Dr. Vehbi KARA
Köşe Yazarı
Dr. Vehbi KARA
 

Kanal İstanbul Niçin Gereklidir?

<p><br /> Gemilerin sebep olduğu kazalardan ve bunun ne derece tehlikeli olduğundan bahsederek &ldquo;Kanal İstanbul&rdquo; projesinin &ouml;nemli olduğunu onlarca yazımda dile getirmiştim. Faydası olmayacaktır lakin yine de vazifemi yapmış olmak i&ccedil;in İstanbul B&uuml;y&uuml;kşehir Belediye Başkanı başta olmak &uuml;zere bazı y&ouml;neticilerin akıllarını başlarına almaları i&ccedil;in bazı &ouml;nemli hususları tekrar hatırlatmakta yarar g&ouml;r&uuml;yorum.</p> <p>&Ouml;ncelikle Kanal İstanbul&rsquo;un ekonomik olduğu kadar bir g&uuml;venlik meselesi olduğunu anlamak gerekiyor. T&uuml;rkiye&#39;nin Boğazlarından ge&ccedil;en yabancı gemileri durdurabilmesi, denetleyebilmesi &ccedil;ok &ouml;nemlidir. Milyonlarca dolar gelir getirmesi bir tarafa 20 milyon insanın yaşadığı bu metropol&uuml;n g&uuml;venliği s&ouml;z konusudur.</p> <p>Bu maksatla T&uuml;rkiye&#39;nin Boğazlarda yeniden h&acirc;kimiyetini ilan etmesi i&ccedil;in doğal suyolu olan boğazlara alternatif kanallar a&ccedil;ılması gerekiyor. B&ouml;ylece gemilerin İstanbul Boğazı yerine Kanal İstanbul&rsquo;a y&ouml;nlendirilmesi m&uuml;mk&uuml;n hale gelecektir. Aksi takdirde alternatif bir suyolu olmadan; Montr&ouml; Anlaşmasına bir bi&ccedil;imde denetleme ve y&ouml;nlendirme yapmak m&uuml;mk&uuml;n değildir.</p> <p>Ge&ccedil;en yıl Beyrut&rsquo;ta patlamaya neden olan 2750 ton amonyum nitrat, 6 sene &ouml;nce İstanbul Boğazı&rsquo;ndan ge&ccedil;miş ve buraya gelmişti. D&uuml;ş&uuml;n&uuml;n bakalım aynı sabotajı bir de Boğazda yapmış olsalardı ne denecekti?</p> <p>Hi&ccedil; ş&uuml;phesiz Kanal İstanbul&rsquo;a karşı &ccedil;ıkanlar &ldquo;nerede bu devlet?&rdquo;, &ldquo;ni&ccedil;in &ouml;nlem almadınız?&rdquo; şeklinde sorular soracaklardı. Fakat devlet bundan daha b&uuml;y&uuml;k tehlikeleri &ouml;nlemek adına &ldquo;Kanal İstanbul&rdquo; projesi &uuml;rettiğinde ilk &ouml;nce bu istemez&uuml;k&ccedil;&uuml; gruplar ortaya &ccedil;ıkmaktadır.</p> <p>Cumhurbaşkanımızın ısrarla &uuml;zerinde durduğu &ldquo;Kanal İstanbul&rdquo; basit bir konu değildir, T&uuml;rkiye i&ccedil;in stratejik bir g&uuml;venlik meselesidir. Buna itiraz edenlerin biraz sağduyu ile meseleye bakması gereklidir.</p> <p>Kanal İstanbul konusu sadece siyaset&ccedil;ilerin değil g&uuml;venlik konusunda &ccedil;alışan herkesi ilgilendirmektedir. Sırf h&uuml;k&uuml;mete muhalefet olsun diye insanların canlarını hi&ccedil;e sayan istemez&uuml;k&ccedil;&uuml;lere bazı olayları tekrar hatırlatmamız gerekiyor. Zira karşımızdaki dehşetin farkında olmayanlar &ccedil;oktur.</p> <p>Muhtemel İstanbul depremi i&ccedil;in senaryolar yazılıp akla hayale gelmedik teoriler &uuml;retilirken her yıl defalarca kaza yaşanmasına rağmen milyonlarca insanın yaşadığı İstanbul Boğazının tehlikeleri hakkında kimse iki kelime s&ouml;ylememektedir. Umarım bu makale iktidara d&uuml;şmanlık y&uuml;z&uuml;nden g&ouml;zlerinden başka akıl ve kalpleri k&ouml;rleşmiş insanları uyandırmaya vesile olur.</p> <p>Askeri gemiler de d&acirc;hil olduğunda İstanbul Boğazından y&uuml;zden fazla ge&ccedil;iş yapmışımdır. Her ge&ccedil;iş ister kılavuz kaptan olsun ister olmasın daima stresli olur. Zira İstanbul Boğazının ters akıntıları, her zaman i&ccedil;in kaptanlara &ccedil;eşitli s&uuml;rprizler barındırmaktadır.