Mehmet Nuri BİNGÖL
Köşe Yazarı
Mehmet Nuri BİNGÖL
 

HALİLULLAH (AS.) YA DA MENFAAT PUTUNU KIRMAK...

<div style="color: rgb(34, 34, 34); font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: small;">Hz. İbrahim (a.s.) Kur&#39;an-ı Kerim&#39;de Allahu Te&acirc;l&acirc;&#39;nın &quot;Halil&quot; dost diye nitelediği ulu&#39;l-azm mertebesinden peygamber. Hem de -galiben- hemşehrim.<br /> <br /> Nuh (a.s)&#39;un &ccedil;ocukları ve torunları, &ouml;nce Irak&#39;a yerleşmiş ve Fırat nehrine yakın bir yerde Babil şehrini kurmuşlar. Daha sonra, burada yerleşenlerden bir grup ayrılıp Dicle kıyısında -bug&uuml;n Musul şehrinin civarında- Ninova şehrini inş&acirc; etmişlerdi. Babil&#39;deki halkın yerlileri olan Nabt kavmi, S&uuml;ry&acirc;n&icirc; dilini konuşmakta olup Babil şehrini de başkent yapmışlardı.<br /> <br /> Ninova&#39;da ortaya &ccedil;ıkan Asur devletinde ise başkent Ninova olup, Babil&#39;i h&acirc;kimiyetleri altına almıştır.<br /> <br /> Babilliler, tek Allah&#39;a inanmayıp putlara ve yıldızlara taparlardı. Putları ve yıldızları, ruhların sembol&uuml; olarak kabul ederlerdi. Onların bu inancına &quot;S&acirc;bi&icirc;lik&quot; denir. S&acirc;bi&icirc;lik; ruhlara ve meleklere ibadet esasından başlar ve giderek yıldızlara, aya, g&uuml;neşe ve sonunda bunlar adına yapılmış putlara tapmağa varırdı. Babil&#39;de bir PUT BAKANLIĞI bile bulunuyordu.<br /> <br /> İşte Allah, b&ouml;yle inan&ccedil;tan yoksun ve medeniyetten uzak bir toplum olan Babil halkına İbrahim (a.s)&#39;ı g&ouml;ndermişti. &quot;İbrahim&quot; kelimesinin manası &quot;cemaat babası&quot; demektir. Nitekim kendisinden sonra gelen peygamberlein babası Hz. İbrahim (as)&#39;dır.<br /> <br /> Cemaatının &quot;Allah&#39;ın dostu&quot; anlamına gelen &quot;Hal&icirc;lullah&quot; &uuml;nvanına sahip İbrahim (a.s), &quot;Ul&uuml;&#39;l-azm&quot; denilen b&uuml;y&uuml;k peygamberlerden biri. &quot;Ul&uuml;&#39;l-azm&quot; makamına/gayesine erişen diğer peygamberler ise Nuh (a.s), Musa (a.s), İsa (a.s) ve Muhammed (a.s.v)&#39;dir. Hz. İbrahim (as)&#39;in &quot;halilullah&quot; lakabını alması Allah&#39;a olan sevgi ve bağlılığındandır. Bir rivayete g&ouml;re Hz. İbrahim (as) insanlara karşı &ccedil;ok c&ouml;mert olduğu ve onlardan hi&ccedil;bir şey istemediği i&ccedil;in &quot;halilullah&quot; diye sıfatlandırılmıştır.<br /> <br /> İbrahim (a.s)&#39;ın nesebi hakkındaki riv&acirc;yetler muhteliftir. Ancak rivayetlerin hepsi S&acirc;m b. N&ucirc;h&#39;a vardığında ittifak etmiştir. Babasının ismi Tarih, lakabı &Acirc;zer&icirc;&#39;dir.