Dr. Vehbi KARA
Köşe Yazarı
Dr. Vehbi KARA
 

Menemen Hürriyeti Boğma Operasyonudur

<p>Yıllardır T&uuml;rk Milletinin aklı ile alay edip 6-7 tane esrarkeşin vatanımızı b&ouml;l&uuml;p par&ccedil;alamaya &ccedil;alıştığını iddia ediyorlar. Bunun ne derece yalan ve ger&ccedil;ekleri &ccedil;arpıtmak i&ccedil;in yapıldığını neredeyse her yıl &ldquo;Menemen Olaylarının&rdquo; yıld&ouml;n&uuml;mlerinde dile getiriyor asıl maksadın &ccedil;ok partili hayata ge&ccedil;işi engellemek olduğunu anlatmaya &ccedil;alışıyorum.</p> <p>İşte bu yazıda da &ouml;zellikle Genelkurmay Başkanlığının raporlarına dayanarak tek partili otoriter y&ouml;netim &ouml;zentisi i&ccedil;indeki zavallıların halkımızı nasıl aldattıklarını dile getireceğim. Evet, asıl mesele &ldquo;Serbest Fırka&rsquo;nın&rdquo; T&uuml;rkiye&rsquo;nin ilk &ccedil;ok partili se&ccedil;iminde elde ettiği başarıdır.</p> <p>Her ne kadar yerel y&ouml;netim se&ccedil;imleri dahi olsa Serbest Fırka girdiği her şehirde olağan&uuml;st&uuml; başarılar kazanmıştır. Bu durum CHP y&ouml;netimini telaşlandırmış &ldquo;eyvah iktidar elden gidiyor!&rdquo; telaşı ile &ouml;nce Serbest Fırka kapatılmıştır. Daha sonra Menemen Olayları gibi &ccedil;irkin tezg&acirc;hlar kurulmuş bir askerimiz şehit edilmiştir. Bunun &uuml;zerine derhal askeri mahkemeler kurularak Menemen halkı cezalandırılmıştır.</p> <p>Olayın i&ccedil;y&uuml;z&uuml; bu kadar a&ccedil;ık ve net olmasına rağmen utanmadan yalan s&ouml;ylemeye devam eden bazı siyasi kurumlar ve tarih&ccedil;ilere cevap vermek maksadıyla Genelkurmay arşivlerinde yayınlana raporları arz etmek suretiyle Menemen olaylarının i&ccedil; y&uuml;z&uuml;n&uuml; bir kere daha anlatayım&hellip;</p> <p>&ldquo;Yakın tarih&rdquo; yazı ve araştırmaları ne yazık ki hala ciddi bir şekilde yapılmamaktadır. Yalanlarla dolu resmi tarih projeleri ile adeta halkımızın aklı ile alay edilmeye devam edilmektedir. Medyada ve &uuml;niversitelerde olaylar &ccedil;arpıtarak anlatılırken zerre kadar utanma ve haya bulunmamaktadır. Bu fena insanları iyi tanımak gerekiyor. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; ger&ccedil;ek su&ccedil;lular temize &ccedil;ıkarılırken masum insanlar t&ouml;hmet altında bırakılmaktadır.</p> <p>Su&ccedil;suz yere İstiklal Mahkemeleri ile idam edilen &ccedil;oğu şeyh, hoca ve din g&ouml;revlisi insanları savunması gereken kurumlar, pişkin pişkin olayları seyredip bir iki kelam etmeye dahi gayret etmiyorlar. O halde &ldquo;evet, doğrusu budur&rdquo; denilene kadar yazmaktan yorulmamak gerekiyor.