının &ccedil;ocuklarını, İstanbul&rsquo;a getirip memuriyete yerleştirdiğim i&ccedil;in de tenkid edildiğimi biliyorum. Senelerdir Hıristiyan Ermeniler nazır mevkilerini işgal etmişlerdir. Bundan sonra da kendi dinimizden olan K&uuml;rtleri kendimize yaklaştırmakta ne gibi bir zarar olabilir? Aynı şekilde Bedirhanoğullarını himaye ettiğim ve merkezde muhafaza ettiğim i&ccedil;in, bunların memleketin huzurunu bozacakları s&ouml;ylenerek de tenkid ediliyorum. Tabi&icirc; herkes istediği gibi d&uuml;ş&uuml;nmekte serbesttir!</em></p> <p><em>Fakat ben kabul ettiğim K&uuml;rt politikasında doğru yolda olduğum kanaatındayım. Vaziyeti mahallinde tetkik eden Zeki Paşa, K&uuml;rt kazaklarından alaylar teşkil etmek fikrini ileri s&uuml;rmek suretiyle en muvafık yolu g&ouml;stermiştir. Her ele aldığımız mesele tenkid edildiğinden, sonunda tenkid edilmeğe alışmış bulunuyoruz.&rdquo;</em> (Siyas&icirc; Hatıratım, sahife: 73,74, 75)</p> <p><em>&ldquo;Şark eyaletlerimizdeki Ermenilerin, şik&acirc;yetlerinde pek &ccedil;ok defa haklı olduklarını ink&acirc;ra imk&acirc;n yok ise de, m&uuml;ba&shy;l&acirc;ğa ettiklerini s&ouml;ylemek de yerinde olur. Ermeniler, hi&ccedil; de hissetmedikleri bir acı i&ccedil;in ağlar gibidirler. B&uuml;y&uuml;k dev&shy;letlerin arkasına gizlenip, en ufak bir sebeple yaygara ko&shy;paran, kadın gibi nazlı ve korkak bir millettir. K&uuml;rtler ise tam aksine kuvvetli ve kavgacıdırlar. <strong>&Ccedil;obanlıkla ge&ccedil;inen bu vahşi</strong></em><strong><em> ve sert adamlar, tarihi bilinme</em></strong><strong><em>yecek kadar eski zamanlardan beri bu eyaletlerde yaşamış olduklarından Ermenilere yabancı g&ouml;z&uuml;yle bakarlar. Buralarda K&uuml;rtler daima efendi, Ermeni</em></strong><strong><em>ler uşak addedilmiştir.</em></strong></p> <p><strong><em>Bu sebeplerle bizim bu eyaletlerdeki vaziyetimiz &ccedil;ok naziktir. B&uuml;y&uuml;k devletlerin bize teklif ettikleri, Isl&acirc;hat hareketlerini tatbik etmekteki g&uuml;&ccedil;l&uuml;ğ&uuml;, temsilcilerinin bil&shy;meleri icap eder.</em></strong><em> Fakat onlar vaziyeti Avrupalı g&ouml;z&uuml;yle m&uuml;tal&acirc;a etmektedirler. Medeniyet seviyesinin &ccedil;ok aşağı derecelerinde bulunan bir cemaatin iht</em><em>i</em><em>ya&ccedil;ları</em><em>nı Avrupa&shy;lıların anlayamayacağı</em><em> aşik&acirc;rdır. Memleketin ne kadar fu&shy;kara olduğunu, mahs&ucirc;lde husule gelen en ufak ziyanın a&ccedil;&shy;lığa sebep olabileceğini bilemezler. Bu halk, gıdasını temin edebildiği zaman biz mesut oluruz. Mektep, mahkeme gibi l&uuml;zumlu m&uuml;esseseler, burada ikinci derecede ehemmiyeti haizdirler.</em></p> <p><em>G&ouml;r&uuml;l&uuml;yor ki bu iktisad&icirc; şartlar altında &ccedil;abuk terak&shy;ki imk&acirc;nı yoktur. Bir asırdır devam eden bozukluğu d&uuml;z</em><em>eltmek g&uuml;&ccedil;t&uuml;r.</em></p> <p><em>Acaba hududun &ouml;b&uuml;r tarafında yani Rus kısmında</em> <em>vaziyet daha mı iyidir? Bizde olduğu gibi oradaki Ermeniler arasında da kaynaşma mevcut mudur?&rdquo;</em> (Siyas&icirc; Hatıratım, sahife: 83, 84)</p> <p>Abd&uuml;lhamit Han&rsquo;ın K&uuml;rt politikası elbette bu kitaptaki ifadelerden ibaret değildir. Bug&uuml;n de T&uuml;rkiye&rsquo;nin birincil sorunlarından olan &ldquo;K&uuml;rt Sorunu&rdquo;nun Osmanlı&rsquo;nın son d&ouml;nemlerinden itibaren g&uuml;ndem oluşturduğu, d&ouml;nemin şartları i&ccedil;erisinde sorunun &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml;ne y&ouml;nelik &ccedil;alışmaların yapıldığı g&ouml;r&uuml;lmektedir.</p> <p>&nbsp;</p>
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.