Cevahir AYDIN
Köşe Yazarı
Cevahir AYDIN
 

Sükûn Bulma Hadisesi

Sükûn Bulma Hadisesi Kalplere hükmeden kimse, onu her türlü endişeden kaygıdan koruyup ferahlık verecek olan odur. Aktif sabrı ve aktif teslimiyeti kuşanan, mücadele azmini rızaî ilâhi doğrultusunda sürdüren akıl, kalp ve ruh mekanizmasını birlikte çalıştıran bahtiyarlar, kazanma kuşağını ıskalamayanlardır. Kalbinde iman, ruhunda marifet, davranışlarında ahlak olan bir bireyin bedeni sıkıntı ve kayıt altında olsa da ruhen yine mutlu ve huzurludur. Ama bedeni konfor ve rahat içinde olan bir bireyin kalbinde inkâr, ruhunda karanlık, davranışlarında ahlaksızlık hükmediyor ise onun mutlu, huzurlu ve özgür olması pek mümkün değildir. Sürekli saldırgan, geçimsiz, ve agresif olması kendi iç kavgasıyla ilgilidir. Teslimiyeti ve ulvî muhabbeti yakalamış biri hakikat bilinci ile öyle hassas yaşar ve ilişkilerini öyle itinalı seçer ki manevi dinamiklerini sarsacak, ruhundaki zerafeti zedeleyecek her şeyden ateşten kaçar gibi uzak durur. Öylesine bir hayat yaşayanlar gibi davranamaz. İki dünyalıdır o. Herkesin kıymet verip uğruna ömrünü tükettiği değerler, amacına uygun kullanılmadığında ötede geçer akçe sayılmayacaktır. Bunun bilincinde olarak bilir ve iman eder ki; ruh, kalp, vicdan, latifeler çok farklıdır ve fani ve basit şeylerle mutmain olamıyorlar. Bu gibi manevi duyguların ferahı ve tatmin olma durumu yine onun gibi manevi şeylerdir. İman, ibadet, ahlak kavramları ruha, kalbe ve latifelere tam bir ilaç oluyor. Bir nur hakikati izahatında bu konuya şöyle temas edilmişti.. Akıl, manalı ve hakikatli şeylerden zevk ve lezzet alır. Namaz kılanın aklı, kendisine kainat büyüklüğünde nimetleri veren Allah'ın razı olduğu vazifeleri yerine getirmekten dolayı, rahatlar ve lezzetlenir. Kalb ise, insanı menfi/olumsuz etkileyen her şeyden teessür duyan ve güzel olan her şeyden de lezzet alan bir özelliğe sahiptir. İşte böyle bir kalb, her şeye Kadir olan Rahim ve Kerim bir Allah'ın kapısını namaz ile çalmaktan sonsuz zevk ve lezzet alır. Ruh ise, fani dünyadan süratli bir şekilde vaveylalarla ayrılıp giden çoğu mevcudatla fıtraten alakadardır. İşte böyle bir ruh, her şeye bedel olan ve bizden ayrılan her şeyi ebedi verebilecek bir zatın huzuruna girmekten ve derdini rahatlıkla anlatabilmekten fevkalade zevk ve lezzet alır. Üstad Bediüzzaman, mü'minin sekîneti yakalaması adına en kestirme yol olarak, hal-i pürmelamini Kâinatın yüce sahibine arz etmek olduğunu ve bunun inanılmaz lezzetini şöyle ifade eder: “Duanın en güzel, en latif, en leziz, en hazır meyvesi, neticesi şudur ki: Dua eden adam bilir ki, birisi var ki onun sesini dinler, derdine derman yetiştirir, ona merhamet eder. O’nun kudret eli her şeye yetişir. Bu büyük dünya hanında o yalnız değil; bir kerim zat var, ona bakar, ünsiyet verir. Hem onun hadsiz ihtiyacatını yerine getirebilir ve onun hadsiz düşmanlarını def edebilir bir zatın huzurunda kendini tasavvur ederek bir ferah, bir inşirah duyup, dünya kadar ağır bir yükü üzerinden atıp Elhamdülillâhi Rabbil âlemîn der.” Cevâhir AYDIN/Küçük Dünyam
Ekleme Tarihi: 15 Mart 2022 - Salı