</p> <p>Bazen tehditlerle yıldıracaklarını ve korkutacaklarını zannediyorlar. &ldquo;&Ouml;l&uuml;m&uuml;m denizden olsun, neticede geniş bir kabirdir&rdquo; diyen insanlardanız. Ger&ccedil;ekleri s&ouml;ylemek, hakkın ve doğrunun peşinden gitmek boynumuzun borcudur.</p> <p>Resmi tarih yalanlarının ortaya &ccedil;ıkmasını istemeyenler, yakın tarihimizin anlaşılmaması i&ccedil;in &ccedil;ok &ccedil;aba sarf etmişler hatta olduğunun tam aksi ile anlatmışlardır. İşte Menemen olayı da b&ouml;ylesine acı ve insanı kahreden bir meseledir. Zabıt ve kararları a&ccedil;ıklanan ve tarih&ccedil;ilerin istifadesine sunulan bu dok&uuml;manlar i&ccedil;erisinde Genelkurmay Başkanlığı&rsquo;nın &ouml;nemli bir rol&uuml; var. Bundan sonra kimsenin bilgim belgem yok demeye hakkı yoktur bu mazeretleri tamamen ortadan kalkmıştır.</p> <p>Bu yazılar ve belgeler sonrasında bir&ccedil;ok akademisyen ve tarih&ccedil;i, yakın tarihimizle ilgili belgeleri daha bir başka bakış a&ccedil;ısıyla incelemeli, resmi tarihin dışına &ccedil;ıkarak ger&ccedil;ekler &uuml;zerinde yoğunlaşmalıdır.</p> <p>İşte tarihin karanlıklarına hapsedilen Menemen&rsquo;de yaşanan olaylar ile ilgili olarak&nbsp;24 Aralık 2006 tarihinde &ouml;nemli belgeler yayımlamış&nbsp;o d&ouml;nemde B&uuml;y&uuml;k Erk&acirc;n-ı Harbiye Riyaseti olarak adlandırılan Genelkurmay Başkanlığı&rsquo;na ait&nbsp;26 Aralık 1930 tarihli belgeler işin i&ccedil;y&uuml;z&uuml;n&uuml;&nbsp;net bir şekilde ortaya koymaktadır.</p> <p>H&uuml;k&uuml;met tarafından yapılan ihmallere dikkat &ccedil;ekilen bu belgelerde; Genelkurmay Başkanlığı tarafından Menemen&rsquo;e g&ouml;nderilen &uuml;st d&uuml;zey bir r&uuml;tbelinin hadiseden &uuml;&ccedil; g&uuml;n sonra Ankara&rsquo;ya ilettiği raporda Kubilay&rsquo;ı &ouml;ld&uuml;ren Derviş Mehmet&rsquo;in ş&uuml;pheli hareketlerinin yetkili mercilerce bilindiği ifade edilmişti.</p> <p>Buna rağmen gerekli takibatın yapılmadığı; uzaktan seyirci kalınarak adeta &ldquo;olay &ccedil;ıkmasına g&ouml;z yumulduğu&rdquo; anlaşılmıştı. Dokuz maddeden oluşan bu d&ouml;rt sayfalık raporda kendini Derviş Mehmet olarak tanıtan kişinin Manisa&rsquo;da bir esrarkeş kahvesini mek&acirc;n edindiği tespiti ile beraber Asteğmen Kubilay&rsquo;ın haince bir kışkırtma sonucunda şehit edildiğini ortaya &ccedil;ıkarmıştır.</p> <p>Olaylar sırasında İl&ccedil;e Jandarma Komutanı olan Komutan Y&uuml;zbaşı Fahri, esrarkeş elebaşı Derviş Mehmed&rsquo;le bir s&uuml;re konuşmuştur. Bu konuşma kayıtlara; &ldquo;ikna edemedi&rdquo; şeklinde ge&ccedil;mektedir. Y&uuml;zbaşı Fahri, sessiz ve uysal bir şekilde geri &ccedil;ekilir. Sadece Alaydan asker istemekle yetinir. Alay da askerliğini yapmakta olan &ouml;ğretmen Kubilay&rsquo;ı &ccedil;ok k&uuml;&ccedil;&uuml;k bir m&uuml;freze ile g&ouml;nderir. G&ouml;nderir l&acirc;kin Asteğmen Kubilay&rsquo;da sil&acirc;h, askerlerinde ise mermi yoktur. İşin k&ouml;t&uuml;s&uuml; onları kurbanlık koyun gibi ileriye s&uuml;ren Y&uuml;zbaşı Fahri hakkında hi&ccedil;bir işlem yapılmamıştır.