<br /> <br /> M&uuml;sl&uuml;man tarih&ccedil;ilerin kaydettiğine g&ouml;re k&acirc;hin ve m&uuml;neccimlerin o sene b&ouml;lgede doğacak İbrahim adlı bir &ccedil;ocuğun halkın dinini değiştireceğini, Nemr&ucirc;d&#39;un saltanatına son vereceğini s&ouml;ylemeleri, diğer bir rivayete g&ouml;re ise kendisinin bu mahiyette bir r&uuml;ya g&ouml;rmesi &uuml;zerine Nemr&ucirc;d hamile kadınları bir yere toplamış ve doğacak b&uuml;t&uuml;n erkek &ccedil;ocukların &ouml;ld&uuml;r&uuml;lmesini, ayrıca erkeklerin eşlerinden uzaklaştırılmasını emretmiştir.<br /> <br /> Bunun &uuml;zerine &Acirc;zer, İbrahim&#39;e hamile kalan karısını K&uuml;fe ile Basra arasındaki Ur şehrine veya Verk&acirc; denilen yere g&ouml;t&uuml;r&uuml;p bir mağaraya saklamış, İbrahim bu mağarada doğmuştur. (Sa&#39;leb&icirc;, s. 72-74; Taber&icirc;, I, 234-235)<br /> <br /> Bir akşam vakti İbrahim, babasına g&ouml;rd&uuml;ğ&uuml; şeylerin ne olduğunu ve bunların bir yaratıcısının bulunup bulunmadığını sormuş, onların bir rabbi olması gerektiğini d&uuml;ş&uuml;nm&uuml;ş; yıldızları, ayı ve g&uuml;neşi g&ouml;r&uuml;nce her biri i&ccedil;in, &quot;Rabbim budur&quot; demiş: fakat g&ouml;rd&uuml;kleri kısa s&uuml;re sonra s&ouml;n&uuml;p gidince: &quot;Ben b&ouml;yle s&ouml;n&uuml;p batanları sevmem&quot; diyerek bunların hi&ccedil;birinin il&acirc;h olamayacağını ifade etmiş; &quot;Hi&ccedil; ş&uuml;phesiz ben, bir tevhid ehli olarak y&uuml;z&uuml;m&uuml; g&ouml;kleri ve yeri yaratmış olan Allah&#39;a y&ouml;nelttim, ben m&uuml;şriklerden değilim&quot; diyerek bir olan Allah&#39;a d&ouml;nm&uuml;şt&uuml;r. Rabbi İbrahim&#39;e: &quot;M&uuml;sl&uuml;man ol!&quot; dediğinde, &quot;&Acirc;lemlerin rabbine teslim oldum (Baka-ra 2/131) diyerek bu davete icabet etmiştir.<br /> <br /> Bununla birlikte, &quot;Andolsun İbrahim&#39;e daha &ouml;nce r&uuml;şd&uuml;n&uuml; vermiştik; biz onu iyi tanırdık (Enbiya 21/51) mealindeki &acirc;yetin de işaret ettiği gibi İbrahim peygamberlik &ouml;ncesinde de doğru yolda idi. İbrahim aleyhisselamın, Yıldız, Ay ve G&uuml;neş i&ccedil;in &quot;Rabbim&quot; demesi, kendisi onlara inandığı i&ccedil;in değil, diğerlerinin anlayışına uygun olarak konuşmak ve akıllarını başlarına getirmelerini sağlamak i&ccedil;indir. &quot;Farz-ı muhal Rabbim olsaydı, batmazdı, &ouml;yleyse ben batanları sevmem&quot; anlamına gelmek &uuml;zere tarizde bulunarak onlara ders vermek adına b&ouml;yle demiştir.<br /> <br /> Hz. Nuh&#39;a verilenler Hz. İbrahim&#39;e de tavsiye edilmiş&nbsp; ona sah&icirc;feler verilmiştir. (Necm 53/36-37; el-A&#39;l&acirc; 87/ 19) M&uuml;sl&uuml;man tarih&ccedil;iler Hz. İbrahim&#39;e on sah&icirc;fe indirildiğini, bunların mesellerden ibaret olduğunu bildirirler. (Taber&icirc;, 1, 313; bk. Diyanet İslam İlmihali, İbrahim md.)<br /> <br /> Hz. Peygamber (s.a.s)&#39;de Hz. İbrahim (a.s)&#39;ın faziletini anlatırken ş&ouml;yle der:<br /> <br /> &quot;Kıy&acirc;met g&uuml;n&uuml; ilk elbise giydirilen kişi, İbrahim (as)&#39;dir.