Karabağ zaferinin anatomisi

GÜNDEM (AA) - Anadolu Ajansı | 11.12.2020 - 13:52, Güncelleme: 27.10.2022 - 05:59
 

Karabağ zaferinin anatomisi

Karabağ'da Azerbaycan lehine gelişen sürece dair genel bir değerlendirme yapıldığında, yaklaşık bir buçuk ay süren operasyonun başarıya ulaşmasının arka planındaki faktörler ulusal, bölgesel ve uluslararası faktörler olarak üçe ayrılabilir.
<p>1988 yılından beri &ccedil;&ouml;z&uuml;ms&uuml;z bir şekilde g&uuml;n&uuml;m&uuml;ze kadar gelen ve donmuş bir &ccedil;atışma olarak nitelendirilen&nbsp;Dağlık Karabağ&nbsp;meselesi, 32 yıl sonra&nbsp;Azerbaycan&nbsp;ordusunun başarılı operasyonuyla epey kısa bir s&uuml;re i&ccedil;inde Azerbaycan lehine &ccedil;&ouml;z&uuml;me kavuşturuldu. S&uuml;rece dair genel bir değerlendirme yapıldığında, yaklaşık bir bu&ccedil;uk ay s&uuml;ren operasyonun başarıya ulaşmasının arka planındaki fakt&ouml;rler ulusal, b&ouml;lgesel ve uluslararası fakt&ouml;rler olarak &uuml;&ccedil;e ayrılabilir. Bu fakt&ouml;rleri bir b&uuml;t&uuml;n halinde değerlendirip anatomisini &ccedil;ıkarmak, Karabağ&rsquo;da zaferin anlaşılması a&ccedil;ısından &ouml;nem arz ediyor.</p> <h3>Ulusal fakt&ouml;rler</h3> <p>Azerbaycan&rsquo;ı Karabağ&rsquo;da zafere g&ouml;t&uuml;ren ulusal fakt&ouml;rlere baktığımızda karşımıza &ccedil;ıkan ilk husus Azerbaycan&rsquo;ın bu meseledeki haklılığıdır. Zira Ermenistan Soğuk Savaş sonrası d&ouml;nemin Kafkaslarda oluşturduğu g&uuml;&ccedil; boşluğu sayesinde, Azerbaycan&rsquo;a ait Dağlık Karabağ&rsquo;ı uluslararası hukuk prensiplerini hi&ccedil;e sayarak işgal etmişti. Aradan ge&ccedil;en yaklaşık otuz yıl boyunca, Birleşmiş Milletler (BM) başta olmak &uuml;zere bir&ccedil;ok uluslararası &ouml;rg&uuml;t Ermenistan&rsquo;a işgali sonlandırma &ccedil;ağrısı yapmış, fakat Erivan y&ouml;netimi bu &ccedil;ağrıları karşılıksız bırakarak işgali s&uuml;rd&uuml;rm&uuml;şt&uuml;. Haliyle Azerbaycan 27 Eyl&uuml;l&rsquo;de başlattığı operasyonda her y&ouml;nden haklıydı ve bu haklılığı uluslararası kamuoyunun vicdanında da kabul ediliyordu. Zaten Ermenistan dışında hi&ccedil;bir &uuml;lkenin Azerbaycan&rsquo;a neden operasyon başlattığını sormaması, bu haklılığın somut bir g&ouml;stergesi. Ayrıca bu haklılığın meydana getirdiği siyasi &ouml;zg&uuml;venin ve toplumsal birliğin, Azerbaycan&rsquo;ın operasyona kenetlenmesine de imk&acirc;n sağladığını ifade etmek gerekir.</p> <p>Azerbaycan&rsquo;a Karabağ&rsquo;da zaferin yolunu a&ccedil;an asıl fakt&ouml;r ise hi&ccedil; ş&uuml;phesiz Ermenistan karşısındaki asker&icirc; &uuml;st&uuml;nl&uuml;ğ&uuml; oldu. Somut rakamlar &uuml;zerinden konuşmak gerekirse, iki &uuml;lkenin asker&icirc; g&uuml;c&uuml; ve sahip oldukları silah sistemleri karşılaştırıldığında bu &uuml;st&uuml;nl&uuml;k a&ccedil;ık&ccedil;a g&ouml;r&uuml;l&uuml;yor. &Ouml;rneğin ABD merkezli araştırma kuruluşu Global Fire Power&rsquo;ın mevcut asker&icirc; g&uuml;&ccedil; endeksinde Azerbaycan 64&rsquo;&uuml;nc&uuml;, Ermenistan ise 111&rsquo;inci sırada yer alıyor. Daha da &ouml;zele inip iki &uuml;lkenin asker&icirc; g&uuml;c&uuml;ne bakıldığında, Karabağ operasyonunun başladığı 27 Eyl&uuml;l&rsquo;de Azerbaycan&rsquo;ın 67 bin aktif asker&icirc; personel sayısına karşılık Ermenistan&rsquo;ın 45 bin aktif asker&icirc; personeli bulunuyordu. [1]</p> <p>Armed Forces isimli platformun verilerine g&ouml;re ise Azerbaycan&rsquo;ın 2,7 milyar dolarlık yıllık asker&icirc; b&uuml;t&ccedil;esine karşılık Ermenistan&rsquo;ın 500 milyon dolarlık asker&icirc; b&uuml;t&ccedil;esi bulunuyor. Bu harcamaların somut birer &ccedil;ıktısı olarak, operasyon başladığı sıralarda kara kuvvetleri envanterlerinde Azerbaycan&rsquo;ın 665 tankına, bin 637 zırhlı aracına ve 740 top&ccedil;u sistemine karşılık Ermenistan&rsquo;ın 529 tankı, bin zırhlı aracı ve 293 top&ccedil;u sistemi bulunuyordu. Hava kuvvetlerinde ise Azerbaycan&rsquo;ın 13 &ccedil;ok fonksiyonlu u&ccedil;ağına, 5 savaş u&ccedil;ağına, 11 bombardıman u&ccedil;ağına ve 75 savaş helikopterine karşılık Ermenistan&rsquo;ın sadece 13 bombardıman u&ccedil;ağı ve 42 savaş helikopteri bulunmaktaydı. T&uuml;m bu rakamların g&ouml;sterdiği &uuml;zere, Azerbaycan operasyon başladığı sıralarda sahadaki asker&icirc; &uuml;st&uuml;nl&uuml;ğ&uuml; elinde bulunduruyordu. Ayrıca operasyon sonucunda Azerbaycan ordusunun Ermenistan&rsquo;a ait yaklaşık 5 milyar dolar değerinde silahı imha etmesi ya da ele ge&ccedil;irmesi dikkate alındığında, Ermenistan&rsquo;ın yaşadığı kayıp daha iyi anlaşılabilir. [2] S&ouml;z konusu a&ccedil;ık &uuml;st&uuml;nl&uuml;k ve kısa s&uuml;rede elde edilen asker&icirc; zafer, sert g&uuml;c&uuml;n ve ulusal kabiliyetlerin &uuml;lkeler i&ccedil;in h&acirc;l&acirc; ne kadar &ouml;nemli ve stratejik mahiyette olduğunu g&ouml;stermesi bakımından &ouml;nem taşıyor.