Bilal Dursun YILMAZ
Köşe Yazarı
Bilal Dursun YILMAZ
 

KÜÇÜK AMA İŞLEVİ BÜYÜK

<p><span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Ge&ccedil;en yazımda Ak Parti&rsquo;nin kendini siyaseten konumlandırdığı muhafazak&acirc;r tanımından ve kurucularının siyasal ge&ccedil;mişlerinden hareketle kavrama T&uuml;rkiye sosyolojisinde dindar ve kısmen milliyet&ccedil;i kitleye karşılık gelen bir anlam y&uuml;klenildiğini ifade etmiştim.&nbsp; Ak Parti&rsquo;nin bug&uuml;ne kadar ki (bazı AB uyum yasaları hari&ccedil;) pek &ccedil;ok uygulamalarında &ouml;zellikle dini tedrisatın yaygınlaştırılması, kendi sivil toplumunu ve medyasını oluşturması gibi &ccedil;abalarında T&uuml;rkiye muhafazak&acirc;rlığı anlayışına uyum g&ouml;sterdiğine değinmiştim. Fakat son se&ccedil;imlerde bilhassa gen&ccedil;lerin Ak Parti&rsquo;nin muhafazak&acirc;r anlayışıyla da &ouml;rt&uuml;şen k&uuml;lt&uuml;rel/geleneksel anlayışı benimsemediği, demek ki onaylamadığı iddiasını otaya atmıştım. Neden olarak da yukarıda da değindiğim &uuml;zere b&uuml;t&uuml;n &ccedil;abalara rağmen gen&ccedil; nesil bilhassa 18 yaşına girerek ilk defa oy kullananların sadece y&uuml;zde 15 gibi bir oranının Ak Parti&rsquo;ye oy verdiğini yazmıştım.&nbsp;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Ge&ccedil;mişi hatırlatmış m&uuml;tedeyyin kesimlerin hasretini &ccedil;ektiği pek &ccedil;ok hakkın teslim edildiğini ve hatta bug&uuml;n unutulan sıradan şeyler olduğunu s&ouml;ylemiştim.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Bu durum aşağıdaki gibi bir sorunun ortaya &ccedil;ıkmasını sağlamıştı:</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Muhafazak&acirc;r bir partinin bilhassa 0-30 yaş grubuna y&ouml;nelik dini değerleri &ouml;nceleyen pek &ccedil;ok uygulaması akabinde;&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">a) Ya T&uuml;rkiye toplumu bilhassa gen&ccedil; kuşak gelenekselliğin (bu kavram iktisadi, dini ya da sosyolojik değildir) &ouml;tesinde tam m&uuml;tedeyyin oldu ki Ak Parti&rsquo;nin dindarlığını beğenmiyor, politikalarını onaylamıyor,</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">b) Ya yapılan serbesti uygulamalar, &ccedil;ıkarılan h&uuml;rriyet yasaları aksul-amel yaptı yani ters tepti toplum dini değerlere bağlılıktan daha da uzaklaştı.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">c) Bir &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; yol ise gerek siyaset s&ouml;zc&uuml;lerinin, gerek kanaat &ouml;nderlerinin yani toplumun &ouml;nde gelenlerinin s&ouml;ylemleri ile yaşadıkları birbiriyle &ouml;rt&uuml;şmediğinden gen&ccedil;ler bu samimiyetsizlik karşısında şekli yapılan t&uuml;m uygulamalara kayıtsız kalarak tepkilerini g&ouml;sterdi.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">D&ouml;rd&uuml;nc&uuml;, beşinci ve daha &ccedil;ok ihtimal de olabilir ama benim şuan bu &uuml;&ccedil; &ouml;nermeden başka aklıma gelmiyor.&nbsp;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Birinci &ouml;nermenin m&uuml;mk&uuml;n olduğunu varsayarsak o zaman bilhassa başta ge&ccedil;ler olmak &uuml;zere toplumun b&uuml;y&uuml;k bir kısmı riya olmasın diye t&uuml;m vakit namazlarını, teravihleri ve hatta cumaları dahil evinde kılıyor. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; camiler bomboş. G&ouml;sterişe ka&ccedil;masın diye oru&ccedil;larını da g&uuml;nd&uuml;z yiyor gece tutuyorlar. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; sokaklar fiilen bunu g&ouml;steriyor.</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">İkici &ouml;nermenin &uuml;zerinde durmak gerekiyor.&nbsp; M&uuml;cadele ruhu insanı canlı tutuyor. &Uuml;lfet yeknesaklık oluşturuyor. Heyecanı bitiriyor. 20 yıl &ouml;nce her g&uuml;n eylem yapan, zincir tutan baş&ouml;rt&uuml;l&uuml;ler bir şeyi kazanmak istiyordu. İktidar bunu zamana yaysa da bu hakkı verdi b&uuml;y&uuml; bozuldu hem de tedricen de değil, &ccedil;ok hızlı bir şekilde. M&uuml;cadele bitti, akabinde &uuml;lfet ve yozlaşma geldi. Bu şekilde bir yaklaşımı her sahaya teşmil etmek m&uuml;mk&uuml;nd&uuml;r. Kurban derilerini T&uuml;rk Hava Kurumu dışında her hangi bir kurumun toplamasının yasak olduğu yıllarda hapsi ve ceza &ouml;demeyi g&ouml;ze alan g&ouml;z&uuml; karalar kapı kapı deri toplarken şimdi isteyenin istediği yere vermesi serbest olmasına rağmen o g&uuml;n &ccedil;abalayanlar bug&uuml;n kendi derisini camisine cemaatine vermekten acizler. Tek izahı deri para etmiyor olamaz hani kurbanın derisi d&acirc;hil her şeyi ibadetti.</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&Uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ouml;nerme ikiciden de &ccedil;etrefil. S&uuml;rekli hasırda uyuyan, bir hurmayı b&ouml;l&uuml;şen hatta onu tasadduk edip kendisi a&ccedil; kalan ve daima tebess&uuml;m eden bir peygamberi gece g&uuml;nd&uuml;z anlatıp sarayda yaşamak, kuş s&uuml;t&uuml; ile beslenmek her an toslayacakmış gibi tehdit etmenin &ccedil;elişkisi &ouml;yle bir travma oluşturuyor ki nasihlerin, naşirlerin s&ouml;zleri, yazıları Kafdağı&rsquo;nın ardındaki masal gibi geliyor. Bu c&uuml;mleyi herkes kendi perspektifinden yorumlayacak elbette&hellip;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Gen&ccedil;ler yarınımızsa biz bug&uuml;n&uuml;z anne-babalarımız d&uuml;n&uuml;m&uuml;z, dedelerimiz ise &ouml;nceki g&uuml;n&uuml;m&uuml;z bu denklemde baktığımız zaman gelecek nesiller ya bizi reddederek ya kabul ederek bir tercihte bulunacaklar yani biz d&uuml;n&uuml;n aynasıyız, yarın da bizim aynamız olacak&hellip; bu &ccedil;ok derin ve elem verici bir mesele&hellip; Acaba bizi reddetseler gelecek daha mı iyi olur?</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Bir &ouml;nceki yazımın devamında dinde lakaytlığın nedenlerini bunun siyasal ve sosyal yansımalarını&nbsp; &ldquo;kendimce&rdquo; a&ccedil;ıklayacağımı ifade etmiştim. Lakin sistemli şekilde yazamadım &ccedil;&uuml;nk&uuml; benim de kafam karışık her yazdığımı vicdanıma soruyorum ve orada inin inim inleyen bir ses benim alemimi tarumar ediyor, sıtmaya tutulmuş gibi titriyorum&hellip;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Evet, niye bu kadar yozlaştık? Niye t&uuml;m değerlerimizi t&uuml;kettik, nedir bunun nedenleri?