Mahir ADIBEŞ
Köşe Yazarı
Mahir ADIBEŞ
 

BİZ KÜRTLERİ ÇOK İYİ TANIYORUZ

<p>Otuz d&ouml;rt yıl &ouml;nce Diyarbakır Lice&#39;de veteriner hekim olarak g&ouml;reve başladım. Rahmetli anamda yanımıza gelip gidiyordu, &ldquo;Oğlum seni burada &ccedil;ok seviyorlar bizim oralarda bu saygıyı g&ouml;remezsin,&rdquo; demişti.&nbsp;</p> <p>Lice&rsquo;de veteriner hekim ve idareci olarak beş yıl &ccedil;alıştım. Ayrılmak istemedim Bakanlık yeter deyip beni uzmanlık i&ccedil;in araştırma enstit&uuml;s&uuml;ne tayin yaptı. Ben orada emekli olana kadar &ccedil;alışmayı d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yordum.&nbsp;</p> <p>Biz oranın nesini sevdik; sanırım dostluğunu, samimiyetini, bağlılığını, mertliğini, kıymet bilirliğini.&nbsp;<br /> *</p> <p>Lice&#39;nin Kutlu K&ouml;y&uuml;nde, ter&ouml;r &ouml;rg&uuml;t&uuml;, bir aileden altı kadını &ccedil;eşmenin başında kurşuna dizdiği g&uuml;n o k&ouml;yl&uuml;lerle cenazeleri beraber kaldırdık. &Ouml;ld&uuml;r&uuml;lenlerin en k&uuml;&ccedil;&uuml;ğ&uuml; evin kızı on &uuml;&ccedil; (13), en b&uuml;y&uuml;ğ&uuml; evin ninesi yetmiş altı (76) yaşındaydı. Su&ccedil;ları, evin reisinin korucu başı olmasıydı.</p> <p>Yol&ccedil;atı K&ouml;y&uuml;nde &ouml;ğretmeni bayrak direğine astıklarının sabahı oradan ayrılacaktı. Akşam camide k&ouml;yl&uuml;lerle vedalaşmış, sabah eşyası y&uuml;klenecekti, k&ouml;yl&uuml;ler onu yolcu etmeye gelecekler.</p> <p>Kıralan K&ouml;y&uuml;nde sokak ortasında k&ouml;yl&uuml;lerin g&ouml;z&uuml; &ouml;n&uuml;nde kurşuna dizilen &ouml;ğretmenin cenazesini Bing&ouml;ll&uuml; şube m&uuml;d&uuml;r&uuml; Şehmuz &ouml;ğretmen kaldırırken yanında k&ouml;yl&uuml;ler vardı. K&ouml;yl&uuml;ler, &ldquo;Anasına ne diyeceğiz,&rdquo; diye ağlıyorlardı.</p> <p>Ben k&ouml;ylerde g&ouml;reve gittiğim yerde gecikmiştim, eşime telefon edip, &ldquo;Kocanın başını kestik leşini g&ouml;nderiyoruz,&rdquo; diye s&ouml;ylediklerinde Lice&rsquo;de insanlar sokağa d&ouml;k&uuml;lm&uuml;ş. Polisler, &ldquo;Bu haber yalan,&rdquo; deyip yatıştırmışlar ama bize &ccedil;ok sonra ulaştılar, &ccedil;&uuml;nk&uuml; biz telsizi kapatmıştık.</p> <p>Dağda yaralanan askerleri gece yarısı beraber sevk ettik. Şehitleri beraber kaldırdık.</p> <p>Bing&ouml;l&rsquo;&uuml;n Gen&ccedil; İl&ccedil;esinde kaymakam ile veteriner hekim Mahmut k&ouml;yden d&ouml;nerken pusuya d&uuml;ş&uuml;r&uuml;l&uuml;p şehit edilmişti. Mahmut k&ouml;yl&uuml;lere hizmetten d&ouml;nerken &ouml;ld&uuml;r&uuml;ld&uuml;. O Zazalar ve K&uuml;rtler &ldquo;Bu hakaret bize oldu&rdquo; diyorlardı.</p> <p>Hani&#39;deki tavuk &ccedil;iftliğinde &ccedil;alışanların hepsi oranın insanlarıydı, ter&ouml;ristler yaktı. K&ouml;yl&uuml;ler yangını s&ouml;nd&uuml;rmek i&ccedil;in i&ccedil;eriye dalmış dumandan zehirlenenler olmuştu. Kadınları yolun kenarında ağlarken g&ouml;rd&uuml;m. &ldquo;Evimize erzak g&ouml;t&uuml;r&uuml;yorduk, o da bitti,&rdquo; dediklerini duydum.