Bülent ERTEKİN
Köşe Yazarı
Bülent ERTEKİN
 

ACELE ETMEYİN. NEYİN HAYIR , NEYİN ŞER OLDUĞU ZAMANLA ORTAYA ÇIKAR.

<p><span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Bir se&ccedil;im daha bitti. Hor g&ouml;r&uuml;len(!), bidon kafalı(!), diye hitap edilen se&ccedil;men sandıkta iradesini kullandı. &Ccedil;ıkan sonu&ccedil; vatana ve millete tekrar hayırlı olsun.</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Se&ccedil;imin bitmesi ile beraber her iki tarafin se&ccedil;menlerinden bol bol yorumlar geldi. Herkes bir bakış, bir pencere a&ccedil;arak &quot;ş&ouml;yle oldu, b&ouml;yle oldu, olacak cak cak.... diyerek kendince ifadeler ile şimdiden gelecek adına yorumlarda bulundu.&nbsp;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Acele etmeyin, etmeyelim.&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Zira; NEYİN HAYIR , NEYİN ŞER&nbsp; OLDUĞU ZAMANLA ORTAYA &Ccedil;IKAR.</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Aşağıda okuyacağınız yazı belki bu saatten sonra siyasi meselelerde biraz daha d&uuml;ş&uuml;nerek konuşmamızı ve hitap etmemizi gerektirecek.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Buyrun okumaya başlayalım.</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">K&ouml;y&uuml;n birinde bir yaşlı adam varmış. &Ccedil;ok fakirmiş ama Kral bile onu kıskanırmış. &Ouml;yle dillere destan bir beyaz atı varmış ki, Kral bu at i&ccedil;in ihtiyara b&uuml;y&uuml;k bir servet teklif etmiş ama adam satmaya yanaşmamış. &ldquo;Bu at, sadece bir at değil benim i&ccedil;in; bir dost. insan dostunu satar mı?&rdquo; demiş. Bir sabah kalkmışlar ki, at yok. K&ouml;yl&uuml; ihtiyarın başına toplanmış: &ldquo;Seni ihtiyar bunak, bu atı sana bırakmayacakları, &ccedil;alacakları belliydi. Krala satsaydın, &ouml;mr&uuml;n&uuml;n sonuna kadar beyler gibi yaşardın. Şimdi ne paran var, ne de atın&rdquo; demişler.</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">İhtiyar: &ldquo;Karar vermek i&ccedil;in acele etmeyin&rdquo; demiş. Sadece at kayıp&rdquo; deyin, &ldquo;&Ccedil;&uuml;nk&uuml; ger&ccedil;ek bu. Ondan &ouml;tesi sizin yorumunuz ve verdiğiniz karar. Atımın kaybolması, bir talihsizlik mi, yoksa bir şans mı? Bunu hen&uuml;z bilmiyoruz. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; bu olay hen&uuml;z bir başlangı&ccedil;. Arkasının nasıl geleceğini kimse bilemez.&rdquo;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">K&ouml;yl&uuml;ler ihtiyara kahkahalarla g&uuml;lm&uuml;şler. Aradan 15 g&uuml;n ge&ccedil;miş ve at bir gece ansızın d&ouml;nm&uuml;ş. Meğer &ccedil;alınmamış, dağlara gitmiş. D&ouml;nerken de, vadideki 12 vahşi atı peşine takıp getirmiş. Bunu g&ouml;ren k&ouml;yl&uuml;ler toplanıp ithiyara gidip &ouml;z&uuml;r dilemişler. &ldquo;Babalık&rdquo; demişler, &ldquo;Sen haklı &ccedil;ıktın. Atının kaybolması bir talihsizlik değil adeta bir devlet kuşu oldu senin i&ccedil;in, şimdi bir at s&uuml;r&uuml;n var.&rdquo;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&ldquo;Karar vermek i&ccedil;in gene acele ediyorsunuz&rdquo; demiş ihtiyar. &ldquo;Sadece atın geri d&ouml;nd&uuml;ğ&uuml;n&uuml; s&ouml;yleyin. Bilinen ger&ccedil;ek sadece bu. Ondan &ouml;tesinin ne getireceğini hen&uuml;z bilmiyoruz.