Dr. Vehbi KARA
Köşe Yazarı
Dr. Vehbi KARA
 

Deniz Harp Okulunda Değişenler ve Değişmeyenler

<p>18 Kasım 2019 Pazartesi g&uuml;n&uuml; Heybeliada&rsquo;da Deniz Harp Okulunun 246. Kuruluş Yıld&ouml;n&uuml;m&uuml; t&ouml;renlerine katılma fırsatı buldum. Yıllar boyunca emek verdiğim bazı konularda g&uuml;zel&nbsp;gelişmelere de bu vesile ile şahit oldum. Bununla birlikte değişmeyen hususlar da vardı. İşte bu ziyaret sonrasında &uuml;lkemizin en k&ouml;kl&uuml; ve &ouml;nemli okullarından biri olan Bahriye Mektebinin son halini anlatmaya &ccedil;alışayım&hellip;&nbsp;</p> <p>Kaptan-ı Derya Cezayirli Gazi Hasan Paşa tarafından 1773 tarihinde kurulan M&uuml;hendishane-i Bahr-i H&uuml;may&uuml;n, yani Deniz Harp Okulu, 1930 yılında camisiz kalmıştır. Ne yazık&nbsp;ki halen bu &ccedil;ağdışı uygulama devam etmektedir.</p> <p>NATO standartlarına g&ouml;re askeri birliklerde ibadethane bulunması bir zorunluluktur. Hele hele g&uuml;nde beş defa kılınması farz olan namaz konusundaki anlamsız tavır &uuml;zerinde&nbsp;d&uuml;ş&uuml;nmeyi gerektirmektedir. Devrin idarecileri tarafından d&uuml;nyanın hi&ccedil;bir &uuml;lkesinde emsali olmayan uygulamalar yapılmış ve tarihi eser niteliğinde olan Heybeliada&rsquo;nın tek camisi yıkılmıştı.</p> <p>&Uuml;yesi bulunduğum İstanbul &Ccedil;evre, K&uuml;lt&uuml;r ve Tarihi Eserleri Koruma Derneği aracılığı ile bu caminin ihya edilmesi i&ccedil;in &ccedil;ok gayret ettim. Nihayet bu konuda Milli Savunma&nbsp;Bakanlığı tarafından &ccedil;alışmalar başladı. Fakat işlemler inanılmaz derecede ağır y&uuml;r&uuml;mektedir. G&ouml;r&uuml;nmez bir el tarafından engellenmeye devam eden bu camiyi yeniden ihya &ccedil;alışmaları hantal b&uuml;rokrasi ve kasıtlı olarak cami d&uuml;şmanı b&uuml;rokratların girişimi ile geciktirilmeye&nbsp;devam etmektedir.</p> <p>1985 Yılında Heybeliada&rsquo;dan Tuzla&rsquo;ya taşınan Deniz Harp Okulu, birebir olarak&nbsp;<em>ABD&rsquo;nin&nbsp;</em>Maryland eyaletinin Annapolis şehrinde bulunan&nbsp;<em>Deniz</em>&nbsp;Kuvvetleri Akademisinin aynısı olarak inşa edilmişti. Fakat &ouml;nemli bir farkı vardı. Bu okulda bulunan kilise ABD&rsquo;nin en ihtişamlı şapeli idi.</p> <p>Ne yazık ki 12 Eyl&uuml;l 1980 darbecileri Tuzla Deniz Harp Okulu tamamlandığında, inşaat firmasının talebini reddederek cami yapılmasına karşı&nbsp;&ccedil;ıkmıştı. 1985 yılından bu g&uuml;ne kadar hala camisiz olan bu okulun ilk mezunu benim sınıfımdır. 1986 Yılında mezun olmuştuk.</p> <p>O g&uuml;nden i&ccedil;inde bulunduğumuz 2019 yılına kadar; her ortamda Bahriye Mektebine cami yapılması i&ccedil;in m&uuml;cadele ettim. Yazmış olduğum onlarca&nbsp;makale yanında Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezlerine sayısız dilek&ccedil;e verdim. Yazmış olduğum dilek&ccedil;elerde NATO &uuml;lkeleri standartlarına uygun bir şekilde ibadet yeri yapılmasını talep ediyordum.