</p> <p>İstanbul Boğazında maksimum 80 dereceye varan 12 adet d&ouml;n&uuml;ş noktası vardır. &Ouml;zellikle draftı y&uuml;ksek gemilerin &ccedil;ok dikkat etmesi gereken bu d&ouml;n&uuml;şler; ters akıntılarla birleşince olduk&ccedil;a tehlikeli durumlar meydana getirir.</p> <p>Bazen hi&ccedil; ummadığınız bir anda akıntı nedeniyle gemi, aniden d&uuml;men dinlemez olur. Bakarsın; bir balık&ccedil;ı teknesi sinsice yaklaşarak birden &ouml;n&uuml;ne &ccedil;ıkıverir. Sarayburnu civarında ise yolcu ve gezi gemileri her tarafı doldurmuştur. Her biri kendi &acirc;leminde seferini tamamlamakla meşguld&uuml;r. Transit yapan gemileri d&uuml;ş&uuml;nmezler bile&hellip;</p> <p>İstanbul ve &Ccedil;anakkale boğazlarında en tehlikeli durum ise makine veya d&uuml;men arızasıdır. Ne ilgin&ccedil;tir; her iki boğaz ge&ccedil;işi esnasında d&uuml;men arızalarını yaşamış bir kaptanım. Allah korudu da kazasız atlatmak nasip oldu.</p> <p>Fakat ne kadar dikkat ederseniz edin bu Boğazlar ve &ouml;zellikle İstanbul Boğazı; tehlikelere a&ccedil;ık olup facialara hazır olmayı gerektirir. Bu y&uuml;zden İstanbul Boğazı, hala tek taraflı olarak gemi trafiğine a&ccedil;ık olup &Ccedil;anakkale Boğazı gibi &ccedil;ift y&ouml;nl&uuml; ge&ccedil;iş; yapılmaz.</p> <p>&Ouml;zellikle Kandilli feneri civarında boğaz o kadar darlaşır ve y&uuml;ksek akıntı meydana gelir ki bazen d&uuml;meni alabanda ile (maksimum a&ccedil;ı ile) basmak gerekir. Bu b&ouml;lgede 200 metreden b&uuml;y&uuml;k iki gemi aynı anda karşı karşıya ge&ccedil;iş yapsa bir tanesinin diğerine temas etmesi m&uuml;mk&uuml;nd&uuml;r. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; gemi d&ouml;n&uuml;şleri kara ara&ccedil;larının hareketi gibi değildir. D&ouml;n&uuml;ş y&ouml;n&uuml;n&uuml;n aksine doğru savrulur ve geminin kı&ccedil; tarafı trafik hattının karşı tarafına ge&ccedil;er.</p> <p>Yukarıda saydığımız nedenlerden dolayı d&uuml;nyanın en tehlikeli suyollarından bir tanesi olarak İstanbul Boğazı g&ouml;sterilir. Elbette boğaz &ccedil;evresinde milyonlarca insan yaşadığı i&ccedil;in ciddi &ouml;nlem alınması gereklilik hatta zorunluluk haline gelmiştir.</p> <p>İşte İstanbul Boğazı d&uuml;nyanın en dehşetli deniz kazalarının meydana geldiği suyollarından bir tanesi olup trafik yoğunluğunun artması dolayısı ile her an b&uuml;y&uuml;k bir tehlikeye yol a&ccedil;acak şekilde karşımızda durmaktadır.</p> <p>Gemilerin &ccedil;atışmasından tutun batmasına kadar hatta yalılardaki insanları tehdit edecek kadar y&uuml;zlerce olay yaşanmış ve yaşanmaya devam etmektedir. Sadece insanları değil milyonlarca deniz canlısı i&ccedil;in de &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k tehlikeleri barındırmaktadır.</p> <p>43 Romen denizcisinin &ouml;ld&uuml;ğ&uuml; Independenta faciası bunlardan sadece bir tanesidir. Bunu yazarken dahi t&uuml;ylerim diken diken oluyor. H&acirc;lbuki Kanal İstanbul sayesinde b&uuml;t&uuml;n bu tehlikelerin &ouml;n&uuml;ne ge&ccedil;ilecektir.</p> <p>15 Kasım 1979 tarihinde sabahın d&ouml;rd&uuml;nde m&uuml;thiş bir patlama sesi ile uyanmıştım. Evimiz Fatih&rsquo;teydi ve İstanbul Boğazını g&ouml;ren bir konumdaydı. Topkapı Sarayı hizasında her taraf alev topuna d&ouml;nm&uuml;şt&uuml;. O yıllarda ter&ouml;r olayları yoğun olarak yaşandığı i&ccedil;in bunu &ldquo;kom&uuml;nistler yaptı&rdquo; diye d&uuml;ş&uuml;nm&uuml;şt&uuml;k.