Aydan KURT
Köşe Yazarı
Aydan KURT
 

YARA NEREDE?

YARA NEREDE? Başlığı okuyanların "derinde" dediklerini duyabiliyorum. Peki yaralar kapanmaz mı? Zamanla kapanır diyen de var, kapanmaz diyen de. Çoğu insan üzüldüğü olaylar karşısında konuşmak yerine sessiz kalıp kendi kendine kırılmayı tercih eder. Atarız içimize Rabbim bilsin deriz. Sonra ummadığımız an da yaramız depreşir. Kırgınlıklar birikir ve ağzımızdan şu kelime çıkar "Yorgunum". Yaş aldıkça yorgunluk artar. Zamanında tedavi etmek varken bizler yarayı kanatır dururuz. Çözüm ne, peki? diye sormayın. Benim yara hikayelerinden anlatayım mı? Bizim küçüklüğümüzde bu kadar ev yoktu sokaklarda arsalarda gönlümüzce oynardık. Aileler çocuklarını sokağa bıraktığında araba çarpar, kaçırılır diye korkmazlardı. Yalnız çocuklarda ailelerinden izinsiz uzağa gitmezlerdi. İki taş ile kale kurup erkekler ile futbol oynardım. Genellikle kaleci olurdum. Çamurlu toprak bulunca çivi saplama oyunu oynardık. Karo taşlarını sabunlar yokuş aşağı kayardık. Evimizin arkasındaki trafo direğine çıkmalar. Dereye gidip bir karış suda yüzme çabaları. Gazoz kapağı oyununu bilir misiniz? Kapaklar sıralanır ve en baştaki kapağı vurursun. İşte kapağı vurayım derken arkadaşıma taş gelmişti. Allahtan yara derin değildi. Ne çok korkmuştum üzülmüştüm. Şimdi düşünüyorum da bütün yaralar oyun oynarken olsa idi diye. Büyüdükçe yaralar derinleşiyor. Ne dersiniz içimizdeki çocukluğu öldürmemek yaralara iyi gelir mi? Aydan Kurt
Ekleme Tarihi: 09 Şubat 2022 - Çarşamba

YARA NEREDE?

YARA NEREDE? Başlığı okuyanların "derinde" dediklerini duyabiliyorum. Peki yaralar kapanmaz mı? Zamanla kapanır diyen de var, kapanmaz diyen de. Çoğu insan üzüldüğü olaylar karşısında konuşmak yerine sessiz kalıp kendi kendine kırılmayı tercih eder. Atarız içimize Rabbim bilsin deriz. Sonra ummadığımız an da yaramız depreşir. Kırgınlıklar birikir ve ağzımızdan şu kelime çıkar "Yorgunum". Yaş aldıkça yorgunluk artar. Zamanında tedavi etmek varken bizler yarayı kanatır dururuz. Çözüm ne, peki? diye sormayın. Benim yara hikayelerinden anlatayım mı? Bizim küçüklüğümüzde bu kadar ev yoktu sokaklarda arsalarda gönlümüzce oynardık. Aileler çocuklarını sokağa bıraktığında araba çarpar, kaçırılır diye korkmazlardı. Yalnız çocuklarda ailelerinden izinsiz uzağa gitmezlerdi. İki taş ile kale kurup erkekler ile futbol oynardım. Genellikle kaleci olurdum. Çamurlu toprak bulunca çivi saplama oyunu oynardık. Karo taşlarını sabunlar yokuş aşağı kayardık. Evimizin arkasındaki trafo direğine çıkmalar. Dereye gidip bir karış suda yüzme çabaları. Gazoz kapağı oyununu bilir misiniz? Kapaklar sıralanır ve en baştaki kapağı vurursun. İşte kapağı vurayım derken arkadaşıma taş gelmişti. Allahtan yara derin değildi. Ne çok korkmuştum üzülmüştüm. Şimdi düşünüyorum da bütün yaralar oyun oynarken olsa idi diye. Büyüdükçe yaralar derinleşiyor. Ne dersiniz içimizdeki çocukluğu öldürmemek yaralara iyi gelir mi? Aydan Kurt
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.