</p> <p>&Ccedil;&uuml;nk&uuml; hem Heybeliada&rsquo;da hem de Tuzla&rsquo;da namaz kılmak i&ccedil;in uygun bir yer yoktu. Merdiven altlarında veya k&ouml;şe boşluklarında yanımda taşıdığım&nbsp;muşamba &uuml;zerinde namazlarımı kılıyordum. Cuma namazını kılmak ise ne &ouml;ğrenciler ne de okul idarecileri i&ccedil;in m&uuml;mk&uuml;n değildi.</p> <p>T&ouml;renler i&ccedil;in 1983 yılında gittiğimiz Kara Harp Okulunda cami olduğunu g&ouml;r&uuml;nce bu duruma bir t&uuml;rl&uuml; tahamm&uuml;l edemedim. Ne yani karacılar M&uuml;sl&uuml;man&nbsp;biz denizciler, değil miydik?</p> <p>H&acirc;lbuki yıllardan beri Sabetay Yahudilerinin &ouml;nemli bir rit&uuml;eli olan &ldquo;Kuzu gecesi&rdquo; her yıl b&uuml;y&uuml;k &ouml;nem verilerek icra edilirdi. İşte kalbinde&nbsp;bir par&ccedil;a İslam şuuru taşıyan bir insanın b&ouml;ylesine abs&uuml;rt bir durumu kabul etmesi m&uuml;mk&uuml;n değildir. Fakat ne &ccedil;are ki; benim gibi birka&ccedil; tane hamiyetli insandan başka bu soruna el atan kimse &ccedil;ıkmamıştı. H&acirc;lbuki asker dediğin hele hele donanmaya kumanda edecek&nbsp;zabitanın Allah&rsquo;tan korkması ve gerektiğinde seve seve &ouml;l&uuml;me gitmesi beklenir. &Ouml;l&uuml;m korkusunu yenmenin yeg&acirc;ne &ccedil;aresi ise Allah&rsquo;a ve ahiret g&uuml;n&uuml;ne iman etmektir.</p> <p>Amerikalı askerler bu ger&ccedil;eği bildiği i&ccedil;in deniz kuvvetleri mensuplarının dindar olmasına gayret etmiş &uuml;lkenin en g&uuml;zel şapelini askeri okullarına&nbsp;inşa etmişlerdir. Sanatsal a&ccedil;ıdan ABD&rsquo;de bu kiliseden daha ihtişamlı hi&ccedil;bir yer yoktur.</p> <p>Bu noktaya kadar değişmeyen acı ger&ccedil;ekleri ifade ettim. Bu cami ve ibadet konusunda yıllarca s&uuml;ren emek karşısında &ccedil;ok ş&uuml;k&uuml;r bazı olumlu&nbsp;gelişmelere de şahit oldum. &Ouml;rneğin Kuruluş Yıld&ouml;n&uuml;m&uuml; t&ouml;renleri esnasında &ouml;ğle namazını kılacak bir yer tahsis edilmişti. Deniz Lisesi mezunu Mustafa Nutku ağabeyim ile rahat bir şekilde namazımızı kıldık. Daha &ouml;nceki t&ouml;renlerde ise okulun dışına &ccedil;ıkıp Heybeliada&nbsp;iskelesinin yanındaki camiye gidiyorduk.</p> <p>İkinci değişen ve g&uuml;zel husus ise isteyen &ouml;ğrencilerin Cuma namazlarını kılabildiği ger&ccedil;eğini &ouml;ğrendik. Her &ouml;ğrenci yatakhane katında &ldquo;ibadethane&rdquo;&nbsp;bulunduğu gibi isteyen &ouml;ğrencilerin iştirak ettiği Cuma namazları, spor salonunda kılınabiliyormuş. Hamd olsun. Yıllardır verdiğimiz emek nihayet kısmen de olsa sonu&ccedil; vermiş&hellip;</p> <p>&Uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; g&uuml;zel husus ise yetkililerden &ouml;ğrendiğim kadarı ile Tuzla&rsquo;daki Deniz Harp Okulu yerleşkesine &ccedil;ok g&uuml;zel bir cami inşaatına başlanacağı&nbsp;bilgisi idi. Hatta Ankara&rsquo;da bulunan &ccedil;ok g&uuml;zel bir caminin bir benzerinin inşa edileceğini &ccedil;izimlerden g&ouml;rm&uuml;ş olduk.