</p> <p>H&acirc;lbuki 7500 ton taşıma kapasiteli Evriali gemisi, tam yol ile 145 bin tonluk Independenta tankerine, iskele tarafında bulunan tankların bulunduğu yerden şiddetle &ccedil;arpmıştı. Her taraf alevler i&ccedil;indeydi ve g&ouml;ğe simsiyah dumanlar y&uuml;kseliyordu.</p> <p>Tam 27 g&uuml;n boyunca Independenta tankeri yanmış ve 75 bin ton ham petrol denize d&ouml;k&uuml;lm&uuml;şt&uuml;. Mucizev&icirc; bir şekilde tanker İstanbul Boğaz akıntısı ile Kadık&ouml;y &ouml;nlerine gelmiş ve burada sığlığa oturmuştur. Fakat benzer şekilde hala İstanbul b&uuml;y&uuml;k bir yangın tehlikesi altındadır ve tam bir &ccedil;evre felaketi yaşanabilecektir.</p> <p>D&uuml;nyanın 10 b&uuml;y&uuml;k deniz kazalarından biri olan bu dehşetli olayda; mahkeme, Yunan Gemisi Evriali&rsquo;yi y&uuml;zde 90 oranında su&ccedil;lu bulmuştu. Lakin &ldquo;bade harabil Basra&rdquo;. Denizcilerle birlikte milyonlarca deniz canlısı yaşayamaz hale gelmişti.</p> <p>Yaşanan felaketin b&uuml;y&uuml;kl&uuml;ğ&uuml; nedeni ile Montr&ouml; S&ouml;zleşmesine ilave olarak Boğazlar T&uuml;z&uuml;ğ&uuml; Kanunu adı altında bir&ccedil;ok tedbirler alındı. Yeni trafik d&uuml;zeni ve VTS (Vessel Traffic Services) kuruldu. İşte bu tedbirler sayesinde İstanbul Boğazındaki bir&ccedil;ok deniz kazaları bir par&ccedil;a &ouml;nlenmiş oldu.</p> <p>Peki, bu tedbirler yeterli midir?</p> <p>Asla yeterli değildir. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; deniz kazalarını sadece petrol tankerleri olarak d&uuml;ş&uuml;nmemek gerekir. Askeri gemilerden tutun kuru y&uuml;k gemilerine kadar b&uuml;t&uuml;n su&uuml;st&uuml; vasıtaları tehlikeli madde ile doludur. Bunların yol a&ccedil;acağı kazalar eski İstanbul yangınlarında olduğu gibi milyonlarca insanı evsiz bırakacak kapasitededir.</p> <p>Ne kadar &ouml;nlem alırsanız alın İstanbul Boğazı gibi bir yerde deniz kazalarını &ouml;nleyemezsiniz. Bunun yerine en akıllıca &ccedil;&ouml;z&uuml;m Kanal İstanbul&rsquo;dur. Eğer muhalefet partileri ve &ouml;zellikle de İstanbul&rsquo;a belediye başkanı olarak se&ccedil;ilen Ekrem İmamoğlu&rsquo;nun insanlara karşı bir par&ccedil;a saygısı varsa bu &ccedil;ok &ouml;nemli projeye karşı &ccedil;ıkmaz.</p> <p>Kanal İstanbul&rsquo;un faydalarını anlatmak maksadıyla ekonomik, sosyal ve denizcilik a&ccedil;ısından &ccedil;eşitli disiplinlerle ilgili onlarca makale yazdım. Bu konulara tekrar girmek istemiyorum. Sadece insan ve &ccedil;evre sağlığı a&ccedil;ısından ele alınsa dahi &ccedil;ok &ouml;nemli olan bu projenin hayata ge&ccedil;irilmesi gereklidir.</p> <p>2011 Yılından beri tek bir &ccedil;ivi &ccedil;akılmamıştır. Devlet b&uuml;rokrasisi hala &ccedil;ok hantaldır. &ldquo;İstemez&uuml;k kafa yapısı&rdquo; hala &ccedil;ok g&uuml;&ccedil;l&uuml;d&uuml;r. Vatan caddesine karşı &ccedil;ıkanlar her &uuml;&ccedil; boğaz k&ouml;pr&uuml;s&uuml;ne de karşı &ccedil;ıkmış hatta Keban barajına bile &ldquo;elektriği toprağa mı vereceğiz&rdquo; diye ahmak&ccedil;a muhalefet adına kendilerini rezil edecek şekilde itiraz etmiştir.</p> <p>İşin k&ouml;t&uuml;s&uuml; hala karşı &ccedil;ıkmaya devam ediyorlar. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; İstanbul Havaalanında olduğu gibi T&uuml;rkiye&rsquo;nin &ouml;nemli bir merkez olmasını istemeyen Batılı g&uuml;&ccedil;ler b&uuml;y&uuml;k gayret i&ccedil;erisindedir. Besleme akademisyenler ve yazarlar &ccedil;oktur. Medyada ve &ouml;zellikle de televizyonlarda hep bu beyin yapısı gelişmemiş kişileri izlersiniz. Bunlar &ldquo;denizcilik&rdquo; s&ouml;z&uuml;nden doğru d&uuml;r&uuml;st bir şey anlamazlar. Onların anladığı &ldquo;Boğaz&rsquo;da rakı i&ccedil;mektir&rdquo;. Bu denli ayyaş ve sefih insanlardır. Ne yazık ki insan ve &ccedil;evre sağlığına karşı da saygıları yoktur. O halde Kanal İstanbul&rsquo;un ne olduğunu bir kere daha anlatalım:</p> <p>Kanal İstanbul bir T&uuml;rk Projesidir. &Uuml;niversite ve araştırmacılardan meydana gelen 57 kuruluş 11 yıl &ccedil;alışıp et&uuml;t yapmış, 16 bin sayfa rapor hazırlamıştır.</p> <p>15 milyar dolar, sadece Kanal Proje bedelidir. Kanal İşletmesinin yıllık getirisi yaklaşık 8 milyar dolar olacaktır. Bu bedel 103 &uuml;lkenin Milli Gelirinden daha fazladır..</p> <p>Kanal 44 km boyunda, 400 metre, 25 metre derinliğinde olacaktır. Ortalama her yıl 40-45 bin gemi ge&ccedil;iş yapacaktır.</p> <p>Ana işletme şirketinden başka yapılacak tesisler sayesinde 1 milyon 500 bin insana iş imkanı doğacaktır.</p> <p>Projenin toplam alanı 453 milyon metrekaredir. Bunun 78 milyon metrekaresi İstanbul Hava Limanı, 30 milyon metrekaresi Kanal alanı, 33 milyon metrekare Isparta Kule ve Bah&ccedil;e Şehir, 108 milyon metre kareyollar, 167 milyon metre kare imar parselleri, 37 milyon metrekare ortak kullanıma a&ccedil;ık yeşil alan, 26 milyon metre kare ağa&ccedil;landırılmış koruluk alandır.</p> <p>Yeni bir şehir kurulacak olup 7,5 milyon n&uuml;fusu barındırabilecektir. Kanal boyunca ara&ccedil; ve yaya ge&ccedil;işi i&ccedil;in 10 k&ouml;pr&uuml; inşa edilecektir. K&uuml;&ccedil;&uuml;k&ccedil;ekmece g&ouml;l&uuml; ve Sazlıdere barajı zaten kanal ge&ccedil;işi i&ccedil;in hazır bir su yoludur. Kalan su yolu i&ccedil;in ise toprak kazılacak ve Terkos g&ouml;l&uuml;n&uuml;n doğusundan Karadeniz&rsquo;e &ccedil;ıkılacaktır.</p> <p>K&uuml;&ccedil;&uuml;k tekneler i&ccedil;in oluşturulacak hali&ccedil;lerde marinalar yapılarak &uuml;lkemizin denizcilik gelirleri artacaktır.</p> <p>Kanal boyunca 8 şeritli yollar ile birlikte yeşil parklar ile korulukların altları otopark olacak , toplamda 350 bin ara&ccedil; parkı oluşacaktır. Kanalın her mahallesinde kurulacak camilerden ayrı merkezde 72 bin kişinin aynı anda namaz kılabileceği ve aş evleri olan b&uuml;y&uuml;k bir k&uuml;lliye meydana getirilecektir.</p> <p>Kurulacak hali&ccedil;lerden birinde &ldquo;Serbest Ticaret B&ouml;lgesi&rdquo; kurulacaktır. Ayrıca &ccedil;eşitli &uuml;lkelerin turistik tipik k&uuml;lt&uuml;rel mimarilerini temsilen 2 katlı yapılar olacaktır. Bu yapıların &uuml;lke yemeklerine &ouml;zg&uuml; restoran, &uuml;st katı tanıtım ofisi d&uuml;ş&uuml;n&uuml;lmektedir. M&uuml;lkiyet ise yerli işletmeciler başta olmak &uuml;zere para kazanmak isteyen ve k&uuml;lt&uuml;rlerini yaymak isteyen yabancı girişimcilere ait olacaktır.</p> <p>T&uuml;rkiye &#39;ye &ccedil;ağ atlatacak b&ouml;yle g&uuml;zel bir projeye karşı &ccedil;ıkanların bir daha d&uuml;ş&uuml;nmelerinde yarar vardır, vesselam&hellip;</p> <p>Dr. Vehbi KARA<br /> &nbsp;</p>
Ekleme Tarihi: 27 Aralık 2020 - Pazar

Kanal İstanbul Niçin Gereklidir?

