Yavaşla Ömrüm
                                Yavaşla Ömrüm
Ömrüm, hüzünlü bakıp yüz çevirme benden,
Öyle çekip gitme yanımdan.
Yaşadığım çağ buz kesti yüreğimi,
Üşüyorum insanlardan.
Mevsimi hep kış olur mu bir insanın?
Yavaşla ömrüm, çekip gitme hemen,
Zamanın sofrasında oturup
Daha pazarlık edeceğiz seninle.
Gitmekle gidilmiyor ömrüm,
Düşüncelerim beynimi kemiren,
Kurtçuklarla savaş içindeyim.
Hep bir savaş hali—kazanan da yok.
Yetişemiyorum sana bir türlü,
Ne olur, yavaşla ömrüm.
Kış bitmedi, bahara daha çok var mı?
Ey ömrüm, sen söyle:
Bir insanın yüreği hep kışı ağırlayabilir mi?
Bahar nasıl bir şey, diye sorma—
Kış yaşayan biri baharı ne bilsin?
Yavaşla ömrüm, çekip gitme hemen.
Saçımdaki beyazlar bir anlatabilse,
Bir kuyuya atılıp unutulduğumu.
Gecelerin dili olsa da
Yeri göğü inleten sessizliğimi, çaresizliğimi…
Bu dünya bana bir bahar borçlu,
Şöyle doya doya, içten bir gülüşle
Kahkaha atmadım—nasıl bir şey?
Anlat bana ömrüm, ne olur!
Gerçekleşmeyi bekleyen dualarım var,
Hayallerim, umudum var.
Daha mutluluğu tarif edeceksin bana.
Beraber kapılarda karşılayacağız onu.
Hem bir insanın yüreği hep kışı ağırlamaz ki!
Ne olur yavaşla ömrüm,
Bir bakmışız çiçekler açmış,
Bahar kapımıza dayanmış.
 Aycan Yüztaş                           
                            
                        
                                    Ekleme
                                    Tarihi: 25 Nisan 2025 -Cuma                                
                                                                                    Yavaşla Ömrüm
                                                                    
                                    Yavaşla Ömrüm
Ömrüm, hüzünlü bakıp yüz çevirme benden,
Öyle çekip gitme yanımdan.
Yaşadığım çağ buz kesti yüreğimi,
Üşüyorum insanlardan.
Mevsimi hep kış olur mu bir insanın?
Yavaşla ömrüm, çekip gitme hemen,
Zamanın sofrasında oturup
Daha pazarlık edeceğiz seninle.
Gitmekle gidilmiyor ömrüm,
Düşüncelerim beynimi kemiren,
Kurtçuklarla savaş içindeyim.
Hep bir savaş hali—kazanan da yok.
Yetişemiyorum sana bir türlü,
Ne olur, yavaşla ömrüm.
Kış bitmedi, bahara daha çok var mı?
Ey ömrüm, sen söyle:
Bir insanın yüreği hep kışı ağırlayabilir mi?
Bahar nasıl bir şey, diye sorma—
Kış yaşayan biri baharı ne bilsin?
Yavaşla ömrüm, çekip gitme hemen.
Saçımdaki beyazlar bir anlatabilse,
Bir kuyuya atılıp unutulduğumu.
Gecelerin dili olsa da
Yeri göğü inleten sessizliğimi, çaresizliğimi…
Bu dünya bana bir bahar borçlu,
Şöyle doya doya, içten bir gülüşle
Kahkaha atmadım—nasıl bir şey?
Anlat bana ömrüm, ne olur!
Gerçekleşmeyi bekleyen dualarım var,
Hayallerim, umudum var.
Daha mutluluğu tarif edeceksin bana.
Beraber kapılarda karşılayacağız onu.
Hem bir insanın yüreği hep kışı ağırlamaz ki!
Ne olur yavaşla ömrüm,
Bir bakmışız çiçekler açmış,
Bahar kapımıza dayanmış.
 Aycan Yüztaş                                                                
                                                        
                                                
                                                    Yazıya ifade bırak !
                                                    
                                                    
                                        
                                                    
                                                    
                                                                                                                    Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
                                                                                
                                                    
                                                
                                            
                                             Okuyucu Yorumları
                                                                                            (0)
                                                                                    
                                    Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.



