Prof.Dr Cahit KURBANOĞLU
Köşe Yazarı
Prof.Dr Cahit KURBANOĞLU
 

15 Temmuz 2016 gecesi ve 16 Temmuz 2016 sabahı

<p><span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Ben bu yazıyı biraz değişiklikle, olayda bulunanlardan istedikleri i&ccedil;in TRT Genel M&uuml;d&uuml;rl&uuml;ğ&uuml;&rsquo;ne yazmıştım. Onlar bunu yayımladılar mı? Bilmiyorum, &ccedil;&uuml;nk&uuml; bana bir bilgi vermediler.&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Ben 60 ihtilalinde ilkokul ilk sıralarında okuyan bir &ccedil;ocuktum. Ancak devletin başındakilerin milletten bir destek g&ouml;rmeden sonu&ccedil; itibariyle idam olmasının bendeki etkilerini halen atamadım.&nbsp;O ihtilalde travma yaşadım. Sıkıy&ouml;netimin idaresinde her k&ouml;şe başında bir asker, her taraf baskı altında olmasına rağmen, ben bir tek silah sesi işittiğimi hatırlamıyorum.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Hasbi bir demokrat olan, Başvekil rahmetli Adnan Menderes&#39;i Sivas&rsquo;ta ilk gelişinde 11 adet trakt&ouml;rle karşılayan, rahmetli babam o ihtilalde tutuklanmıştı. Allah&#39;ın bir inayetidir ki savcının babamı tanıması &uuml;zerine serbest bırakılmıştı.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Ondan sonra 70&#39;li yıllarda, daha sonra 80 yıllarda ve daha devam eden yıllarda bir &ccedil;ok maalesef ihtilaller g&ouml;rd&uuml;m, adeta her 10 yılda T&uuml;rkiye bir ihtilal g&ouml;r&uuml;yordu, ancak o ihtilaller de bir silah sesi duymuş değildim.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Gelelim 15 Temmuz ihtilaline; o g&uuml;n Cumhurbaşkanımız telefon konuşmasında halkı sokaklara &ccedil;ağırması &uuml;zerine ev halkımızın tamamını meydanlara &ccedil;ıkma noktasında bir heyecan sardı.&nbsp;Evde bakılması gereken &uuml;&ccedil;&uuml; bir bu&ccedil;uk yaşında d&ouml;rt torunum vardı.&nbsp;Ben de siz asker yetiştirmeye devam edin.&nbsp; Bu anayasalarla T&uuml;rkiye&#39;de her on yılda bir ihtilal oluyor.&nbsp; Gen&ccedil;leri heyacanını daha fazla zorlamadan, biz erkekler g&ouml;reve gideceğiz dedim.&nbsp;Hanımların evde kalmasını istedim.&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Biz, misafir damadım ve yeğenim, oğlum, arabaya bindik doğru boğaz k&ouml;pr&uuml;s&uuml;n&uuml;n yolunu tuttuk. Polis g&uuml;venlik sebebi ile arabamızın k&ouml;pr&uuml;ye gitmesine m&uuml;saade etmedi. Sonra Bağlarbaşı&#39;ndaki Ak Parti binasına doğru yol aldık, baktık orada bir hareket yoktur.&nbsp;Tekrar boğaz k&ouml;pr&uuml;s&uuml; yolu tuttuk. Bırakılmayan arabayı orada yakın bir yere park ettik.&nbsp;&Ccedil;ocuklarımız koşarak k&ouml;pr&uuml;ye gittiler.&nbsp; Ben y&uuml;r&uuml;yerek ancak 15 dakikada ulaştım. Onların yanına giderken yolda insanlar korku ve panik i&ccedil;inde ka&ccedil;tıklarını g&ouml;rd&uuml;m.