&quot; (Buh&acirc;ri, Enbiy&acirc;, 8).<br /> <br /> &quot;Bir gece bana r&uuml;yamda her zaman gelen iki melek (Cibril ile Mik&acirc;il) geldi. Bunlarla beraber gittik, nihayet uzun boylu birinin yanına vardık, (Semaya doğru y&uuml;celen) boyunun uzunluğundan başını neredeyse g&ouml;remeyecektim. O İbrahim (a.s) idi.&quot; (Buh&acirc;r&icirc;, Enbiy&acirc;, 8).<br /> <br /> İbrahim (a.s) Babil halkına uzun s&uuml;re hak dini, d&uuml;nyayı, &acirc;hireti, hayatı, &ouml;l&uuml;m&uuml; ve yeniden dirilişi anlatmış; en yakını olan babasına ise bu meseleyi inceden inceye izah etmişti. Ancak başta babası &Acirc;zer olmak &uuml;zere halk, İbrahim (a.s)&#39;a inanmayıp ink&acirc;r etmişti. İbrahim (a.s), babasının bu hareketine kızmamış, ona darılmamıştı. Hatta onun i&ccedil;in Allah&#39;tan rahmet dileyerek babasına karşı ş&ouml;yle dedi:<br /> <br /> &quot;Sana sel&acirc;m olsun! Senin i&ccedil;in Rabb&#39;ımdan mağfiret dileyeceğim. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; O, bana karşı l&uuml;tufk&acirc;rdır.&quot; (Meryem, 19/47).<br /> <br /> Bundan sonra İbrahim (a.s), baba ocağını terkederek oradan ayrıldı.<br /> <br /> Milletine, putların hi&ccedil;bir fayda sağlayamayacağını pek &ccedil;ok kere s&ouml;yleyen ve ancak Y&uuml;ce Allah&#39;ı &uuml;st&uuml;n niteliklere sahip olduğunu bildiren İbrahim (a.s), milletinin kendisine inanmadığını g&ouml;r&uuml;nce hemen Nemrud&#39;a gitti. Kur&#39;an-ı Ker&icirc;m&#39;de ismi ge&ccedil;meyen ve o sıralar milletinin başında bulunan Nemrud, sahip olduğu servet ve saltanatıyla kendini il&acirc;h sanmaktaydı.<br /> <br /> İbrahim (a.s), Nemrud&#39;a Allah inancından bahsetti. Fakat o reddetti ve İbrahim (a.s) ile Rabbi hakkında m&uuml;nakaşaya girişti. İbrahim (a.s) Allah Te&acirc;l&acirc;&#39;nın hem dirilttiğini hem de &ouml;ld&uuml;rd&uuml;ğ&uuml;n&uuml; s&ouml;yleyince Nemrud, kendisinin de bunu yapmağa g&uuml;c&uuml; yettiğini ifade eder. Nemrud, bunu ispat i&ccedil;in, iki adamı getirtmiş, birini &ouml;ld&uuml;rm&uuml;ş, diğerini bırakmış; b&ouml;ylece &ouml;ld&uuml;rmeğe ve diriltmeğe k&acirc;dir olduğunu g&ouml;stermişti. Bu defa İbrahim (a.s.): &quot;Allah g&uuml;neşi doğudan getiriyor, sen de batıdan getirsene.&quot; (Bakara, 2/258) deyince Nemrud şaşırıp kalmıştı.<br /> <br /> Bir ara, Allah inancını kabule yanaşmayan halk, bir bayram g&uuml;n&uuml; &acirc;detleri &uuml;zere puthaneye yemek getirmiş, putlarının &ouml;n&uuml;ne koymuş, daha sonra da eğlenme yerlerine gitmişti. İbrahim (a.s)&#39;ı de g&ouml;t&uuml;rmek istemişler, ancak o, rahatsız olduğu gerek&ccedil;esiyle gitmemişti. Onlar eğlence yerlerine gidince, puthaneye girip putların hepsini parampar&ccedil;a etmiş, i&ccedil;lerinden sadece en b&uuml;y&uuml;ğ&uuml;n&uuml;, ona baş vursunlar diye sağlam bırakmıştı.