<p><br /> Gemilerin sebep olduğu kazalardan ve bunun ne derece tehlikeli olduğundan bahsederek &ldquo;Kanal İstanbul&rdquo; projesinin &ouml;nemli olduğunu onlarca yazımda dile getirmiştim. Faydası olmayacaktır lakin yine de vazifemi yapmış olmak i&ccedil;in İstanbul B&uuml;y&uuml;kşehir Belediye Başkanı başta olmak &uuml;zere bazı y&ouml;neticilerin akıllarını başlarına almaları i&ccedil;in bazı &ouml;nemli hususları tekrar hatırlatmakta yarar g&ouml;r&uuml;yorum.</p> <p>&Ouml;ncelikle Kanal İstanbul&rsquo;un ekonomik olduğu kadar bir g&uuml;venlik meselesi olduğunu anlamak gerekiyor. T&uuml;rkiye&#39;nin Boğazlarından ge&ccedil;en yabancı gemileri durdurabilmesi, denetleyebilmesi &ccedil;ok &ouml;nemlidir. Milyonlarca dolar gelir getirmesi bir tarafa 20 milyon insanın yaşadığı bu metropol&uuml;n g&uuml;venliği s&ouml;z konusudur.</p> <p>Bu maksatla T&uuml;rkiye&#39;nin Boğazlarda yeniden h&acirc;kimiyetini ilan etmesi i&ccedil;in doğal suyolu olan boğazlara alternatif kanallar a&ccedil;ılması gerekiyor. B&ouml;ylece gemilerin İstanbul Boğazı yerine Kanal İstanbul&rsquo;a y&ouml;nlendirilmesi m&uuml;mk&uuml;n hale gelecektir. Aksi takdirde alternatif bir suyolu olmadan; Montr&ouml; Anlaşmasına bir bi&ccedil;imde denetleme ve y&ouml;nlendirme yapmak m&uuml;mk&uuml;n değildir.</p> <p>Ge&ccedil;en yıl Beyrut&rsquo;ta patlamaya neden olan 2750 ton amonyum nitrat, 6 sene &ouml;nce İstanbul Boğazı&rsquo;ndan ge&ccedil;miş ve buraya gelmişti. D&uuml;ş&uuml;n&uuml;n bakalım aynı sabotajı bir de Boğazda yapmış olsalardı ne denecekti?</p> <p>Hi&ccedil; ş&uuml;phesiz Kanal İstanbul&rsquo;a karşı &ccedil;ıkanlar &ldquo;nerede bu devlet?&rdquo;, &ldquo;ni&ccedil;in &ouml;nlem almadınız?&rdquo; şeklinde sorular soracaklardı. Fakat devlet bundan daha b&uuml;y&uuml;k tehlikeleri &ouml;nlemek adına &ldquo;Kanal İstanbul&rdquo; projesi &uuml;rettiğinde ilk &ouml;nce bu istemez&uuml;k&ccedil;&uuml; gruplar ortaya &ccedil;ıkmaktadır.</p> <p>Cumhurbaşkanımızın ısrarla &uuml;zerinde durduğu &ldquo;Kanal İstanbul&rdquo; basit bir konu değildir, T&uuml;rkiye i&ccedil;in stratejik bir g&uuml;venlik meselesidir. Buna itiraz edenlerin biraz sağduyu ile meseleye bakması gereklidir.</p> <p>Kanal İstanbul konusu sadece siyaset&ccedil;ilerin değil g&uuml;venlik konusunda &ccedil;alışan herkesi ilgilendirmektedir. Sırf h&uuml;k&uuml;mete muhalefet olsun diye insanların canlarını hi&ccedil;e sayan istemez&uuml;k&ccedil;&uuml;lere bazı olayları tekrar hatırlatmamız gerekiyor. Zira karşımızdaki dehşetin farkında olmayanlar &ccedil;oktur.</p> <p>Muhtemel İstanbul depremi i&ccedil;in senaryolar yazılıp akla hayale gelmedik teoriler &uuml;retilirken her yıl defalarca kaza yaşanmasına rağmen milyonlarca insanın yaşadığı İstanbul Boğazının tehlikeleri hakkında kimse iki kelime s&ouml;ylememektedir. Umarım bu makale iktidara d&uuml;şmanlık y&uuml;z&uuml;nden g&ouml;zlerinden başka akıl ve kalpleri k&ouml;rleşmiş insanları uyandırmaya vesile olur.</p> <p>Askeri gemiler de d&acirc;hil olduğunda İstanbul Boğazından y&uuml;zden fazla ge&ccedil;iş yapmışımdır. Her ge&ccedil;iş ister kılavuz kaptan olsun ister olmasın daima stresli olur. Zira İstanbul Boğazının ters akıntıları, her zaman i&ccedil;in kaptanlara &ccedil;eşitli s&uuml;rprizler barındırmaktadır.