Depremzede vatandaşlardan kendilerine hakaret edenlere sert tepki: Verilen ders az olmuş

GÜNDEM 17.05.2023 - 14:05, Güncelleme: 17.05.2023 - 14:05
 

Depremzede vatandaşlardan kendilerine hakaret edenlere sert tepki: Verilen ders az olmuş

Deprem bölgesinden Cumhur İttifakı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a büyük bir oy çıktıktan sonra muhalif kesimler bunu sindiremedi.
  Video Player     Depremzedeler ise bu duruma, "14 Mayıs'ta verilen ders az olmuş" diyerek tepki gösterdi. Türkiye 14 Mayıs’ta sandığa giderek seçimini yaptı. Cumhur İttifakı Meclis’te çoğunluğu alırken Cumhurbaşkanlığı seçimleri ise ikinci tura kaldı. Seçimlerde deprem bölgesinden Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve Cumhur İttifakı’na ise büyük bir teveccüh vardı. Bazı kesimler ise bu destek sonrası öfkelerine hakim olamayarak bölgedeki insanlara yaptıkları yardımlar üzerinden hakaretler ettiler. Haber7 muhabiri Yavuz Selvi’de deprem bölgesinde yaşayan vatandaşlar ile görüşerek bu konuda onların düşüncelerini dinledi. "KIZGIN DEĞİLİZ AMA UTANIYORUZ" Malatya’dan Gazeteci Erol Tunç şunları söyledi: Biz kızgın değiliz ama utanıyoruz.  50 binden fazla kişinin hayatını kaybettiği dünyanın en büyük felaketlerinden birini yaşadık.  O felaketi yaşayan biri olarak şunu söylemek istiyorum; o gün kendi bölgemizde hiçbir görüş, din, dil, ırk ayrımı yapmadan olabildiğince herkes birbirinin yarasını sarmaya çalıştı.  Biz, bize yardım gönderen insanların suyunu içtik, ekmeğini yedik, kıyafetlerini yedik ve bununla gurur duyduk.  Ve kesinlikle hiç birimizin aklında bunu bize kim gönderdi? Hangi bölgeden geldi? Hangi siyasi figürden geldi, gibi sorular aklımızın idrak edebileceği bir durum yoktu. "SANDIKLARA FARKLI ŞEKİLDE YANSIYACAKTIR" Adıyaman’dan Gazeteci Halil Metin Harıkçı  şunları söyledi: Bunları sosyal medyada görmek bir depremzede olarak bizleri çok üzdü.  Ben o insanların gerçek manada Müslümanlık ile alakaları olduğunu düşünmüyorum.  Çünkü yardım, Allah rızası için yapılan şeylerdir.  Bu yardımların kime gideceğini bilmiyorsun.  Siz yardımları siyasi anlamda yapıyorsanız, bu yanlıştır. Bugün bana yarın sana. Ben o yüzden sosyal medya üzerinden hangi liderler olursa olsun, bu hakaretleri aynen iade ediyorum.  Ben Türk halkının bu tür insanlara itibar etmesini istemiyorum.  Bu yarın sandıklara da farklı bir şekilde yansıyacaktır.  "DEVLETİM BANA YETER" Malatya’dan Gazeteci İskender Yılmaz şunları söyledi: Çok büyük bir felaket atlattık.  Her iki depremi de Malatya’da yaşadım ve buradan da bir yere ayrılmadım.  Hep, devletim bana yeter, diyordum.  Hakikaten devletimizin bize yetermiş.  İlk günden beri yanımızda olan devlet var.  Belediyeleri, STK’ları,  AFAD’ı, Kızılay’ı, askeri, polisi, itfaiyecisi ile yani her şeyiyle var.  Devletimiz buradaydı. O günden bugüne devlet geldi ve bize, “başka bir ihtiyacınız var mı?” diye sordu.  Ama diğerleri ruhu alınmış varlıklar. Bizim şehrimiz, evimiz yıkıldı.  Ama deprem onların beyinlerini ve ruhlarını yıkmış. Birer koli erzak göndermişler, bunu başımıza kakıyorlar. Onlara yazıklar olsun.  Devlet ilk günden beri buradaydı. Tabii ki de bu halk, devletine sahip çıkacak.  Burada yapılan her şeyi buradaki insanlar gördü. "KENDİLERİNİ KINIYORUZ" Malatya’dan depremzede vatandaş Yunus Bayındır şunları söyledi: 6 Şubat depremini biz de gördük.  Depremden sonra da Malatya’daydık. Hiçbir zaman Malatya dışına çıkmadık. İnsanlar bize yardım göndermiş olabilirler.  İnsanlar bu yardımları bir amaç için yaptılar ise yazıklar olsun.  Bu deprem felaketi sadece Malatya’da olan bir şey değil.  Belki yarın İstanbul’da, Ankara’da, Antalya’da olacaktı. Ya da bu yorumu yapan insanların bölgesinde olacaktı. O zaman biz de onlara, “siz AK Partilisiniz, MHP’lisiniz, CHP’lisiniz” diyerek yardım yapmamamız mı lazım. Yapılan şey çok yanlıştı, kınıyoruz. Sonuçta bu bir seçimdir.  Hepimiz aynı bölgede, aynı gökyüzünün altında yaşıyoruz.  Bu şekilde yapılan yorumlar bizi çok üzdü, kendilerini kınıyoruz.  "SİYASİ RANT ELDE ETMEK İSTEYENLERİ KINIYORUZ" Kahramanmaraş Esnaf Odası Başkanı Ahmet Kuybu şunları söyledi: Biz diyecek bir kelime bulamıyoruz.  Bu Allah’tan gelen bir afet.  Bu tür afetlerde herkes, Alah rızası için kendi imkanları doğrultusunda yardım yapıyor.  Bizim dinimizin ve geleneğimizin de geleneği bu.  Bu bir alçaklıktır.  Kahramanmaraş olarak böyle bir afetten siyasi rant elde etmek isteyenleri kınıyoruz.  Bu niyetle yarım gönderenler listelerini göndersinler, yardımlarını fazlasıyla iade edelim.  Bu alçaklığı hiçbir zaman kabul etmiyoruz.  Eğer seçimde oy alamıyorsanız, önce kendinizi sorgulamanız lazım. Kahramanmaraşlı vatanı için aç kalır, açıkta kalır. Eyvallah etmez.  Demek ki 14 Mayıs’ta verilen ders az olmuş, Kahramanmaraşlının 28 Mayıs’ta fazlasıyla bir ders vereceğine inanıyorum.  "BURAYA YAPILAN YARDIMLARI ENGELLEMEYE YÖNELİKTİR" Şanlıurfa’dan kanaat önderi Faruk Akbaş şunları söyledi:  Biz gerek Cumhurbaşkanımızın gerekse devlet erkanının depremzedeler için nasıl bir kampanya başlattığının, şefkat elini uzattığını gözlerimizle gördük.  Biz hiçbir zaman oyuna gelmedik, gelmeyeceğiz. O hakaretleri misliyle onlara iade ediyoruz.  Onların yaptığı iş bozanlık ve sadece buradaki yardımları engellemeye ve provokasyona yöneliktir. Biz deprem bölgesinde provokasyona gelmedik, gelmeyeceğiz.  Biz kimin söylemlerinin lafta kaldığının kiminde sahada gerçekten iş yaptığını gözümüzle gördük. Biz gerçeğe ve icraata oy verdik.  Biz ülkeyi kaosa götürecek 7-8 başlı bir yapıya oy vermedik, yarında vermeyeceğiz.
Deprem bölgesinden Cumhur İttifakı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a büyük bir oy çıktıktan sonra muhalif kesimler bunu sindiremedi.