<br /> <br /> Bayram eğlenceleri biten halk, yine &acirc;detleri &uuml;zere yemeklerini almak i&ccedil;in puthaneye gelmiş, ancak puthaneyi harabeye d&ouml;nm&uuml;ş bir durumda g&ouml;r&uuml;nce, putları bu hale getirenin İbrahim (a.s.) olabileceğini d&uuml;ş&uuml;nm&uuml;şler, İbrahim (a.s)&#39;i &ccedil;ağırıp şu şekilde sorguya &ccedil;ekmişlerdir:<br /> <br /> - &quot;Ey İbrahim! Tanrılarımıza bu hareketi sen mi yaptın?&quot; Hz. İbrahim (as) bu soruya<br /> - &quot;Belki onu, şu b&uuml;y&uuml;kleri yapmıştır. Konuşabiliyorsa, onlara sorun!&quot; şeklinde cevap verdi. (Enbiy&acirc;, 21/62-63). Halk, putların cansız ve konuşamaz olduklarını itiraf edince İbrahim (a.s) tevhid inancını haykırırcasına ş&ouml;yle dedi:<br /> - &quot;O halde Allah&#39;ı bırakıp da size hi&ccedil; bir fayda ve zarar veremeyecek olan putlara ne diye taparsınız? &quot;<br /> Nİ&Ccedil;İN, Nİ&Ccedil;İN MAKAM PUTUNA TAPARSINIZ?</div> <div style="color: rgb(34, 34, 34); font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: small;">&nbsp;</div> <div style="color: rgb(34, 34, 34); font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: small;">Mehmet Nuri BİNG&Ouml;L&nbsp;</div>
Ekleme Tarihi: 20 Şubat 2020 - Perşembe

HALİLULLAH (AS.) YA DA MENFAAT PUTUNU KIRMAK...

<div style="color: rgb(34, 34, 34); font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: small;">Hz. İbrahim (a.s.) Kur&#39;an-ı Kerim&#39;de Allahu Te&acirc;l&acirc;&#39;nın &quot;Halil&quot; dost diye nitelediği ulu&#39;l-azm mertebesinden peygamber. Hem de -galiben- hemşehrim.<br /> <br /> Nuh (a.s)&#39;un &ccedil;ocukları ve torunları, &ouml;nce Irak&#39;a yerleşmiş ve Fırat nehrine yakın bir yerde Babil şehrini kurmuşlar. Daha sonra, burada yerleşenlerden bir grup ayrılıp Dicle kıyısında -bug&uuml;n Musul şehrinin civarında- Ninova şehrini inş&acirc; etmişlerdi. Babil&#39;deki halkın yerlileri olan Nabt kavmi, S&uuml;ry&acirc;n&icirc; dilini konuşmakta olup Babil şehrini de başkent yapmışlardı.<br /> <br /> Ninova&#39;da ortaya &ccedil;ıkan Asur devletinde ise başkent Ninova olup, Babil&#39;i h&acirc;kimiyetleri altına almıştır.<br /> <br /> Babilliler, tek Allah&#39;a inanmayıp putlara ve yıldızlara taparlardı. Putları ve yıldızları, ruhların sembol&uuml; olarak kabul ederlerdi. Onların bu inancına &quot;S&acirc;bi&icirc;lik&quot; denir. S&acirc;bi&icirc;lik; ruhlara ve meleklere ibadet esasından başlar ve giderek yıldızlara, aya, g&uuml;neşe ve sonunda bunlar adına yapılmış putlara tapmağa varırdı. Babil&#39;de bir PUT BAKANLIĞI bile bulunuyordu.