</p> <p>İstanbul Boğazında maksimum 80 dereceye varan 12 adet d&ouml;n&uuml;ş noktası vardır. &Ouml;zellikle draftı y&uuml;ksek gemilerin &ccedil;ok dikkat etmesi gereken bu d&ouml;n&uuml;şler; ters akıntılarla birleşince olduk&ccedil;a tehlikeli durumlar meydana getirir.</p> <p>Bazen hi&ccedil; ummadığınız bir anda akıntı nedeniyle gemi, aniden d&uuml;men dinlemez olur. Bakarsın; bir balık&ccedil;ı teknesi sinsice yaklaşarak birden &ouml;n&uuml;ne &ccedil;ıkıverir. Sarayburnu civarında ise yolcu ve gezi gemileri her tarafı doldurmuştur. Her biri kendi &acirc;leminde seferini tamamlamakla meşguld&uuml;r. Transit yapan gemileri d&uuml;ş&uuml;nmezler bile&hellip;</p> <p>İstanbul ve &Ccedil;anakkale boğazlarında en tehlikeli durum ise makine veya d&uuml;men arızasıdır. Ne ilgin&ccedil;tir; her iki boğaz ge&ccedil;işi esnasında d&uuml;men arızalarını yaşamış bir kaptanım. Allah korudu da kazasız atlatmak nasip oldu.</p> <p>Fakat ne kadar dikkat ederseniz edin bu Boğazlar ve &ouml;zellikle İstanbul Boğazı; tehlikelere a&ccedil;ık olup facialara hazır olmayı gerektirir. Bu y&uuml;zden İstanbul Boğazı, hala tek taraflı olarak gemi trafiğine a&ccedil;ık olup &Ccedil;anakkale Boğazı gibi &ccedil;ift y&ouml;nl&uuml; ge&ccedil;iş; yapılmaz.</p> <p>&Ouml;zellikle Kandilli feneri civarında boğaz o kadar darlaşır ve y&uuml;ksek akıntı meydana gelir ki bazen d&uuml;meni alabanda ile (maksimum a&ccedil;ı ile) basmak gerekir. Bu b&ouml;lgede 200 metreden b&uuml;y&uuml;k iki gemi aynı anda karşı karşıya ge&ccedil;iş yapsa bir tanesinin diğerine temas etmesi m&uuml;mk&uuml;nd&uuml;r. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; gemi d&ouml;n&uuml;şleri kara ara&ccedil;larının hareketi gibi değildir. D&ouml;n&uuml;ş y&ouml;n&uuml;n&uuml;n aksine doğru savrulur ve geminin kı&ccedil; tarafı trafik hattının karşı tarafına ge&ccedil;er.</p> <p>Yukarıda saydığımız nedenlerden dolayı d&uuml;nyanın en tehlikeli suyollarından bir tanesi olarak İstanbul Boğazı g&ouml;sterilir. Elbette boğaz &ccedil;evresinde milyonlarca insan yaşadığı i&ccedil;in ciddi &ouml;nlem alınması gereklilik hatta zorunluluk haline gelmiştir.</p> <p>İşte İstanbul Boğazı d&uuml;nyanın en dehşetli deniz kazalarının meydana geldiği suyollarından bir tanesi olup trafik yoğunluğunun artması dolayısı ile her an b&uuml;y&uuml;k bir tehlikeye yol a&ccedil;acak şekilde karşımızda durmaktadır.</p> <p>Gemilerin &ccedil;atışmasından tutun batmasına kadar hatta yalılardaki insanları tehdit edecek kadar y&uuml;zlerce olay yaşanmış ve yaşanmaya devam etmektedir. Sadece insanları değil milyonlarca deniz canlısı i&ccedil;in de &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k tehlikeleri barındırmaktadır.</p> <p>43 Romen denizcisinin &ouml;ld&uuml;ğ&uuml; Independenta faciası bunlardan sadece bir tanesidir. Bunu yazarken dahi t&uuml;ylerim diken diken oluyor. H&acirc;lbuki Kanal İstanbul sayesinde b&uuml;t&uuml;n bu tehlikelerin &ouml;n&uuml;ne ge&ccedil;ilecektir.</p> <p>15 Kasım 1979 tarihinde sabahın d&ouml;rd&uuml;nde m&uuml;thiş bir patlama sesi ile uyanmıştım. Evimiz Fatih&rsquo;teydi ve İstanbul Boğazını g&ouml;ren bir konumdaydı. Topkapı Sarayı hizasında her taraf alev topuna d&ouml;nm&uuml;şt&uuml;. O yıllarda ter&ouml;r olayları yoğun olarak yaşandığı i&ccedil;in bunu &ldquo;kom&uuml;nistler yaptı&rdquo; diye d&uuml;ş&uuml;nm&uuml;şt&uuml;k.