</p> <p>Umarım bu g&uuml;zel girişimler hantal ve dine d&uuml;şman b&uuml;rokrasi tarafından engellenmez ve bir sonraki kuruluş yıld&ouml;n&uuml;mlerinde bu camilerde namaz&nbsp;kılmayı Rabbim nasip eder&hellip;</p> <p>Cami ve ibadetten başka s&ouml;yleyeceklerim de var elbette. Bunlardan en &ouml;nemlisi geleneksel olarak her yıl yapılan kuruluş yılı t&ouml;renlerindeki&nbsp;karşılama ve uğurlama etkinlikleridir.</p> <p>Ger&ccedil;ekten de daha &ouml;nceki yıllarda g&ouml;rd&uuml;ğ&uuml;m misafirperverlik ve &ouml;ğlen yemeği, değişmeyen işlerin başında geliyor. Deniz Harp Okulundan başka&nbsp;hi&ccedil;bir yerde bu kadar lezzetli olmayan dalyan k&ouml;fte ve samsa tatlısı, hi&ccedil;bir etkinlik olmasa bile Heybeliada&rsquo;ya gitmeyi gerektirecek g&uuml;zellikteydi. &nbsp;</p> <p>Donanmada iken yurt i&ccedil;inde ve dışında onlarca t&ouml;rene katıldım. Silah b&ouml;l&uuml;m&uuml; mensubu olduğum i&ccedil;in bizzat t&ouml;renleri icra ederdim. &Ouml;zellikle&nbsp;Sovyetler Birliği d&ouml;neminde liman ziyareti i&ccedil;in gittiğimiz Sivastopol şehrinde gemici askerlerimle &ccedil;ok g&uuml;zel t&ouml;renler icra etmiştik. Daha sonra ticaret gemisi kaptanı olarak defalarca Sivastopol&rsquo;a gitmiştim. G&ouml;lc&uuml;k Poyraz Rıhtımında, İstanbul Anadolu Kavağında&nbsp;ve Kırım&rsquo;ın Sivastopol şehrinde katıldığım t&ouml;renleri hi&ccedil;bir zaman unutmadım.</p> <p>İşte Deniz Harp Okulu &ouml;ğrencilerinin ve bandosunun icra ettiği t&ouml;renler bu a&ccedil;ıdan ge&ccedil;miş g&uuml;zel g&uuml;nlerimi hatırlama vesile oldu. İşte bu t&ouml;renler&nbsp;de değişmeyen kuruluş merasimlerinden sadece bir tanesiydi.</p> <p>Merasimlerde Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan &Ouml;zbal, donanmamızın geldiği seviyeyi &ccedil;ok g&uuml;zel bir şekilde izah etti. Yıllarca ABD&nbsp;ve Alman savaş gemilerinde &ccedil;alışmış bir asker olarak kendi milli gemi ve silahlarımızın erişmiş olduğu seviyeyi g&ouml;r&uuml;nce; b&uuml;t&uuml;n okul mezunları olarak gurur duyduk.</p> <p>Daha sonra en kıdemli mezunlardan ve Kıbrıs Gazisi Neşet İkiz&rsquo;in Amfibi Alay Komutanı olarak yaptığı icraatları dinleme fırsatı bulduk. Kıbrıs&nbsp;Barış harek&acirc;tı ile ilgili olarak &ccedil;ok sayıda kitap okumuş birisi olarak bunu icra eden bir komutandan dinlemek ayrı bir zevkti. Ayrıca 96 yaşındaki bir okul mezunu subayın konuşmasını dinlemek ve hala din&ccedil; olduğunu g&ouml;rmek; unutulması m&uuml;mk&uuml;n olmayan bir başka&nbsp;hatıra idi.</p> <p>Bu vesile ile g&ouml;stermiş oldukları misafirperverlikten dolayı b&uuml;t&uuml;n okul y&ouml;neticilerine teşekk&uuml;r&uuml; bir bor&ccedil; biliyorum. 15 Temmuz 2016 hain&nbsp;Feto darbesi ile yara alan donanmamızın yeniden eski g&uuml;c&uuml;ne kavuşması hatta &ccedil;ok daha ileriye gitmiş olduğunu g&ouml;rmekten b&uuml;y&uuml;k bir gurur duydum. Allah emeği ge&ccedil;en b&uuml;t&uuml;n bahriye mensuplarından razı olsun, vesselam&hellip; &nbsp;</p> <p>&nbsp;</p>
Ekleme Tarihi: 22 Kasım 2019 - Cuma