&nbsp;Bu esnada yol kenarında rastladığım insanlara kalabalıklar halinde meydanları doldurmalarının isyancılara korku vereceğini s&ouml;yledim. &nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">27 Mayıs ihtilali &#39;nde i&ccedil;imde kalan bir uhdeden dolayı g&uuml;n bug&uuml;nd&uuml;r g&ouml;rev başına diyerek siper hattına gittim.&nbsp;&Ccedil;ocukların yanına vardığımda kendimi T&uuml;rk askeri kisvesi altında, bug&uuml;ne kadar devletin imkanlarıyla ve milletin vergileriyle beslenerek buralara gelen ve milletinin ekmeğinden dişinden artırdığı paralarla temin ettiği ve kendilerine teslim ettiği silahları milletine kullanan ter&ouml;rist bir &ouml;rg&uuml;t ile karşı karşıya geldim.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Boğaz K&ouml;pr&uuml;s&uuml;nde k&ouml;pr&uuml; ayaklarından yağmur gibi mermi yağıyor, tanklardan makinalı t&uuml;feklerden, roketatarlardan, insanların &uuml;zerine yaylım ateşi a&ccedil;ılıyor, u&ccedil;aklar ses hızı &uuml;zerinde al&ccedil;aktan u&ccedil;arak dehşet sa&ccedil;ıyordu. İnsanlar ateş a&ccedil;ılırken geri p&uuml;sk&uuml;rt&uuml;l&uuml;yor, bir kısmı yere yatıyor, bir kısmı yaralanıyor, bir kısmı şehit oluyordu. Ama bir ger&ccedil;ek vardı o insanlar &ouml;l&uuml;mden korkmuyordu. Nerede tanklar, &nbsp;toplar, &nbsp;silahlar var onların &nbsp;&uuml;zerine &quot;Ya Allah, Bismillah, Allah-u Ekber&quot; diyerek gidiyordu.&nbsp;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Ben bir şey fark ettim, korku denen mefhum orada yoktu. Orada &uuml;lkeyi savunan bir misyon vardı, hasbi idi. ya şehit, ya gazi d&uuml;ş&uuml;ncesi vardı. Sonu&ccedil;ta konu vatan meselesiydi &uuml;lke meselesiydi.&nbsp;&Uuml;lkenin başında olan ve insanlara taktik verip y&ouml;nlendiren, Başkomutanımız, konuyu sahiplenme ve vazife verme meselesi, en &ouml;nemli etkenlerden biri idi. Allah CC bu milletimizi hi&ccedil;bir zaman başsız bırakmasın.&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Orada hi&ccedil; kimse şehit olanları, yaralananları g&ouml;rd&uuml;ğ&uuml; halde geri adım atmadı. Benim hissettiğime g&ouml;re şehit olanlar, bedenleriyle değil, ama maneviyatları ile halkla beraber ve adeta milletin &ouml;n&uuml;nde isyankarların &uuml;zerine gidiyorlar, mihmandarlık yapıyorlar, b&uuml;y&uuml;k bir kuvvet oluyorlardı. Ben değil, orada millet vardı. Orada &ouml;yle bir ruh vardı ki; &quot;ene yoktu, nahn&uuml; vardı&quot; ben yoktu biz vardı. Orada unvan, r&uuml;tbe, makam, servet, korku alameti yoktu. Korku olsa o insanlar tankların topların &ouml;n&uuml;ne yatar &uuml;stlerine y&uuml;r&uuml;rler miydi? Orada milletin şahs-ı manevisi&nbsp;vardı. Onun i&ccedil;in de kimsede korku alameti yoktu.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">B&ouml;yle bir halet-i ruhiye i&ccedil;inde bendeniz Profes&ouml;r olarak değil, askerlik g&ouml;revini jandarma komando taburunda yedek subay olarak yapmış bir kişi olarak değil, T&uuml;rkiye Cumhuriyeti&#39;nin bir vatandaşı olarak oradaydım. Şahıs ne kadar dahi ve &nbsp;kahraman olsa bile orada korkardı, ama şahs-ı manevide korku eseri olmazdı ve yoktu.