<br /> <br /> İşte Allah, b&ouml;yle inan&ccedil;tan yoksun ve medeniyetten uzak bir toplum olan Babil halkına İbrahim (a.s)&#39;ı g&ouml;ndermişti. &quot;İbrahim&quot; kelimesinin manası &quot;cemaat babası&quot; demektir. Nitekim kendisinden sonra gelen peygamberlein babası Hz. İbrahim (as)&#39;dır.<br /> <br /> Cemaatının &quot;Allah&#39;ın dostu&quot; anlamına gelen &quot;Hal&icirc;lullah&quot; &uuml;nvanına sahip İbrahim (a.s), &quot;Ul&uuml;&#39;l-azm&quot; denilen b&uuml;y&uuml;k peygamberlerden biri. &quot;Ul&uuml;&#39;l-azm&quot; makamına/gayesine erişen diğer peygamberler ise Nuh (a.s), Musa (a.s), İsa (a.s) ve Muhammed (a.s.v)&#39;dir. Hz. İbrahim (as)&#39;in &quot;halilullah&quot; lakabını alması Allah&#39;a olan sevgi ve bağlılığındandır. Bir rivayete g&ouml;re Hz. İbrahim (as) insanlara karşı &ccedil;ok c&ouml;mert olduğu ve onlardan hi&ccedil;bir şey istemediği i&ccedil;in &quot;halilullah&quot; diye sıfatlandırılmıştır.<br /> <br /> İbrahim (a.s)&#39;ın nesebi hakkındaki riv&acirc;yetler muhteliftir. Ancak rivayetlerin hepsi S&acirc;m b. N&ucirc;h&#39;a vardığında ittifak etmiştir. Babasının ismi Tarih, lakabı &Acirc;zer&icirc;&#39;dir.<br /> <br /> M&uuml;sl&uuml;man tarih&ccedil;ilerin kaydettiğine g&ouml;re k&acirc;hin ve m&uuml;neccimlerin o sene b&ouml;lgede doğacak İbrahim adlı bir &ccedil;ocuğun halkın dinini değiştireceğini, Nemr&ucirc;d&#39;un saltanatına son vereceğini s&ouml;ylemeleri, diğer bir rivayete g&ouml;re ise kendisinin bu mahiyette bir r&uuml;ya g&ouml;rmesi &uuml;zerine Nemr&ucirc;d hamile kadınları bir yere toplamış ve doğacak b&uuml;t&uuml;n erkek &ccedil;ocukların &ouml;ld&uuml;r&uuml;lmesini, ayrıca erkeklerin eşlerinden uzaklaştırılmasını emretmiştir.<br /> <br /> Bunun &uuml;zerine &Acirc;zer, İbrahim&#39;e hamile kalan karısını K&uuml;fe ile Basra arasındaki Ur şehrine veya Verk&acirc; denilen yere g&ouml;t&uuml;r&uuml;p bir mağaraya saklamış, İbrahim bu mağarada doğmuştur. (Sa&#39;leb&icirc;, s. 72-74; Taber&icirc;, I, 234-235)<br /> <br /> Bir akşam vakti İbrahim, babasına g&ouml;rd&uuml;ğ&uuml; şeylerin ne olduğunu ve bunların bir yaratıcısının bulunup bulunmadığını sormuş, onların bir rabbi olması gerektiğini d&uuml;ş&uuml;nm&uuml;ş; yıldızları, ayı ve g&uuml;neşi g&ouml;r&uuml;nce her biri i&ccedil;in, &quot;Rabbim budur&quot; demiş: fakat g&ouml;rd&uuml;kleri kısa s&uuml;re sonra s&ouml;n&uuml;p gidince: &quot;Ben b&ouml;yle s&ouml;n&uuml;p batanları sevmem&quot; diyerek bunların hi&ccedil;birinin il&acirc;h olamayacağını ifade etmiş; &quot;Hi&ccedil; ş&uuml;phesiz ben, bir tevhid ehli olarak y&uuml;z&uuml;m&uuml; g&ouml;kleri ve yeri yaratmış olan Allah&#39;a y&ouml;nelttim, ben m&uuml;şriklerden değilim&quot; diyerek bir olan Allah&#39;a d&ouml;nm&uuml;şt&uuml;r. Rabbi İbrahim&#39;e: &quot;M&uuml;sl&uuml;man ol!