</p> <p>&Ccedil;ift&ccedil;imizi ve karısını ter&ouml;ristler &ouml;ld&uuml;r&uuml;p gen&ccedil; kızı dağa kaldırmışlardı. On bir g&uuml;n sora g&uuml;venlik g&uuml;&ccedil;leri tarafından kız kurtarıldığında o insanların sevincini g&ouml;recektiniz.</p> <p>Gece yarısı, &ldquo;Erkeksen ormanın yanına gel&rdquo; diye telefon ettiklerinde silahı alıp gittim. Eşim telefon ile g&uuml;venlik g&uuml;&ccedil;lerine haber vermiş. Benden &ouml;nce ormana dalan komandolar, jandarmalar, polisleri g&ouml;rd&uuml;m.&nbsp;</p> <p>Muhsin Abi, Lice&rsquo;ye tayini &ccedil;ıkan &ouml;ğretmene şahsıma hitaben yazdığı mektupta &ldquo;Mektubu getiren benim size emanetimdir,&rdquo; diyordu. Baş &uuml;st&uuml;ne Başkanım senin bize emanetin başımız &uuml;zerinde yeri var.</p> <p>Otuz d&ouml;rt (34) yıl &ouml;nce Lice&rsquo;de g&ouml;reve başladım. Beş (5) yıl &ccedil;alıştım. Atmış &uuml;&ccedil; (63) muhtarım, yaklaşık irili ufaklı y&uuml;z yetmiş (170) mezra vardı. Hepsinin yollarını patikalara kadar bilirdim. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; &ccedil;oğu mezraya yol yok, at ya da katırlarla giderdik. Dağlarda yolumuzu şaşırıp kaybolduğumuzda jandarma aramaya &ccedil;ıkmıştı. K&ouml;yl&uuml;ler evin tek odasında bizi misafir ettiler, sofraya hep beraber oturduk. Yiyeceklerini paylaştık.</p> <p>Benim sağ g&ouml;zkapağım olduk&ccedil;a d&uuml;ş&uuml;kt&uuml;r. Orada o insanlara hizmet vereceğiz diye y&uuml;klenen sıkıntı sinir sistemini bozmuş.&nbsp; Doktor arkadaşlar ameliyat ettirelim, dediler. Emniyet M&uuml;d&uuml;r&uuml;m&uuml;z, &ldquo;Burada canını veren oldu, kolu bacağı kopan, g&ouml;zleri k&ouml;r olan oldu. Senin g&ouml;zkapağın d&uuml;şt&uuml;. &Ouml;yle kalsın, her g&ouml;rd&uuml;ğ&uuml;nde buraları hatırlarsın,&rdquo; demişti. Tıraş olurken aynada y&uuml;z&uuml;me bakıp oraları hatırlıyorum. Senede bir ya da iki defa midemdeki &uuml;lser canımı yaktığında ben oraları d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yorum.</p> <p>Neyi mi hatırlıyorum; k&ouml;ye ter&ouml;ristler gece gelip yiyecek aldıklarında g&ouml;zaltına alınan muhtarı. &ldquo;Asker &ouml;ld&uuml;rm&uuml;yor, ter&ouml;ristin istediğini vermeyince &ouml;ld&uuml;r&uuml;yor,&rdquo; dediğini. Kenevir yakalattıklarında, &ldquo;Bir daha ekmeyeceğiz,&rdquo; diyerek yemin ettiklerini.&nbsp;</p> <p>Lice&rsquo;den ayrıldığım g&uuml;n boynuma sarılan fel&ccedil;li arıcı Abdullah amcanın, &ldquo;Sen gidersen bir daha bu kapıdan i&ccedil;eri girmem,&rdquo; dediğini. Atmış &uuml;&ccedil; muhtardan atmış birinin yola koymaya geldiğini unutmadım. En &ouml;nemlisi kronik hastalığı olan kardeşini Ankara&rsquo;da hastahanede muayene ettirip rapor alması i&ccedil;in mektup yazıp yardımımı isteyen beyaz eşya ticareti yapan Hasan&rsquo;ın, &ldquo;Yukarıda Allah aşağıda senden başka kimsemiz yok,&rdquo; demesini unutamadım.