Deniz Harp Okulunda Değişenler ve Değişmeyenler

<p>18 Kasım 2019 Pazartesi g&uuml;n&uuml; Heybeliada&rsquo;da Deniz Harp Okulunun 246. Kuruluş Yıld&ouml;n&uuml;m&uuml; t&ouml;renlerine katılma fırsatı buldum. Yıllar boyunca emek verdiğim bazı konularda g&uuml;zel&nbsp;gelişmelere de bu vesile ile şahit oldum. Bununla birlikte değişmeyen hususlar da vardı. İşte bu ziyaret sonrasında &uuml;lkemizin en k&ouml;kl&uuml; ve &ouml;nemli okullarından biri olan Bahriye Mektebinin son halini anlatmaya &ccedil;alışayım&hellip;&nbsp;</p> <p>Kaptan-ı Derya Cezayirli Gazi Hasan Paşa tarafından 1773 tarihinde kurulan M&uuml;hendishane-i Bahr-i H&uuml;may&uuml;n, yani Deniz Harp Okulu, 1930 yılında camisiz kalmıştır. Ne yazık&nbsp;ki halen bu &ccedil;ağdışı uygulama devam etmektedir.</p> <p>NATO standartlarına g&ouml;re askeri birliklerde ibadethane bulunması bir zorunluluktur. Hele hele g&uuml;nde beş defa kılınması farz olan namaz konusundaki anlamsız tavır &uuml;zerinde&nbsp;d&uuml;ş&uuml;nmeyi gerektirmektedir. Devrin idarecileri tarafından d&uuml;nyanın hi&ccedil;bir &uuml;lkesinde emsali olmayan uygulamalar yapılmış ve tarihi eser niteliğinde olan Heybeliada&rsquo;nın tek camisi yıkılmıştı.</p> <p>&Uuml;yesi bulunduğum İstanbul &Ccedil;evre, K&uuml;lt&uuml;r ve Tarihi Eserleri Koruma Derneği aracılığı ile bu caminin ihya edilmesi i&ccedil;in &ccedil;ok gayret ettim. Nihayet bu konuda Milli Savunma&nbsp;Bakanlığı tarafından &ccedil;alışmalar başladı. Fakat işlemler inanılmaz derecede ağır y&uuml;r&uuml;mektedir. G&ouml;r&uuml;nmez bir el tarafından engellenmeye devam eden bu camiyi yeniden ihya &ccedil;alışmaları hantal b&uuml;rokrasi ve kasıtlı olarak cami d&uuml;şmanı b&uuml;rokratların girişimi ile geciktirilmeye&nbsp;devam etmektedir.</p> <p>1985 Yılında Heybeliada&rsquo;dan Tuzla&rsquo;ya taşınan Deniz Harp Okulu, birebir olarak&nbsp;<em>ABD&rsquo;nin&nbsp;</em>Maryland eyaletinin Annapolis şehrinde bulunan&nbsp;<em>Deniz</em>&nbsp;Kuvvetleri Akademisinin aynısı olarak inşa edilmişti. Fakat &ouml;nemli bir farkı vardı. Bu okulda bulunan kilise ABD&rsquo;nin en ihtişamlı şapeli idi.</p> <p>Ne yazık ki 12 Eyl&uuml;l 1980 darbecileri Tuzla Deniz Harp Okulu tamamlandığında, inşaat firmasının talebini reddederek cami yapılmasına karşı&nbsp;&ccedil;ıkmıştı. 1985 yılından bu g&uuml;ne kadar hala camisiz olan bu okulun ilk mezunu benim sınıfımdır. 1986 Yılında mezun olmuştuk.</p> <p>O g&uuml;nden i&ccedil;inde bulunduğumuz 2019 yılına kadar; her ortamda Bahriye Mektebine cami yapılması i&ccedil;in m&uuml;cadele ettim. Yazmış olduğum onlarca&nbsp;makale yanında Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezlerine sayısız dilek&ccedil;e verdim. Yazmış olduğum dilek&ccedil;elerde NATO &uuml;lkeleri standartlarına uygun bir şekilde ibadet yeri yapılmasını talep ediyordum.