 

Video Player

 

Depremzedeler ise bu duruma, "14 Mayıs'ta verilen ders az olmuş" diyerek tepki gösterdi.

Türkiye 14 Mayıs’ta sandığa giderek seçimini yaptı. Cumhur İttifakı Meclis’te çoğunluğu alırken Cumhurbaşkanlığı seçimleri ise ikinci tura kaldı. Seçimlerde deprem bölgesinden Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve Cumhur İttifakı’na ise büyük bir teveccüh vardı. Bazı kesimler ise bu destek sonrası öfkelerine hakim olamayarak bölgedeki insanlara yaptıkları yardımlar üzerinden hakaretler ettiler. Haber7 muhabiri Yavuz Selvi’de deprem bölgesinde yaşayan vatandaşlar ile görüşerek bu konuda onların düşüncelerini dinledi.

"KIZGIN DEĞİLİZ AMA UTANIYORUZ"

Malatya’dan Gazeteci Erol Tunç şunları söyledi:

Biz kızgın değiliz ama utanıyoruz.  50 binden fazla kişinin hayatını kaybettiği dünyanın en büyük felaketlerinden birini yaşadık.  O felaketi yaşayan biri olarak şunu söylemek istiyorum; o gün kendi bölgemizde hiçbir görüş, din, dil, ırk ayrımı yapmadan olabildiğince herkes birbirinin yarasını sarmaya çalıştı.  Biz, bize yardım gönderen insanların suyunu içtik, ekmeğini yedik, kıyafetlerini yedik ve bununla gurur duyduk.  Ve kesinlikle hiç birimizin aklında bunu bize kim gönderdi? Hangi bölgeden geldi? Hangi siyasi figürden geldi, gibi sorular aklımızın idrak edebileceği bir durum yoktu.

