Özlem Gürbüz
Köşe Yazarı
Özlem Gürbüz
 

HAYVAN SEVGİSİ VE BİLİNCİ

 Hayvanlara olan sevgimizin ve bağımızın ne ölçüde olduğunun hiçbir önemi yoktur; çünkü  sevginin de bağlılığın da ölçüsü yoktur, net ve sadedir bu duygular, kesindir. Hayvan sevgisi  çocukken aşılanmalı her bireye. Günümüzde insan şiddeti bir yana dursun, hayvan şiddetini de  görmezden gelmemiz neredeyse imkansız hale gelmiş durumda. Sokak kedileri, sokak köpekleri de  dahil olmak üzere; orman veya dağ yollarının arasından araçlarla geçip giderken görebileceğimiz  Domuz, Ayı, Kaplumbağa, Tilki, Kurt vb hayvanların da ekosistem döngüsüne fayda sağladığı  konusunda hemfikir olmalıyız. Bu dünyada ''canlı'' sıfatıyla nefes alıp verebilen her bir varlığın,  üzerinde yaşadığı gezegene mutlaka bir katkısı oluyordur. Düşünsenize bunlardan sadece bir türün  neslinin yok olduğunu... ''Ne kaybederiz ki?'' diye düşünmeyin. Emin olun çok şey kaybederiz;  çünkü nesli tükenen bir türün ardından diğer türlerin de sırayla tükenmesi an meselesi olabilir.   Gelelim hayvanlara zulüm konusuna... Hayvanlara zulüm eden bir insanın ya akli dengesinde bir bozukluk vardır ya da bir canlıya zarar verirken bundan zevk alan sadist ruhludur. Her ne olursa  olsun bu ''Dünya'' denen gezegende sadece insanların değil, her bir canlının yaşamaya hakkı vardır.  Nasıl ki bir insanın yaşama hakkı elinden alınmıyorsa, bir hayvanın da aynı haktan yararlanması  gereklidir.   Hayvanlara karşı vicdanı olan bir insanın merhametinde şüphe aranmaz. Bildiğimiz üzere  haberlerde de denk geldiğimiz sokak hayvanlarının yanı sıra, evcil hayvanlara da zulüm konusu  gündemde oluyor kimi zaman. Üzücü ve bir o kadar da kahredici... Elbette ki görünüşte herkes  insan olabilir; fakat herkes ruhen ve vicdanen insan olamayabiliyor.
Ekleme Tarihi: 12 Kasım 2023 - Pazar

HAYVAN SEVGİSİ VE BİLİNCİ


 Hayvanlara olan sevgimizin ve bağımızın ne ölçüde olduğunun hiçbir önemi yoktur; çünkü 
sevginin de bağlılığın da ölçüsü yoktur, net ve sadedir bu duygular, kesindir. Hayvan sevgisi 
çocukken aşılanmalı her bireye. Günümüzde insan şiddeti bir yana dursun, hayvan şiddetini de 
görmezden gelmemiz neredeyse imkansız hale gelmiş durumda. Sokak kedileri, sokak köpekleri de 
dahil olmak üzere; orman veya dağ yollarının arasından araçlarla geçip giderken görebileceğimiz 
Domuz, Ayı, Kaplumbağa, Tilki, Kurt vb hayvanların da ekosistem döngüsüne fayda sağladığı 
konusunda hemfikir olmalıyız. Bu dünyada ''canlı'' sıfatıyla nefes alıp verebilen her bir varlığın, 
üzerinde yaşadığı gezegene mutlaka bir katkısı oluyordur. Düşünsenize bunlardan sadece bir türün 
neslinin yok olduğunu... ''Ne kaybederiz ki?'' diye düşünmeyin. Emin olun çok şey kaybederiz; 
çünkü nesli tükenen bir türün ardından diğer türlerin de sırayla tükenmesi an meselesi olabilir. 
 Gelelim hayvanlara zulüm konusuna... Hayvanlara zulüm eden bir insanın ya akli dengesinde bir
bozukluk vardır ya da bir canlıya zarar verirken bundan zevk alan sadist ruhludur. Her ne olursa 
olsun bu ''Dünya'' denen gezegende sadece insanların değil, her bir canlının yaşamaya hakkı vardır. 
Nasıl ki bir insanın yaşama hakkı elinden alınmıyorsa, bir hayvanın da aynı haktan yararlanması 
gereklidir. 
 Hayvanlara karşı vicdanı olan bir insanın merhametinde şüphe aranmaz. Bildiğimiz üzere 
haberlerde de denk geldiğimiz sokak hayvanlarının yanı sıra, evcil hayvanlara da zulüm konusu 
gündemde oluyor kimi zaman. Üzücü ve bir o kadar da kahredici... Elbette ki görünüşte herkes 
insan olabilir; fakat herkes ruhen ve vicdanen insan olamayabiliyor.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.