Önder GÜZELARSLAN
Köşe Yazarı
Önder GÜZELARSLAN
 

İYİLİĞE GİDEN YOL UZAKTA DEĞİL, KALBİMİZDE

<p>Montaigne bir ifadesinde ş&ouml;yle der: &ldquo;İyilik etmesini bilmeyen insana bilmiş olduğu başka şeylerden hayır gelmez.&rdquo;</p> <p>İyilik, hi&ccedil;bir karşılık beklenmeden yapılan iştir. Rabbimiz Rahman s&uuml;resinin 60. ayetinde bizlere ş&ouml;yle buyurmaktadır:</p> <p>&ldquo;İyiliğin karşılığı iyilikten başka bir şey midir?&rdquo;&nbsp;</p> <p>İyilik yapmak Y&uuml;ce yaratıcımız olan Allah Teala Hazretleri&rsquo;nin sevdiği şeyleri yapmaktır. M&uuml;sl&uuml;man olarak bizler her zaman ve her yerde iyilik peşinde koşmalı ve salih amellerimizi &ccedil;oğaltmalıyız.&nbsp; Ne kadar &ccedil;ok iyi işler yaparsak o kadar hayırla y&acirc;d ediliriz.</p> <p>Atalarımız &ldquo;İyiliğe iyilik her kişinin k&acirc;rı, k&ouml;t&uuml;l&uuml;ğe iyilik er kişinin k&acirc;rı&rdquo; diyerek bize uyarıda bulunuyor. Karşımızdaki kişiden k&ouml;t&uuml;l&uuml;k g&ouml;rsek bile, yada yaptığımız iyilik kıymet bilmese bile iyilik yapmaya devam etmeliyiz. İyiler daima kazan&ccedil;lıdırlar. Hi&ccedil;bir zaman kaybetmezler. Zahirde yapılan iyilik değer g&ouml;rm&uuml;yor gibi algılansa da o iyiliğin m&uuml;kafatını yani karşılığını Rabbimiz bize mutlaka verecektir. Hz. Peygamberimiz (s.a.v.) bir hadisi şerifinde ş&ouml;yle buyurmaktadır:</p> <p>&ldquo;Size iyilik yapana siz de iyilik yapınız.&rdquo;&nbsp;</p> <p>Andre Gide de &ldquo;Her t&uuml;rl&uuml; k&ouml;t&uuml;l&uuml;ğ&uuml; yapmaya muktedir iken k&ouml;t&uuml; bir şey yapmamak, işte budur iyilik.&rdquo; Diyerek, insan k&ouml;t&uuml;l&uuml;k yapmak istemesine rağmen nefsini dizginleyip k&ouml;t&uuml;l&uuml;kten vazge&ccedil;mesi, ya da kendisine yapılan k&ouml;t&uuml; bir muamaleye aynı ile karşılık vermeye muktedir iken bundan vazge&ccedil;ip k&ouml;t&uuml;l&uuml;k karşısında iyilik yapması bir erdemlilik ifadesidir.</p> <p>Fran&ccedil;ois de la&nbsp; Rochefaucauld da bunun altını şu c&uuml;mleleriyle &ccedil;izer ve ş&ouml;yle der: &ldquo;Bize iyilik edenlerdense, kendilerine iyiliğimiz dokunan kimseleri g&ouml;rmek daha &ccedil;ok hoşumuza gider.&rdquo; Yani bizim her daim iyilik yapan biri olmamız gerektiğini vurgular. Zira bir başkasının g&uuml;l&uuml;msemesine ve mutlu olmasına vesile olabilmek tarifsiz bir mutluluktur. Yazımızın bu b&ouml;l&uuml;m&uuml;nde iyiliği konu alan bir hik&acirc;yeye ver vereceğim. &Ouml;yle bir hik&acirc;ye ki ne kadar manidar ve mana y&uuml;kl&uuml;.&nbsp; &nbsp;</p> <p>İki kardeş yolculuk esnasında d&uuml;z bir kayanın altındaki ağacın g&ouml;lgesine konmuşlar ve orada bir m&uuml;ddet dinlenmişler. Tekrar yola &ccedil;ıkacakları sırada bu d&uuml;z kayanın altından ağzında bir dinar altın olan bir yılan &ccedil;ıkıp bu dinarı onlara uzatmış. Bunun &uuml;zerine bu yılanın bu dinarı bir hazineden alıp getirmiş olduğunu d&uuml;ş&uuml;nm&uuml;şler. Orada &uuml;&ccedil; g&uuml;n kalmışlar ve bu &uuml;&ccedil; g&uuml;n boyunca her g&uuml;n bu yılan onlara birer dinar getirip atmış.