</p> <p>Menemen&rsquo;de gelişen olaylar sonrasında bu kışkırtmanın ne derece vahim olduğu g&ouml;zler &ouml;n&uuml;ne serilmişti. Mesel&acirc; yargılama kısmı buna en g&uuml;zel &ouml;rnektir. Genelkurmay tarafından Menemen&rsquo;e g&ouml;nderilen 1. Kolordu Komutanı Vekili Mustafa Muğlalı Paşa idi. Hani şu Van&rsquo;ın &Ouml;zalp il&ccedil;esinde 33 kişiyi kurşuna dizdiren komutan.</p> <p>Muğlalı, Derviş Mehmed ve arkadaşlarının durumunun g&uuml;nler &ouml;ncesinden rapor edilmesine rağmen, gerekenin yapılmadığını s&ouml;ylemiştir. Manisa&rsquo;dan kaybolduktan sonra, Menemen&rsquo;e gelene kadar ge&ccedil;tikleri k&ouml;yler bilinmesine rağmen, durdurulmadıkları, bil&acirc;kis &ldquo;hadisenin ger&ccedil;ekleşmesinin beklendiği&rdquo; rapor edilmiştir. Muğlalı Paşa, olayla ilgili olarak kurulan Harp Divanı Mahkemesinin de başkanıdır aynı zamanda. Burada altı kişinin yaşattığı trajedinin faturasını Menemen halkına kesmekle g&ouml;revlendirilmiştir.</p> <p>Zira devlet y&ouml;netimi tarafından kesin bir dille; &ldquo;Menemen&rsquo;i haritadan silin&rdquo; talimatı verilmiştir. Muğlalı Paşa &uuml;zerine d&uuml;şeni yapmış, ilgili ilgisiz herkesi yargılamış 6&rsquo;sı yaşı k&uuml;&ccedil;&uuml;k olduğu i&ccedil;in sonradan infazı durdurulacak olan 36 kişiyi idam etmiştir. Bir tanesi Yahudi olan 41 kişiyi ise &ccedil;eşitli hapis cezalarına &ccedil;arptırmıştır.</p> <p>İşte bu olayın sebebi tamamen siyasi ve b&uuml;rokratiktir. Asker ve kamu g&ouml;revlileri o tarihte otoriter bir y&ouml;netim ile demir yumrukla idare edilmekteydi. Bu nedenle sonraki d&ouml;nemde yazılıp &ccedil;izilen ve resmi tarih sayfalarını dolduran &ldquo;irticai kalkışma&rdquo; olayının hi&ccedil;bir anlamı ve doğruluğu yoktur.</p> <p>D&ouml;nemin siyas&icirc; şartlarını hatırladığımız zaman taşlar iyice yerine oturacaktır. Zira &ldquo;ikinci demokrasi denemesi&rdquo; olarak sayabileceğimiz Serbest Cumhuriyet Fırkası, Menemen&rsquo;de karşılık bulmuş halkın b&uuml;y&uuml;k tevecc&uuml;h&uuml;ne mazhar olmuştu.</p> <p>Devrin y&ouml;neticileri, Cumhuriyet Halk Fırkası i&ccedil;in endişe etmekte haklıydılar. Tek adam y&ouml;netimi ve otoriter uygulamalar halkın canından bezdirmiş, ekonomik sıkıntılar had safhaya ulaşmıştı. Bir de yetmezmiş gibi dış &uuml;lkelerden de baskılar geliyor &ldquo;tek partili cumhuriyet, faşistliktir&rdquo; diye mevcut rejim eleştiriliyordu.