</p> <p>H&acirc;lbuki 7500 ton taşıma kapasiteli Evriali gemisi, tam yol ile 145 bin tonluk Independenta tankerine, iskele tarafında bulunan tankların bulunduğu yerden şiddetle &ccedil;arpmıştı. Her taraf alevler i&ccedil;indeydi ve g&ouml;ğe simsiyah dumanlar y&uuml;kseliyordu.</p> <p>Tam 27 g&uuml;n boyunca Independenta tankeri yanmış ve 75 bin ton ham petrol denize d&ouml;k&uuml;lm&uuml;şt&uuml;. Mucizev&icirc; bir şekilde tanker İstanbul Boğaz akıntısı ile Kadık&ouml;y &ouml;nlerine gelmiş ve burada sığlığa oturmuştur. Fakat benzer şekilde hala İstanbul b&uuml;y&uuml;k bir yangın tehlikesi altındadır ve tam bir &ccedil;evre felaketi yaşanabilecektir.</p> <p>D&uuml;nyanın 10 b&uuml;y&uuml;k deniz kazalarından biri olan bu dehşetli olayda; mahkeme, Yunan Gemisi Evriali&rsquo;yi y&uuml;zde 90 oranında su&ccedil;lu bulmuştu. Lakin &ldquo;bade harabil Basra&rdquo;. Denizcilerle birlikte milyonlarca deniz canlısı yaşayamaz hale gelmişti.</p> <p>Yaşanan felaketin b&uuml;y&uuml;kl&uuml;ğ&uuml; nedeni ile Montr&ouml; S&ouml;zleşmesine ilave olarak Boğazlar T&uuml;z&uuml;ğ&uuml; Kanunu adı altında bir&ccedil;ok tedbirler alındı. Yeni trafik d&uuml;zeni ve VTS (Vessel Traffic Services) kuruldu. İşte bu tedbirler sayesinde İstanbul Boğazındaki bir&ccedil;ok deniz kazaları bir par&ccedil;a &ouml;nlenmiş oldu.</p> <p>Peki, bu tedbirler yeterli midir?</p> <p>Asla yeterli değildir. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; deniz kazalarını sadece petrol tankerleri olarak d&uuml;ş&uuml;nmemek gerekir. Askeri gemilerden tutun kuru y&uuml;k gemilerine kadar b&uuml;t&uuml;n su&uuml;st&uuml; vasıtaları tehlikeli madde ile doludur. Bunların yol a&ccedil;acağı kazalar eski İstanbul yangınlarında olduğu gibi milyonlarca insanı evsiz bırakacak kapasitededir.</p> <p>Ne kadar &ouml;nlem alırsanız alın İstanbul Boğazı gibi bir yerde deniz kazalarını &ouml;nleyemezsiniz. Bunun yerine en akıllıca &ccedil;&ouml;z&uuml;m Kanal İstanbul&rsquo;dur. Eğer muhalefet partileri ve &ouml;zellikle de İstanbul&rsquo;a belediye başkanı olarak se&ccedil;ilen Ekrem İmamoğlu&rsquo;nun insanlara karşı bir par&ccedil;a saygısı varsa bu &ccedil;ok &ouml;nemli projeye karşı &ccedil;ıkmaz.</p> <p>Kanal İstanbul&rsquo;un faydalarını anlatmak maksadıyla ekonomik, sosyal ve denizcilik a&ccedil;ısından &ccedil;eşitli disiplinlerle ilgili onlarca makale yazdım. Bu konulara tekrar girmek istemiyorum. Sadece insan ve &ccedil;evre sağlığı a&ccedil;ısından ele alınsa dahi &ccedil;ok &ouml;nemli olan bu projenin hayata ge&ccedil;irilmesi gereklidir.</p> <p>2011 Yılından beri tek bir &ccedil;ivi &ccedil;akılmamıştır. Devlet b&uuml;rokrasisi hala &ccedil;ok hantaldır. &ldquo;İstemez&uuml;k kafa yapısı&rdquo; hala &ccedil;ok g&uuml;&ccedil;l&uuml;d&uuml;r. Vatan caddesine karşı &ccedil;ıkanlar her &uuml;&ccedil; boğaz k&ouml;pr&uuml;s&uuml;ne de karşı &ccedil;ıkmış hatta Keban barajına bile &ldquo;elektriği toprağa mı vereceğiz&rdquo; diye ahmak&ccedil;a muhalefet adına kendilerini rezil edecek şekilde itiraz etmiştir.</p> <p>İşin k&ouml;t&uuml;s&uuml; hala karşı &ccedil;ıkmaya devam ediyorlar. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; İstanbul Havaalanında olduğu gibi T&uuml;rkiye&rsquo;nin &ouml;nemli bir merkez olmasını istemeyen Batılı g&uuml;&ccedil;ler b&uuml;y&uuml;k gayret i&ccedil;erisindedir. Besleme akademisyenler ve yazarlar &ccedil;oktur. Medyada ve &ouml;zellikle de televizyonlarda hep bu beyin yapısı gelişmemiş kişileri izlersiniz. Bunlar &ldquo;denizcilik&rdquo; s&ouml;z&uuml;nden doğru d&uuml;r&uuml;st bir şey anlamazlar. Onların anladığı &ldquo;Boğaz&rsquo;da rakı i&ccedil;mektir&rdquo;. Bu denli ayyaş ve sefih insanlardır. Ne yazık ki insan ve &ccedil;evre sağlığına karşı da saygıları yoktur. O halde Kanal İstanbul&rsquo;un ne olduğunu bir kere daha anlatalım:</p> <p>Kanal İstanbul bir T&uuml;rk Projesidir. &Uuml;niversite ve araştırmacılardan meydana gelen 57 kuruluş 11 yıl &ccedil;alışıp et&uuml;t yapmış, 16 bin sayfa rapor hazırlamıştır.</p> <p>15 milyar dolar, sadece Kanal Proje bedelidir. Kanal İşletmesinin yıllık getirisi yaklaşık 8 milyar dolar olacaktır. Bu bedel 103 &uuml;lkenin Milli Gelirinden daha fazladır..</p> <p>Kanal 44 km boyunda, 400 metre, 25 metre derinliğinde olacaktır. Ortalama her yıl 40-45 bin gemi ge&ccedil;iş yapacaktır.</p> <p>Ana işletme şirketinden başka yapılacak tesisler sayesinde 1 milyon 500 bin insana iş imkanı doğacaktır.</p> <p>Projenin toplam alanı 453 milyon metrekaredir. Bunun 78 milyon metrekaresi İstanbul Hava Limanı, 30 milyon metrekaresi Kanal alanı, 33 milyon metrekare Isparta Kule ve Bah&ccedil;e Şehir, 108 milyon metre kareyollar, 167 milyon metre kare imar parselleri, 37 milyon metrekare ortak kullanıma a&ccedil;ık yeşil alan, 26 milyon metre kare ağa&ccedil;landırılmış koruluk alandır.</p> <p>Yeni bir şehir kurulacak olup 7,5 milyon n&uuml;fusu barındırabilecektir. Kanal boyunca ara&ccedil; ve yaya ge&ccedil;işi i&ccedil;in 10 k&ouml;pr&uuml; inşa edilecektir. K&uuml;&ccedil;&uuml;k&ccedil;ekmece g&ouml;l&uuml; ve Sazlıdere barajı zaten kanal ge&ccedil;işi i&ccedil;in hazır bir su yoludur. Kalan su yolu i&ccedil;in ise toprak kazılacak ve Terkos g&ouml;l&uuml;n&uuml;n doğusundan Karadeniz&rsquo;e &ccedil;ıkılacaktır.</p> <p>K&uuml;&ccedil;&uuml;k tekneler i&ccedil;in oluşturulacak hali&ccedil;lerde marinalar yapılarak &uuml;lkemizin denizcilik gelirleri artacaktır.</p> <p>Kanal boyunca 8 şeritli yollar ile birlikte yeşil parklar ile korulukların altları otopark olacak , toplamda 350 bin ara&ccedil; parkı oluşacaktır. Kanalın her mahallesinde kurulacak camilerden ayrı merkezde 72 bin kişinin aynı anda namaz kılabileceği ve aş evleri olan b&uuml;y&uuml;k bir k&uuml;lliye meydana getirilecektir.</p> <p>Kurulacak hali&ccedil;lerden birinde &ldquo;Serbest Ticaret B&ouml;lgesi&rdquo; kurulacaktır. Ayrıca &ccedil;eşitli &uuml;lkelerin turistik tipik k&uuml;lt&uuml;rel mimarilerini temsilen 2 katlı yapılar olacaktır. Bu yapıların &uuml;lke yemeklerine &ouml;zg&uuml; restoran, &uuml;st katı tanıtım ofisi d&uuml;ş&uuml;n&uuml;lmektedir. M&uuml;lkiyet ise yerli işletmeciler başta olmak &uuml;zere para kazanmak isteyen ve k&uuml;lt&uuml;rlerini yaymak isteyen yabancı girişimcilere ait olacaktır.</p> <p>T&uuml;rkiye &#39;ye &ccedil;ağ atlatacak b&ouml;yle g&uuml;zel bir projeye karşı &ccedil;ıkanların bir daha d&uuml;ş&uuml;nmelerinde yarar vardır, vesselam&hellip;</p> <p>Dr. Vehbi KARA<br /> &nbsp;</p>
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.