Sükûn Bulma Hadisesi

Sükûn Bulma Hadisesi Kalplere hükmeden kimse, onu her türlü endişeden kaygıdan koruyup ferahlık verecek olan odur. Aktif sabrı ve aktif teslimiyeti kuşanan, mücadele azmini rızaî ilâhi doğrultusunda sürdüren akıl, kalp ve ruh mekanizmasını birlikte çalıştıran bahtiyarlar, kazanma kuşağını ıskalamayanlardır. Kalbinde iman, ruhunda marifet, davranışlarında ahlak olan bir bireyin bedeni sıkıntı ve kayıt altında olsa da ruhen yine mutlu ve huzurludur. Ama bedeni konfor ve rahat içinde olan bir bireyin kalbinde inkâr, ruhunda karanlık, davranışlarında ahlaksızlık hükmediyor ise onun mutlu, huzurlu ve özgür olması pek mümkün değildir. Sürekli saldırgan, geçimsiz, ve agresif olması kendi iç kavgasıyla ilgilidir. Teslimiyeti ve ulvî muhabbeti yakalamış biri hakikat bilinci ile öyle hassas yaşar ve ilişkilerini öyle itinalı seçer ki manevi dinamiklerini sarsacak, ruhundaki zerafeti zedeleyecek her şeyden ateşten kaçar gibi uzak durur. Öylesine bir hayat yaşayanlar gibi davranamaz. İki dünyalıdır o. Herkesin kıymet verip uğruna ömrünü tükettiği değerler, amacına uygun kullanılmadığında ötede geçer akçe sayılmayacaktır. Bunun bilincinde olarak bilir ve iman eder ki; ruh, kalp, vicdan, latifeler çok farklıdır ve fani ve basit şeylerle mutmain olamıyorlar. Bu gibi manevi duyguların ferahı ve tatmin olma durumu yine onun gibi manevi şeylerdir. İman, ibadet, ahlak kavramları ruha, kalbe ve latifelere tam bir ilaç oluyor. Bir nur hakikati izahatında bu konuya şöyle temas edilmişti.. Akıl, manalı ve hakikatli şeylerden zevk ve lezzet alır. Namaz kılanın aklı, kendisine kainat büyüklüğünde nimetleri veren Allah'ın razı olduğu vazifeleri yerine getirmekten dolayı, rahatlar ve lezzetlenir. Kalb ise, insanı menfi/olumsuz etkileyen her şeyden teessür duyan ve güzel olan her şeyden de lezzet alan bir özelliğe sahiptir. İşte böyle bir kalb, her şeye Kadir olan Rahim ve Kerim bir Allah'ın kapısını namaz ile çalmaktan sonsuz zevk ve lezzet alır. Ruh ise, fani dünyadan süratli bir şekilde vaveylalarla ayrılıp giden çoğu mevcudatla fıtraten alakadardır. İşte böyle bir ruh, her şeye bedel olan ve bizden ayrılan her şeyi ebedi verebilecek bir zatın huzuruna girmekten ve derdini rahatlıkla anlatabilmekten fevkalade zevk ve lezzet alır. Üstad Bediüzzaman, mü'minin sekîneti yakalaması adına en kestirme yol olarak, hal-i pürmelamini Kâinatın yüce sahibine arz etmek olduğunu ve bunun inanılmaz lezzetini şöyle ifade eder: “Duanın en güzel, en latif, en leziz, en hazır meyvesi, neticesi şudur ki: Dua eden adam bilir ki, birisi var ki onun sesini dinler, derdine derman yetiştirir, ona merhamet eder. O’nun kudret eli her şeye yetişir. Bu büyük dünya hanında o yalnız değil; bir kerim zat var, ona bakar, ünsiyet verir. Hem onun hadsiz ihtiyacatını yerine getirebilir ve onun hadsiz düşmanlarını def edebilir bir zatın huzurunda kendini tasavvur ederek bir ferah, bir inşirah duyup, dünya kadar ağır bir yükü üzerinden atıp Elhamdülillâhi Rabbil âlemîn der.” Cevâhir AYDIN/Küçük Dünyam
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.