</p> <h3>B&ouml;lgesel fakt&ouml;rler</h3> <p>Otuz iki yıl sonra Dağlık Karabağ meselesinin asker&icirc; bir zaferle &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml;n&uuml; getiren b&ouml;lgesel fakt&ouml;rlerden ilki ve en g&uuml;&ccedil;l&uuml;s&uuml; ise hi&ccedil; ş&uuml;phesiz T&uuml;rkiye&rsquo;nin desteğidir. Zira Ermeni g&uuml;&ccedil;lerinin &ouml;nemli enerji merkezi olan Tovuz&rsquo;a yaptığı ilk saldırıdan itibaren, Ankara y&ouml;netimi Azerbaycan&rsquo;ın yanında olduğunu a&ccedil;ık&ccedil;a g&ouml;sterdi ve t&uuml;m imkanlarıyla &ccedil;atışma boyunca Azerbaycan&rsquo;a destek verdi. S&ouml;z konusu desteğin &ouml;zellikle 2010 yılında T&uuml;rkiye ile Azerbaycan arasında imzalanan Stratejik Ortaklık ve Karşılıklı Yardım Anlaşması&rsquo;na dayandığını burada ifade etmek gerekir; &ccedil;&uuml;nk&uuml; s&ouml;z konusu anlaşmayla iki &uuml;lke arasındaki ilişkiler s&ouml;ylem d&uuml;zeyindeki destekten &ccedil;ıkarak hukuki bağlayıcılığı olan somut bir hale d&ouml;n&uuml;şt&uuml;. Bu &ccedil;er&ccedil;evede iki &uuml;lke, birinden birine bir saldırı olması durumunda t&uuml;m imkanlarıyla birbirlerine destek vereceklerini taahh&uuml;t ettiler. Bu sebeple T&uuml;rkiye Azerbaycan&rsquo;a &ccedil;atışmalar boyunca siyasi, asker&icirc; ve diplomatik a&ccedil;ılardan destek sundu. Bunlar arasında ise &ouml;zellikle Azerbaycan&rsquo;ın T&uuml;rkiye&rsquo;den insansız hava ara&ccedil;ları (İHA) tedarik etmesi ve bunları başarıyla kullanması, ona sahada dengelenmesi zor bir asker&icirc; &uuml;st&uuml;nl&uuml;k sağladı.</p> <p>Bir diğer &ouml;nemli b&ouml;lgesel fakt&ouml;r ise Rusya&rsquo;nın &ccedil;atışmalar boyunca izlediği pasif siyaset oldu. Zira Ermenistan&rsquo;ın bir nevi garant&ouml;rl&uuml;ğ&uuml;n&uuml; yapan Rusya&rsquo;nın, 30 yılı aşkın s&uuml;redir Dağlık Karabağ meselesinin &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml; yolundaki en &ouml;nemli engel olduğu biliniyordu. Fakat Rusya&rsquo;nın Ermenistan&rsquo;daki Nikol Paşinyan y&ouml;netimiyle yaşadığı siyasi sorunlar, Karabağ meselesi &uuml;zerinden Ermeni h&uuml;k&uuml;metini yıpratma siyaseti izlemesini beraberinde getirdi. 2018 yılında sokaklardan aldığı destekle y&ouml;netime gelen Paşinyan hep Batı yanlısı bir siyaset&ccedil;i olarak g&ouml;r&uuml;ld&uuml;. &Ouml;yle ki siyasi su&ccedil;lu olarak arandığı d&ouml;nemde ABD el&ccedil;iliğinde saklandığına dair dedikodular &ccedil;ıkmıştı; başbakan olduğunda ise Rusya&rsquo;ya yakın siyaset&ccedil;iler tutuklanarak hapse atıldılar. Aslında Paşinyan&rsquo;ın kendi d&ouml;neminde verdiği bu siyasi otonomi m&uuml;cadelesinden hoşlanmayan Moskova &ouml;ncelikle Paşinyan h&uuml;k&uuml;metini yıpratmak istedi. Buna paralel olarak, jeopolitik m&uuml;cadelelerin arttığı bir konjonkt&uuml;rde Karabağ sorununun &ccedil;&ouml;z&uuml;ms&uuml;z kalmasının uzun vadede Batılı g&uuml;&ccedil;lerin m&uuml;dahalesine zemin hazırlamasından &ccedil;ekindiği i&ccedil;in, Moskova sorunun &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml; &uuml;zerine mesai harcamaya başladı. Paşinyan y&ouml;netimini zorlayarak yedi rayonun beşinin Azerbaycan&rsquo;a bırakılması gerektiğini dile getirdi. Buna yanaşmayan Paşinyan y&ouml;netimine ise &ccedil;atışmaların Ermenistan topraklarına sı&ccedil;ramadığı gerek&ccedil;esiyle beklediği desteği vermedi.</p> <p>Değinilmesi gereken ve zaferin ortaya &ccedil;ıkmasında etkili olan bir diğer b&ouml;lgesel fakt&ouml;r ise İran&rsquo;ın &ccedil;atışmalara dair yaşadığı ikilem ve i&ccedil; g&uuml;venlik endişelerinin ortaya &ccedil;ıkardığı siyasi zayıflıktı. İran&rsquo;ın &ccedil;atışma boyunca aldığı pozisyona bakıldığında, G&uuml;ney Kafkasya&rsquo;daki etkinliğini artırma arayışından ziyade, &ouml;ncelikle İsrail&rsquo;in Azerbaycan&rsquo;a destek vermesinden rahatsız olduğu ve sınır b&ouml;lgesinde yaşanan &ccedil;atışmaların İran&rsquo;ın kuzeyindeki Azeri b&ouml;lgelerine sı&ccedil;ramasından endişe duyduğu g&ouml;r&uuml;ld&uuml;. Her ne kadar Rusya &uuml;zerinden gelen yardımların sınırdan Karabağ b&ouml;lgesine ulaştırılmasında rol oynasa da, i&ccedil; g&uuml;venlik endişeleriyle &ccedil;atışmaya doğrudan m&uuml;dahil g&ouml;r&uuml;nmemek amacıyla &ccedil;aba sarf etti. Bu bakımdan İran coğrafi