</p> <p>&Ccedil;&uuml;nk&uuml; hem Heybeliada&rsquo;da hem de Tuzla&rsquo;da namaz kılmak i&ccedil;in uygun bir yer yoktu. Merdiven altlarında veya k&ouml;şe boşluklarında yanımda taşıdığım&nbsp;muşamba &uuml;zerinde namazlarımı kılıyordum. Cuma namazını kılmak ise ne &ouml;ğrenciler ne de okul idarecileri i&ccedil;in m&uuml;mk&uuml;n değildi.</p> <p>T&ouml;renler i&ccedil;in 1983 yılında gittiğimiz Kara Harp Okulunda cami olduğunu g&ouml;r&uuml;nce bu duruma bir t&uuml;rl&uuml; tahamm&uuml;l edemedim. Ne yani karacılar M&uuml;sl&uuml;man&nbsp;biz denizciler, değil miydik?</p> <p>H&acirc;lbuki yıllardan beri Sabetay Yahudilerinin &ouml;nemli bir rit&uuml;eli olan &ldquo;Kuzu gecesi&rdquo; her yıl b&uuml;y&uuml;k &ouml;nem verilerek icra edilirdi. İşte kalbinde&nbsp;bir par&ccedil;a İslam şuuru taşıyan bir insanın b&ouml;ylesine abs&uuml;rt bir durumu kabul etmesi m&uuml;mk&uuml;n değildir. Fakat ne &ccedil;are ki; benim gibi birka&ccedil; tane hamiyetli insandan başka bu soruna el atan kimse &ccedil;ıkmamıştı. H&acirc;lbuki asker dediğin hele hele donanmaya kumanda edecek&nbsp;zabitanın Allah&rsquo;tan korkması ve gerektiğinde seve seve &ouml;l&uuml;me gitmesi beklenir. &Ouml;l&uuml;m korkusunu yenmenin yeg&acirc;ne &ccedil;aresi ise Allah&rsquo;a ve ahiret g&uuml;n&uuml;ne iman etmektir.</p> <p>Amerikalı askerler bu ger&ccedil;eği bildiği i&ccedil;in deniz kuvvetleri mensuplarının dindar olmasına gayret etmiş &uuml;lkenin en g&uuml;zel şapelini askeri okullarına&nbsp;inşa etmişlerdir. Sanatsal a&ccedil;ıdan ABD&rsquo;de bu kiliseden daha ihtişamlı hi&ccedil;bir yer yoktur.</p> <p>Bu noktaya kadar değişmeyen acı ger&ccedil;ekleri ifade ettim. Bu cami ve ibadet konusunda yıllarca s&uuml;ren emek karşısında &ccedil;ok ş&uuml;k&uuml;r bazı olumlu&nbsp;gelişmelere de şahit oldum. &Ouml;rneğin Kuruluş Yıld&ouml;n&uuml;m&uuml; t&ouml;renleri esnasında &ouml;ğle namazını kılacak bir yer tahsis edilmişti. Deniz Lisesi mezunu Mustafa Nutku ağabeyim ile rahat bir şekilde namazımızı kıldık. Daha &ouml;nceki t&ouml;renlerde ise okulun dışına &ccedil;ıkıp Heybeliada&nbsp;iskelesinin yanındaki camiye gidiyorduk.</p> <p>İkinci değişen ve g&uuml;zel husus ise isteyen &ouml;ğrencilerin Cuma namazlarını kılabildiği ger&ccedil;eğini &ouml;ğrendik. Her &ouml;ğrenci yatakhane katında &ldquo;ibadethane&rdquo;&nbsp;bulunduğu gibi isteyen &ouml;ğrencilerin iştirak ettiği Cuma namazları, spor salonunda kılınabiliyormuş. Hamd olsun. Yıllardır verdiğimiz emek nihayet kısmen de olsa sonu&ccedil; vermiş&hellip;</p> <p>&Uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; g&uuml;zel husus ise yetkililerden &ouml;ğrendiğim kadarı ile Tuzla&rsquo;daki Deniz Harp Okulu yerleşkesine &ccedil;ok g&uuml;zel bir cami inşaatına başlanacağı&nbsp;bilgisi idi. Hatta Ankara&rsquo;da bulunan &ccedil;ok g&uuml;zel bir caminin bir benzerinin inşa edileceğini &ccedil;izimlerden g&ouml;rm&uuml;ş olduk.