Mehmet Nuri BİNGÖL
Köşe Yazarı
Mehmet Nuri BİNGÖL
 

Tahassür

<div style="color: rgb(34, 34, 34); font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: small;"> <div class="m_4884357305759742617entry" style="padding: 0px; margin: 0px; outline: none; list-style: none; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: rgb(51, 51, 51); font-family: &quot;Droid Sans&quot;, Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px;"> <p><span style="font-size:20px">Mazi ile m&uuml;stakbel arasındaki k&ouml;pr&uuml;lerin bazen doğrudan, bazen de &ldquo;sağ g&ouml;sterip sol vurmak&rdquo; t&uuml;r&uuml;nden vesilelerle atılması, sosyal hayatımızın &nbsp;m&uuml;şk&uuml;l &ldquo;yokuş&rdquo;larda tekliyor olması, tecr&uuml;beli ve g&uuml;ng&ouml;rm&uuml;ş beyinlerin zonklaması, gen&ccedil; nesillerin &ldquo;geleceklere&rdquo; kuşku ile bakması ne de ibret vericidir&hellip;</span></p> <p><span style="font-size:20px"><em>&ldquo;Rabıta-yı Mevt&rdquo;</em>&nbsp;diyor Bedi&uuml;zzaman Hazretleri, İmam-ı Rabbani ise sadece&nbsp;<em>&ldquo;rabıta&rdquo;.</em></span></p> <p><span style="font-size:20px">&ldquo;Biz d&uuml;nyadan gider olduk&rdquo; hakikatı veya emrivakisi, Yahya Kemal&rsquo;de aksini ş&ouml;yle bulur:&nbsp;<em>&ldquo;Biz &ouml;l&uuml;leriyle i&ccedil; i&ccedil;e yaşayan bir milletiz.&rdquo;</em>&nbsp;Bu idrakte bulunmayan ve yaşamayan insanlardan ne beklenir &ldquo;ciddi iş&rdquo; olarak?</span></p> <p><span style="font-size:20px">Millet&ccedil;e, cemiyet&ccedil;e, camiaca&nbsp;<em>&ldquo;Biz d&uuml;nyadan gider olduk&rdquo;</em>diyemeyişimiz değil midir ki &ldquo;&ccedil;er &ccedil;&ouml;p&rdquo; halindeyiz aynı zamanda.</span></p> <p><span style="font-size:20px">Bu halimiz, hangi&nbsp;<em>&ldquo;makus&rdquo;</em>zamandan başladı sahiden? Elbette ki Kanunnamelerden, Islahat Fermanları&rsquo;ndan, daha yakını Tanzimat&rsquo;tan, &ccedil;ok daha yakını &ldquo;H&uuml;rriyet İnkılabı&rdquo;ndan- 2. Meşrutiyet&rsquo;ten. İş bu g&uuml;nlere kadar geliverir nihayet.</span></p> <p><span style="font-size:20px">Yıllar boyu, Bedi&uuml;zzaman&rsquo;ın&nbsp; ifadesiyle&nbsp;<em>&ldquo;bin yıldan beri&rdquo;,</em>&nbsp;Necip Fazıl&rsquo;a g&ouml;re&nbsp;<em>&ldquo;Yeni&ccedil;eri ihanetinden beri&rdquo;,</em>&nbsp;&ldquo;terak&uuml;m&rdquo; ettirilen meseleler,&nbsp;<em>&ldquo; Eski hal muhal; ya yeni hal, ya izmihlal&hellip;&rdquo;&nbsp;</em>bakış a&ccedil;ısıyla hem Osmanlı&rsquo;nın, hem diğer İslam coğrafyalarının, &ldquo;esas ve umdelere&rdquo; ters d&uuml;şmeyecek&nbsp; tanzimlere, tadilata gitmesi zaruriydi; bunu &ldquo;<em>hakkıyla, temel taşının sağlamlaştırılması</em>&rdquo; manasında bir tecdid de lazımdı. Ve bu tecdidin de sadece ruhi, sadece itikadi, sadece harsi olarak değil, her sahada saltanatını kurması beklenmeliydi. Keşke b&ouml;yle olsaydı! Her şey bahane; her işin başı&nbsp;<em>&ldquo;İnsan zulmeder, kader adalet eder.&rdquo;&nbsp;</em>meselesiydi elbet.</span></p> <p><span style="font-size:20px">Az &ouml;nce &ldquo; tadilat&rdquo; mı dedik? Pek &ccedil;ok &ldquo;kaynak&rdquo;ta ge&ccedil;en kelimeyi, bug&uuml;n&uuml;n yoz anlayışıyla &ldquo;onarımlar&rdquo; şeklinde anlamak hamakattan &ouml;te cehalet. Kelime &ldquo;adl&rdquo; k&ouml;k&uuml;nden m&uuml;ştak; en basit ve asli manası &ldquo;adalete getirmek&rdquo;. Istılahi manasının ne olduğu &ccedil;oklarınca bedihi; &ldquo;haklıya hakkını vermek.