</p> <p>Serbest Cumhuriyet Fırkasının (SCF) başarısından rahatsızlık duyulması son derece normaldi. Bu cahil halk ne &ccedil;abuk başka bir partiye destek olmuştu. Derhal SCF kapatıldı. Yetmedi bir de ders verilmeliydi.</p> <p>Otoriter sistem, mevcut durumun devamı i&ccedil;in mesaj vermek &uuml;zere, SCF&rsquo;nin desteklendiği k&uuml;&ccedil;&uuml;k bir b&ouml;lgeyi pilot yer olarak se&ccedil;mişti.&nbsp; Geriye fig&uuml;ranlar kalıyordu ve bulmakta da zorlanılmadı.&nbsp; Askerlik vazifesini yapmakta olan ve dindarlığı ile tanınan &Ouml;ğretmen Kubilay, kurban se&ccedil;ilmiş feda edilmişti. İşte Genelkurmay Belgelerinden ve mahkeme zabıtlarından elde edilecek sonu&ccedil; buydu.</p> <p>Bu olaydan sonra &ccedil;ok partili hayata ge&ccedil;ebilmek i&ccedil;in 2. D&uuml;nya savaşını beklemek ve h&uuml;rriyet&ccedil;i rejimlerin galip gelmesi şartının yerine gelmesi gerekiyordu. 1946 yılında ancak hileli dahi olsa &ccedil;ok partili se&ccedil;imler yapılabildi. O g&uuml;nk&uuml; şartlar altında ne muazzam bir gelişmeydi b&ouml;yle bir se&ccedil;im.</p> <p>İşte resmi tarihin &ccedil;arpıtmalarından bir tanesini Aralık ayının bu son g&uuml;nlerinde tekrar dile getirerek bir par&ccedil;a uyanmamıza vesile olur diye izah etmeye &ccedil;alışıyorum, vesselam&hellip;</p>
Ekleme Tarihi: 24 Aralık 2019 - Salı

Menemen Hürriyeti Boğma Operasyonudur

<p>Yıllardır T&uuml;rk Milletinin aklı ile alay edip 6-7 tane esrarkeşin vatanımızı b&ouml;l&uuml;p par&ccedil;alamaya &ccedil;alıştığını iddia ediyorlar. Bunun ne derece yalan ve ger&ccedil;ekleri &ccedil;arpıtmak i&ccedil;in yapıldığını neredeyse her yıl &ldquo;Menemen Olaylarının&rdquo; yıld&ouml;n&uuml;mlerinde dile getiriyor asıl maksadın &ccedil;ok partili hayata ge&ccedil;işi engellemek olduğunu anlatmaya &ccedil;alışıyorum.</p> <p>İşte bu yazıda da &ouml;zellikle Genelkurmay Başkanlığının raporlarına dayanarak tek partili otoriter y&ouml;netim &ouml;zentisi i&ccedil;indeki zavallıların halkımızı nasıl aldattıklarını dile getireceğim. Evet, asıl mesele &ldquo;Serbest Fırka&rsquo;nın&rdquo; T&uuml;rkiye&rsquo;nin ilk &ccedil;ok partili se&ccedil;iminde elde ettiği başarıdır.</p> <p>Her ne kadar yerel y&ouml;netim se&ccedil;imleri dahi olsa Serbest Fırka girdiği her şehirde olağan&uuml;st&uuml; başarılar kazanmıştır. Bu durum CHP y&ouml;netimini telaşlandırmış &ldquo;eyvah iktidar elden gidiyor!&rdquo; telaşı ile &ouml;nce Serbest Fırka kapatılmıştır. Daha sonra Menemen Olayları gibi &ccedil;irkin tezg&acirc;hlar kurulmuş bir askerimiz şehit edilmiştir. Bunun &uuml;zerine derhal askeri mahkemeler kurularak Menemen halkı cezalandırılmıştır.