</p> <p>Umarım bu g&uuml;zel girişimler hantal ve dine d&uuml;şman b&uuml;rokrasi tarafından engellenmez ve bir sonraki kuruluş yıld&ouml;n&uuml;mlerinde bu camilerde namaz&nbsp;kılmayı Rabbim nasip eder&hellip;</p> <p>Cami ve ibadetten başka s&ouml;yleyeceklerim de var elbette. Bunlardan en &ouml;nemlisi geleneksel olarak her yıl yapılan kuruluş yılı t&ouml;renlerindeki&nbsp;karşılama ve uğurlama etkinlikleridir.</p> <p>Ger&ccedil;ekten de daha &ouml;nceki yıllarda g&ouml;rd&uuml;ğ&uuml;m misafirperverlik ve &ouml;ğlen yemeği, değişmeyen işlerin başında geliyor. Deniz Harp Okulundan başka&nbsp;hi&ccedil;bir yerde bu kadar lezzetli olmayan dalyan k&ouml;fte ve samsa tatlısı, hi&ccedil;bir etkinlik olmasa bile Heybeliada&rsquo;ya gitmeyi gerektirecek g&uuml;zellikteydi. &nbsp;</p> <p>Donanmada iken yurt i&ccedil;inde ve dışında onlarca t&ouml;rene katıldım. Silah b&ouml;l&uuml;m&uuml; mensubu olduğum i&ccedil;in bizzat t&ouml;renleri icra ederdim. &Ouml;zellikle&nbsp;Sovyetler Birliği d&ouml;neminde liman ziyareti i&ccedil;in gittiğimiz Sivastopol şehrinde gemici askerlerimle &ccedil;ok g&uuml;zel t&ouml;renler icra etmiştik. Daha sonra ticaret gemisi kaptanı olarak defalarca Sivastopol&rsquo;a gitmiştim. G&ouml;lc&uuml;k Poyraz Rıhtımında, İstanbul Anadolu Kavağında&nbsp;ve Kırım&rsquo;ın Sivastopol şehrinde katıldığım t&ouml;renleri hi&ccedil;bir zaman unutmadım.</p> <p>İşte Deniz Harp Okulu &ouml;ğrencilerinin ve bandosunun icra ettiği t&ouml;renler bu a&ccedil;ıdan ge&ccedil;miş g&uuml;zel g&uuml;nlerimi hatırlama vesile oldu. İşte bu t&ouml;renler&nbsp;de değişmeyen kuruluş merasimlerinden sadece bir tanesiydi.</p> <p>Merasimlerde Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan &Ouml;zbal, donanmamızın geldiği seviyeyi &ccedil;ok g&uuml;zel bir şekilde izah etti. Yıllarca ABD&nbsp;ve Alman savaş gemilerinde &ccedil;alışmış bir asker olarak kendi milli gemi ve silahlarımızın erişmiş olduğu seviyeyi g&ouml;r&uuml;nce; b&uuml;t&uuml;n okul mezunları olarak gurur duyduk.</p> <p>Daha sonra en kıdemli mezunlardan ve Kıbrıs Gazisi Neşet İkiz&rsquo;in Amfibi Alay Komutanı olarak yaptığı icraatları dinleme fırsatı bulduk. Kıbrıs&nbsp;Barış harek&acirc;tı ile ilgili olarak &ccedil;ok sayıda kitap okumuş birisi olarak bunu icra eden bir komutandan dinlemek ayrı bir zevkti. Ayrıca 96 yaşındaki bir okul mezunu subayın konuşmasını dinlemek ve hala din&ccedil; olduğunu g&ouml;rmek; unutulması m&uuml;mk&uuml;n olmayan bir başka&nbsp;hatıra idi.</p> <p>Bu vesile ile g&ouml;stermiş oldukları misafirperverlikten dolayı b&uuml;t&uuml;n okul y&ouml;neticilerine teşekk&uuml;r&uuml; bir bor&ccedil; biliyorum. 15 Temmuz 2016 hain&nbsp;Feto darbesi ile yara alan donanmamızın yeniden eski g&uuml;c&uuml;ne kavuşması hatta &ccedil;ok daha ileriye gitmiş olduğunu g&ouml;rmekten b&uuml;y&uuml;k bir gurur duydum. Allah emeği ge&ccedil;en b&uuml;t&uuml;n bahriye mensuplarından razı olsun, vesselam&hellip; &nbsp;</p> <p>&nbsp;</p>
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.