</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Cep telefonu ve internet, bu yozlaşmamıza birinci nedendir. Aaa! dediğinizi duyar gibiyim. Belki ilk c&uuml;mlede şunu bile dediniz &ldquo;skolastik bataklığı i&ccedil;indeki yobaz!&rdquo; Evet, akıllı dediğimiz cep telefonları aklımızı başımızdan aldı, hayatımızdan o kadar &ccedil;ok şey g&ouml;t&uuml;rd&uuml; ki saymakla bitmez. Neler mi? garip ama bir kere kişilerarası iletişimi bitirdi. Yani bir iletişim aracı i&ccedil;sel iletişimden sonraki en temel iletişim modeli olan y&uuml;z y&uuml;ze iletişimi ortadan kaldırmak &uuml;zere&hellip;&nbsp; Bunu yazarken nasıl bir vicdan muhasebesi yaptığımı tahmin bile edemezsiniz. Daha bu Pazar geniş ailemizle &ouml;zel bir kahvaltı yaptıktan sonra oturduğumuz koltuklarda son &ccedil;aylarımızı yudumlarken eşim, biz fark etmeden fotoğraflarımızı &ccedil;ekmiş o fotoğraflara bakınca utandım. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; gayet sosyal olması gereken bir ortamda biz sosyalleşmek adına ellerimizde telefonlar muhtemel sosyal medyada fink atıyorduk. 3-5 yaşındaki &ccedil;ocuklarımız da bizimle oynamaya &ccedil;alışıyormuş sırtımızda ama bizim g&ouml;zler ekranda olduğundan farlında bile değilmişiz.&nbsp;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Evet, maalesef sosyal medya dediğimiz şey bug&uuml;n sosyalleşmenin &ouml;n&uuml;ndeki en b&uuml;y&uuml;k engeldir. Birbirine tenakuz şeyler s&ouml;ylediğimin farkındayım lakin bunları ilk s&ouml;yleyen ben değilim. Bu konuyla alakalı esaslı makaleler yazıldı, filimler &ccedil;ekildi. Hatta Black Mirror; TV, bilgisayar ve akıllı telefonların siyah ekranına atıfla &ccedil;ekilmiş bir dizi seti burada konuyla ilgili g&uuml;zel &ouml;rnekler var. Sadece sosyal medya dediğimiz arkadaşlık ve video-resim paylaşım siteleri mi aramızdaki iletişime engel olan? Bu telefon ve internet (bilişim teknolojileri) her şeyi bireyselleştirdi. Artık hep birlikte film izleyemiyoruz, dizileri bile ayrı ayrı izler olduk. Sanki &ccedil;ok rahat ve keyifli oluyor gibi oysa birlikte seyrettiğiniz filmleri, dizileri hatırlayın reklam aralarında kritikler yaptığınızı, &ouml;ng&ouml;r&uuml;ler &uuml;zerine tartıştığınızı&hellip; Kişilerarası bir iletişim vardı. Bu kadar mı? Eskiden olsa kadınlar kendi aralarında yemek tarifleri, elişi &ouml;rnekleri alır, bu bahane ile sohbetler edilir, hal hatır sorulurdu. İnsanlar birbirine tenezz&uuml;l ederek iletişim kurardı. &ldquo;Komşu komşunun k&uuml;l&uuml;ne muhta&ccedil;tı&rdquo; şimdi &ldquo;aman eltime mi muhtacım, bide kayın validemden bir şey mi &ouml;ğreneceğim&rdquo; hemen akıllı telefonumuzu a&ccedil;ıyor envaı t&uuml;rl&uuml; tariflere, modellere ve daha nelere yatakta, sokakta, antrede kısacası her yerde anında ulaşıyoruz. &ldquo;Kime minnet edeceğim&rdquo; diyoruz. Durum sanki ne kadar da g&uuml;zel değil mi? evet kimseye ne eyvallahımız ne de minnetimiz yok artık, kimsenin bilgisine de nasihatine de ihtiyacımız kalmadı. Hatta &ouml;ğretmene ve hatta daha da ileri giderek doktora bile ihtiyacımız yok. Din-iman, hoca aradığımız anda &ldquo;Google&rdquo; hepsini fazlasıyla bize veriyor. İnternette yapacağımız bir s&ouml;rfte