</p> <p>Olayın i&ccedil;y&uuml;z&uuml; bu kadar a&ccedil;ık ve net olmasına rağmen utanmadan yalan s&ouml;ylemeye devam eden bazı siyasi kurumlar ve tarih&ccedil;ilere cevap vermek maksadıyla Genelkurmay arşivlerinde yayınlana raporları arz etmek suretiyle Menemen olaylarının i&ccedil; y&uuml;z&uuml;n&uuml; bir kere daha anlatayım&hellip;</p> <p>&ldquo;Yakın tarih&rdquo; yazı ve araştırmaları ne yazık ki hala ciddi bir şekilde yapılmamaktadır. Yalanlarla dolu resmi tarih projeleri ile adeta halkımızın aklı ile alay edilmeye devam edilmektedir. Medyada ve &uuml;niversitelerde olaylar &ccedil;arpıtarak anlatılırken zerre kadar utanma ve haya bulunmamaktadır. Bu fena insanları iyi tanımak gerekiyor. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; ger&ccedil;ek su&ccedil;lular temize &ccedil;ıkarılırken masum insanlar t&ouml;hmet altında bırakılmaktadır.</p> <p>Su&ccedil;suz yere İstiklal Mahkemeleri ile idam edilen &ccedil;oğu şeyh, hoca ve din g&ouml;revlisi insanları savunması gereken kurumlar, pişkin pişkin olayları seyredip bir iki kelam etmeye dahi gayret etmiyorlar. O halde &ldquo;evet, doğrusu budur&rdquo; denilene kadar yazmaktan yorulmamak gerekiyor.</p> <p>Bazen tehditlerle yıldıracaklarını ve korkutacaklarını zannediyorlar. &ldquo;&Ouml;l&uuml;m&uuml;m denizden olsun, neticede geniş bir kabirdir&rdquo; diyen insanlardanız. Ger&ccedil;ekleri s&ouml;ylemek, hakkın ve doğrunun peşinden gitmek boynumuzun borcudur.</p> <p>Resmi tarih yalanlarının ortaya &ccedil;ıkmasını istemeyenler, yakın tarihimizin anlaşılmaması i&ccedil;in &ccedil;ok &ccedil;aba sarf etmişler hatta olduğunun tam aksi ile anlatmışlardır. İşte Menemen olayı da b&ouml;ylesine acı ve insanı kahreden bir meseledir. Zabıt ve kararları a&ccedil;ıklanan ve tarih&ccedil;ilerin istifadesine sunulan bu dok&uuml;manlar i&ccedil;erisinde Genelkurmay Başkanlığı&rsquo;nın &ouml;nemli bir rol&uuml; var. Bundan sonra kimsenin bilgim belgem yok demeye hakkı yoktur bu mazeretleri tamamen ortadan kalkmıştır.</p> <p>Bu yazılar ve belgeler sonrasında bir&ccedil;ok akademisyen ve tarih&ccedil;i, yakın tarihimizle ilgili belgeleri daha bir başka bakış a&ccedil;ısıyla incelemeli, resmi tarihin dışına &ccedil;ıkarak ger&ccedil;ekler &uuml;zerinde yoğunlaşmalıdır.</p> <p>İşte tarihin karanlıklarına hapsedilen Menemen&rsquo;de yaşanan olaylar ile ilgili olarak&nbsp;24 Aralık 2006 tarihinde &ouml;nemli belgeler yayımlamış&nbsp;o d&ouml;nemde B&uuml;y&uuml;k Erk&acirc;n-ı Harbiye Riyaseti olarak adlandırılan Genelkurmay Başkanlığı&rsquo;na ait&nbsp;26 Aralık 1930 tarihli belgeler işin i&ccedil;y&uuml;z&uuml;n&uuml;&nbsp;net bir şekilde ortaya koymaktadır.