&rdquo; Yani bir meselenin &ldquo;haddi ve hakkı&rdquo; ne ise, o aslyete m&uuml;nasip vaziyete getirmek, ifratk&acirc;r anlayışları aslına &ccedil;evirmek.</span></p> <p><span style="font-size:20px">İşte bu &ldquo;tadilat&rdquo;, &ccedil;eşitli endişelerin ve evhamların tazyiki ile, &ldquo;tesirat-ı hariciye&rdquo; de geniş dış baskıların tesiriyle yapılamadı; eldeki &ldquo;yaz&rdquo; mevsiminin muhafazası bir yana, iklimin sonbahardan sonra kışa kaymasına mani olunamadı. Daha doğrusu &ldquo;etvar&rdquo;ımızla o fetva verdirilmedi Kader&rsquo;e. &ldquo;cemaat &uuml;zerinde&rdquo; olduğu buyurulan (Hadis) &ldquo;rahmet&rdquo; celbedilemedi; bazen &ccedil;ok l&uuml;zumlu olan, &ldquo;ehl-i s&uuml;nnet ve&rsquo;l-cemaatın ekseriyetinin halis duası&rdquo; fiilen de yapılamadığı i&ccedil;in, Mustafa Armağan&rsquo;ın dediği &ldquo;Osmanlı Hinterland&rsquo;ı&rdquo; bir k&uuml;&ccedil;&uuml;c&uuml;k Anadolu&rsquo;ya hapsedildi.</span></p> <p><span style="font-size:20px">Asıl sebep her zaman aynı; &ldquo;Zaaf-ı diyanet.&rdquo; Yani &ldquo;rabıta-yı mevt&rdquo; yapamayan insanların &ldquo;&ccedil;er &ccedil;&ouml;p gibi&rdquo; olması, v&uuml;cudumuzun&nbsp; &ldquo;ekseriyet&rdquo;lerinin bir eme yaramaması. D&uuml;n olduğu gibi bug&uuml;n de devam eden ve b&uuml;nyemizin ihtila&ccedil;lar i&ccedil;inde &ccedil;ırpındıran haleti,&nbsp; meyusiyet ve d&uuml;nyevileşme &ndash;yani ebedi yaşama zannı ve hırsı- &ldquo;illeti&rdquo;; topyekun bir &ldquo;zaaf-ı diyanet&rdquo; sari marazının &ndash;ya da domuz gribinin!- yakamızdan d&uuml;şmesi i&ccedil;in &ccedil;alışanlara&nbsp; vurulacak damgalar da hazırdı &uuml;stelik; &ldquo;300 kişilik derin d&uuml;nya devleti&rdquo; &ndash;zındıka komitesi- tarafından. Bir kısmını biliyorsunuz; bazen halife d&uuml;şmanı, bazen m&uuml;rteci, bazen ş&ouml;hret mecnunu, bazen sadaketsiz- d&ouml;nek, bazen adem-i merkeziyet&ccedil;i, bazen de &ldquo;unsuriyetperver.&rdquo; Listeyi istediğiniz kadar uzatabilirsiniz.</span></p> <p><span style="font-size:20px">Tesbit yığınla, denilecekler pek &ccedil;ok, derya geniş, kovamız dar ama&hellip; Meselenin bakiyesini zihinlere havale edişin bir sebebi de,&nbsp;<em>&ldquo;s&ouml;z&uuml;n g&uuml;zelliği kısalığından&rdquo;&nbsp;</em>hikmetiyle kendimi bağlı g&ouml;remdir. &ldquo;Biz d&uuml;nyadan gider olduk&rdquo; selamını aleme yayamayışımız değil midir ki manevi iklimler b&ouml;yle silik ve İstanbul &nbsp;d&ouml;nmeye iştahlı? &ldquo;Yetkililer&rdquo; ders alıp gereğini yapmazsa elbet&hellip;</span></p> <p><span style="font-size:20px">Yunus olmaya azimli ve Yunus&rsquo;&ccedil;a seslenmeye amade ruhlara selam olsun! &ldquo;Ceride-i Seyyare&rdquo; olan Bedi&uuml;zzaman&rsquo;ı da unutmadan. En iyisi toplu selam vermek ama en değerlisi tarihin selam durması, selam &ccedil;akması.</span></p> <p><span style="font-size:20px">&ldquo;Ne olur, hakkınızı helal ediniz</span></p> <div>&nbsp;</div> </div> </div>
Ekleme Tarihi: 07 Eylül 2019 - Cumartesi