&nbsp;Oradaki insanlar, silahlı asker kisveli asilerin &uuml;zerine gidiyor. Onları silahı ile teslim alıyor, tankın &uuml;st&uuml;ne &ccedil;ıkıyor, i&ccedil;inden asker &ccedil;ıkarıyor teslim alıyordu. Sanki &Ccedil;anakkale Şehitleri de orada milletimize yardım ediyordu.</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Yaralılar ve şehitler hareket alanında m&uuml;dahalenin hızını kesmesine rağmen, d&uuml;şmanları&nbsp;korku ve panik i&ccedil;erisindeydi.&nbsp;B&ouml;yle bir halet-i ruhiyede, teslim olanlara vatandaş haklı olarak tepki g&ouml;steriyor, lin&ccedil; etmek istiyor. Ancak orada m&uuml;dahil olup ne ş&ouml;ylesiniz ona uyuluyor. Asker emir alarak hareket eder, askerde mantık yoktur.&nbsp; Bunlar emir kulu bunlara vurmayın, denildiğinde, o eğitim almamış ve T&uuml;rk askeri ahlakı ile hareket eden kahraman vatandaşlarımız, birden kendine silah &ccedil;eken esirlerin muhafızı oluyor. Onlara bir fiske vurmayın, bunlar emir kuludur, bunları polise teslim edelim diyorlar ve polise teslim ediyorlar. Ben b&ouml;yle itaatkar kontroll&uuml; taşkınlık yapmayan, kendisi şehit verdiği halde, esir isyankarları lin&ccedil; etmeyen bir millet g&ouml;rmedim. &Ouml;yle bir millet&nbsp;var, İslam&#39;a 1000 yıldır bayraktarlık yapan&nbsp;T&uuml;rk milletidir. Bu kahraman milleti artık d&uuml;nya iyi tanımalıdır.&nbsp;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Muhterem Cumhurbaşkanımız artık bundan b&ouml;yle &uuml;lkenin sınırları i&ccedil;erisindeki herkesin Cumhurbaşkanı&rsquo;dır. Hatta bazen &ouml;yle olur ki m&uuml;ebbet hapse mahkum olan birisini isterse affedebilir. İşte 15 Temmuz olayı fetonun &uuml;lkemiz i&ccedil;in planladığı bir olay dersek basite almış oluruz. Bu olayın arkasında İsrail, ABD, AB, maalesef gaflet i&ccedil;erisinde olan safdillik s&ouml;zde dostlar da var. Bunların hepsi bizi b&ouml;l&uuml;p par&ccedil;alayıp birbirimize d&uuml;ş&uuml;rmek istiyorlar. Bizim bu d&uuml;şmanlara karşı kuvvetli olmamız, i&ccedil;erde birlik ve beraberliği temin etmekle m&uuml;mk&uuml;nd&uuml;r. Biz &ouml;ğrenciliğimiz d&ouml;neminde &uuml;niversitede marksistler, materyalistler, ateistler vardı. Bunlar Allah&rsquo;ı tanımıyorlardı. Risale-i Nur&rsquo;dan istifade ederek Allah&rsquo;ın varlığını bunlara anlatınca, namaza başlayanlar oldu.&nbsp; Şimdi c&uuml;mlemin sonu; nasıl ki feto ekibini de Cumhurbaşkanımız &uuml;&ccedil;e ayırdı. Bunlardan ibaret kesime yardım edilmeye, ger&ccedil;ekleri onlara anlatıp ikna edilmeye ihtiya&ccedil;ları olacağını d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yorum. Aksi taktirde onların bu d&uuml;ş&uuml;ncelerinin devam etmesi ve &uuml;lke y&ouml;netime d&uuml;şmanca tavırları, bizim d&uuml;şmanlarımızın ekmeğine yağ s&uuml;rer, onlar bunu istiyorlar. Biz her zaman şefkat elini uzatmak doğruyu tebliğ edip&nbsp; ve hakka davet etmekle y&uuml;k&uuml;ml&uuml;y&uuml;z.</span></p>