</p> <p>H&uuml;k&uuml;met tarafından yapılan ihmallere dikkat &ccedil;ekilen bu belgelerde; Genelkurmay Başkanlığı tarafından Menemen&rsquo;e g&ouml;nderilen &uuml;st d&uuml;zey bir r&uuml;tbelinin hadiseden &uuml;&ccedil; g&uuml;n sonra Ankara&rsquo;ya ilettiği raporda Kubilay&rsquo;ı &ouml;ld&uuml;ren Derviş Mehmet&rsquo;in ş&uuml;pheli hareketlerinin yetkili mercilerce bilindiği ifade edilmişti.</p> <p>Buna rağmen gerekli takibatın yapılmadığı; uzaktan seyirci kalınarak adeta &ldquo;olay &ccedil;ıkmasına g&ouml;z yumulduğu&rdquo; anlaşılmıştı. Dokuz maddeden oluşan bu d&ouml;rt sayfalık raporda kendini Derviş Mehmet olarak tanıtan kişinin Manisa&rsquo;da bir esrarkeş kahvesini mek&acirc;n edindiği tespiti ile beraber Asteğmen Kubilay&rsquo;ın haince bir kışkırtma sonucunda şehit edildiğini ortaya &ccedil;ıkarmıştır.</p> <p>Olaylar sırasında İl&ccedil;e Jandarma Komutanı olan Komutan Y&uuml;zbaşı Fahri, esrarkeş elebaşı Derviş Mehmed&rsquo;le bir s&uuml;re konuşmuştur. Bu konuşma kayıtlara; &ldquo;ikna edemedi&rdquo; şeklinde ge&ccedil;mektedir. Y&uuml;zbaşı Fahri, sessiz ve uysal bir şekilde geri &ccedil;ekilir. Sadece Alaydan asker istemekle yetinir. Alay da askerliğini yapmakta olan &ouml;ğretmen Kubilay&rsquo;ı &ccedil;ok k&uuml;&ccedil;&uuml;k bir m&uuml;freze ile g&ouml;nderir. G&ouml;nderir l&acirc;kin Asteğmen Kubilay&rsquo;da sil&acirc;h, askerlerinde ise mermi yoktur. İşin k&ouml;t&uuml;s&uuml; onları kurbanlık koyun gibi ileriye s&uuml;ren Y&uuml;zbaşı Fahri hakkında hi&ccedil;bir işlem yapılmamıştır.</p> <p>Menemen&rsquo;de gelişen olaylar sonrasında bu kışkırtmanın ne derece vahim olduğu g&ouml;zler &ouml;n&uuml;ne serilmişti. Mesel&acirc; yargılama kısmı buna en g&uuml;zel &ouml;rnektir. Genelkurmay tarafından Menemen&rsquo;e g&ouml;nderilen 1. Kolordu Komutanı Vekili Mustafa Muğlalı Paşa idi. Hani şu Van&rsquo;ın &Ouml;zalp il&ccedil;esinde 33 kişiyi kurşuna dizdiren komutan.</p> <p>Muğlalı, Derviş Mehmed ve arkadaşlarının durumunun g&uuml;nler &ouml;ncesinden rapor edilmesine rağmen, gerekenin yapılmadığını s&ouml;ylemiştir. Manisa&rsquo;dan kaybolduktan sonra, Menemen&rsquo;e gelene kadar ge&ccedil;tikleri k&ouml;yler bilinmesine rağmen, durdurulmadıkları, bil&acirc;kis &ldquo;hadisenin ger&ccedil;ekleşmesinin beklendiği&rdquo; rapor edilmiştir. Muğlalı Paşa, olayla ilgili olarak kurulan Harp Divanı Mahkemesinin de başkanıdır aynı zamanda. Burada altı kişinin yaşattığı trajedinin faturasını Menemen halkına kesmekle g&ouml;revlendirilmiştir.