&rdquo; K&ouml;yl&uuml;ler bu defa a&ccedil;ık&ccedil;a ihtiyarla dalga ge&ccedil;memişler ancak i&ccedil;lerinden &ldquo;Bu ihtiyar sahiden saf&rdquo; diye ge&ccedil;irmişler. Bir hafta ge&ccedil;meden, vahşi atları terbiye etmeye &ccedil;alışan ihtiyarın tek oğlu attan d&uuml;şm&uuml;ş ve ayağını kırmış. Evin ge&ccedil;imini sağlayan oğul şimdi uzun zaman yatakta kalacakmış. K&ouml;yl&uuml;ler gene gelmişler ihtiyara. &ldquo;Bir kez daha haklı &ccedil;ıktın&rdquo; demişler. &ldquo;Bu atlar y&uuml;z&uuml;nden tek oğlun, bacağını uzun s&uuml;re kullanamayacak. Oysa sana bakacak başkası da yok. Şimdi eskisinden daha fakir, daha zavallı olacaksın&rdquo; demişler. İhtiyar &ldquo;Siz erken karar verme hastalığına tutulmuşsunuz&rdquo; diye cevap vermiş.</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&ldquo;O kadar acele etmeyin. Oğlum bacağını kırdı. Ger&ccedil;ek bu. &Ouml;tesi sizin verdiğiniz karar. Ama acaba ne kadar doğru. Hayat b&ouml;yle k&uuml;&ccedil;&uuml;k par&ccedil;alar halinde gelir ve ondan sonra neler olacağını asla bilemezsiniz&rdquo;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Birka&ccedil; hafta sonra d&uuml;şmanlar hanedanlığa &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k bir ordu ile saldırmış. Kral son bir &uuml;mitle eli silah tutan b&uuml;t&uuml;n gen&ccedil;leri askere g&ouml;nderme emrini vermiş. K&ouml;ye gelen g&ouml;revliler, ihtiyarın kırık bacaklı oğlu dışında b&uuml;t&uuml;n gen&ccedil;leri askere almışlar. K&ouml;y&uuml; matem sarmış. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; savaşın kazanılmasına imk&acirc;n yokmuş, giden gen&ccedil;lerin ya &ouml;leceğini ya da esir d&uuml;şeceğini herkes biliyormuş.</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">K&ouml;yl&uuml;ler, gene ihtiyara gelmişler. &ldquo;Gene haklı olduğun kanıtlandı&rdquo; demişler. &ldquo;Oğlunun bacağı kırık ama hi&ccedil; değilse yanında. Oysa bizimkiler, belki asla k&ouml;ye d&ouml;nemeyecekler. Oğlunun bacağının kırılması,</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">talihsizlik değil, şansmış meğer&hellip;&rdquo;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&ldquo;Siz erken karar vermeye devam edin&rdquo; demiş, ihtiyar. &ldquo;Oysa ne olacağını kimseler bilemez. Bilinen bir tek ger&ccedil;ek var. Benim oğlum yanımda, sizinkiler askerde. Ama bunların hangisinin talih, hangisinin</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">şanssızlık olduğunu sadece Allah biliyor.&rdquo;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&Ccedil;inli filozof Lao Tzu, &ouml;yk&uuml;s&uuml;n&uuml; şu nasihatla tamamlamış:</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&ldquo;Acele karar vermeyin. Hayatın k&uuml;&ccedil;&uuml;k bir dilimine bakıp tamamı hakkında karar vermekten ka&ccedil;ının. Karar; aklın durması halidir. Karar verdiniz mi, akıl d&uuml;ş&uuml;nmeyi, dolayısı ile gelişmeyi durdurur. Buna rağmen akıl, insanı daima karara zorlar. Oysa gezi asla sona ermez. Bir yol biterken yenisi başlar. Bir kapı kapanırken, başkası a&ccedil;ılır. Bir hedefe ulaşırsınız ve daha y&uuml;ksek bir hedefin hemen oracıkta olduğunu g&ouml;r&uuml;rs&uuml;n&uuml;z.&rdquo;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Kıymetli okucularım bizler olayların sadece g&ouml;r&uuml;nen kısmını g&ouml;r&uuml;r anlar ve ona g&ouml;re yorum yaparız. Halbuki olayların bizim bilmediğimiz nice hikmetleri vardır. Bunu ancak Allah(cc) bilir. Bize d&uuml;şen ye&rsquo;se kapılmadan, Vardır bunda da bir hayır diyerek Allaha teslim olmaktır.&nbsp;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Selam ve dua ile.</span></p>
Ekleme Tarihi: 24 Haziran 2019 - Pazartesi

ACELE ETMEYİN. NEYİN HAYIR , NEYİN ŞER OLDUĞU ZAMANLA ORTAYA ÇIKAR.