&quot; dediğinde, &quot;&Acirc;lemlerin rabbine teslim oldum (Baka-ra 2/131) diyerek bu davete icabet etmiştir.<br /> <br /> Bununla birlikte, &quot;Andolsun İbrahim&#39;e daha &ouml;nce r&uuml;şd&uuml;n&uuml; vermiştik; biz onu iyi tanırdık (Enbiya 21/51) mealindeki &acirc;yetin de işaret ettiği gibi İbrahim peygamberlik &ouml;ncesinde de doğru yolda idi. İbrahim aleyhisselamın, Yıldız, Ay ve G&uuml;neş i&ccedil;in &quot;Rabbim&quot; demesi, kendisi onlara inandığı i&ccedil;in değil, diğerlerinin anlayışına uygun olarak konuşmak ve akıllarını başlarına getirmelerini sağlamak i&ccedil;indir. &quot;Farz-ı muhal Rabbim olsaydı, batmazdı, &ouml;yleyse ben batanları sevmem&quot; anlamına gelmek &uuml;zere tarizde bulunarak onlara ders vermek adına b&ouml;yle demiştir.<br /> <br /> Hz. Nuh&#39;a verilenler Hz. İbrahim&#39;e de tavsiye edilmiş&nbsp; ona sah&icirc;feler verilmiştir. (Necm 53/36-37; el-A&#39;l&acirc; 87/ 19) M&uuml;sl&uuml;man tarih&ccedil;iler Hz. İbrahim&#39;e on sah&icirc;fe indirildiğini, bunların mesellerden ibaret olduğunu bildirirler. (Taber&icirc;, 1, 313; bk. Diyanet İslam İlmihali, İbrahim md.)<br /> <br /> Hz. Peygamber (s.a.s)&#39;de Hz. İbrahim (a.s)&#39;ın faziletini anlatırken ş&ouml;yle der:<br /> <br /> &quot;Kıy&acirc;met g&uuml;n&uuml; ilk elbise giydirilen kişi, İbrahim (as)&#39;dir.&quot; (Buh&acirc;ri, Enbiy&acirc;, 8).<br /> <br /> &quot;Bir gece bana r&uuml;yamda her zaman gelen iki melek (Cibril ile Mik&acirc;il) geldi. Bunlarla beraber gittik, nihayet uzun boylu birinin yanına vardık, (Semaya doğru y&uuml;celen) boyunun uzunluğundan başını neredeyse g&ouml;remeyecektim. O İbrahim (a.s) idi.&quot; (Buh&acirc;r&icirc;, Enbiy&acirc;, 8).<br /> <br /> İbrahim (a.s) Babil halkına uzun s&uuml;re hak dini, d&uuml;nyayı, &acirc;hireti, hayatı, &ouml;l&uuml;m&uuml; ve yeniden dirilişi anlatmış; en yakını olan babasına ise bu meseleyi inceden inceye izah etmişti. Ancak başta babası &Acirc;zer olmak &uuml;zere halk, İbrahim (a.s)&#39;a inanmayıp ink&acirc;r etmişti. İbrahim (a.s), babasının bu hareketine kızmamış, ona darılmamıştı. Hatta onun i&ccedil;in Allah&#39;tan rahmet dileyerek babasına karşı ş&ouml;yle dedi:<br /> <br /> &quot;Sana sel&acirc;m olsun! Senin i&ccedil;in Rabb&#39;ımdan mağfiret dileyeceğim. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; O, bana karşı l&uuml;tufk&acirc;rdır.&quot; (Meryem, 19/47).<br /> <br /> Bundan sonra İbrahim (a.s), baba ocağını terkederek oradan ayrıldı.