</p> <p>Zira devlet y&ouml;netimi tarafından kesin bir dille; &ldquo;Menemen&rsquo;i haritadan silin&rdquo; talimatı verilmiştir. Muğlalı Paşa &uuml;zerine d&uuml;şeni yapmış, ilgili ilgisiz herkesi yargılamış 6&rsquo;sı yaşı k&uuml;&ccedil;&uuml;k olduğu i&ccedil;in sonradan infazı durdurulacak olan 36 kişiyi idam etmiştir. Bir tanesi Yahudi olan 41 kişiyi ise &ccedil;eşitli hapis cezalarına &ccedil;arptırmıştır.</p> <p>İşte bu olayın sebebi tamamen siyasi ve b&uuml;rokratiktir. Asker ve kamu g&ouml;revlileri o tarihte otoriter bir y&ouml;netim ile demir yumrukla idare edilmekteydi. Bu nedenle sonraki d&ouml;nemde yazılıp &ccedil;izilen ve resmi tarih sayfalarını dolduran &ldquo;irticai kalkışma&rdquo; olayının hi&ccedil;bir anlamı ve doğruluğu yoktur.</p> <p>D&ouml;nemin siyas&icirc; şartlarını hatırladığımız zaman taşlar iyice yerine oturacaktır. Zira &ldquo;ikinci demokrasi denemesi&rdquo; olarak sayabileceğimiz Serbest Cumhuriyet Fırkası, Menemen&rsquo;de karşılık bulmuş halkın b&uuml;y&uuml;k tevecc&uuml;h&uuml;ne mazhar olmuştu.</p> <p>Devrin y&ouml;neticileri, Cumhuriyet Halk Fırkası i&ccedil;in endişe etmekte haklıydılar. Tek adam y&ouml;netimi ve otoriter uygulamalar halkın canından bezdirmiş, ekonomik sıkıntılar had safhaya ulaşmıştı. Bir de yetmezmiş gibi dış &uuml;lkelerden de baskılar geliyor &ldquo;tek partili cumhuriyet, faşistliktir&rdquo; diye mevcut rejim eleştiriliyordu.</p> <p>Serbest Cumhuriyet Fırkasının (SCF) başarısından rahatsızlık duyulması son derece normaldi. Bu cahil halk ne &ccedil;abuk başka bir partiye destek olmuştu. Derhal SCF kapatıldı. Yetmedi bir de ders verilmeliydi.</p> <p>Otoriter sistem, mevcut durumun devamı i&ccedil;in mesaj vermek &uuml;zere, SCF&rsquo;nin desteklendiği k&uuml;&ccedil;&uuml;k bir b&ouml;lgeyi pilot yer olarak se&ccedil;mişti.&nbsp; Geriye fig&uuml;ranlar kalıyordu ve bulmakta da zorlanılmadı.&nbsp; Askerlik vazifesini yapmakta olan ve dindarlığı ile tanınan &Ouml;ğretmen Kubilay, kurban se&ccedil;ilmiş feda edilmişti. İşte Genelkurmay Belgelerinden ve mahkeme zabıtlarından elde edilecek sonu&ccedil; buydu.</p> <p>Bu olaydan sonra &ccedil;ok partili hayata ge&ccedil;ebilmek i&ccedil;in 2. D&uuml;nya savaşını beklemek ve h&uuml;rriyet&ccedil;i rejimlerin galip gelmesi şartının yerine gelmesi gerekiyordu. 1946 yılında ancak hileli dahi olsa &ccedil;ok partili se&ccedil;imler yapılabildi. O g&uuml;nk&uuml; şartlar altında ne muazzam bir gelişmeydi b&ouml;yle bir se&ccedil;im.</p> <p>İşte resmi tarihin &ccedil;arpıtmalarından bir tanesini Aralık ayının bu son g&uuml;nlerinde tekrar dile getirerek bir par&ccedil;a uyanmamıza vesile olur diye izah etmeye &ccedil;alışıyorum, vesselam&hellip;</p>
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.