</p> <p>Oğlu Kasım ile arabasını getirip, &ldquo;Baytar Bey senin araban yok, bunu babam yolladı, olur ki cumartesi, pazar gelinle gezmeye gider,&rdquo; diye, demesini nasıl unuturum.</p> <p>Biz K&uuml;rtleri, Zazaları b&ouml;yle tanıdık.</p> <p>K&uuml;rt, Zaza, T&uuml;rk ayrımı yapmayız. Anadolu&#39;nun insanını kaderi beraber yazılmış, Yemen&rsquo;de, Mısır&rsquo;da, Tunus&rsquo;ta, &Ccedil;anakkale&rsquo;de, Kurtuluş Harbinde olduğu gibi.</p> <p>Ben 34 yıl &ouml;nce oralardaydım. Mesleğim gereği dağında, taşında, bağında, bah&ccedil;esinde, ahırında, evinde girmediğim yer kalmadı.</p> <p>Diyarbakır&rsquo;dan, Lice&rsquo;den, Elazığ&rsquo;dan gelen K&uuml;rtler, Zazalar benim misafirim oluyorlar.&nbsp;</p> <p>Yıllardır K&uuml;rtlere en b&uuml;y&uuml;k zulm&uuml; ter&ouml;r &ouml;rg&uuml;tleri yaptı.</p> <p>Emmiler ben devleti orada g&ouml;rd&uuml;m sevdim fikrimi kimseler değiştiremez. K&uuml;rtleri orada tanıdım; &ldquo;Ben &ouml;lmeden sana dokunamazlar,&rdquo; diyen şof&ouml;r&uuml;m&uuml;, &ldquo;Senin arabanın &ouml;n&uuml;ne &ccedil;ıkanı yaşatmayız,&rdquo; diyen k&ouml;yl&uuml;leri, evde erkeği olmayan &ccedil;ift&ccedil;imin hanımının, &ldquo;Bir ayran bile i&ccedil;meden gidersen ben Eşime ne diyeyim,&rdquo; diyen gelinimizi unutmadım. Şunun bunun s&ouml;z&uuml; k&acirc;r etmez bana.</p> <p>&nbsp;</p> <p>Mahir Adıbeş</p>
Ekleme Tarihi: 23 Kasım 2020 - Pazartesi

BİZ KÜRTLERİ ÇOK İYİ TANIYORUZ

<p>Otuz d&ouml;rt yıl &ouml;nce Diyarbakır Lice&#39;de veteriner hekim olarak g&ouml;reve başladım. Rahmetli anamda yanımıza gelip gidiyordu, &ldquo;Oğlum seni burada &ccedil;ok seviyorlar bizim oralarda bu saygıyı g&ouml;remezsin,&rdquo; demişti.&nbsp;</p> <p>Lice&rsquo;de veteriner hekim ve idareci olarak beş yıl &ccedil;alıştım. Ayrılmak istemedim Bakanlık yeter deyip beni uzmanlık i&ccedil;in araştırma enstit&uuml;s&uuml;ne tayin yaptı. Ben orada emekli olana kadar &ccedil;alışmayı d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yordum.&nbsp;</p> <p>Biz oranın nesini sevdik; sanırım dostluğunu, samimiyetini, bağlılığını, mertliğini, kıymet bilirliğini.&nbsp;<br /> *</p> <p>Lice&#39;nin Kutlu K&ouml;y&uuml;nde, ter&ouml;r &ouml;rg&uuml;t&uuml;, bir aileden altı kadını &ccedil;eşmenin başında kurşuna dizdiği g&uuml;n o k&ouml;yl&uuml;lerle cenazeleri beraber kaldırdık. &Ouml;ld&uuml;r&uuml;lenlerin en k&uuml;&ccedil;&uuml;ğ&uuml; evin kızı on &uuml;&ccedil; (13), en b&uuml;y&uuml;ğ&uuml; evin ninesi yetmiş altı (76) yaşındaydı. Su&ccedil;ları, evin reisinin korucu başı olmasıydı.</p> <p>Yol&ccedil;atı K&ouml;y&uuml;nde &ouml;ğretmeni bayrak direğine astıklarının sabahı oradan ayrılacaktı. Akşam camide k&ouml;yl&uuml;lerle vedalaşmış, sabah eşyası y&uuml;klenecekti, k&ouml;yl&uuml;ler onu yolcu etmeye gelecekler.