değil aradığımızı, aramadığımızı da buluyor yeni şeyler keşfediyoruz. Aklımıza t&uuml;rl&uuml; şeyler geliyor hatta değil sadece yemek tarifi, merak edip nasıl bomba yapacağımızı bile &ouml;ğreniyoruz. Bize ne ala (!) fikirler veriyor&hellip;&nbsp; Bu kadar mı her anımızı videolarla, fotoğraflarla &ouml;l&uuml;ms&uuml;zleştiriyoruz. Hi&ccedil; kimseden gizlimiz saklımız kalmadı mahremiyet Arap&ccedil;a bir s&ouml;z olarak s&ouml;zl&uuml;kte kalırken, ahlak alıp başını terki diyar etti&hellip; Eskiden olsa akrabamızı, komşumuzu merak eder hayatında neler oluyor diye yanına girer &ccedil;ıkardık e biraz dedikodu biraz fitne &ccedil;ıkardı ama &ldquo;y&uuml;z y&uuml;ze bakıyor&rdquo; der fazla şayia etmezdik. İletişim kurmaya devam ederdik. Şimdi y&uuml;z y&uuml;ze konuşamayacağımız şeyleri herkese a&ccedil;ık sosyal platformlarda uluorta konuşuyor, istediğimiz lafı sokuyor, &ldquo;&ccedil;amur at izi kalsın&rdquo; misali iftira atıyor, g&ouml;rmediğimizi ve duymadığımızı bizzat yaşamış gibi yalan, yanlış yazıyor, başkalarının fikirlerini sanki kendimizin gibi &ccedil;alıp paylaşıyor beğeni topluyoruz.&nbsp;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&Ouml;zlemlerimiz, hatıralarımız o &ouml;zlemlerin arkasına sakladığımız g&ouml;zyaşları, duygularımız hepsi yok oldu. Şimdi anında g&ouml;r&uuml;nt&uuml;l&uuml; konuşuyoruz. Tatmin oluyoruz. Ne kadar g&uuml;zel bir nimet gibi değil mi? oysa insani olanı, yani ger&ccedil;ek olanı kaybettik dokunmayı, hissetmeyi, g&ouml;zyaşı d&ouml;kmeyi&hellip; Evet, ger&ccedil;ek &ouml;tesine sanal ger&ccedil;ekliğe ge&ccedil;tik. Ger&ccedil;eğin yerine sanal olanı ikame ettik&hellip;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&Ouml;zetle arka cebimize giren k&uuml;&ccedil;&uuml;k ama anteni b&uuml;y&uuml;k bu aleti hayatımıza soktuğumuz ilk zamanlar akıllı değildi lakin bizim aklımız onu kullanmaya yetiyordu ve ihtiyacımızı da g&ouml;r&uuml;yorduk. Ne zamanki akıllandı, anteni g&ouml;r&uuml;nmez oldu artık biz onu y&ouml;netemiyor olduk sadece y&ouml;netiyormuş gibiyiz. Artık her anımızı o y&ouml;netir oldu. Dakikada bir ekrana bakıyoruz, t&uuml;rl&uuml; t&uuml;rl&uuml; uygulamaların y&uuml;kl&uuml; olduğu telefonumuza yeni bir bildirim gelmemişse moralimiz bozuluyor, kendimiz yalnız hissediyoruz&hellip;&nbsp;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">H&uuml;lasa kaybettiğimiz, i&ccedil;ini boşalttığımız, adileştirdiğimiz t&uuml;m maddi ve manevi değerlerimizin m&uuml;sebbiplerinden bence birinci bu alet ve &uuml;zerindeki te&ccedil;hizattır. Bu &ouml;yle bir icat ki bug&uuml;n k&uuml;resel ekonomi bu cihaz &uuml;zerinden &ccedil;atışıyor (Huawei-&Ccedil;in/ Iphone-ABD), k&uuml;resel casusluk ve bilgi hırsızlığı bu cihaz &uuml;zerinden yapılıyor, ihtilal, kaos-kargaşa bu cihaz ve te&ccedil;hizatı tarafından organize ediliyor.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">K&uuml;&ccedil;&uuml;k ama işlevi b&uuml;y&uuml;k&hellip;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Gelecek yazımda başka bir neden &uuml;zerinde tartışmak &uuml;zere&hellip;</span></p>
Ekleme Tarihi: 05 Temmuz 2019 - Cuma