<br /> <br /> Milletine, putların hi&ccedil;bir fayda sağlayamayacağını pek &ccedil;ok kere s&ouml;yleyen ve ancak Y&uuml;ce Allah&#39;ı &uuml;st&uuml;n niteliklere sahip olduğunu bildiren İbrahim (a.s), milletinin kendisine inanmadığını g&ouml;r&uuml;nce hemen Nemrud&#39;a gitti. Kur&#39;an-ı Ker&icirc;m&#39;de ismi ge&ccedil;meyen ve o sıralar milletinin başında bulunan Nemrud, sahip olduğu servet ve saltanatıyla kendini il&acirc;h sanmaktaydı.<br /> <br /> İbrahim (a.s), Nemrud&#39;a Allah inancından bahsetti. Fakat o reddetti ve İbrahim (a.s) ile Rabbi hakkında m&uuml;nakaşaya girişti. İbrahim (a.s) Allah Te&acirc;l&acirc;&#39;nın hem dirilttiğini hem de &ouml;ld&uuml;rd&uuml;ğ&uuml;n&uuml; s&ouml;yleyince Nemrud, kendisinin de bunu yapmağa g&uuml;c&uuml; yettiğini ifade eder. Nemrud, bunu ispat i&ccedil;in, iki adamı getirtmiş, birini &ouml;ld&uuml;rm&uuml;ş, diğerini bırakmış; b&ouml;ylece &ouml;ld&uuml;rmeğe ve diriltmeğe k&acirc;dir olduğunu g&ouml;stermişti. Bu defa İbrahim (a.s.): &quot;Allah g&uuml;neşi doğudan getiriyor, sen de batıdan getirsene.&quot; (Bakara, 2/258) deyince Nemrud şaşırıp kalmıştı.<br /> <br /> Bir ara, Allah inancını kabule yanaşmayan halk, bir bayram g&uuml;n&uuml; &acirc;detleri &uuml;zere puthaneye yemek getirmiş, putlarının &ouml;n&uuml;ne koymuş, daha sonra da eğlenme yerlerine gitmişti. İbrahim (a.s)&#39;ı de g&ouml;t&uuml;rmek istemişler, ancak o, rahatsız olduğu gerek&ccedil;esiyle gitmemişti. Onlar eğlence yerlerine gidince, puthaneye girip putların hepsini parampar&ccedil;a etmiş, i&ccedil;lerinden sadece en b&uuml;y&uuml;ğ&uuml;n&uuml;, ona baş vursunlar diye sağlam bırakmıştı.<br /> <br /> Bayram eğlenceleri biten halk, yine &acirc;detleri &uuml;zere yemeklerini almak i&ccedil;in puthaneye gelmiş, ancak puthaneyi harabeye d&ouml;nm&uuml;ş bir durumda g&ouml;r&uuml;nce, putları bu hale getirenin İbrahim (a.s.) olabileceğini d&uuml;ş&uuml;nm&uuml;şler, İbrahim (a.s)&#39;i &ccedil;ağırıp şu şekilde sorguya &ccedil;ekmişlerdir:<br /> <br /> - &quot;Ey İbrahim! Tanrılarımıza bu hareketi sen mi yaptın?&quot; Hz. İbrahim (as) bu soruya<br /> - &quot;Belki onu, şu b&uuml;y&uuml;kleri yapmıştır. Konuşabiliyorsa, onlara sorun!&quot; şeklinde cevap verdi. (Enbiy&acirc;, 21/62-63). Halk, putların cansız ve konuşamaz olduklarını itiraf edince İbrahim (a.s) tevhid inancını haykırırcasına ş&ouml;yle dedi:<br /> - &quot;O halde Allah&#39;ı bırakıp da size hi&ccedil; bir fayda ve zarar veremeyecek olan putlara ne diye taparsınız? &quot;<br /> Nİ&Ccedil;İN, Nİ&Ccedil;İN MAKAM PUTUNA TAPARSINIZ?</div> <div style="color: rgb(34, 34, 34); font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: small;">&nbsp;</div> <div style="color: rgb(34, 34, 34); font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: small;">Mehmet Nuri BİNG&Ouml;L&nbsp;</div>
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.