Tahassür

<div style="color: rgb(34, 34, 34); font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: small;"> <div class="m_4884357305759742617entry" style="padding: 0px; margin: 0px; outline: none; list-style: none; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: rgb(51, 51, 51); font-family: &quot;Droid Sans&quot;, Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px;"> <p><span style="font-size:20px">Mazi ile m&uuml;stakbel arasındaki k&ouml;pr&uuml;lerin bazen doğrudan, bazen de &ldquo;sağ g&ouml;sterip sol vurmak&rdquo; t&uuml;r&uuml;nden vesilelerle atılması, sosyal hayatımızın &nbsp;m&uuml;şk&uuml;l &ldquo;yokuş&rdquo;larda tekliyor olması, tecr&uuml;beli ve g&uuml;ng&ouml;rm&uuml;ş beyinlerin zonklaması, gen&ccedil; nesillerin &ldquo;geleceklere&rdquo; kuşku ile bakması ne de ibret vericidir&hellip;</span></p> <p><span style="font-size:20px"><em>&ldquo;Rabıta-yı Mevt&rdquo;</em>&nbsp;diyor Bedi&uuml;zzaman Hazretleri, İmam-ı Rabbani ise sadece&nbsp;<em>&ldquo;rabıta&rdquo;.</em></span></p> <p><span style="font-size:20px">&ldquo;Biz d&uuml;nyadan gider olduk&rdquo; hakikatı veya emrivakisi, Yahya Kemal&rsquo;de aksini ş&ouml;yle bulur:&nbsp;<em>&ldquo;Biz &ouml;l&uuml;leriyle i&ccedil; i&ccedil;e yaşayan bir milletiz.&rdquo;</em>&nbsp;Bu idrakte bulunmayan ve yaşamayan insanlardan ne beklenir &ldquo;ciddi iş&rdquo; olarak?</span></p> <p><span style="font-size:20px">Millet&ccedil;e, cemiyet&ccedil;e, camiaca&nbsp;<em>&ldquo;Biz d&uuml;nyadan gider olduk&rdquo;</em>diyemeyişimiz değil midir ki &ldquo;&ccedil;er &ccedil;&ouml;p&rdquo; halindeyiz aynı zamanda.</span></p> <p><span style="font-size:20px">Bu halimiz, hangi&nbsp;<em>&ldquo;makus&rdquo;</em>zamandan başladı sahiden? Elbette ki Kanunnamelerden, Islahat Fermanları&rsquo;ndan, daha yakını Tanzimat&rsquo;tan, &ccedil;ok daha yakını &ldquo;H&uuml;rriyet İnkılabı&rdquo;ndan- 2. Meşrutiyet&rsquo;ten. İş bu g&uuml;nlere kadar geliverir nihayet.</span></p> <p><span style="font-size:20px">Yıllar boyu, Bedi&uuml;zzaman&rsquo;ın&nbsp; ifadesiyle&nbsp;<em>&ldquo;bin yıldan beri&rdquo;,</em>&nbsp;Necip Fazıl&rsquo;a g&ouml;re&nbsp;<em>&ldquo;Yeni&ccedil;eri ihanetinden beri&rdquo;,</em>&nbsp;&ldquo;terak&uuml;m&rdquo; ettirilen meseleler,&nbsp;<em>&ldquo; Eski hal muhal; ya yeni hal, ya izmihlal&hellip;&rdquo;&nbsp;</em>bakış a&ccedil;ısıyla hem Osmanlı&rsquo;nın, hem diğer İslam coğrafyalarının, &ldquo;esas ve umdelere&rdquo; ters d&uuml;şmeyecek&nbsp; tanzimlere, tadilata gitmesi zaruriydi; bunu &ldquo;<em>hakkıyla, temel taşının sağlamlaştırılması</em>&rdquo; manasında bir tecdid de lazımdı. Ve bu tecdidin de sadece ruhi, sadece itikadi, sadece harsi olarak değil, her sahada saltanatını kurması beklenmeliydi. Keşke b&ouml;yle olsaydı! Her şey bahane; her işin başı&nbsp;<em>&ldquo;İnsan zulmeder, kader adalet eder.&rdquo;&nbsp;</em>meselesiydi elbet.</span></p> <p><span style="font-size:20px">Az &ouml;nce &ldquo; tadilat&rdquo; mı dedik? Pek &ccedil;ok &ldquo;kaynak&rdquo;ta ge&ccedil;en kelimeyi, bug&uuml;n&uuml;n yoz anlayışıyla &ldquo;onarımlar&rdquo; şeklinde anlamak hamakattan &ouml;te cehalet. Kelime &ldquo;adl&rdquo; k&ouml;k&uuml;nden m&uuml;ştak; en basit ve asli manası &ldquo;adalete getirmek&rdquo;. Istılahi manasının ne olduğu &ccedil;oklarınca bedihi; &ldquo;haklıya hakkını vermek.