Özlem Gürbüz
Köşe Yazarı
Özlem Gürbüz
 

YALAKALIK DA YALANDAN MIDIR ?

  Eminim birçoğumuz yalanlar söylemişizdir, "ufak yalan" dediğimiz "beyaz yalan" mesela... E peki yalakalık da yalan sınıfına dahil ediliyor mu? Sizi bilmem ama "Yalakalık" sözünü hiç sevmem. Yine de ne olduğunu bilmekte fayda var. Yalakalık, tabiri caizse, sizden bilgi veya konum olarak daha yüksek birine karşı özenme, kendisini sevdirme veya O'na ulaşma çabasıdır. Yani bir insan, sevmediği birine karşı O'nu seviyormuş gibi görünmesi de bi nevi yalandan sayılıyor. Siz ne dersiniz bu yorumuma? "Nerden bileyim?" dediğinizi duyar oluyorum. Şahsen biri bana gereğinden fazla ilgi gösterecek olursa ben bunun altından bir şey ararım. Sonuçta herkesin hak ettiği kadar değer görmesi kanaatindeyim. Haydi gelin sizi biraz geçmişe götüreyim; okul yıllarınızı hatırlayın... Sınıfın en çalışkan kızına veya erkeğine sırf onlardan not alabilmek veya onlardan kopya çekebilmek için yalakalık yapanları eminim çok görmüşsünüzdür. Yalakalıkta hayranlık, empati, sempati gibi durumları hiç boşuna aramayın, tamamen içeriğinde sahte duygular barındıran bir tür davranış bozukluğudur bana göre. Evet... Bozuk davranış! Çünkü gerçekçi olmayan hiçbir şey normal değildir. Bir de şöyle örnek vereyim ; bir adamı düşünün ve o adam kayın pederini sevmediği halde sırf kayınpederi zengin diye O'nun her ayak işini yapan adam, aslında para arzusuyla bu ilgi aşırılığını O'na göstermektedir. Hani bir atasözü var ya "Köprüyü geçene kadar Ayı'ya Dayı diyeceksin" muhabbeti. Ne kadar sahte ve bir o kadar da gülünç durum. Elbette ki herkes herkesi sevmek zorunda değildir ama saygı duymak çok önemli. Bazen dürüstlükle kaybettiğimiz çok zamanlar da olmuştur. Oysa burada üzülmemizi gerektiren bir durum yok, çünkü vicdan muhasebesi yapmamız söz konusu olamaz. Vicdanımızın terazisini yalakalık değil, dürüstlük tartar. Belki dürüstlükle tek bir şey kaybedebiliriz ama birden fazla şey kazanabiliriz; mesela insan kazanırız, kalp kazanırız, sevgi kazanırız. Dürüstlükle adil olmayı başaranlar bu hayatta her zaman en kalıcı mutluluğu yakalayanlardır. Sevmek demek, gerçek sevgidendir; yalakalık ise karşı tarafı seviyor gibi görünmek ya da O'nu çıkar amaçlı ilgi aşırılığına maruz bırakmaktır. Kimi insanlar karşı tarafın asıl hislerini anlarken kimileri anlayamaz. Hatta anladıkları halde sırf ilgi görmeleri hoşlarına gidiyor diye bu durumlarından memnun olanları da varsayabiliriz. Her neyse... Hayatta dürüst ve adil insanlarla karşılaşmamız ümidiyle...
Ekleme Tarihi: 10 Mart 2024 - Pazar

YALAKALIK DA YALANDAN MIDIR ?

 

Eminim birçoğumuz yalanlar söylemişizdir, "ufak yalan" dediğimiz "beyaz yalan" mesela... E peki yalakalık da yalan sınıfına dahil ediliyor mu? Sizi bilmem ama "Yalakalık" sözünü hiç sevmem. Yine de ne olduğunu bilmekte fayda var. Yalakalık, tabiri caizse, sizden bilgi veya konum olarak daha yüksek birine karşı özenme, kendisini sevdirme veya O'na ulaşma çabasıdır. Yani bir insan, sevmediği birine karşı O'nu seviyormuş gibi görünmesi de bi nevi yalandan sayılıyor. Siz ne dersiniz bu yorumuma?

"Nerden bileyim?" dediğinizi duyar oluyorum. Şahsen biri bana gereğinden fazla ilgi gösterecek olursa ben bunun altından bir şey ararım. Sonuçta herkesin hak ettiği kadar değer görmesi kanaatindeyim. Haydi gelin sizi biraz geçmişe götüreyim; okul yıllarınızı hatırlayın... Sınıfın en çalışkan kızına veya erkeğine sırf onlardan not alabilmek veya onlardan kopya çekebilmek için yalakalık yapanları eminim çok görmüşsünüzdür. Yalakalıkta hayranlık, empati, sempati gibi durumları hiç boşuna aramayın, tamamen içeriğinde sahte duygular barındıran bir tür davranış bozukluğudur bana göre. Evet... Bozuk davranış! Çünkü gerçekçi olmayan hiçbir şey normal değildir. Bir de şöyle örnek vereyim ; bir adamı düşünün ve o adam kayın pederini sevmediği halde sırf kayınpederi zengin diye O'nun her ayak işini yapan adam, aslında para arzusuyla bu ilgi aşırılığını O'na göstermektedir. Hani bir atasözü var ya "Köprüyü geçene kadar Ayı'ya Dayı diyeceksin" muhabbeti. Ne kadar sahte ve bir o kadar da gülünç durum. Elbette ki herkes herkesi sevmek zorunda değildir ama saygı duymak çok önemli. Bazen dürüstlükle kaybettiğimiz çok zamanlar da olmuştur. Oysa burada üzülmemizi gerektiren bir durum yok, çünkü vicdan muhasebesi yapmamız söz konusu olamaz. Vicdanımızın terazisini yalakalık değil, dürüstlük tartar. Belki dürüstlükle tek bir şey kaybedebiliriz ama birden fazla şey kazanabiliriz; mesela insan kazanırız, kalp kazanırız, sevgi kazanırız. Dürüstlükle adil olmayı başaranlar bu hayatta her zaman en kalıcı mutluluğu yakalayanlardır.

Sevmek demek, gerçek sevgidendir; yalakalık ise karşı tarafı seviyor gibi görünmek ya da O'nu çıkar amaçlı ilgi aşırılığına maruz bırakmaktır. Kimi insanlar karşı tarafın asıl hislerini anlarken kimileri anlayamaz. Hatta anladıkları halde sırf ilgi görmeleri hoşlarına gidiyor diye bu durumlarından memnun olanları da varsayabiliriz. Her neyse... Hayatta dürüst ve adil insanlarla karşılaşmamız ümidiyle...

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.