yakınlığı sebebiyle &ccedil;atışma sonrası oluşan jeopolitik denklemin i&ccedil;inde yer alamadı, i&ccedil; g&uuml;venlik endişeleri sebebiyle y&uuml;ksek perdeden angajmana giremedi ve &ccedil;atışma boyunca sınır muhafız g&uuml;&ccedil;lerini tahkim etmekten ve &uuml;lke i&ccedil;inde ger&ccedil;ekleştirilen protestolara y&ouml;nelik sert &ouml;nlemler almaktan &ouml;te, sahada dengeleri değiştirebilecek bir politika ortaya koyamadı. Bu durum bir yandan Dağlık Karabağ sorununun &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml;n&uuml; daha az akt&ouml;rl&uuml; ve &ccedil;&ouml;z&uuml;lmesi kolay bir hale getirirken diğer yandan İran&rsquo;ın b&ouml;lgedeki etkisinin zayıflaması sonucunu ortaya &ccedil;ıkardı.</p> <p>Sonu&ccedil; olarak, b&ouml;lgesel a&ccedil;ıdan T&uuml;rkiye&rsquo;nin Azerbaycan&rsquo;a verdiği &ccedil;ok boyutlu stratejik destek, Rusya&rsquo;nın Paşinyan y&ouml;netimini bir nevi cezalandırmak istemesi ve İran&rsquo;ın i&ccedil; g&uuml;venlik kaygılarıyla izlediği d&uuml;ş&uuml;k angajman bir araya gelince, 32 yıldır &ccedil;&ouml;z&uuml;lemeyen Karabağ meselesi 44 g&uuml;n kısa bir s&uuml;rede &ccedil;&ouml;z&uuml;me kavuşmuş oldu.</p> <h3>Uluslararası fakt&ouml;rler</h3> <p>Azerbaycan&rsquo;ın Karabağ&rsquo;da zafere ulaşmasında rol oynayan uluslararası fakt&ouml;rleri de g&ouml;zden ka&ccedil;ırmamak gerekiyor. Burada &ouml;ncelikle, d&uuml;nya genelinde neredeyse t&uuml;m &uuml;lkelerin yeni tip koronavir&uuml;s (Kovid-19) kriziyle meşgul olmalarından &ouml;t&uuml;r&uuml; Karabağ meselesine vakit ayıramadıklarını s&ouml;yleyebiliriz. Bununla ilintili olarak, Karabağ meselesi doğrudan Azerbaycan ve Ermenistan&rsquo;ı ilgilendiren bir mesele olduğu i&ccedil;in, bir&ccedil;ok &uuml;lke kendisini ilgilendirmeyen bu operasyona &ccedil;ok fazla ilgi g&ouml;stermedi. Haliyle, operasyonun daha ilk g&uuml;nlerinde, Erivan y&ouml;netiminin dışarıdan destek bulma &ccedil;abaları akamete uğradı. Bu da Azerbaycan&rsquo;ın Ermenistan ile sahada baş başa kalmasına olanak sağlayarak g&uuml;n&uuml;n sonunda zaferin &ouml;n&uuml;n&uuml; a&ccedil;mış oldu.</p> <p>Bu bağlamda, Ermenistan&rsquo;ın Karabağ&rsquo;da bel bağladığı &uuml;lkeler arasında ilk sıralarda yer alan ABD&rsquo;nin s&uuml;re&ccedil; boyunca pasif kalmasının Azerbaycan&rsquo;ın zafere ulaşmasında &ouml;nemli rol oynadığını rahatlıkla ifade edebiliriz. Zira Erivan y&ouml;netimi operasyon başladıktan hemen sonra Rusya ve Fransa ile birlikte Avrupa G&uuml;venlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Minsk Grubu &uuml;yesi olan ABD&rsquo;nin s&uuml;rece aktif şekilde dahil olarak kendisine destek vereceğini &uuml;mit etmişti. Ancak malum olunduğu &uuml;zere, 2020 ABD başkanlık se&ccedil;iminin Donald Trump ve Joe Biden arasında başa baş gitmesi nedeniyle, Trump y&ouml;netimi se&ccedil;im sonu&ccedil;larını riske atabilecek bir hamle yapmaktan geri durdu. Buna paralel olarak, se&ccedil;imlerden &ouml;t&uuml;r&uuml; ABD, dışarıda yaşananlardan ziyade i&ccedil;eride yaşananlara &ouml;ncelik verdi. Bu da ABD&rsquo;nin Ermenistan&rsquo;a olası siyasi ve asker&icirc; desteğinin &ouml;n&uuml;ne ge&ccedil;erek Azerbaycan&rsquo;ın kısa s&uuml;rede zafere ulaşmasında &ouml;nemli rol oynadı. Nitekim &uuml;st d&uuml;zey Ermeni siyaset&ccedil;ilerin ve ABD&rsquo;deki Ermeni lobi &ouml;rg&uuml;tlerinin aktif &ccedil;abalarına rağmen, Trump y&ouml;netimi taraflar arasında sadece bir kez ateşkesin sağlanmasına &ouml;nc&uuml;l&uuml;k etti. Ancak Ermenistan&rsquo;ın saatler sonra yeniden saldırması &uuml;zerine ateşkes başarısız oldu. H&uuml;lasa Trump ve Biden arasındaki başkanlık yarışı nedeniyle &uuml;lkenin kendi i&ccedil; g&uuml;ndemine odaklanmasından &ouml;t&uuml;r&uuml;, ABD Karabağ&rsquo;daki gelişmeleri b&uuml;y&uuml;k oranda izlemekle yetindi ve b&ouml;ylece Ermenistan&rsquo;ın b&uuml;t&uuml;n &uuml;mitlerini boşa &ccedil;ıkardı.</p> <p>&Ouml;te yandan, Azerbaycan&rsquo;ın Karabağ&rsquo;daki işgali sona erdirmek i&ccedil;in operasyon başlatması &uuml;zerine, Erivan y&ouml;netimi uluslararası &ouml;rg&uuml;tler nezdinde de destek arayışına başladı; fakat g&uuml;n&uuml;n sonunda &uuml;mit ettiği desteği hi&ccedil;bir şekilde bulamadı. Bu &ccedil;er&ccedil;evede, &ouml;rneğin bizzat Ermenistan Cumhurbaşkanı Armen Sarkisyan operasyonun kızıştığı d&ouml;nemde NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg&rsquo;le g&ouml;r&uuml;şerek kendilerine destek verilmesi talebinde bulundu; fakat beklediği desteği bulamadı. Zira NATO Kafkasları Rusya&rsquo;nın arka bah&ccedil;esi olarak g&ouml;rd&uuml;ğ&uuml; i&ccedil;in, &ldquo;alan dışı&rdquo; konseptini &ouml;ne s&uuml;rerek olası bir m&uuml;dahaleye hi&ccedil;bir şekilde yanaşmadı ve Ermenistan&rsquo;a kapıları kapattı. Nitekim NATO y&ouml;netimi, operasyonun devam ettiği bir bu&ccedil;uk ay boyunca, taraflara sadece m&uuml;zakere &ccedil;ağrıları yaparak tarafsızlığını muhafaza etti.