Ekleme Tarihi: 16 Temmuz 2019 - Salı

15 Temmuz 2016 gecesi ve 16 Temmuz 2016 sabahı

<p><span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Ben bu yazıyı biraz değişiklikle, olayda bulunanlardan istedikleri i&ccedil;in TRT Genel M&uuml;d&uuml;rl&uuml;ğ&uuml;&rsquo;ne yazmıştım. Onlar bunu yayımladılar mı? Bilmiyorum, &ccedil;&uuml;nk&uuml; bana bir bilgi vermediler.&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Ben 60 ihtilalinde ilkokul ilk sıralarında okuyan bir &ccedil;ocuktum. Ancak devletin başındakilerin milletten bir destek g&ouml;rmeden sonu&ccedil; itibariyle idam olmasının bendeki etkilerini halen atamadım.&nbsp;O ihtilalde travma yaşadım. Sıkıy&ouml;netimin idaresinde her k&ouml;şe başında bir asker, her taraf baskı altında olmasına rağmen, ben bir tek silah sesi işittiğimi hatırlamıyorum.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Hasbi bir demokrat olan, Başvekil rahmetli Adnan Menderes&#39;i Sivas&rsquo;ta ilk gelişinde 11 adet trakt&ouml;rle karşılayan, rahmetli babam o ihtilalde tutuklanmıştı. Allah&#39;ın bir inayetidir ki savcının babamı tanıması &uuml;zerine serbest bırakılmıştı.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Ondan sonra 70&#39;li yıllarda, daha sonra 80 yıllarda ve daha devam eden yıllarda bir &ccedil;ok maalesef ihtilaller g&ouml;rd&uuml;m, adeta her 10 yılda T&uuml;rkiye bir ihtilal g&ouml;r&uuml;yordu, ancak o ihtilaller de bir silah sesi duymuş değildim.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Gelelim 15 Temmuz ihtilaline; o g&uuml;n Cumhurbaşkanımız telefon konuşmasında halkı sokaklara &ccedil;ağırması &uuml;zerine ev halkımızın tamamını meydanlara &ccedil;ıkma noktasında bir heyecan sardı.&nbsp;Evde bakılması gereken &uuml;&ccedil;&uuml; bir bu&ccedil;uk yaşında d&ouml;rt torunum vardı.&nbsp;Ben de siz asker yetiştirmeye devam edin.&nbsp; Bu anayasalarla T&uuml;rkiye&#39;de her on yılda bir ihtilal oluyor.&nbsp; Gen&ccedil;leri heyacanını daha fazla zorlamadan, biz erkekler g&ouml;reve gideceğiz dedim.&nbsp;Hanımların evde kalmasını istedim.&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Biz, misafir damadım ve yeğenim, oğlum, arabaya bindik doğru boğaz k&ouml;pr&uuml;s&uuml;n&uuml;n yolunu tuttuk. Polis g&uuml;venlik sebebi ile arabamızın k&ouml;pr&uuml;ye gitmesine m&uuml;saade etmedi. Sonra Bağlarbaşı&#39;ndaki Ak Parti binasına doğru yol aldık, baktık orada bir hareket yoktur.&nbsp;Tekrar boğaz k&ouml;pr&uuml;s&uuml; yolu tuttuk. Bırakılmayan arabayı orada yakın bir yere park ettik.&nbsp;&Ccedil;ocuklarımız koşarak k&ouml;pr&uuml;ye gittiler.&nbsp; Ben y&uuml;r&uuml;yerek ancak 15 dakikada ulaştım. Onların yanına giderken yolda insanlar korku ve panik i&ccedil;inde ka&ccedil;tıklarını g&ouml;rd&uuml;m.&nbsp;Bu esnada yol kenarında rastladığım insanlara kalabalıklar halinde meydanları doldurmalarının isyancılara korku vereceğini s&ouml;yledim. &nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">27 Mayıs ihtilali &#39;nde i&ccedil;imde kalan bir uhdeden dolayı g&uuml;n bug&uuml;nd&uuml;r g&ouml;rev başına diyerek siper hattına gittim.