<p><span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Bir se&ccedil;im daha bitti. Hor g&ouml;r&uuml;len(!), bidon kafalı(!), diye hitap edilen se&ccedil;men sandıkta iradesini kullandı. &Ccedil;ıkan sonu&ccedil; vatana ve millete tekrar hayırlı olsun.</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Se&ccedil;imin bitmesi ile beraber her iki tarafin se&ccedil;menlerinden bol bol yorumlar geldi. Herkes bir bakış, bir pencere a&ccedil;arak &quot;ş&ouml;yle oldu, b&ouml;yle oldu, olacak cak cak.... diyerek kendince ifadeler ile şimdiden gelecek adına yorumlarda bulundu.&nbsp;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Acele etmeyin, etmeyelim.&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Zira; NEYİN HAYIR , NEYİN ŞER&nbsp; OLDUĞU ZAMANLA ORTAYA &Ccedil;IKAR.</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Aşağıda okuyacağınız yazı belki bu saatten sonra siyasi meselelerde biraz daha d&uuml;ş&uuml;nerek konuşmamızı ve hitap etmemizi gerektirecek.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Buyrun okumaya başlayalım.</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">K&ouml;y&uuml;n birinde bir yaşlı adam varmış. &Ccedil;ok fakirmiş ama Kral bile onu kıskanırmış. &Ouml;yle dillere destan bir beyaz atı varmış ki, Kral bu at i&ccedil;in ihtiyara b&uuml;y&uuml;k bir servet teklif etmiş ama adam satmaya yanaşmamış. &ldquo;Bu at, sadece bir at değil benim i&ccedil;in; bir dost. insan dostunu satar mı?&rdquo; demiş. Bir sabah kalkmışlar ki, at yok. K&ouml;yl&uuml; ihtiyarın başına toplanmış: &ldquo;Seni ihtiyar bunak, bu atı sana bırakmayacakları, &ccedil;alacakları belliydi. Krala satsaydın, &ouml;mr&uuml;n&uuml;n sonuna kadar beyler gibi yaşardın. Şimdi ne paran var, ne de atın&rdquo; demişler.</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">İhtiyar: &ldquo;Karar vermek i&ccedil;in acele etmeyin&rdquo; demiş. Sadece at kayıp&rdquo; deyin, &ldquo;&Ccedil;&uuml;nk&uuml; ger&ccedil;ek bu. Ondan &ouml;tesi sizin yorumunuz ve verdiğiniz karar. Atımın kaybolması, bir talihsizlik mi, yoksa bir şans mı? Bunu hen&uuml;z bilmiyoruz. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; bu olay hen&uuml;z bir başlangı&ccedil;. Arkasının nasıl geleceğini kimse bilemez.&rdquo;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">K&ouml;yl&uuml;ler ihtiyara kahkahalarla g&uuml;lm&uuml;şler. Aradan 15 g&uuml;n ge&ccedil;miş ve at bir gece ansızın d&ouml;nm&uuml;ş. Meğer &ccedil;alınmamış, dağlara gitmiş. D&ouml;nerken de, vadideki 12 vahşi atı peşine takıp getirmiş. Bunu g&ouml;ren k&ouml;yl&uuml;ler toplanıp ithiyara gidip &ouml;z&uuml;r dilemişler. &ldquo;Babalık&rdquo; demişler, &ldquo;Sen haklı &ccedil;ıktın. Atının kaybolması bir talihsizlik değil adeta bir devlet kuşu oldu senin i&ccedil;in, şimdi bir at s&uuml;r&uuml;n var.&rdquo;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&ldquo;Karar vermek i&ccedil;in gene acele ediyorsunuz&rdquo; demiş ihtiyar. &ldquo;Sadece atın geri d&ouml;nd&uuml;ğ&uuml;n&uuml; s&ouml;yleyin. Bilinen ger&ccedil;ek sadece bu. Ondan &ouml;tesinin ne getireceğini hen&uuml;z bilmiyoruz.