KÜÇÜK AMA İŞLEVİ BÜYÜK

<p><span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Ge&ccedil;en yazımda Ak Parti&rsquo;nin kendini siyaseten konumlandırdığı muhafazak&acirc;r tanımından ve kurucularının siyasal ge&ccedil;mişlerinden hareketle kavrama T&uuml;rkiye sosyolojisinde dindar ve kısmen milliyet&ccedil;i kitleye karşılık gelen bir anlam y&uuml;klenildiğini ifade etmiştim.&nbsp; Ak Parti&rsquo;nin bug&uuml;ne kadar ki (bazı AB uyum yasaları hari&ccedil;) pek &ccedil;ok uygulamalarında &ouml;zellikle dini tedrisatın yaygınlaştırılması, kendi sivil toplumunu ve medyasını oluşturması gibi &ccedil;abalarında T&uuml;rkiye muhafazak&acirc;rlığı anlayışına uyum g&ouml;sterdiğine değinmiştim. Fakat son se&ccedil;imlerde bilhassa gen&ccedil;lerin Ak Parti&rsquo;nin muhafazak&acirc;r anlayışıyla da &ouml;rt&uuml;şen k&uuml;lt&uuml;rel/geleneksel anlayışı benimsemediği, demek ki onaylamadığı iddiasını otaya atmıştım. Neden olarak da yukarıda da değindiğim &uuml;zere b&uuml;t&uuml;n &ccedil;abalara rağmen gen&ccedil; nesil bilhassa 18 yaşına girerek ilk defa oy kullananların sadece y&uuml;zde 15 gibi bir oranının Ak Parti&rsquo;ye oy verdiğini yazmıştım.&nbsp;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Ge&ccedil;mişi hatırlatmış m&uuml;tedeyyin kesimlerin hasretini &ccedil;ektiği pek &ccedil;ok hakkın teslim edildiğini ve hatta bug&uuml;n unutulan sıradan şeyler olduğunu s&ouml;ylemiştim.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Bu durum aşağıdaki gibi bir sorunun ortaya &ccedil;ıkmasını sağlamıştı:</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Muhafazak&acirc;r bir partinin bilhassa 0-30 yaş grubuna y&ouml;nelik dini değerleri &ouml;nceleyen pek &ccedil;ok uygulaması akabinde;&nbsp;</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">a) Ya T&uuml;rkiye toplumu bilhassa gen&ccedil; kuşak gelenekselliğin (bu kavram iktisadi, dini ya da sosyolojik değildir) &ouml;tesinde tam m&uuml;tedeyyin oldu ki Ak Parti&rsquo;nin dindarlığını beğenmiyor, politikalarını onaylamıyor,</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">b) Ya yapılan serbesti uygulamalar, &ccedil;ıkarılan h&uuml;rriyet yasaları aksul-amel yaptı yani ters tepti toplum dini değerlere bağlılıktan daha da uzaklaştı.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">c) Bir &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; yol ise gerek siyaset s&ouml;zc&uuml;lerinin, gerek kanaat &ouml;nderlerinin yani toplumun &ouml;nde gelenlerinin s&ouml;ylemleri ile yaşadıkları birbiriyle &ouml;rt&uuml;şmediğinden gen&ccedil;ler bu samimiyetsizlik karşısında şekli yapılan t&uuml;m uygulamalara kayıtsız kalarak tepkilerini g&ouml;sterdi.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">D&ouml;rd&uuml;nc&uuml;, beşinci ve daha &ccedil;ok ihtimal de olabilir ama benim şuan bu &uuml;&ccedil; &ouml;nermeden başka aklıma gelmiyor.&nbsp;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Birinci &ouml;nermenin m&uuml;mk&uuml;n olduğunu varsayarsak o zaman bilhassa başta ge&ccedil;ler olmak &uuml;zere toplumun b&uuml;y&uuml;k bir kısmı riya olmasın diye t&uuml;m vakit namazlarını, teravihleri ve hatta cumaları dahil evinde kılıyor. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; camiler bomboş. G&ouml;sterişe ka&ccedil;masın diye oru&ccedil;larını da g&uuml;nd&uuml;z yiyor gece tutuyorlar. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; sokaklar fiilen bunu g&ouml;steriyor.</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">İkici &ouml;nermenin &uuml;zerinde durmak gerekiyor.&nbsp; M&uuml;cadele ruhu insanı canlı tutuyor. &Uuml;lfet yeknesaklık oluşturuyor. Heyecanı bitiriyor. 20 yıl &ouml;nce her g&uuml;n eylem yapan, zincir tutan baş&ouml;rt&uuml;l&uuml;ler bir şeyi kazanmak istiyordu. İktidar bunu zamana yaysa da bu hakkı verdi b&uuml;y&uuml; bozuldu hem de tedricen de değil, &ccedil;ok hızlı bir şekilde. M&uuml;cadele bitti, akabinde &uuml;lfet ve yozlaşma geldi. Bu şekilde bir yaklaşımı her sahaya teşmil etmek m&uuml;mk&uuml;nd&uuml;r. Kurban derilerini T&uuml;rk Hava Kurumu dışında her hangi bir kurumun toplamasının yasak olduğu yıllarda hapsi ve ceza &ouml;demeyi g&ouml;ze alan g&ouml;z&uuml; karalar kapı kapı deri toplarken şimdi isteyenin istediği yere vermesi serbest olmasına rağmen o g&uuml;n &ccedil;abalayanlar bug&uuml;n kendi derisini camisine cemaatine vermekten acizler. Tek izahı deri para etmiyor olamaz hani kurbanın derisi d&acirc;hil her şeyi ibadetti.</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&Uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ouml;nerme ikiciden de &ccedil;etrefil. S&uuml;rekli hasırda uyuyan, bir hurmayı b&ouml;l&uuml;şen hatta onu tasadduk edip kendisi a&ccedil; kalan ve daima tebess&uuml;m eden bir peygamberi gece g&uuml;nd&uuml;z anlatıp sarayda yaşamak, kuş s&uuml;t&uuml; ile beslenmek her an toslayacakmış gibi tehdit etmenin &ccedil;elişkisi &ouml;yle bir travma oluşturuyor ki nasihlerin, naşirlerin s&ouml;zleri, yazıları Kafdağı&rsquo;nın ardındaki masal gibi geliyor. Bu c&uuml;mleyi herkes kendi perspektifinden yorumlayacak elbette&hellip;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Gen&ccedil;ler yarınımızsa biz bug&uuml;n&uuml;z anne-babalarımız d&uuml;n&uuml;m&uuml;z, dedelerimiz ise &ouml;nceki g&uuml;n&uuml;m&uuml;z bu denklemde baktığımız zaman gelecek nesiller ya bizi reddederek ya kabul ederek bir tercihte bulunacaklar yani biz d&uuml;n&uuml;n aynasıyız, yarın da bizim aynamız olacak&hellip; bu &ccedil;ok derin ve elem verici bir mesele&hellip; Acaba bizi reddetseler gelecek daha mı iyi olur?</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Bir &ouml;nceki yazımın devamında dinde lakaytlığın nedenlerini bunun siyasal ve sosyal yansımalarını&nbsp; &ldquo;kendimce&rdquo; a&ccedil;ıklayacağımı ifade etmiştim. Lakin sistemli şekilde yazamadım &ccedil;&uuml;nk&uuml; benim de kafam karışık her yazdığımı vicdanıma soruyorum ve orada inin inim inleyen bir ses benim alemimi tarumar ediyor, sıtmaya tutulmuş gibi titriyorum&hellip;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Evet, niye bu kadar yozlaştık? Niye t&uuml;m değerlerimizi t&uuml;kettik, nedir bunun nedenleri?