</p> <p>Yılanın bu durumunu g&ouml;ren kardeşlerden biri, diğerine d&ouml;nerek:</p> <p>-&ldquo;Bu yılanı ne zamana kadar b&ouml;yle bekleyeceğiz, bunu &ouml;ld&uuml;r&uuml;p, hazineyi kazarak &ccedil;ıkarsak olmaz mı?&rdquo; demiş. Diğer kardeşi buna engel olmak istemiş ve</p> <p>-&ldquo;Sakın yapma ne bilirsin, bunu yaptığın takdirde mahvolabilirsin, hazineyi de elde edemezsin&rdquo; demiş. Ama o kardeşini dinlememiş, yanına bir kazma almış ve yılanı beklemeye koyulmuş. Yılan &ccedil;ıkınca, yılana bir kez vurmuş ve yılanı başından yaralamış, ancak &ouml;ld&uuml;rememiş. Yılan kıvranarak kendisine vuranın &uuml;zerine gelmiş ve adamı &ouml;ld&uuml;rm&uuml;ş. Ardından da tekrar inine girmiş. Diğer kardeşi&nbsp; onu toprağa g&ouml;mm&uuml;ş ve ertesi g&uuml;ne kadar da orada beklemeye devam etmiş.</p> <p>Ertesi g&uuml;n yılan, başı sarılı olarak yine &ccedil;ıkıp gelmiş, ancak bu sefer beraberinde hi&ccedil;bir şey getirmemiş. Yılana ş&ouml;yle seslenmiş:</p> <p>-&ldquo;Ey yılan, vallahi bu olanların olmasını hi&ccedil; istemedim, kardeşimi engellemek istedim, ama olmadı. Seninle bir anlaşma yapabilir miyiz? Sen bana bir zarar verme, ben de sana hi&ccedil;bir zarar vermeyeyim?&rdquo;</p> <p>Yılan:</p> <p>-&quot;Hayır&quot;, demiş.</p> <p>-&quot;Neden?&quot; diye sormuş.</p> <p>Yılan bu soruya şu ibretlik cevabı vermiş:</p> <p>-&ldquo;&Ccedil;&uuml;nk&uuml; sen kardeşinin buradaki kabrini g&ouml;r&uuml;p durduk&ccedil;a bana sonsuza kadar iyilik yapacağından emin olamam. Bende de bu baş yarası bulunduk&ccedil;a sana iyilik edeceğimden emin olamam da ondan.&rdquo;&nbsp;</p> <p>Hik&acirc;ye bize iyilikler yapılırken &ouml;l&ccedil;&uuml;l&uuml; ve dikkatli olmamızı &ouml;ğ&uuml;tl&uuml;yor. G&ouml;r&uuml;len bir zarar iyiliğin &ouml;n&uuml;ne kesebileceğini anlatmaya &ccedil;alışıyor. Bir s&ouml;z vardır iyilikten maraz doğar. İyilik yaparken iyi d&uuml;ş&uuml;nmeli, yapacağımız iyiliklerden maraz doğmasına izin vermemeliyiz. Bunu Demosthenes ne g&uuml;zel ifade etmiş:</p> <p>&ldquo;Bir insana meydana getirilen iyiliğin hatırlatılması onu su&ccedil;lamakla aynı şeydir.&rdquo;&nbsp;</p> <p>Son s&ouml;z olarak Epictetos&rsquo;un bir s&ouml;z&uuml;ne yer verelim. Epistetos iyilik yapmayı şu s&ouml;zleriyle &ccedil;ok g&uuml;zel &ouml;zetliyor:&nbsp;</p> <p>&ldquo;G&uuml;neş, ışık ve sıcağından yarar sağlamak i&ccedil;in kendisine yalvarılmasını beklemez. Sen de g&uuml;neş gibi ol, beklenilen iyiliği senden istenilmeden yap.&rdquo;</p> <p>İyilik yapmak i&ccedil;in zaman kollama. İyilikleri her daim kalbinde besle ve her daim d&uuml;nyanın b&uuml;t&uuml;n k&ouml;t&uuml;l&uuml;klerine rağmen iyilik yaparak bir meşale yak.&nbsp; &nbsp;&nbsp;</p> <p>&Ouml;nder G&Uuml;ZELARSLAN</p>
Ekleme Tarihi: 11 Mart 2021 - Perşembe