</p> <p>Kıralan K&ouml;y&uuml;nde sokak ortasında k&ouml;yl&uuml;lerin g&ouml;z&uuml; &ouml;n&uuml;nde kurşuna dizilen &ouml;ğretmenin cenazesini Bing&ouml;ll&uuml; şube m&uuml;d&uuml;r&uuml; Şehmuz &ouml;ğretmen kaldırırken yanında k&ouml;yl&uuml;ler vardı. K&ouml;yl&uuml;ler, &ldquo;Anasına ne diyeceğiz,&rdquo; diye ağlıyorlardı.</p> <p>Ben k&ouml;ylerde g&ouml;reve gittiğim yerde gecikmiştim, eşime telefon edip, &ldquo;Kocanın başını kestik leşini g&ouml;nderiyoruz,&rdquo; diye s&ouml;ylediklerinde Lice&rsquo;de insanlar sokağa d&ouml;k&uuml;lm&uuml;ş. Polisler, &ldquo;Bu haber yalan,&rdquo; deyip yatıştırmışlar ama bize &ccedil;ok sonra ulaştılar, &ccedil;&uuml;nk&uuml; biz telsizi kapatmıştık.</p> <p>Dağda yaralanan askerleri gece yarısı beraber sevk ettik. Şehitleri beraber kaldırdık.</p> <p>Bing&ouml;l&rsquo;&uuml;n Gen&ccedil; İl&ccedil;esinde kaymakam ile veteriner hekim Mahmut k&ouml;yden d&ouml;nerken pusuya d&uuml;ş&uuml;r&uuml;l&uuml;p şehit edilmişti. Mahmut k&ouml;yl&uuml;lere hizmetten d&ouml;nerken &ouml;ld&uuml;r&uuml;ld&uuml;. O Zazalar ve K&uuml;rtler &ldquo;Bu hakaret bize oldu&rdquo; diyorlardı.</p> <p>Hani&#39;deki tavuk &ccedil;iftliğinde &ccedil;alışanların hepsi oranın insanlarıydı, ter&ouml;ristler yaktı. K&ouml;yl&uuml;ler yangını s&ouml;nd&uuml;rmek i&ccedil;in i&ccedil;eriye dalmış dumandan zehirlenenler olmuştu. Kadınları yolun kenarında ağlarken g&ouml;rd&uuml;m. &ldquo;Evimize erzak g&ouml;t&uuml;r&uuml;yorduk, o da bitti,&rdquo; dediklerini duydum.</p> <p>&Ccedil;ift&ccedil;imizi ve karısını ter&ouml;ristler &ouml;ld&uuml;r&uuml;p gen&ccedil; kızı dağa kaldırmışlardı. On bir g&uuml;n sora g&uuml;venlik g&uuml;&ccedil;leri tarafından kız kurtarıldığında o insanların sevincini g&ouml;recektiniz.</p> <p>Gece yarısı, &ldquo;Erkeksen ormanın yanına gel&rdquo; diye telefon ettiklerinde silahı alıp gittim. Eşim telefon ile g&uuml;venlik g&uuml;&ccedil;lerine haber vermiş. Benden &ouml;nce ormana dalan komandolar, jandarmalar, polisleri g&ouml;rd&uuml;m.&nbsp;</p> <p>Muhsin Abi, Lice&rsquo;ye tayini &ccedil;ıkan &ouml;ğretmene şahsıma hitaben yazdığı mektupta &ldquo;Mektubu getiren benim size emanetimdir,&rdquo; diyordu. Baş &uuml;st&uuml;ne Başkanım senin bize emanetin başımız &uuml;zerinde yeri var.</p> <p>Otuz d&ouml;rt (34) yıl &ouml;nce Lice&rsquo;de g&ouml;reve başladım. Beş (5) yıl &ccedil;alıştım. Atmış &uuml;&ccedil; (63) muhtarım, yaklaşık irili ufaklı y&uuml;z yetmiş (170) mezra vardı. Hepsinin yollarını patikalara kadar bilirdim. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; &ccedil;oğu mezraya yol yok, at ya da katırlarla giderdik. Dağlarda yolumuzu şaşırıp kaybolduğumuzda jandarma aramaya &ccedil;ıkmıştı. K&ouml;yl&uuml;ler evin tek odasında bizi misafir ettiler, sofraya hep beraber oturduk. Yiyeceklerini paylaştık.</p> <p>Benim sağ g&ouml;zkapağım olduk&ccedil;a d&uuml;ş&uuml;kt&uuml;r. Orada o insanlara hizmet vereceğiz diye y&uuml;klenen sıkıntı sinir sistemini bozmuş.