"SANDIKLARA FARKLI ŞEKİLDE YANSIYACAKTIR"

Adıyaman’dan Gazeteci Halil Metin Harıkçı  şunları söyledi:

Bunları sosyal medyada görmek bir depremzede olarak bizleri çok üzdü.  Ben o insanların gerçek manada Müslümanlık ile alakaları olduğunu düşünmüyorum.  Çünkü yardım, Allah rızası için yapılan şeylerdir.  Bu yardımların kime gideceğini bilmiyorsun.  Siz yardımları siyasi anlamda yapıyorsanız, bu yanlıştır. Bugün bana yarın sana. Ben o yüzden sosyal medya üzerinden hangi liderler olursa olsun, bu hakaretleri aynen iade ediyorum.  Ben Türk halkının bu tür insanlara itibar etmesini istemiyorum.  Bu yarın sandıklara da farklı bir şekilde yansıyacaktır. 

"DEVLETİM BANA YETER"

Malatya’dan Gazeteci İskender Yılmaz şunları söyledi:

Çok büyük bir felaket atlattık.  Her iki depremi de Malatya’da yaşadım ve buradan da bir yere ayrılmadım.  Hep, devletim bana yeter, diyordum.  Hakikaten devletimizin bize yetermiş.  İlk günden beri yanımızda olan devlet var.  Belediyeleri, STK’ları,  AFAD’ı, Kızılay’ı, askeri, polisi, itfaiyecisi ile yani her şeyiyle var.  Devletimiz buradaydı. O günden bugüne devlet geldi ve bize, “başka bir ihtiyacınız var mı?” diye sordu.  Ama diğerleri ruhu alınmış varlıklar. Bizim şehrimiz, evimiz yıkıldı.  Ama deprem onların beyinlerini ve ruhlarını yıkmış. Birer koli erzak göndermişler, bunu başımıza kakıyorlar. Onlara yazıklar olsun.  Devlet ilk günden beri buradaydı. Tabii ki de bu halk, devletine sahip çıkacak.  Burada yapılan her şeyi buradaki insanlar gördü.

"KENDİLERİNİ KINIYORUZ"

Malatya’dan depremzede vatandaş Yunus Bayındır şunları söyledi:

6 Şubat depremini biz de gördük.  Depremden sonra da Malatya’daydık. Hiçbir zaman Malatya dışına çıkmadık. İnsanlar bize yardım göndermiş olabilirler.  İnsanlar bu yardımları bir amaç için yaptılar ise yazıklar olsun.  Bu deprem felaketi sadece Malatya’da olan bir şey değil.  Belki yarın İstanbul’da, Ankara’da, Antalya’da olacaktı. Ya da bu yorumu yapan insanların bölgesinde olacaktı. O zaman biz de onlara, “siz AK Partilisiniz, MHP’lisiniz, CHP’lisiniz” diyerek yardım yapmamamız mı lazım. Yapılan şey çok yanlıştı, kınıyoruz. Sonuçta bu bir seçimdir.  Hepimiz aynı bölgede, aynı gökyüzünün altında yaşıyoruz.  Bu şekilde yapılan yorumlar bizi çok üzdü, kendilerini kınıyoruz. 

"SİYASİ RANT ELDE ETMEK İSTEYENLERİ KINIYORUZ"

Kahramanmaraş Esnaf Odası Başkanı Ahmet Kuybu şunları söyledi:

Biz diyecek bir kelime bulamıyoruz.  Bu Allah’tan gelen bir afet.  Bu tür afetlerde herkes, Alah rızası için kendi imkanları doğrultusunda yardım yapıyor.  Bizim dinimizin ve geleneğimizin de geleneği bu.  Bu bir alçaklıktır.  Kahramanmaraş olarak böyle bir afetten siyasi rant elde etmek isteyenleri kınıyoruz.  Bu niyetle yarım gönderenler listelerini göndersinler, yardımlarını fazlasıyla iade edelim.  Bu alçaklığı hiçbir zaman kabul etmiyoruz.  Eğer seçimde oy alamıyorsanız, önce kendinizi sorgulamanız lazım. Kahramanmaraşlı vatanı için aç kalır, açıkta kalır. Eyvallah etmez.  Demek ki 14 Mayıs’ta verilen ders az olmuş, Kahramanmaraşlının 28 Mayıs’ta fazlasıyla bir ders vereceğine inanıyorum. 

"BURAYA YAPILAN YARDIMLARI ENGELLEMEYE YÖNELİKTİR"

Şanlıurfa’dan kanaat önderi Faruk Akbaş şunları söyledi: 

Biz gerek Cumhurbaşkanımızın gerekse devlet erkanının depremzedeler için nasıl bir kampanya başlattığının, şefkat elini uzattığını gözlerimizle gördük.  Biz hiçbir zaman oyuna gelmedik, gelmeyeceğiz. O hakaretleri misliyle onlara iade ediyoruz.  Onların yaptığı iş bozanlık ve sadece buradaki yardımları engellemeye ve provokasyona yöneliktir. Biz deprem bölgesinde provokasyona gelmedik, gelmeyeceğiz.  Biz kimin söylemlerinin lafta kaldığının kiminde sahada gerçekten iş yaptığını gözümüzle gördük. Biz gerçeğe ve icraata oy verdik.  Biz ülkeyi kaosa götürecek 7-8 başlı bir yapıya oy vermedik, yarında vermeyeceğiz.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.