&nbsp;&Ccedil;ocukların yanına vardığımda kendimi T&uuml;rk askeri kisvesi altında, bug&uuml;ne kadar devletin imkanlarıyla ve milletin vergileriyle beslenerek buralara gelen ve milletinin ekmeğinden dişinden artırdığı paralarla temin ettiği ve kendilerine teslim ettiği silahları milletine kullanan ter&ouml;rist bir &ouml;rg&uuml;t ile karşı karşıya geldim.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Boğaz K&ouml;pr&uuml;s&uuml;nde k&ouml;pr&uuml; ayaklarından yağmur gibi mermi yağıyor, tanklardan makinalı t&uuml;feklerden, roketatarlardan, insanların &uuml;zerine yaylım ateşi a&ccedil;ılıyor, u&ccedil;aklar ses hızı &uuml;zerinde al&ccedil;aktan u&ccedil;arak dehşet sa&ccedil;ıyordu. İnsanlar ateş a&ccedil;ılırken geri p&uuml;sk&uuml;rt&uuml;l&uuml;yor, bir kısmı yere yatıyor, bir kısmı yaralanıyor, bir kısmı şehit oluyordu. Ama bir ger&ccedil;ek vardı o insanlar &ouml;l&uuml;mden korkmuyordu. Nerede tanklar, &nbsp;toplar, &nbsp;silahlar var onların &nbsp;&uuml;zerine &quot;Ya Allah, Bismillah, Allah-u Ekber&quot; diyerek gidiyordu.&nbsp;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Ben bir şey fark ettim, korku denen mefhum orada yoktu. Orada &uuml;lkeyi savunan bir misyon vardı, hasbi idi. ya şehit, ya gazi d&uuml;ş&uuml;ncesi vardı. Sonu&ccedil;ta konu vatan meselesiydi &uuml;lke meselesiydi.&nbsp;&Uuml;lkenin başında olan ve insanlara taktik verip y&ouml;nlendiren, Başkomutanımız, konuyu sahiplenme ve vazife verme meselesi, en &ouml;nemli etkenlerden biri idi. Allah CC bu milletimizi hi&ccedil;bir zaman başsız bırakmasın.&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Orada hi&ccedil; kimse şehit olanları, yaralananları g&ouml;rd&uuml;ğ&uuml; halde geri adım atmadı. Benim hissettiğime g&ouml;re şehit olanlar, bedenleriyle değil, ama maneviyatları ile halkla beraber ve adeta milletin &ouml;n&uuml;nde isyankarların &uuml;zerine gidiyorlar, mihmandarlık yapıyorlar, b&uuml;y&uuml;k bir kuvvet oluyorlardı. Ben değil, orada millet vardı. Orada &ouml;yle bir ruh vardı ki; &quot;ene yoktu, nahn&uuml; vardı&quot; ben yoktu biz vardı. Orada unvan, r&uuml;tbe, makam, servet, korku alameti yoktu. Korku olsa o insanlar tankların topların &ouml;n&uuml;ne yatar &uuml;stlerine y&uuml;r&uuml;rler miydi? Orada milletin şahs-ı manevisi&nbsp;vardı. Onun i&ccedil;in de kimsede korku alameti yoktu.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">B&ouml;yle bir halet-i ruhiye i&ccedil;inde bendeniz Profes&ouml;r olarak değil, askerlik g&ouml;revini jandarma komando taburunda yedek subay olarak yapmış bir kişi olarak değil, T&uuml;rkiye Cumhuriyeti&#39;nin bir vatandaşı olarak oradaydım. Şahıs ne kadar dahi ve &nbsp;kahraman olsa bile orada korkardı, ama şahs-ı manevide korku eseri olmazdı ve yoktu.