&rdquo; K&ouml;yl&uuml;ler bu defa a&ccedil;ık&ccedil;a ihtiyarla dalga ge&ccedil;memişler ancak i&ccedil;lerinden &ldquo;Bu ihtiyar sahiden saf&rdquo; diye ge&ccedil;irmişler. Bir hafta ge&ccedil;meden, vahşi atları terbiye etmeye &ccedil;alışan ihtiyarın tek oğlu attan d&uuml;şm&uuml;ş ve ayağını kırmış. Evin ge&ccedil;imini sağlayan oğul şimdi uzun zaman yatakta kalacakmış. K&ouml;yl&uuml;ler gene gelmişler ihtiyara. &ldquo;Bir kez daha haklı &ccedil;ıktın&rdquo; demişler. &ldquo;Bu atlar y&uuml;z&uuml;nden tek oğlun, bacağını uzun s&uuml;re kullanamayacak. Oysa sana bakacak başkası da yok. Şimdi eskisinden daha fakir, daha zavallı olacaksın&rdquo; demişler. İhtiyar &ldquo;Siz erken karar verme hastalığına tutulmuşsunuz&rdquo; diye cevap vermiş.</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&ldquo;O kadar acele etmeyin. Oğlum bacağını kırdı. Ger&ccedil;ek bu. &Ouml;tesi sizin verdiğiniz karar. Ama acaba ne kadar doğru. Hayat b&ouml;yle k&uuml;&ccedil;&uuml;k par&ccedil;alar halinde gelir ve ondan sonra neler olacağını asla bilemezsiniz&rdquo;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Birka&ccedil; hafta sonra d&uuml;şmanlar hanedanlığa &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k bir ordu ile saldırmış. Kral son bir &uuml;mitle eli silah tutan b&uuml;t&uuml;n gen&ccedil;leri askere g&ouml;nderme emrini vermiş. K&ouml;ye gelen g&ouml;revliler, ihtiyarın kırık bacaklı oğlu dışında b&uuml;t&uuml;n gen&ccedil;leri askere almışlar. K&ouml;y&uuml; matem sarmış. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; savaşın kazanılmasına imk&acirc;n yokmuş, giden gen&ccedil;lerin ya &ouml;leceğini ya da esir d&uuml;şeceğini herkes biliyormuş.</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">K&ouml;yl&uuml;ler, gene ihtiyara gelmişler. &ldquo;Gene haklı olduğun kanıtlandı&rdquo; demişler. &ldquo;Oğlunun bacağı kırık ama hi&ccedil; değilse yanında. Oysa bizimkiler, belki asla k&ouml;ye d&ouml;nemeyecekler. Oğlunun bacağının kırılması,</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">talihsizlik değil, şansmış meğer&hellip;&rdquo;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&ldquo;Siz erken karar vermeye devam edin&rdquo; demiş, ihtiyar. &ldquo;Oysa ne olacağını kimseler bilemez. Bilinen bir tek ger&ccedil;ek var. Benim oğlum yanımda, sizinkiler askerde. Ama bunların hangisinin talih, hangisinin</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">şanssızlık olduğunu sadece Allah biliyor.&rdquo;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&Ccedil;inli filozof Lao Tzu, &ouml;yk&uuml;s&uuml;n&uuml; şu nasihatla tamamlamış:</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&ldquo;Acele karar vermeyin. Hayatın k&uuml;&ccedil;&uuml;k bir dilimine bakıp tamamı hakkında karar vermekten ka&ccedil;ının. Karar; aklın durması halidir. Karar verdiniz mi, akıl d&uuml;ş&uuml;nmeyi, dolayısı ile gelişmeyi durdurur. Buna rağmen akıl, insanı daima karara zorlar. Oysa gezi asla sona ermez. Bir yol biterken yenisi başlar. Bir kapı kapanırken, başkası a&ccedil;ılır. Bir hedefe ulaşırsınız ve daha y&uuml;ksek bir hedefin hemen oracıkta olduğunu g&ouml;r&uuml;rs&uuml;n&uuml;z.&rdquo;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Kıymetli okucularım bizler olayların sadece g&ouml;r&uuml;nen kısmını g&ouml;r&uuml;r anlar ve ona g&ouml;re yorum yaparız. Halbuki olayların bizim bilmediğimiz nice hikmetleri vardır. Bunu ancak Allah(cc) bilir. Bize d&uuml;şen ye&rsquo;se kapılmadan, Vardır bunda da bir hayır diyerek Allaha teslim olmaktır.&nbsp;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Selam ve dua ile.</span></p>
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.