Emine IPEK
Köşe Yazarı
Emine IPEK
 

RUHUN ÇOCUKLUĞU!!!

RUHUN ÇOCUKLUĞU!!! Her şeyi içine ATARSAN, sana YER KALMAZ Bu yüzden bazen hayatı çok da ciddiye almamak gerekiyor belki de... Bazen o kadar da çok büyümeyelim..! Ki... Düştüğümüzde "acımadı kiii" diyebilmek için canımız ne kadar yansa da, hayata inat düştüğümüzde daha güçlü gülümseyerek yine, yeniden kalkmak için bırakalım yüreğimizin bir köşesi çocuk kalsın. Bedenimiz kaç yaşında olursa olsun ruhumuzun bir köşesi çocuk değil midir? İstemezmiyiz bazen çocuk gibi koşmak, uyumak, düşmek, kalkmak, gülmek, ağlamak elbette isteriz. Kimi istediğini itiraf eder, kimi ne kadar istese de itiraf etmez... "Çocukça"... Çünkü tüm duyguların en saf en temiz en gerçek halidir, çocuk ruhu... Güzel olan ne varsa istemekten korkmamalı insan. Daha fazla öğrenmek, daha fazla dinlemek, okumak, konuşmak, gülmek; paylaşmak… Ne çok şey var aslında yapacak! Çocuk ruhuyla yaşamak! Elbetteki hiç bir şekilde abartmadan saygı ve sevgiyle... Tüm sıkıntıları yaşarken... Hayat o kadar da adil, ve uzun değil mutluluğu ertelemek, yaşamak için... Hayatın neresinde olursan ol, önemli değil. Sevgiyi hissettiğin an güçlenirsin. Güçlenir insan. "Çocukça" "CAVİT ÇAĞ... Ne güzel anlatmış buyrun bir de onun yüreğinden kaleminden dinleyelim... Ruhun çocukluğunu. İÇİMDEN BİR SES DİYOR Kİ… Bir çok insan yaşları ilerledikçe YAŞAMIN güzelliklerinin tadına varmak yerine, yaşlandıklarını düşünerek, kendilerine sınırlar koyarlar. Bu sınırlardan birisi “YAŞIMA YAKIŞMAZ” inancıdır. Bu inanç bilinç altına yerleşir ve yaşamdan ellerini ayaklarını çekerek ÖLÜMÜ beklerler. UNUTMA !!! Zihninle yüreğini dengeleyip, her şeye sevgi ile yaklaşırsan yaşamın sana getirdiği GÜZELLİKLERE rahatlıkla adapte olur, kolaylıkla uyum sağlayabilirsin. İşte bu uyumu sağlandığı zaman, yaşlanmak diye birşey olmaz. Farketmiyormusun? Bedenin ne kadar harap, yıpranmış ya da hasta olsa bile. RUHUN her zaman ÇOCUKTUR.. SEN!!? Her durum ve koşulda ruhunun oynamasına, dans etmesine izin ver. Birileri ”bana güler” diye endişe etme.. Bırak gülsünler. Eğer sen birilerini güldürmeyi başarmışsan, bu, acı çeken dünyada onlara en büyük iyiliği yapmışsın demektir. Sen; Bu güne kadar sana öğretilen kör inançları değil, yaşın kaç olursa olsun içindeki çocuğu dinle. O sana yaşam verir Yaşamdaki yerini al. Yaşamı iliklerine kadar hisset. Ben daima seninleyim. Ne kadar küçük olursa olsun, ilk adımı isteyerek at. İyileşmeyi ve öğrenmeyi tüm içtenliğinle iste, MUCİZELER mutlaka gerçekleşecektir. KENDİNLE BARIŞ, DÜNYA SENİNLE BARIŞMAYA HAZIRDIR… Rahmet, bereket üzerinizden eksik olmasın. Emine İpek
Ekleme Tarihi: 12 Ekim 2021 - Salı

RUHUN ÇOCUKLUĞU!!!

RUHUN ÇOCUKLUĞU!!! Her şeyi içine ATARSAN, sana YER KALMAZ Bu yüzden bazen hayatı çok da ciddiye almamak gerekiyor belki de... Bazen o kadar da çok büyümeyelim..! Ki... Düştüğümüzde "acımadı kiii" diyebilmek için canımız ne kadar yansa da, hayata inat düştüğümüzde daha güçlü gülümseyerek yine, yeniden kalkmak için bırakalım yüreğimizin bir köşesi çocuk kalsın. Bedenimiz kaç yaşında olursa olsun ruhumuzun bir köşesi çocuk değil midir? İstemezmiyiz bazen çocuk gibi koşmak, uyumak, düşmek, kalkmak, gülmek, ağlamak elbette isteriz. Kimi istediğini itiraf eder, kimi ne kadar istese de itiraf etmez... "Çocukça"... Çünkü tüm duyguların en saf en temiz en gerçek halidir, çocuk ruhu... Güzel olan ne varsa istemekten korkmamalı insan. Daha fazla öğrenmek, daha fazla dinlemek, okumak, konuşmak, gülmek; paylaşmak… Ne çok şey var aslında yapacak! Çocuk ruhuyla yaşamak! Elbetteki hiç bir şekilde abartmadan saygı ve sevgiyle... Tüm sıkıntıları yaşarken... Hayat o kadar da adil, ve uzun değil mutluluğu ertelemek, yaşamak için... Hayatın neresinde olursan ol, önemli değil. Sevgiyi hissettiğin an güçlenirsin. Güçlenir insan. "Çocukça" "CAVİT ÇAĞ... Ne güzel anlatmış buyrun bir de onun yüreğinden kaleminden dinleyelim... Ruhun çocukluğunu. İÇİMDEN BİR SES DİYOR Kİ… Bir çok insan yaşları ilerledikçe YAŞAMIN güzelliklerinin tadına varmak yerine, yaşlandıklarını düşünerek, kendilerine sınırlar koyarlar. Bu sınırlardan birisi “YAŞIMA YAKIŞMAZ” inancıdır. Bu inanç bilinç altına yerleşir ve yaşamdan ellerini ayaklarını çekerek ÖLÜMÜ beklerler. UNUTMA !!! Zihninle yüreğini dengeleyip, her şeye sevgi ile yaklaşırsan yaşamın sana getirdiği GÜZELLİKLERE rahatlıkla adapte olur, kolaylıkla uyum sağlayabilirsin. İşte bu uyumu sağlandığı zaman, yaşlanmak diye birşey olmaz. Farketmiyormusun? Bedenin ne kadar harap, yıpranmış ya da hasta olsa bile. RUHUN her zaman ÇOCUKTUR.. SEN!!? Her durum ve koşulda ruhunun oynamasına, dans etmesine izin ver. Birileri ”bana güler” diye endişe etme.. Bırak gülsünler. Eğer sen birilerini güldürmeyi başarmışsan, bu, acı çeken dünyada onlara en büyük iyiliği yapmışsın demektir. Sen; Bu güne kadar sana öğretilen kör inançları değil, yaşın kaç olursa olsun içindeki çocuğu dinle. O sana yaşam verir Yaşamdaki yerini al. Yaşamı iliklerine kadar hisset. Ben daima seninleyim. Ne kadar küçük olursa olsun, ilk adımı isteyerek at. İyileşmeyi ve öğrenmeyi tüm içtenliğinle iste, MUCİZELER mutlaka gerçekleşecektir. KENDİNLE BARIŞ, DÜNYA SENİNLE BARIŞMAYA HAZIRDIR… Rahmet, bereket üzerinizden eksik olmasın. Emine İpek
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.