Gündemin Nabzı
Gündemin Nabzı
Koruyan, kollayan ve bağışlayıcılığı bol olan Allah’ın ismi ile başlarım. Allah’ın selamı, rahmeti, bereketi af ve mağfireti tüm kardeşlerimin üzerine olsun.
Kıymetli Okurlarım!
Gündemimizde yurdumuzun ciğerlerinin yandığı orman yangınları büyük yer alıyor. Biliyorsunuz ülkemizde yazın gelişinden bu yana 1000’i geçik yerde orman yangını meydana geldi.
Orman yangınları sadece ağaçları yakmıyor. Temiz havamız gidiyor, içinde yaşayan böcekler, kuşlar, hayvanlar da beraberinde yanıyor. Doğal ekolojik sistem tamamen yok ediliyor.
Orman yangınlarının %95-96’sı insan eliyle çıkıyor. İnsan eliyle çıkan yangınların geneli de sabotaj olarak karşımıza çıkıyor. Maalesef, ne yazık ki içimiz hainlerle dolu. Dış hainlere gereken cevabı veriyoruz da içimizdeki bizden görünenler o kadar gizlenmişler ki çoğumuz onları bilmiyoruz, tespit edemiyoruz.
Anlaşılan o ki, orman yangınları çıkaranlara, çocuk ve kadın tecavüzcülerine-katillerine, vatanımıza ihanet içerisinde olanlara idam cezası gelmeden bu tür hainliklerin sonu gelmeyecek. Bu suçu işleyenler hangi mevki ve makamda olursa olsun veya hangi mevki ve makamdaki kişilerin yakını olursa olsun idam edilmeli. Cezalar caydırıcı olmadığı sürece içimiz acıya acıya bu tür olayları günlük rutinimizmiş gibi seyretmeye devam edeceğiz. Yetkililer umarım sesimizi duyar.
Son günlerde yine ilginçlikler yaşıyoruz. İçimizden yine bazı kendini ileri gelen olarak kabul ettirmeye çalışanlar, bazı sivil toplum kuruluşu yöneticileri, hatta siyasiler neden Filistine sahip çıkmıyoruz, neden Filistine yardım yapmıyoruz, neden terör devleti-zenginlerin maşası İsraile müdahale etmiyoruz diye ver yansın ediyorlar.
Geçenlerde Hamas yetkilisi ülkemize geldi ve kameralara şunu söyledi: “Biz en büyük desteği, en çok yardımı Türkiye’den alıyoruz” dedi. Bunu duymayan veya duymak istemeyenler çıkmış devletin yetkili organlarını eleştiriyor.
O aklı hafiflerin amacını hepimiz biliyoruz. Bulanık suda balık avlamaya çalışan güya kurnazlık yaptığını, bu sebeple taraftar toplayacağını sanan, oy kazanacağını sananların ülkeye ihanet içerisinde olduklarını adları gibi biliyorlar. Abileri ne derse onu yapıyorlar. Ancak görmedikleri bir şey var Türkiye artık eski Türkiye değil. İstedikleri gibi film çevirecekleri dönemler geride kaldı.
Ve en önemli konulardan biri de kulüp harcamaları. Ülkemizde ekonomik zorluklar yaşayan o kadar insanımız varken, Pazarlarda-marketlerde fiyatlar ateş gibi el yakarken, devletimiz cari açığı kapatabilmek için vergilerini yükseltirken ve bu nedenle vatandaşımız ekonomik olarak nefes alamazken, kulüplerin oyuncu transferi için milyon euroları havalarda uçurması ne kadar mantıklı?
Kulüplere sıkı denetim getirilmesi ve vergilerinin daha aktif hale getirilmesi, hatta gerekirse arttırılması gerektiğini sanırım bir tek ben düşünmüyorumdur.
Vatandaşlarımızın ekonomik olarak biraz rahatlayabilmesi adına devletimizin gelirlerini artırması gereken bir dönemde büyük sanayici ve iş adamlarının, büyük fabrikaların ve fabrikatörlerin vergi borçlarının affedilmemesi, en kısa sürede de gerektiği şekilde tahsil edilmesi gerektiğini de bir tek ben düşünmüyorumdur.
Son olarak dünyanın her köşesinden Türkiye’nin son dönemde yapmış olduğu savunma sanayindeki gelişmeler sebebiyle devletimize ve hükümetimize övgüler geliyor. Bu gelişmeler yani yapılan ve savunma envanterimize giren silahlar ile mühimmatlar içeride vatandaşlarımıza güven, dışarıda düşmanlarımıza korku veriyor. En son yapılan Fuarda savunma sanayimizin alet ve edavatları sergilendiğinde onları gururla göğsümüz kabararak seyrettik. Bu konuda emeği geçenlerin hepsine ayrı ayrı teşekkür etmek ülkemizde yaşayan tüm vatanseverlerin boynuna borçtur. Şahsen kendi adıma hepsine teşekkür ediyorum. Rabbim ülkemize faydalı olanları korusun kollasın, yar ve yardımcıları olsun. Amin.
Hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
Fahri URHAN
Ekleme
Tarihi: 30 Temmuz 2025 -Çarşamba
Gündemin Nabzı
Gündemin Nabzı
Koruyan, kollayan ve bağışlayıcılığı bol olan Allah’ın ismi ile başlarım. Allah’ın selamı, rahmeti, bereketi af ve mağfireti tüm kardeşlerimin üzerine olsun.
Kıymetli Okurlarım!
Gündemimizde yurdumuzun ciğerlerinin yandığı orman yangınları büyük yer alıyor. Biliyorsunuz ülkemizde yazın gelişinden bu yana 1000’i geçik yerde orman yangını meydana geldi.
Orman yangınları sadece ağaçları yakmıyor. Temiz havamız gidiyor, içinde yaşayan böcekler, kuşlar, hayvanlar da beraberinde yanıyor. Doğal ekolojik sistem tamamen yok ediliyor.
Orman yangınlarının %95-96’sı insan eliyle çıkıyor. İnsan eliyle çıkan yangınların geneli de sabotaj olarak karşımıza çıkıyor. Maalesef, ne yazık ki içimiz hainlerle dolu. Dış hainlere gereken cevabı veriyoruz da içimizdeki bizden görünenler o kadar gizlenmişler ki çoğumuz onları bilmiyoruz, tespit edemiyoruz.
Anlaşılan o ki, orman yangınları çıkaranlara, çocuk ve kadın tecavüzcülerine-katillerine, vatanımıza ihanet içerisinde olanlara idam cezası gelmeden bu tür hainliklerin sonu gelmeyecek. Bu suçu işleyenler hangi mevki ve makamda olursa olsun veya hangi mevki ve makamdaki kişilerin yakını olursa olsun idam edilmeli. Cezalar caydırıcı olmadığı sürece içimiz acıya acıya bu tür olayları günlük rutinimizmiş gibi seyretmeye devam edeceğiz. Yetkililer umarım sesimizi duyar.
Son günlerde yine ilginçlikler yaşıyoruz. İçimizden yine bazı kendini ileri gelen olarak kabul ettirmeye çalışanlar, bazı sivil toplum kuruluşu yöneticileri, hatta siyasiler neden Filistine sahip çıkmıyoruz, neden Filistine yardım yapmıyoruz, neden terör devleti-zenginlerin maşası İsraile müdahale etmiyoruz diye ver yansın ediyorlar.
Geçenlerde Hamas yetkilisi ülkemize geldi ve kameralara şunu söyledi: “Biz en büyük desteği, en çok yardımı Türkiye’den alıyoruz” dedi. Bunu duymayan veya duymak istemeyenler çıkmış devletin yetkili organlarını eleştiriyor.
O aklı hafiflerin amacını hepimiz biliyoruz. Bulanık suda balık avlamaya çalışan güya kurnazlık yaptığını, bu sebeple taraftar toplayacağını sanan, oy kazanacağını sananların ülkeye ihanet içerisinde olduklarını adları gibi biliyorlar. Abileri ne derse onu yapıyorlar. Ancak görmedikleri bir şey var Türkiye artık eski Türkiye değil. İstedikleri gibi film çevirecekleri dönemler geride kaldı.
Ve en önemli konulardan biri de kulüp harcamaları. Ülkemizde ekonomik zorluklar yaşayan o kadar insanımız varken, Pazarlarda-marketlerde fiyatlar ateş gibi el yakarken, devletimiz cari açığı kapatabilmek için vergilerini yükseltirken ve bu nedenle vatandaşımız ekonomik olarak nefes alamazken, kulüplerin oyuncu transferi için milyon euroları havalarda uçurması ne kadar mantıklı?
Kulüplere sıkı denetim getirilmesi ve vergilerinin daha aktif hale getirilmesi, hatta gerekirse arttırılması gerektiğini sanırım bir tek ben düşünmüyorumdur.
Vatandaşlarımızın ekonomik olarak biraz rahatlayabilmesi adına devletimizin gelirlerini artırması gereken bir dönemde büyük sanayici ve iş adamlarının, büyük fabrikaların ve fabrikatörlerin vergi borçlarının affedilmemesi, en kısa sürede de gerektiği şekilde tahsil edilmesi gerektiğini de bir tek ben düşünmüyorumdur.
Son olarak dünyanın her köşesinden Türkiye’nin son dönemde yapmış olduğu savunma sanayindeki gelişmeler sebebiyle devletimize ve hükümetimize övgüler geliyor. Bu gelişmeler yani yapılan ve savunma envanterimize giren silahlar ile mühimmatlar içeride vatandaşlarımıza güven, dışarıda düşmanlarımıza korku veriyor. En son yapılan Fuarda savunma sanayimizin alet ve edavatları sergilendiğinde onları gururla göğsümüz kabararak seyrettik. Bu konuda emeği geçenlerin hepsine ayrı ayrı teşekkür etmek ülkemizde yaşayan tüm vatanseverlerin boynuna borçtur. Şahsen kendi adıma hepsine teşekkür ediyorum. Rabbim ülkemize faydalı olanları korusun kollasın, yar ve yardımcıları olsun. Amin.
Hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
Fahri URHAN
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.