</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Cep telefonu ve internet, bu yozlaşmamıza birinci nedendir. Aaa! dediğinizi duyar gibiyim. Belki ilk c&uuml;mlede şunu bile dediniz &ldquo;skolastik bataklığı i&ccedil;indeki yobaz!&rdquo; Evet, akıllı dediğimiz cep telefonları aklımızı başımızdan aldı, hayatımızdan o kadar &ccedil;ok şey g&ouml;t&uuml;rd&uuml; ki saymakla bitmez. Neler mi? garip ama bir kere kişilerarası iletişimi bitirdi. Yani bir iletişim aracı i&ccedil;sel iletişimden sonraki en temel iletişim modeli olan y&uuml;z y&uuml;ze iletişimi ortadan kaldırmak &uuml;zere&hellip;&nbsp; Bunu yazarken nasıl bir vicdan muhasebesi yaptığımı tahmin bile edemezsiniz. Daha bu Pazar geniş ailemizle &ouml;zel bir kahvaltı yaptıktan sonra oturduğumuz koltuklarda son &ccedil;aylarımızı yudumlarken eşim, biz fark etmeden fotoğraflarımızı &ccedil;ekmiş o fotoğraflara bakınca utandım. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; gayet sosyal olması gereken bir ortamda biz sosyalleşmek adına ellerimizde telefonlar muhtemel sosyal medyada fink atıyorduk. 3-5 yaşındaki &ccedil;ocuklarımız da bizimle oynamaya &ccedil;alışıyormuş sırtımızda ama bizim g&ouml;zler ekranda olduğundan farlında bile değilmişiz.&nbsp;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Evet, maalesef sosyal medya dediğimiz şey bug&uuml;n sosyalleşmenin &ouml;n&uuml;ndeki en b&uuml;y&uuml;k engeldir. Birbirine tenakuz şeyler s&ouml;ylediğimin farkındayım lakin bunları ilk s&ouml;yleyen ben değilim. Bu konuyla alakalı esaslı makaleler yazıldı, filimler &ccedil;ekildi. Hatta Black Mirror; TV, bilgisayar ve akıllı telefonların siyah ekranına atıfla &ccedil;ekilmiş bir dizi seti burada konuyla ilgili g&uuml;zel &ouml;rnekler var. Sadece sosyal medya dediğimiz arkadaşlık ve video-resim paylaşım siteleri mi aramızdaki iletişime engel olan? Bu telefon ve internet (bilişim teknolojileri) her şeyi bireyselleştirdi. Artık hep birlikte film izleyemiyoruz, dizileri bile ayrı ayrı izler olduk. Sanki &ccedil;ok rahat ve keyifli oluyor gibi oysa birlikte seyrettiğiniz filmleri, dizileri hatırlayın reklam aralarında kritikler yaptığınızı, &ouml;ng&ouml;r&uuml;ler &uuml;zerine tartıştığınızı&hellip; Kişilerarası bir iletişim vardı. Bu kadar mı? Eskiden olsa kadınlar kendi aralarında yemek tarifleri, elişi &ouml;rnekleri alır, bu bahane ile sohbetler edilir, hal hatır sorulurdu. İnsanlar birbirine tenezz&uuml;l ederek iletişim kurardı. &ldquo;Komşu komşunun k&uuml;l&uuml;ne muhta&ccedil;tı&rdquo; şimdi &ldquo;aman eltime mi muhtacım, bide kayın validemden bir şey mi &ouml;ğreneceğim&rdquo; hemen akıllı telefonumuzu a&ccedil;ıyor envaı t&uuml;rl&uuml; tariflere, modellere ve daha nelere yatakta, sokakta, antrede kısacası her yerde anında ulaşıyoruz. &ldquo;Kime minnet edeceğim&rdquo; diyoruz. Durum sanki ne kadar da g&uuml;zel değil mi? evet kimseye ne eyvallahımız ne de minnetimiz yok artık, kimsenin bilgisine de nasihatine de ihtiyacımız kalmadı. Hatta &ouml;ğretmene ve hatta daha da ileri giderek doktora bile ihtiyacımız yok. Din-iman, hoca aradığımız anda &ldquo;Google&rdquo; hepsini fazlasıyla bize veriyor. İnternette yapacağımız bir s&ouml;rfte değil aradığımızı, aramadığımızı da buluyor yeni