</p> <p>NATO&rsquo;ya benzer şekilde, Avrupa Birliği (AB) de kurumsal olarak Karabağ meselesinde bir taraf benimsemeyerek tarafsız kaldı. &Uuml;ye &uuml;lkelerden sadece Fransa, Ermeni lobisinin etkisiyle ve b&ouml;lgedeki reel-politik hedeflerinden &ouml;t&uuml;r&uuml; s&uuml;rece m&uuml;dahil oldu ve Ermenistan&rsquo;a siyasi ve asker&icirc; destek verdi. Diğer &uuml;ye &uuml;lkelerse Br&uuml;ksel&rsquo;in tutumunu takip ederek tarafsız kalmayı yeğlediler. Her ne kadar Avrupa Parlamentosu (AP) &uuml;yeleri Ermenistan&rsquo;a destek verilmesine y&ouml;nelik kararlar aldırmaya &ccedil;alıştılarsa da AB&rsquo;nin icra makamları bu &ccedil;abalara prim vermedi. Burada, AB&rsquo;nin ge&ccedil;miş yıllarda yaşadığı G&uuml;rcistan ve Ukrayna tecr&uuml;belerinden &ouml;t&uuml;r&uuml;, Kafkaslarda Rusya ile karşı karşıya gelmek istememesi, s&uuml;re&ccedil; boyunca sergilenen pasif tutumun en &ouml;nemli sebebi olarak g&ouml;r&uuml;lebilir. Buna ilaveten, Azerbaycan&rsquo;ın Şah Deniz 2 sahasından Avrupa&rsquo;ya doğalgaz taşıyacak Trans-Adriyatik doğal gaz boru hattı projesi &ccedil;atışmalar devam ederken bitirildiğinden, &ouml;zellikle Almanya gibi dışarıdan doğalgaza bağımlı &uuml;lkeler, enerji arzının devamlılığı ve &ccedil;eşitliliği i&ccedil;in Bak&uuml; y&ouml;netimiyle karşı karşıya gelmek istemediler. Dolayısıyla kurumsal olarak AB&rsquo;nin ve bir&ccedil;ok &uuml;ye &uuml;lkenin Karabağ meselesinde dikkatli davranmasını ekonomi-politik endişeler kapsamında değerlendirilebiliriz.</p> <p>Son olarak BM&rsquo;ye bakıldığında ise kurumun zaten aldığı kararlarla ilk g&uuml;nden beri işgale karşı &ccedil;ıktığı g&ouml;r&uuml;l&uuml;yor. &Ouml;rneğin BM G&uuml;venlik Konseyi (BMGK) 30 Nisan 1993 tarihinde aldığı kararla, Azerbaycan&rsquo;a ait Dağlık Karabağ b&ouml;lgesinin Ermenistan tarafından hukuka aykırı şekilde işgal edildiğini kabul etmiş ve Ermeni g&uuml;&ccedil;lerin derhal b&ouml;lgeden &ccedil;ekilmesini istemişti. Fakat aradan ge&ccedil;en s&uuml;re zarfında Ermenistan bu kararı hi&ccedil;e saymış ve işgale devam etmişti. Bu a&ccedil;ıdan bakıldığında, Azerbaycan&rsquo;ın 27 Eyl&uuml;l&rsquo;de başlattığı operasyon boyunca Ermenistan&rsquo;ın BM&rsquo;den bir destek bulması s&ouml;z konusu değildi. Ayrıca operasyon sona erene kadar Ermenistan Azerbaycan&rsquo;ın b&ouml;lgede sivilleri hedef aldığına dair yalan haberleri dolaşıma sokarak BM&rsquo;nin ilgisini &ccedil;ekmeye &ccedil;alışmışsa da bunlara itibar edilmemesi, Erivan y&ouml;netimine duyulan g&uuml;vensizliği g&ouml;stermesi bakımından da &ouml;nemli bir ayrıntı teşkil ediyor.</p> <p>Sonu&ccedil; olarak ulusal, b&ouml;lgesel ve uluslararası olmak &uuml;zere &uuml;&ccedil; seviyeden oluşan t&uuml;m bu fakt&ouml;rler, operasyonun 44 g&uuml;n gibi kısa bir s&uuml;rede başarıya ulaşmasının daha rahat anlaşılmasını sağlıyor. Bir başka ifadeyle, cephede g&ouml;sterilen asker&icirc; başarının ve stratejilerin yanı sıra, bir b&uuml;t&uuml;n halinde t&uuml;m bu fakt&ouml;rlerin de zafer &uuml;zerinde belirleyici olduğu s&ouml;ylenmeli.</p> <p>[SETA Avrupa Araştırmaları Direkt&ouml;rl&uuml;ğ&uuml;&rsquo;nde g&ouml;revli olan Hacı Mehmet Boyraz Sakarya &Uuml;niversitesi Uluslararası İlişkiler B&ouml;l&uuml;m&uuml;&rsquo;nde doktora &ccedil;alışmalarına devam etmektedir]</p> <p>[SETA Avrupa Araştırmaları Direkt&ouml;rl&uuml;ğ&uuml;&rsquo;nde g&ouml;revli olan Oğuz G&uuml;ng&ouml;rmez Marmara &Uuml;niversitesi Uluslararası İlişkiler B&ouml;l&uuml;m&uuml;&rsquo;nde doktora &ccedil;alışmalarına devam etmektedir]</p> <p>[1] İki &uuml;lkenin asker&icirc; g&uuml;&ccedil;leriyle ilgili paylaşılan t&uuml;m veriler şu kaynaktan derlenmiştir: https://armedforces.eu/compare/country_Azerbaijan_vs_Armenia</p> <p>[2] https://www.aa.com.tr/tr/azerbaycan-cephe-hatti/ermenistanin-2-daglik-karabag-savasinda-imha-edilen-silahlarinin-maddi-karsiligi-4-8-milyar-dolar/2066420</p>
Karabağ'da Azerbaycan lehine gelişen sürece dair genel bir değerlendirme yapıldığında, yaklaşık bir buçuk ay süren operasyonun başarıya ulaşmasının arka planındaki faktörler ulusal, bölgesel ve uluslararası faktörler olarak üçe ayrılabilir.