&rdquo; Yani bir meselenin &ldquo;haddi ve hakkı&rdquo; ne ise, o aslyete m&uuml;nasip vaziyete getirmek, ifratk&acirc;r anlayışları aslına &ccedil;evirmek.</span></p> <p><span style="font-size:20px">İşte bu &ldquo;tadilat&rdquo;, &ccedil;eşitli endişelerin ve evhamların tazyiki ile, &ldquo;tesirat-ı hariciye&rdquo; de geniş dış baskıların tesiriyle yapılamadı; eldeki &ldquo;yaz&rdquo; mevsiminin muhafazası bir yana, iklimin sonbahardan sonra kışa kaymasına mani olunamadı. Daha doğrusu &ldquo;etvar&rdquo;ımızla o fetva verdirilmedi Kader&rsquo;e. &ldquo;cemaat &uuml;zerinde&rdquo; olduğu buyurulan (Hadis) &ldquo;rahmet&rdquo; celbedilemedi; bazen &ccedil;ok l&uuml;zumlu olan, &ldquo;ehl-i s&uuml;nnet ve&rsquo;l-cemaatın ekseriyetinin halis duası&rdquo; fiilen de yapılamadığı i&ccedil;in, Mustafa Armağan&rsquo;ın dediği &ldquo;Osmanlı Hinterland&rsquo;ı&rdquo; bir k&uuml;&ccedil;&uuml;c&uuml;k Anadolu&rsquo;ya hapsedildi.</span></p> <p><span style="font-size:20px">Asıl sebep her zaman aynı; &ldquo;Zaaf-ı diyanet.&rdquo; Yani &ldquo;rabıta-yı mevt&rdquo; yapamayan insanların &ldquo;&ccedil;er &ccedil;&ouml;p gibi&rdquo; olması, v&uuml;cudumuzun&nbsp; &ldquo;ekseriyet&rdquo;lerinin bir eme yaramaması. D&uuml;n olduğu gibi bug&uuml;n de devam eden ve b&uuml;nyemizin ihtila&ccedil;lar i&ccedil;inde &ccedil;ırpındıran haleti,&nbsp; meyusiyet ve d&uuml;nyevileşme &ndash;yani ebedi yaşama zannı ve hırsı- &ldquo;illeti&rdquo;; topyekun bir &ldquo;zaaf-ı diyanet&rdquo; sari marazının &ndash;ya da domuz gribinin!- yakamızdan d&uuml;şmesi i&ccedil;in &ccedil;alışanlara&nbsp; vurulacak damgalar da hazırdı &uuml;stelik; &ldquo;300 kişilik derin d&uuml;nya devleti&rdquo; &ndash;zındıka komitesi- tarafından. Bir kısmını biliyorsunuz; bazen halife d&uuml;şmanı, bazen m&uuml;rteci, bazen ş&ouml;hret mecnunu, bazen sadaketsiz- d&ouml;nek, bazen adem-i merkeziyet&ccedil;i, bazen de &ldquo;unsuriyetperver.&rdquo; Listeyi istediğiniz kadar uzatabilirsiniz.</span></p> <p><span style="font-size:20px">Tesbit yığınla, denilecekler pek &ccedil;ok, derya geniş, kovamız dar ama&hellip; Meselenin bakiyesini zihinlere havale edişin bir sebebi de,&nbsp;<em>&ldquo;s&ouml;z&uuml;n g&uuml;zelliği kısalığından&rdquo;&nbsp;</em>hikmetiyle kendimi bağlı g&ouml;remdir. &ldquo;Biz d&uuml;nyadan gider olduk&rdquo; selamını aleme yayamayışımız değil midir ki manevi iklimler b&ouml;yle silik ve İstanbul &nbsp;d&ouml;nmeye iştahlı? &ldquo;Yetkililer&rdquo; ders alıp gereğini yapmazsa elbet&hellip;</span></p> <p><span style="font-size:20px">Yunus olmaya azimli ve Yunus&rsquo;&ccedil;a seslenmeye amade ruhlara selam olsun! &ldquo;Ceride-i Seyyare&rdquo; olan Bedi&uuml;zzaman&rsquo;ı da unutmadan. En iyisi toplu selam vermek ama en değerlisi tarihin selam durması, selam &ccedil;akması.</span></p> <p><span style="font-size:20px">&ldquo;Ne olur, hakkınızı helal ediniz</span></p> <div>&nbsp;</div> </div> </div>
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.