&nbsp; Doktor arkadaşlar ameliyat ettirelim, dediler. Emniyet M&uuml;d&uuml;r&uuml;m&uuml;z, &ldquo;Burada canını veren oldu, kolu bacağı kopan, g&ouml;zleri k&ouml;r olan oldu. Senin g&ouml;zkapağın d&uuml;şt&uuml;. &Ouml;yle kalsın, her g&ouml;rd&uuml;ğ&uuml;nde buraları hatırlarsın,&rdquo; demişti. Tıraş olurken aynada y&uuml;z&uuml;me bakıp oraları hatırlıyorum. Senede bir ya da iki defa midemdeki &uuml;lser canımı yaktığında ben oraları d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yorum.</p> <p>Neyi mi hatırlıyorum; k&ouml;ye ter&ouml;ristler gece gelip yiyecek aldıklarında g&ouml;zaltına alınan muhtarı. &ldquo;Asker &ouml;ld&uuml;rm&uuml;yor, ter&ouml;ristin istediğini vermeyince &ouml;ld&uuml;r&uuml;yor,&rdquo; dediğini. Kenevir yakalattıklarında, &ldquo;Bir daha ekmeyeceğiz,&rdquo; diyerek yemin ettiklerini.&nbsp;</p> <p>Lice&rsquo;den ayrıldığım g&uuml;n boynuma sarılan fel&ccedil;li arıcı Abdullah amcanın, &ldquo;Sen gidersen bir daha bu kapıdan i&ccedil;eri girmem,&rdquo; dediğini. Atmış &uuml;&ccedil; muhtardan atmış birinin yola koymaya geldiğini unutmadım. En &ouml;nemlisi kronik hastalığı olan kardeşini Ankara&rsquo;da hastahanede muayene ettirip rapor alması i&ccedil;in mektup yazıp yardımımı isteyen beyaz eşya ticareti yapan Hasan&rsquo;ın, &ldquo;Yukarıda Allah aşağıda senden başka kimsemiz yok,&rdquo; demesini unutamadım.</p> <p>Oğlu Kasım ile arabasını getirip, &ldquo;Baytar Bey senin araban yok, bunu babam yolladı, olur ki cumartesi, pazar gelinle gezmeye gider,&rdquo; diye, demesini nasıl unuturum.</p> <p>Biz K&uuml;rtleri, Zazaları b&ouml;yle tanıdık.</p> <p>K&uuml;rt, Zaza, T&uuml;rk ayrımı yapmayız. Anadolu&#39;nun insanını kaderi beraber yazılmış, Yemen&rsquo;de, Mısır&rsquo;da, Tunus&rsquo;ta, &Ccedil;anakkale&rsquo;de, Kurtuluş Harbinde olduğu gibi.</p> <p>Ben 34 yıl &ouml;nce oralardaydım. Mesleğim gereği dağında, taşında, bağında, bah&ccedil;esinde, ahırında, evinde girmediğim yer kalmadı.</p> <p>Diyarbakır&rsquo;dan, Lice&rsquo;den, Elazığ&rsquo;dan gelen K&uuml;rtler, Zazalar benim misafirim oluyorlar.&nbsp;</p> <p>Yıllardır K&uuml;rtlere en b&uuml;y&uuml;k zulm&uuml; ter&ouml;r &ouml;rg&uuml;tleri yaptı.</p> <p>Emmiler ben devleti orada g&ouml;rd&uuml;m sevdim fikrimi kimseler değiştiremez. K&uuml;rtleri orada tanıdım; &ldquo;Ben &ouml;lmeden sana dokunamazlar,&rdquo; diyen şof&ouml;r&uuml;m&uuml;, &ldquo;Senin arabanın &ouml;n&uuml;ne &ccedil;ıkanı yaşatmayız,&rdquo; diyen k&ouml;yl&uuml;leri, evde erkeği olmayan &ccedil;ift&ccedil;imin hanımının, &ldquo;Bir ayran bile i&ccedil;meden gidersen ben Eşime ne diyeyim,&rdquo; diyen gelinimizi unutmadım. Şunun bunun s&ouml;z&uuml; k&acirc;r etmez bana.</p> <p>&nbsp;</p> <p>Mahir Adıbeş</p>
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.