<p>1988 yılından beri &ccedil;&ouml;z&uuml;ms&uuml;z bir şekilde g&uuml;n&uuml;m&uuml;ze kadar gelen ve donmuş bir &ccedil;atışma olarak nitelendirilen&nbsp;Dağlık Karabağ&nbsp;meselesi, 32 yıl sonra&nbsp;Azerbaycan&nbsp;ordusunun başarılı operasyonuyla epey kısa bir s&uuml;re i&ccedil;inde Azerbaycan lehine &ccedil;&ouml;z&uuml;me kavuşturuldu. S&uuml;rece dair genel bir değerlendirme yapıldığında, yaklaşık bir bu&ccedil;uk ay s&uuml;ren operasyonun başarıya ulaşmasının arka planındaki fakt&ouml;rler ulusal, b&ouml;lgesel ve uluslararası fakt&ouml;rler olarak &uuml;&ccedil;e ayrılabilir. Bu fakt&ouml;rleri bir b&uuml;t&uuml;n halinde değerlendirip anatomisini &ccedil;ıkarmak, Karabağ&rsquo;da zaferin anlaşılması a&ccedil;ısından &ouml;nem arz ediyor.</p> <h3>Ulusal fakt&ouml;rler</h3> <p>Azerbaycan&rsquo;ı Karabağ&rsquo;da zafere g&ouml;t&uuml;ren ulusal fakt&ouml;rlere baktığımızda karşımıza &ccedil;ıkan ilk husus Azerbaycan&rsquo;ın bu meseledeki haklılığıdır. Zira Ermenistan Soğuk Savaş sonrası d&ouml;nemin Kafkaslarda oluşturduğu g&uuml;&ccedil; boşluğu sayesinde, Azerbaycan&rsquo;a ait Dağlık Karabağ&rsquo;ı uluslararası hukuk prensiplerini hi&ccedil;e sayarak işgal etmişti. Aradan ge&ccedil;en yaklaşık otuz yıl boyunca, Birleşmiş Milletler (BM) başta olmak &uuml;zere bir&ccedil;ok uluslararası &ouml;rg&uuml;t Ermenistan&rsquo;a işgali sonlandırma &ccedil;ağrısı yapmış, fakat Erivan y&ouml;netimi bu &ccedil;ağrıları karşılıksız bırakarak işgali s&uuml;rd&uuml;rm&uuml;şt&uuml;. Haliyle Azerbaycan 27 Eyl&uuml;l&rsquo;de başlattığı operasyonda her y&ouml;nden haklıydı ve bu haklılığı uluslararası kamuoyunun vicdanında da kabul ediliyordu. Zaten Ermenistan dışında hi&ccedil;bir &uuml;lkenin Azerbaycan&rsquo;a neden operasyon başlattığını sormaması, bu haklılığın somut bir g&ouml;stergesi. Ayrıca bu haklılığın meydana getirdiği siyasi &ouml;zg&uuml;venin ve toplumsal birliğin, Azerbaycan&rsquo;ın operasyona kenetlenmesine de imk&acirc;n sağladığını ifade etmek gerekir.</p> <p>Azerbaycan&rsquo;a Karabağ&rsquo;da zaferin yolunu a&ccedil;an asıl fakt&ouml;r ise hi&ccedil; ş&uuml;phesiz Ermenistan karşısındaki asker&icirc; &uuml;st&uuml;nl&uuml;ğ&uuml; oldu. Somut rakamlar &uuml;zerinden konuşmak gerekirse, iki &uuml;lkenin asker&icirc; g&uuml;c&uuml; ve sahip oldukları silah sistemleri karşılaştırıldığında bu &uuml;st&uuml;nl&uuml;k a&ccedil;ık&ccedil;a g&ouml;r&uuml;l&uuml;yor. &Ouml;rneğin ABD merkezli araştırma kuruluşu Global Fire Power&rsquo;ın mevcut asker&icirc; g&uuml;&ccedil; endeksinde Azerbaycan 64&rsquo;&uuml;nc&uuml;, Ermenistan ise 111&rsquo;inci sırada yer alıyor. Daha da &ouml;zele inip iki &uuml;lkenin asker&icirc; g&uuml;c&uuml;ne bakıldığında, Karabağ operasyonunun başladığı 27 Eyl&uuml;l&rsquo;de Azerbaycan&rsquo;ın 67 bin aktif asker&icirc; personel sayısına karşılık Ermenistan&rsquo;ın 45 bin aktif asker&icirc; personeli bulunuyordu. [1]</p> <p>Armed Forces isimli platformun verilerine g&ouml;re ise Azerbaycan&rsquo;ın 2,7 milyar dolarlık yıllık asker&icirc; b&uuml;t&ccedil;esine karşılık Ermenistan&rsquo;ın 500 milyon dolarlık asker&icirc; b&uuml;t&ccedil;esi bulunuyor. Bu harcamaların somut birer &ccedil;ıktısı olarak, operasyon başladığı sıralarda kara kuvvetleri envanterlerinde Azerbaycan&rsquo;ın 665 tankına, bin 637 zırhlı aracına ve 740 top&ccedil;u sistemine karşılık Ermenistan&rsquo;ın 529 tankı, bin zırhlı aracı ve 293 top&ccedil;u sistemi bulunuyordu. Hava kuvvetlerinde ise Azerbaycan&rsquo;ın 13 &ccedil;ok fonksiyonlu u&ccedil;ağına, 5 savaş u&ccedil;ağına, 11 bombardıman u&ccedil;ağına ve 75 savaş helikopterine karşılık Ermenistan&rsquo;ın sadece 13 bombardıman u&ccedil;ağı ve 42 savaş helikopteri bulunmaktaydı. T&uuml;m bu rakamların g&ouml;sterdiği &uuml;zere, Azerbaycan operasyon başladığı sıralarda sahadaki asker&icirc; &uuml;st&uuml;nl&uuml;ğ&uuml; elinde bulunduruyordu. Ayrıca operasyon sonucunda Azerbaycan ordusunun Ermenistan&rsquo;a ait yaklaşık 5 milyar dolar değerinde silahı imha etmesi ya da ele ge&ccedil;irmesi dikkate alındığında, Ermenistan&rsquo;ın yaşadığı kayıp daha iyi anlaşılabilir. [2] S&ouml;z konusu a&ccedil;ık &uuml;st&uuml;nl&uuml;k ve kısa s&uuml;rede elde edilen asker&icirc; zafer, sert g&uuml;c&uuml;n ve ulusal kabiliyetlerin &uuml;lkeler i&ccedil;in h&acirc;l&acirc; ne kadar &ouml;nemli ve stratejik mahiyette olduğunu g&ouml;stermesi bakımından &ouml;nem taşıyor.