İYİLİĞE GİDEN YOL UZAKTA DEĞİL, KALBİMİZDE

<p>Montaigne bir ifadesinde ş&ouml;yle der: &ldquo;İyilik etmesini bilmeyen insana bilmiş olduğu başka şeylerden hayır gelmez.&rdquo;</p> <p>İyilik, hi&ccedil;bir karşılık beklenmeden yapılan iştir. Rabbimiz Rahman s&uuml;resinin 60. ayetinde bizlere ş&ouml;yle buyurmaktadır:</p> <p>&ldquo;İyiliğin karşılığı iyilikten başka bir şey midir?&rdquo;&nbsp;</p> <p>İyilik yapmak Y&uuml;ce yaratıcımız olan Allah Teala Hazretleri&rsquo;nin sevdiği şeyleri yapmaktır. M&uuml;sl&uuml;man olarak bizler her zaman ve her yerde iyilik peşinde koşmalı ve salih amellerimizi &ccedil;oğaltmalıyız.&nbsp; Ne kadar &ccedil;ok iyi işler yaparsak o kadar hayırla y&acirc;d ediliriz.</p> <p>Atalarımız &ldquo;İyiliğe iyilik her kişinin k&acirc;rı, k&ouml;t&uuml;l&uuml;ğe iyilik er kişinin k&acirc;rı&rdquo; diyerek bize uyarıda bulunuyor. Karşımızdaki kişiden k&ouml;t&uuml;l&uuml;k g&ouml;rsek bile, yada yaptığımız iyilik kıymet bilmese bile iyilik yapmaya devam etmeliyiz. İyiler daima kazan&ccedil;lıdırlar. Hi&ccedil;bir zaman kaybetmezler. Zahirde yapılan iyilik değer g&ouml;rm&uuml;yor gibi algılansa da o iyiliğin m&uuml;kafatını yani karşılığını Rabbimiz bize mutlaka verecektir. Hz. Peygamberimiz (s.a.v.) bir hadisi şerifinde ş&ouml;yle buyurmaktadır:</p> <p>&ldquo;Size iyilik yapana siz de iyilik yapınız.&rdquo;&nbsp;</p> <p>Andre Gide de &ldquo;Her t&uuml;rl&uuml; k&ouml;t&uuml;l&uuml;ğ&uuml; yapmaya muktedir iken k&ouml;t&uuml; bir şey yapmamak, işte budur iyilik.&rdquo; Diyerek, insan k&ouml;t&uuml;l&uuml;k yapmak istemesine rağmen nefsini dizginleyip k&ouml;t&uuml;l&uuml;kten vazge&ccedil;mesi, ya da kendisine yapılan k&ouml;t&uuml; bir muamaleye aynı ile karşılık vermeye muktedir iken bundan vazge&ccedil;ip k&ouml;t&uuml;l&uuml;k karşısında iyilik yapması bir erdemlilik ifadesidir.</p> <p>Fran&ccedil;ois de la&nbsp; Rochefaucauld da bunun altını şu c&uuml;mleleriyle &ccedil;izer ve ş&ouml;yle der: &ldquo;Bize iyilik edenlerdense, kendilerine iyiliğimiz dokunan kimseleri g&ouml;rmek daha &ccedil;ok hoşumuza gider.&rdquo; Yani bizim her daim iyilik yapan biri olmamız gerektiğini vurgular. Zira bir başkasının g&uuml;l&uuml;msemesine ve mutlu olmasına vesile olabilmek tarifsiz bir mutluluktur. Yazımızın bu b&ouml;l&uuml;m&uuml;nde iyiliği konu alan bir hik&acirc;yeye ver vereceğim. &Ouml;yle bir hik&acirc;ye ki ne kadar manidar ve mana y&uuml;kl&uuml;.&nbsp; &nbsp;</p> <p>İki kardeş yolculuk esnasında d&uuml;z bir kayanın altındaki ağacın g&ouml;lgesine konmuşlar ve orada bir m&uuml;ddet dinlenmişler. Tekrar yola &ccedil;ıkacakları sırada bu d&uuml;z kayanın altından ağzında bir dinar altın olan bir yılan &ccedil;ıkıp bu dinarı onlara uzatmış. Bunun &uuml;zerine bu yılanın bu dinarı bir hazineden alıp getirmiş olduğunu d&uuml;ş&uuml;nm&uuml;şler. Orada &uuml;&ccedil; g&uuml;n kalmışlar ve bu &uuml;&ccedil; g&uuml;n boyunca her g&uuml;n bu yılan onlara birer dinar getirip atmış.