&nbsp;Oradaki insanlar, silahlı asker kisveli asilerin &uuml;zerine gidiyor. Onları silahı ile teslim alıyor, tankın &uuml;st&uuml;ne &ccedil;ıkıyor, i&ccedil;inden asker &ccedil;ıkarıyor teslim alıyordu. Sanki &Ccedil;anakkale Şehitleri de orada milletimize yardım ediyordu.</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Yaralılar ve şehitler hareket alanında m&uuml;dahalenin hızını kesmesine rağmen, d&uuml;şmanları&nbsp;korku ve panik i&ccedil;erisindeydi.&nbsp;B&ouml;yle bir halet-i ruhiyede, teslim olanlara vatandaş haklı olarak tepki g&ouml;steriyor, lin&ccedil; etmek istiyor. Ancak orada m&uuml;dahil olup ne ş&ouml;ylesiniz ona uyuluyor. Asker emir alarak hareket eder, askerde mantık yoktur.&nbsp; Bunlar emir kulu bunlara vurmayın, denildiğinde, o eğitim almamış ve T&uuml;rk askeri ahlakı ile hareket eden kahraman vatandaşlarımız, birden kendine silah &ccedil;eken esirlerin muhafızı oluyor. Onlara bir fiske vurmayın, bunlar emir kuludur, bunları polise teslim edelim diyorlar ve polise teslim ediyorlar. Ben b&ouml;yle itaatkar kontroll&uuml; taşkınlık yapmayan, kendisi şehit verdiği halde, esir isyankarları lin&ccedil; etmeyen bir millet g&ouml;rmedim. &Ouml;yle bir millet&nbsp;var, İslam&#39;a 1000 yıldır bayraktarlık yapan&nbsp;T&uuml;rk milletidir. Bu kahraman milleti artık d&uuml;nya iyi tanımalıdır.&nbsp;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Muhterem Cumhurbaşkanımız artık bundan b&ouml;yle &uuml;lkenin sınırları i&ccedil;erisindeki herkesin Cumhurbaşkanı&rsquo;dır. Hatta bazen &ouml;yle olur ki m&uuml;ebbet hapse mahkum olan birisini isterse affedebilir. İşte 15 Temmuz olayı fetonun &uuml;lkemiz i&ccedil;in planladığı bir olay dersek basite almış oluruz. Bu olayın arkasında İsrail, ABD, AB, maalesef gaflet i&ccedil;erisinde olan safdillik s&ouml;zde dostlar da var. Bunların hepsi bizi b&ouml;l&uuml;p par&ccedil;alayıp birbirimize d&uuml;ş&uuml;rmek istiyorlar. Bizim bu d&uuml;şmanlara karşı kuvvetli olmamız, i&ccedil;erde birlik ve beraberliği temin etmekle m&uuml;mk&uuml;nd&uuml;r. Biz &ouml;ğrenciliğimiz d&ouml;neminde &uuml;niversitede marksistler, materyalistler, ateistler vardı. Bunlar Allah&rsquo;ı tanımıyorlardı. Risale-i Nur&rsquo;dan istifade ederek Allah&rsquo;ın varlığını bunlara anlatınca, namaza başlayanlar oldu.&nbsp; Şimdi c&uuml;mlemin sonu; nasıl ki feto ekibini de Cumhurbaşkanımız &uuml;&ccedil;e ayırdı. Bunlardan ibaret kesime yardım edilmeye, ger&ccedil;ekleri onlara anlatıp ikna edilmeye ihtiya&ccedil;ları olacağını d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yorum. Aksi taktirde onların bu d&uuml;ş&uuml;ncelerinin devam etmesi ve &uuml;lke y&ouml;netime d&uuml;şmanca tavırları, bizim d&uuml;şmanlarımızın ekmeğine yağ s&uuml;rer, onlar bunu istiyorlar. Biz her zaman şefkat elini uzatmak doğruyu tebliğ edip&nbsp; ve hakka davet etmekle y&uuml;k&uuml;ml&uuml;y&uuml;z.</span></p>
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.