</p> <h3>B&ouml;lgesel fakt&ouml;rler</h3> <p>Otuz iki yıl sonra Dağlık Karabağ meselesinin asker&icirc; bir zaferle &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml;n&uuml; getiren b&ouml;lgesel fakt&ouml;rlerden ilki ve en g&uuml;&ccedil;l&uuml;s&uuml; ise hi&ccedil; ş&uuml;phesiz T&uuml;rkiye&rsquo;nin desteğidir. Zira Ermeni g&uuml;&ccedil;lerinin &ouml;nemli enerji merkezi olan Tovuz&rsquo;a yaptığı ilk saldırıdan itibaren, Ankara y&ouml;netimi Azerbaycan&rsquo;ın yanında olduğunu a&ccedil;ık&ccedil;a g&ouml;sterdi ve t&uuml;m imkanlarıyla &ccedil;atışma boyunca Azerbaycan&rsquo;a destek verdi. S&ouml;z konusu desteğin &ouml;zellikle 2010 yılında T&uuml;rkiye ile Azerbaycan arasında imzalanan Stratejik Ortaklık ve Karşılıklı Yardım Anlaşması&rsquo;na dayandığını burada ifade etmek gerekir; &ccedil;&uuml;nk&uuml; s&ouml;z konusu anlaşmayla iki &uuml;lke arasındaki ilişkiler s&ouml;ylem d&uuml;zeyindeki destekten &ccedil;ıkarak hukuki bağlayıcılığı olan somut bir hale d&ouml;n&uuml;şt&uuml;. Bu &ccedil;er&ccedil;evede iki &uuml;lke, birinden birine bir saldırı olması durumunda t&uuml;m imkanlarıyla birbirlerine destek vereceklerini taahh&uuml;t ettiler. Bu sebeple T&uuml;rkiye Azerbaycan&rsquo;a &ccedil;atışmalar boyunca siyasi, asker&icirc; ve diplomatik a&ccedil;ılardan destek sundu. Bunlar arasında ise &ouml;zellikle Azerbaycan&rsquo;ın T&uuml;rkiye&rsquo;den insansız hava ara&ccedil;ları (İHA) tedarik etmesi ve bunları başarıyla kullanması, ona sahada dengelenmesi zor bir asker&icirc; &uuml;st&uuml;nl&uuml;k sağladı.</p> <p>Bir diğer &ouml;nemli b&ouml;lgesel fakt&ouml;r ise Rusya&rsquo;nın &ccedil;atışmalar boyunca izlediği pasif siyaset oldu. Zira Ermenistan&rsquo;ın bir nevi garant&ouml;rl&uuml;ğ&uuml;n&uuml; yapan Rusya&rsquo;nın, 30 yılı aşkın s&uuml;redir Dağlık Karabağ meselesinin &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml; yolundaki en &ouml;nemli engel olduğu biliniyordu. Fakat Rusya&rsquo;nın Ermenistan&rsquo;daki Nikol Paşinyan y&ouml;netimiyle yaşadığı siyasi sorunlar, Karabağ meselesi &uuml;zerinden Ermeni h&uuml;k&uuml;metini yıpratma siyaseti izlemesini beraberinde getirdi. 2018 yılında sokaklardan aldığı destekle y&ouml;netime gelen Paşinyan hep Batı yanlısı bir siyaset&ccedil;i olarak g&ouml;r&uuml;ld&uuml;. &Ouml;yle ki siyasi su&ccedil;lu olarak arandığı d&ouml;nemde ABD el&ccedil;iliğinde saklandığına dair dedikodular &ccedil;ıkmıştı; başbakan olduğunda ise Rusya&rsquo;ya yakın siyaset&ccedil;iler tutuklanarak hapse atıldılar. Aslında Paşinyan&rsquo;ın kendi d&ouml;neminde verdiği bu siyasi otonomi m&uuml;cadelesinden hoşlanmayan Moskova &ouml;ncelikle Paşinyan h&uuml;k&uuml;metini yıpratmak istedi. Buna paralel olarak, jeopolitik m&uuml;cadelelerin arttığı bir konjonkt&uuml;rde Karabağ sorununun &ccedil;&ouml;z&uuml;ms&uuml;z kalmasının uzun vadede Batılı g&uuml;&ccedil;lerin m&uuml;dahalesine zemin hazırlamasından &ccedil;ekindiği i&ccedil;in, Moskova sorunun &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml; &uuml;zerine mesai harcamaya başladı. Paşinyan y&ouml;netimini zorlayarak yedi rayonun beşinin Azerbaycan&rsquo;a bırakılması gerektiğini dile getirdi. Buna yanaşmayan Paşinyan y&ouml;netimine ise &ccedil;atışmaların Ermenistan topraklarına sı&ccedil;ramadığı gerek&ccedil;esiyle beklediği desteği vermedi.</p> <p>Değinilmesi gereken ve zaferin ortaya &ccedil;ıkmasında etkili olan bir diğer b&ouml;lgesel fakt&ouml;r ise İran&rsquo;ın &ccedil;atışmalara dair yaşadığı ikilem ve i&ccedil; g&uuml;venlik endişelerinin ortaya &ccedil;ıkardığı siyasi zayıflıktı. İran&rsquo;ın &ccedil;atışma boyunca aldığı pozisyona bakıldığında, G&uuml;ney Kafkasya&rsquo;daki etkinliğini artırma arayışından ziyade, &ouml;ncelikle İsrail&rsquo;in Azerbaycan&rsquo;a destek vermesinden rahatsız olduğu ve sınır b&ouml;lgesinde yaşanan &ccedil;atışmaların İran&rsquo;ın kuzeyindeki Azeri b&ouml;lgelerine sı&ccedil;ramasından endişe duyduğu g&ouml;r&uuml;ld&uuml;. Her ne kadar Rusya &uuml;zerinden gelen yardımların sınırdan Karabağ b&ouml;lgesine ulaştırılmasında rol oynasa da, i&ccedil; g&uuml;venlik endişeleriyle &ccedil;atışmaya doğrudan m&uuml;dahil g&ouml;r&uuml;nmemek amacıyla &ccedil;aba sarf etti. Bu bakımdan İran coğrafi yakınlığı sebebiyle &ccedil;atışma sonrası oluşan jeopolitik denklemin i&ccedil;inde yer alamadı, i&ccedil; g&uuml;venlik endişeleri sebebiyle y&uuml;ksek perdeden angajmana giremedi ve &ccedil;atışma boyunca sınır muhafız g&uuml;&ccedil;lerini tahkim etmekten ve &uuml;lke i&ccedil;inde ger&ccedil;ekleştirilen protestolara y&ouml;nelik sert &ouml;nlemler almaktan &ouml;te, sahada dengeleri değiştirebilecek bir politika ortaya koyamadı. Bu durum bir yandan Dağlık Karabağ sorununun &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml;n&uuml; daha az akt&ouml;rl&uuml; ve &ccedil;&ouml;z&uuml;lmesi kolay bir hale getirirken diğer yandan İran&rsquo;ın b&ouml;lgedeki etkisinin zayıflaması sonucunu ortaya &ccedil;ıkardı.