</p> <p>Yılanın bu durumunu g&ouml;ren kardeşlerden biri, diğerine d&ouml;nerek:</p> <p>-&ldquo;Bu yılanı ne zamana kadar b&ouml;yle bekleyeceğiz, bunu &ouml;ld&uuml;r&uuml;p, hazineyi kazarak &ccedil;ıkarsak olmaz mı?&rdquo; demiş. Diğer kardeşi buna engel olmak istemiş ve</p> <p>-&ldquo;Sakın yapma ne bilirsin, bunu yaptığın takdirde mahvolabilirsin, hazineyi de elde edemezsin&rdquo; demiş. Ama o kardeşini dinlememiş, yanına bir kazma almış ve yılanı beklemeye koyulmuş. Yılan &ccedil;ıkınca, yılana bir kez vurmuş ve yılanı başından yaralamış, ancak &ouml;ld&uuml;rememiş. Yılan kıvranarak kendisine vuranın &uuml;zerine gelmiş ve adamı &ouml;ld&uuml;rm&uuml;ş. Ardından da tekrar inine girmiş. Diğer kardeşi&nbsp; onu toprağa g&ouml;mm&uuml;ş ve ertesi g&uuml;ne kadar da orada beklemeye devam etmiş.</p> <p>Ertesi g&uuml;n yılan, başı sarılı olarak yine &ccedil;ıkıp gelmiş, ancak bu sefer beraberinde hi&ccedil;bir şey getirmemiş. Yılana ş&ouml;yle seslenmiş:</p> <p>-&ldquo;Ey yılan, vallahi bu olanların olmasını hi&ccedil; istemedim, kardeşimi engellemek istedim, ama olmadı. Seninle bir anlaşma yapabilir miyiz? Sen bana bir zarar verme, ben de sana hi&ccedil;bir zarar vermeyeyim?&rdquo;</p> <p>Yılan:</p> <p>-&quot;Hayır&quot;, demiş.</p> <p>-&quot;Neden?&quot; diye sormuş.</p> <p>Yılan bu soruya şu ibretlik cevabı vermiş:</p> <p>-&ldquo;&Ccedil;&uuml;nk&uuml; sen kardeşinin buradaki kabrini g&ouml;r&uuml;p durduk&ccedil;a bana sonsuza kadar iyilik yapacağından emin olamam. Bende de bu baş yarası bulunduk&ccedil;a sana iyilik edeceğimden emin olamam da ondan.&rdquo;&nbsp;</p> <p>Hik&acirc;ye bize iyilikler yapılırken &ouml;l&ccedil;&uuml;l&uuml; ve dikkatli olmamızı &ouml;ğ&uuml;tl&uuml;yor. G&ouml;r&uuml;len bir zarar iyiliğin &ouml;n&uuml;ne kesebileceğini anlatmaya &ccedil;alışıyor. Bir s&ouml;z vardır iyilikten maraz doğar. İyilik yaparken iyi d&uuml;ş&uuml;nmeli, yapacağımız iyiliklerden maraz doğmasına izin vermemeliyiz. Bunu Demosthenes ne g&uuml;zel ifade etmiş:</p> <p>&ldquo;Bir insana meydana getirilen iyiliğin hatırlatılması onu su&ccedil;lamakla aynı şeydir.&rdquo;&nbsp;</p> <p>Son s&ouml;z olarak Epictetos&rsquo;un bir s&ouml;z&uuml;ne yer verelim. Epistetos iyilik yapmayı şu s&ouml;zleriyle &ccedil;ok g&uuml;zel &ouml;zetliyor:&nbsp;</p> <p>&ldquo;G&uuml;neş, ışık ve sıcağından yarar sağlamak i&ccedil;in kendisine yalvarılmasını beklemez. Sen de g&uuml;neş gibi ol, beklenilen iyiliği senden istenilmeden yap.&rdquo;</p> <p>İyilik yapmak i&ccedil;in zaman kollama. İyilikleri her daim kalbinde besle ve her daim d&uuml;nyanın b&uuml;t&uuml;n k&ouml;t&uuml;l&uuml;klerine rağmen iyilik yaparak bir meşale yak.&nbsp; &nbsp;&nbsp;</p> <p>&Ouml;nder G&Uuml;ZELARSLAN</p>
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.