şeyler keşfediyoruz. Aklımıza t&uuml;rl&uuml; şeyler geliyor hatta değil sadece yemek tarifi, merak edip nasıl bomba yapacağımızı bile &ouml;ğreniyoruz. Bize ne ala (!) fikirler veriyor&hellip;&nbsp; Bu kadar mı her anımızı videolarla, fotoğraflarla &ouml;l&uuml;ms&uuml;zleştiriyoruz. Hi&ccedil; kimseden gizlimiz saklımız kalmadı mahremiyet Arap&ccedil;a bir s&ouml;z olarak s&ouml;zl&uuml;kte kalırken, ahlak alıp başını terki diyar etti&hellip; Eskiden olsa akrabamızı, komşumuzu merak eder hayatında neler oluyor diye yanına girer &ccedil;ıkardık e biraz dedikodu biraz fitne &ccedil;ıkardı ama &ldquo;y&uuml;z y&uuml;ze bakıyor&rdquo; der fazla şayia etmezdik. İletişim kurmaya devam ederdik. Şimdi y&uuml;z y&uuml;ze konuşamayacağımız şeyleri herkese a&ccedil;ık sosyal platformlarda uluorta konuşuyor, istediğimiz lafı sokuyor, &ldquo;&ccedil;amur at izi kalsın&rdquo; misali iftira atıyor, g&ouml;rmediğimizi ve duymadığımızı bizzat yaşamış gibi yalan, yanlış yazıyor, başkalarının fikirlerini sanki kendimizin gibi &ccedil;alıp paylaşıyor beğeni topluyoruz.&nbsp;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&Ouml;zlemlerimiz, hatıralarımız o &ouml;zlemlerin arkasına sakladığımız g&ouml;zyaşları, duygularımız hepsi yok oldu. Şimdi anında g&ouml;r&uuml;nt&uuml;l&uuml; konuşuyoruz. Tatmin oluyoruz. Ne kadar g&uuml;zel bir nimet gibi değil mi? oysa insani olanı, yani ger&ccedil;ek olanı kaybettik dokunmayı, hissetmeyi, g&ouml;zyaşı d&ouml;kmeyi&hellip; Evet, ger&ccedil;ek &ouml;tesine sanal ger&ccedil;ekliğe ge&ccedil;tik. Ger&ccedil;eğin yerine sanal olanı ikame ettik&hellip;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">&Ouml;zetle arka cebimize giren k&uuml;&ccedil;&uuml;k ama anteni b&uuml;y&uuml;k bu aleti hayatımıza soktuğumuz ilk zamanlar akıllı değildi lakin bizim aklımız onu kullanmaya yetiyordu ve ihtiyacımızı da g&ouml;r&uuml;yorduk. Ne zamanki akıllandı, anteni g&ouml;r&uuml;nmez oldu artık biz onu y&ouml;netemiyor olduk sadece y&ouml;netiyormuş gibiyiz. Artık her anımızı o y&ouml;netir oldu. Dakikada bir ekrana bakıyoruz, t&uuml;rl&uuml; t&uuml;rl&uuml; uygulamaların y&uuml;kl&uuml; olduğu telefonumuza yeni bir bildirim gelmemişse moralimiz bozuluyor, kendimiz yalnız hissediyoruz&hellip;&nbsp;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">H&uuml;lasa kaybettiğimiz, i&ccedil;ini boşalttığımız, adileştirdiğimiz t&uuml;m maddi ve manevi değerlerimizin m&uuml;sebbiplerinden bence birinci bu alet ve &uuml;zerindeki te&ccedil;hizattır. Bu &ouml;yle bir icat ki bug&uuml;n k&uuml;resel ekonomi bu cihaz &uuml;zerinden &ccedil;atışıyor (Huawei-&Ccedil;in/ Iphone-ABD), k&uuml;resel casusluk ve bilgi hırsızlığı bu cihaz &uuml;zerinden yapılıyor, ihtilal, kaos-kargaşa bu cihaz ve te&ccedil;hizatı tarafından organize ediliyor.</span><br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">K&uuml;&ccedil;&uuml;k ama işlevi b&uuml;y&uuml;k&hellip;</span><br /> <br /> <span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Gelecek yazımda başka bir neden &uuml;zerinde tartışmak &uuml;zere&hellip;</span></p>
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.