</p> <p>Sonu&ccedil; olarak, b&ouml;lgesel a&ccedil;ıdan T&uuml;rkiye&rsquo;nin Azerbaycan&rsquo;a verdiği &ccedil;ok boyutlu stratejik destek, Rusya&rsquo;nın Paşinyan y&ouml;netimini bir nevi cezalandırmak istemesi ve İran&rsquo;ın i&ccedil; g&uuml;venlik kaygılarıyla izlediği d&uuml;ş&uuml;k angajman bir araya gelince, 32 yıldır &ccedil;&ouml;z&uuml;lemeyen Karabağ meselesi 44 g&uuml;n kısa bir s&uuml;rede &ccedil;&ouml;z&uuml;me kavuşmuş oldu.</p> <h3>Uluslararası fakt&ouml;rler</h3> <p>Azerbaycan&rsquo;ın Karabağ&rsquo;da zafere ulaşmasında rol oynayan uluslararası fakt&ouml;rleri de g&ouml;zden ka&ccedil;ırmamak gerekiyor. Burada &ouml;ncelikle, d&uuml;nya genelinde neredeyse t&uuml;m &uuml;lkelerin yeni tip koronavir&uuml;s (Kovid-19) kriziyle meşgul olmalarından &ouml;t&uuml;r&uuml; Karabağ meselesine vakit ayıramadıklarını s&ouml;yleyebiliriz. Bununla ilintili olarak, Karabağ meselesi doğrudan Azerbaycan ve Ermenistan&rsquo;ı ilgilendiren bir mesele olduğu i&ccedil;in, bir&ccedil;ok &uuml;lke kendisini ilgilendirmeyen bu operasyona &ccedil;ok fazla ilgi g&ouml;stermedi. Haliyle, operasyonun daha ilk g&uuml;nlerinde, Erivan y&ouml;netiminin dışarıdan destek bulma &ccedil;abaları akamete uğradı. Bu da Azerbaycan&rsquo;ın Ermenistan ile sahada baş başa kalmasına olanak sağlayarak g&uuml;n&uuml;n sonunda zaferin &ouml;n&uuml;n&uuml; a&ccedil;mış oldu.</p> <p>Bu bağlamda, Ermenistan&rsquo;ın Karabağ&rsquo;da bel bağladığı &uuml;lkeler arasında ilk sıralarda yer alan ABD&rsquo;nin s&uuml;re&ccedil; boyunca pasif kalmasının Azerbaycan&rsquo;ın zafere ulaşmasında &ouml;nemli rol oynadığını rahatlıkla ifade edebiliriz. Zira Erivan y&ouml;netimi operasyon başladıktan hemen sonra Rusya ve Fransa ile birlikte Avrupa G&uuml;venlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Minsk Grubu &uuml;yesi olan ABD&rsquo;nin s&uuml;rece aktif şekilde dahil olarak kendisine destek vereceğini &uuml;mit etmişti. Ancak malum olunduğu &uuml;zere, 2020 ABD başkanlık se&ccedil;iminin Donald Trump ve Joe Biden arasında başa baş gitmesi nedeniyle, Trump y&ouml;netimi se&ccedil;im sonu&ccedil;larını riske atabilecek bir hamle yapmaktan geri durdu. Buna paralel olarak, se&ccedil;imlerden &ouml;t&uuml;r&uuml; ABD, dışarıda yaşananlardan ziyade i&ccedil;eride yaşananlara &ouml;ncelik verdi. Bu da ABD&rsquo;nin Ermenistan&rsquo;a olası siyasi ve asker&icirc; desteğinin &ouml;n&uuml;ne ge&ccedil;erek Azerbaycan&rsquo;ın kısa s&uuml;rede zafere ulaşmasında &ouml;nemli rol oynadı. Nitekim &uuml;st d&uuml;zey Ermeni siyaset&ccedil;ilerin ve ABD&rsquo;deki Ermeni lobi &ouml;rg&uuml;tlerinin aktif &ccedil;abalarına rağmen, Trump y&ouml;netimi taraflar arasında sadece bir kez ateşkesin sağlanmasına &ouml;nc&uuml;l&uuml;k etti. Ancak Ermenistan&rsquo;ın saatler sonra yeniden saldırması &uuml;zerine ateşkes başarısız oldu. H&uuml;lasa Trump ve Biden arasındaki başkanlık yarışı nedeniyle &uuml;lkenin kendi i&ccedil; g&uuml;ndemine odaklanmasından &ouml;t&uuml;r&uuml;, ABD Karabağ&rsquo;daki gelişmeleri b&uuml;y&uuml;k oranda izlemekle yetindi ve b&ouml;ylece Ermenistan&rsquo;ın b&uuml;t&uuml;n &uuml;mitlerini boşa &ccedil;ıkardı.</p> <p>&Ouml;te yandan, Azerbaycan&rsquo;ın Karabağ&rsquo;daki işgali sona erdirmek i&ccedil;in operasyon başlatması &uuml;zerine, Erivan y&ouml;netimi uluslararası &ouml;rg&uuml;tler nezdinde de destek arayışına başladı; fakat g&uuml;n&uuml;n sonunda &uuml;mit ettiği desteği hi&ccedil;bir şekilde bulamadı. Bu &ccedil;er&ccedil;evede, &ouml;rneğin bizzat Ermenistan Cumhurbaşkanı Armen Sarkisyan operasyonun kızıştığı d&ouml;nemde NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg&rsquo;le g&ouml;r&uuml;şerek kendilerine destek verilmesi talebinde bulundu; fakat beklediği desteği bulamadı. Zira NATO Kafkasları Rusya&rsquo;nın arka bah&ccedil;esi olarak g&ouml;rd&uuml;ğ&uuml; i&ccedil;in, &ldquo;alan dışı&rdquo; konseptini &ouml;ne s&uuml;rerek olası bir m&uuml;dahaleye hi&ccedil;bir şekilde yanaşmadı ve Ermenistan&rsquo;a kapıları kapattı. Nitekim NATO y&ouml;netimi, operasyonun devam ettiği bir bu&ccedil;uk ay boyunca, taraflara sadece m&uuml;zakere &ccedil;ağrıları yaparak tarafsızlığını muhafaza etti.</p> <p>NATO&rsquo;ya benzer şekilde, Avrupa Birliği (AB) de kurumsal olarak Karabağ meselesinde bir taraf benimsemeyerek tarafsız kaldı. &Uuml;ye &uuml;lkelerden sadece Fransa, Ermeni lobisinin etkisiyle ve b&ouml;lgedeki reel-politik hedeflerinden &ouml;t&uuml;r&uuml; s&uuml;rece m&uuml;dahil oldu ve Ermenistan&rsquo;a siyasi ve asker&icirc; destek verdi. Diğer &uuml;ye &uuml;lkelerse Br&uuml;ksel&rsquo;in tutumunu takip ederek tarafsız kalmayı yeğlediler. Her ne kadar Avrupa Parlamentosu (AP) &uuml;yeleri Ermenistan&rsquo;a destek verilmesine y&ouml;nelik kararlar aldırmaya &ccedil;alıştılarsa da AB&rsquo;nin icra makamları bu &ccedil;abalara prim vermedi. Burada, AB&rsquo;nin ge&ccedil;miş yıllarda yaşadığı G&uuml;rcistan ve Ukrayna tecr&uuml;belerinden &ouml;t&uuml;r&uuml;, Kafkaslarda Rusya ile karşı karşıya gelmek istememesi, s&uuml;re&ccedil; boyunca sergilenen pasif tutumun en &ouml;nemli sebebi olarak g&ouml;r&uuml;lebilir. Buna ilaveten, Azerbaycan&rsquo;ın Şah Deniz 2 sahasından Avrupa&rsquo;ya doğalgaz taşıyacak Trans-Adriyatik doğal gaz boru hattı projesi &ccedil;atışmalar devam ederken bitirildiğinden, &ouml;zellikle Almanya gibi dışarıdan doğalgaza bağımlı &uuml;lkeler, enerji arzının devamlılığı ve &ccedil;eşitliliği i&ccedil;in Bak&uuml; y&ouml;netimiyle karşı karşıya gelmek istemediler. Dolayısıyla kurumsal olarak AB&rsquo;nin ve bir&ccedil;ok &uuml;ye &uuml;lkenin Karabağ meselesinde dikkatli davranmasını ekonomi-politik endişeler kapsamında değerlendirilebiliriz.</p> <p>Son olarak BM&rsquo;ye bakıldığında ise kurumun zaten aldığı kararlarla ilk g&uuml;nden beri işgale karşı &ccedil;ıktığı g&ouml;r&uuml;l&uuml;yor. &Ouml;rneğin BM G&uuml;venlik Konseyi (BMGK) 30 Nisan 1993 tarihinde aldığı kararla, Azerbaycan&rsquo;a ait Dağlık Karabağ b&ouml;lgesinin Ermenistan tarafından hukuka aykırı şekilde işgal edildiğini kabul etmiş ve Ermeni g&uuml;&ccedil;lerin derhal b&ouml;lgeden &ccedil;ekilmesini istemişti. Fakat aradan ge&ccedil;en s&uuml;re zarfında Ermenistan bu kararı hi&ccedil;e saymış ve işgale devam etmişti. Bu a&ccedil;ıdan bakıldığında, Azerbaycan&rsquo;ın 27 Eyl&uuml;l&rsquo;de başlattığı operasyon boyunca Ermenistan&rsquo;ın BM&rsquo;den bir destek bulması s&ouml;z konusu değildi. Ayrıca operasyon sona erene kadar Ermenistan Azerbaycan&rsquo;ın b&ouml;lgede sivilleri hedef aldığına dair yalan haberleri dolaşıma sokarak BM&rsquo;nin ilgisini &ccedil;ekmeye &ccedil;alışmışsa da bunlara itibar edilmemesi, Erivan y&ouml;netimine duyulan g&uuml;vensizliği g&ouml;stermesi bakımından da &ouml;nemli bir ayrıntı teşkil ediyor.</p> <p>Sonu&ccedil; olarak ulusal, b&ouml;lgesel ve uluslararası olmak &uuml;zere &uuml;&ccedil; seviyeden oluşan t&uuml;m bu fakt&ouml;rler, operasyonun 44 g&uuml;n gibi kısa bir s&uuml;rede başarıya ulaşmasının daha rahat anlaşılmasını sağlıyor. Bir başka ifadeyle, cephede g&ouml;sterilen asker&icirc; başarının ve stratejilerin yanı sıra, bir b&uuml;t&uuml;n halinde t&uuml;m bu fakt&ouml;rlerin de zafer &uuml;zerinde belirleyici olduğu s&ouml;ylenmeli.</p> <p>[SETA Avrupa Araştırmaları Direkt&ouml;rl&uuml;ğ&uuml;&rsquo;nde g&ouml;revli olan Hacı Mehmet Boyraz Sakarya &Uuml;niversitesi Uluslararası İlişkiler B&ouml;l&uuml;m&uuml;&rsquo;nde doktora &ccedil;alışmalarına devam etmektedir]</p> <p>[SETA Avrupa Araştırmaları Direkt&ouml;rl&uuml;ğ&uuml;&rsquo;nde g&ouml;revli olan Oğuz G&uuml;ng&ouml;rmez Marmara &Uuml;niversitesi Uluslararası İlişkiler B&ouml;l&uuml;m&uuml;&rsquo;nde doktora &ccedil;alışmalarına devam etmektedir]</p> <p>[1] İki &uuml;lkenin asker&icirc; g&uuml;&ccedil;leriyle ilgili paylaşılan t&uuml;m veriler şu kaynaktan derlenmiştir: https://armedforces.eu/compare/country_Azerbaijan_vs_Armenia</p> <p>[2] https://www.aa.com.tr/tr/azerbaycan-cephe-hatti/ermenistanin-2-daglik-karabag-savasinda-imha-edilen-silahlarinin-maddi-karsiligi-4-8-milyar-dolar/2066420</p>
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.